Lastiklerin Sürüşe Etkileri

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan özlem Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 2
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 4,155

özlem

Kamp III
Mesajlar
825
Tepkime Puanı
21
Lastiklerin Sürüşe Etkileri
Lastiklerin hava basıncı ve genişlikleri herhalde dağ bisikleti camiasında en çok tartışılan konulardandır. Geniş lastik mi daha iyidir, ince lastik mi, lastiği çok mu şişirmeli yoksