Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan zeytin Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 46
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 17,800

SİZ HİÇ AĞAÇ DİKTİNİZ Mİ?


  • Kullanılan toplam oy
    64

zeytin

Ana Kamp
Mesajlar
53
Tepkime Puanı
0
Yer
İstanbul
Web
www.pinaryavuz.com
Doğa, insanoğluna atfedilmiş bir hazine. Peki, bizler ne kadar farkındayız bu hazinenin değerinden? Koruma içgüdüsüne sahip insan, ne kadar korumacı bir ruha bürünüyor doğaya karşı? Ayaklarımızın altındaki sadık dostumuza, kara toprağa biz ne kadar sağdığız acaba!
Giderek çölleşen yurdumuzun verimli topraklarını kaybetmek bizi nasıl olur da harekete geçirmez. Yılda 1,1–1,4 milyar ton arasında erozyonla kaybettiğimiz topraklar düşman işgalinde olsa milliyetçilik ruhumuzla harekete geçerdik. Şimdi kendi toprağımızın düşmanı bizler mi sayılıyoruz? Erozyona, yani sadık dostumuzun azılı düşmanına göz mü yumuyoruz?
Geçtiğimiz günlerde iş yerimdeki çalışma arkadaşlarıma şu soru ile yaklaştım; Siz hiç ağaç diktiniz mi? Aldığım cevaplar birbirinin aynıydı.”Evet ilkokulda dikmiştik, hayır hiç dikmedim”! Peki, acaba bizler ömrümüz boyunca ne kadar ağaç tükettiğimizi biliyor muyuz? Tüketim ruhu içinde olan insan bu döngüye alışmış olacak ki doğanın ona sunduğu hazineleri de sorumsuzca tüketmekte. Sunulanın da yerine yenisini koymakta acizlik göstermektedir. Dünya 5 milyar yaşını doldurma evrelerindeyken, bu ihtiyar dostumuza biraz daha iyi davranmak gerektiği kanısındayım. Bunca yıldır bizleri cömertçe bağrında barındıran Dünya’ya acaba borcumuzu ödeme vakti gelmedi mi? Çoktan geçti de yankılarını dinliyoruz yapılan hataların! Şehir semalarında berrak bir maviye çalan gökyüzünü görmeyeli ne kadar oldu? Gaz salınımı dozajını aşan fabrikaların sorumsuzluğu ve vurdumduymazlığı, yerine devasa gökdelenler dikilecek ormanların katliamı, Kyoto antlaşması gereği uyulması gereken kuralların ülkeler tarafından ihlâli… Tıpkı soyunmuş bir insan vücudunun ürperen üşümesi gibi ağaçsız kalan toprak da sarılacak kökler bulamadığında ürpertici bir hâl alır.
Küresel ısınma adı altında birçok panel ve program yapılmakta, yazılar yazılmakta, dikkatler var olan bir gerçeğe çekilmek istenmekte. Aslında tüm insanlığın ve geleceğin sorunu olan bir durum masaya yatırılmakta ve bu hastanın masadan sağ salim çıkması arzulanmaktadır. Uzayda mavi bir nokta olarak görülen dünya, ilerde kuraklıklar sonucu, suların yokluğu ile, okyanusların dahi çekilmesi sonunda kara bir nokta halini alacaktır! Bugün atmosfer tabakasının delinmesi ile başlayan, buzulların erimesi, okyanus sularının yükselmesi, sellerin oluşması, erozyonla ve sellerle toprak kaybı, orman yangınları, iklim dengelerinin bozulması, canlı popülâsyonların nesillerinin tükenmesi, hava kirliliği… Bu sayılanları, yaşam standartlarımızı dünyanın sağlığı yönünde geliştirmemizle, diktiğimiz ağaçlarla azaltabiliriz. Dinozor neslinin yok olması gibi önce canlı türleri, ardından da insan nesli tükenmeye başlayacaktır. Nükleer santrallere meraklı bir kısım politikacıların sarsak emirleri ile oluşan felaket senaryolarını bilmekteyiz. İnsanoğlu geçmişin izlerinde kalan bir Çernobil felaketi ile şimdilerde sayısız kayıp vermektedir. Nesil tükenimi böylelikle başlamıştır zira!
Doğa, ondan aldığınızı bir şekilde sizden geri alır. Bu kural her zaman böyledir. Buna bir örnek; molozlarla doldurulmuş kıyı şeridi, depremlerle yeniden denize kavuşmuştur. Ancak dolgu alanlara yapılan binalar da maalesef ki aynı kaderi paylaşmıştır. Diğer bir örnek ise, susuzluğun bilânçosu;
Şehrimiz Kocaeli’nde ise Yuvacık barajının çekilmesi ile susuz günlerimiz başladı. Hem de kış mevsiminde, sonbaharın, yağmurlu günlerin ardından gelen bir vakitte. Yeterince yağmur sularına vâkıf olamayan baraj kendi halinde bir su birikintisi oluşumu göstermekte. Susuz kalan halk isyanda.
Haberlerde ekmeklere zam geleceği haberini işittim. Nedeni ne olabilir sizce? Evet, su! Yeterli yağmur alamayan toprakta yeterince buğday üretimi olmadı, bu da buğday ve un fiyatlarına vurdu. Az olan ürün değer kazandı, fiyatlar arttı. Dolayısıyla, hammaddesi un olan ekmeğin de fiyatı artış gösterdi.
Ağaç katliamlığı, hava kirliliği ve çevre kirliliği ile yaşadığımız mekânı, Dünya’yı yok etme halindeyiz. Yaşanabilir başka bir gezegenin keşfi oldu da benim haberim mi yok yoksa? Bir tek ve biricik Dünyamız var ve ona muhtacız. Muhtaçlığımız dolayısıyla ve 4,6 milyar yıldır ola gelen sancılı oluşumları ile bize sunduğu tabiatı, tüm hazineleri için ona şükran borçlu değil miyiz? Doğasına karşı saygı göstermemiz yine bizim kârımıza sonuçlanacaktır.
Yazımızın başlığı “Siz hiç ağaç diktiniz mi?”.Bunca olandan, delinen atmosferden, kuruyan göllerden, barajlardan sonra ne yapılabilinir diye düşünüyorsanız, işte yapabileceğiniz kolay bir formül: toprağınıza sahip çıkın, erozyona karşı savaş açın, ağaç dikin. Dikilen ağaçlar oksijen yüklü bir atmosfer, yağmur yüklü bulutlar olarak size geri dönecektir.
Doğadaki adresimizin aynı kalmasını savunanlardansanız ne duruyorsunuz. Kolları sıvayıp, toprakla hemhâl olarak ağaç dikin ve haydi siz de sorun herkese; Siz hiç ağaç diktiniz mi? diye…

pınar yavuz...
 

Etiketler
Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

Bunları bizlere hatırlattığınız için çok teşekkür ederiz.
Benim aklımdan hiç çıkmıyor zaten. Hepinizi "Sıfır Yok Oluş"a davet ediyorum. Bu zamana kadar tüketilen, yok edilen doğamıza dur demek için lütfen sessiz kalmayın. İleride torunlarımızın nefes alabilmesi için ağaç kalmayacak. Ne kadar acı bir durum. Böyle giderse çok geç değil bence. Ama dur demek bizim elimizde...
www.sifiryokolus.org

Sevgiler...
 

Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

asıl,duyarlılık gösterip bu düşünceleri değerlendirenlere ben teşekkür ederim.

buarada benim memleket de erzincan refahiye serkan bey,siz neresindensiniz?
 

Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

Biz duyarlılık göstermezsek ne olur sonumuz... Belkide bu zamanlarda olmazdık. O kadar direnmemize karşın Hasankeyf'e hala baraj yapıcaz diye uğraşıyorlar. 60 yıl ömür biçilen bir baraj.:( 60 yıl sonra ne olacak merak ediyorum. Bataklık, pislik bir yer. O kadar tarihi eseri yer altına gömecekler. Orada yaşayan doğal yaşamı yok edecekler.. Neyse bunlar konuşmakla bitmez.

Hemşehrim olduğunuza sevindim. Ben Erzincan Merkez'deyim. Erzincan'ımın her yeri güzel. Doğa Sporları Cenneti Erzincan'ım..
Ispatı;

Umarım bu Sporları yapacağımız Doğa herzaman bizimle olur..
 

Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

evet doğa ve tarih,korunması gerekli zenginliklerimiz.
şuanda izmit'in tarihi bir sokağı hakkında araştırma yapıyorum,onun hakkında yazı yazıcam.sokak restore edilmiş,paralar harcanmış ama korumaya alınmamış,izbe bir mekân hali gözetiyor deniliyor.haftaya bunun doğruluğunu araştırıcam ve ona göre yazıcam.bizim gibilere "lâfla peynir gemisi yürümez" ya da "olursa olsun boşveeerr" derler.kendimi başka bir gezegenden gelmiş gibi hissediyorum çoğu kez.duyarsızlıkları işitip gördükçe uğraşlarımız boşuna mı diye düşünüyor ve yelkenleri suya indirme kararı alıyorum çoğu kez!sonra ise doğa kurtarılmayı bekleğen masum ve çaresiz hali ile yardım dileniyor adeta ve dayanamıyorum:(

evet erzincan'ın bugünlere gelmesini sağlayan rahmetli Recep Yazıcıoğlu'dur.onun gibi liderlere ihtiyacımız var.memleketime her yaz gelirim ama herhangibir aktivite yapma şansım olmadı:(
 




Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

"EVET" diyenler çoğunlukta ;)

Ben doğduğumdan beri her sene üye olduğum kuruluşlar sayesinde ağaç dikilmekte aynı zamanda kendimde ağaç dikmekteyim. Diktiğin ağaçların gün geçtikçe seninle beraber büyümesi çok güzel bir duygu
 

Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

Ben çok ağaç diktim :smiley: Ağaç dikmek bizde aileden gelen eski bir adet. Ben doğduğum gün (benim adıma) o zamanlar oturduğumuz müstakil evin bahçesine bir kavak ağacı dikmiş babam. Ağaç hala duruyor fakat evin yeni sahipleri budaya budaya koskoca kavaktan bodur birşey bırakmışlar geriye :smiley: Gerçi onlar da haklı, kökleri bir evi kaldırabilecek kadar güçlüdür kavağın. O evimizin bahçesine neredeyse her meyve ağacından en az 3-5 tane dikmişti babam. En çok erik ağacımız vardı. Çocukluğumun yazlarında kalınca bir dalına çıkar, oturduğum yerden şişene kadar erik yerdim :smiley: İncir ağaçlarımız da vardı ama hiç düşmedim :D Asmanın gölgesinde dut yerdik :smiley: Tek bir çam ağacımız vardı, kışları kar yağarken saatlerce buğulu pencerenin ardından çam ağacını izlerdim. Diğerleri yapraklarını çoktan dökmüş, kupkuru dururken o ağaç nasılda yemyeşil ve heybetli heybetli dimdik dururdu...

Birgün annemle babam asmanın altında oturmuş çilek yiyorlar. Nereden aldınız diye sorduğumda bana "kavağın tepesine çilek ektik" dediler :smiley: Kafamı kaldırıp kavağın tepesine uzun uzun baktım ama çocuk aklım ermemişti, kavağın tepesinde çilek nasıl yetişirdi... Tabi anlamıştım, aslında kavağın tepesinde değildi ama talan etmemem için nereye ektiklerini de söylememişlerdi :smiley: Eh bulmam da pek zaman almamıştı ;D

O evden taşınmadan birkaç sene önce bayağı bir ceviz fidesi dikmiştik babamla, kısa zamanda büyürdü ceviz ama biz göremedik...
 

Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

bugüne kadar çeşitli kuruluşlar vasıtasıyla yaptığım bağışlarla adıma 100 civarında ağaç dikimi yapılmıştır sanırım. fakat tema'nın sitesindeki karbonmetre programından haberdar olunca, yıllık benzin tüketimime göre bir hesap yaptım, yılda 24 adet ağaç dikmem gerekiyor. en azından son 10 yıldır bu yoğunlukta araç kullandığımı düşününce demek ki daha dikecek çok ağacım var, diye düşünüyorum. :smiley:
bir ara gündemde olan gezenbilir ormanının bir an önce realize edilmesi elzem gibi duruyor, bu hesapla ;)
 




Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

yazıyı okuyanların çoğunluğu içlerinden hayır mı dedi yoksa???
bunu dememin sebebi,okuyan çok ama oylama yok denecek kadar az:smiley:
az oylama var!!bu nedenle öyle yazdım,queensland:smiley:

buarada sedat bey hoş bir çocukluk geçirmişsiniz.bu paylaşımınız için teşekkürler.
gökhan beyi de tebrik ediyorum,ağaç dikmeye devam.

siz de sorun herkese "siz hiç ağaç diktiniz mi ?"diye...
 

Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

evet benimde şu dünyada dikili ağaçlarım var...... :smiley:
ben İstanbulda yaşayıp meyva ağaçları içindeki bir evde oturan şanslı azınlıktan biriyim herhalde.
belkide çok uzun yıllar burada yaşadığım için ağaçsız bir çevreyi düşünemiyorum.
sabah kalktığımda ilk iş bahçeyi şöyle bir kolaçan etmek. hele mevsim yazsa, o üzerine sabah çiyi düşmüş meyvaların tadına doyum olmaz.
diktiğim ağaçlar genelde meyva ağaçları. dut,asma,hurma,erik,zeytin
bu sene ağaca aşı yapmayı öğrendim.marttan sonra onu deneyeceğim
Toprakla ilgili herşeyle ilgilenmeyi seviyorum
 

Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

evet bende bayağı zaman önce dikmişdim ilk ağacımı; ama gecen sene babamın ormandan getiridiği cam ağacını evin önündeki paka dikdim ama sürekli ilgilenmeme rağmen kurudu; bahcede bulunan meyve ağaclarının kuruyanların yerine her sene yenisini ailecehep beraber dikiyoruz

bide karadeniz insanının içinden gelen yeşile hasret duygusu nedeniyle ağaç dikmek her zaman zevk veriri.
 


Ynt: Siz Hiç Ağaç Diktiniz mi?

Kesinlikle haklısın Murat . Bir organize de ağaç dikme faliyeti için yapsan diyorum
Ne dersin :smiley:
 




Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,423
Mesajlar
1,517,765
Kayıtlı Üye Sayımız
172,070
Kaydolan Son Üyemiz
cipokko

Çevrimiçi üyeler



Geri
Üst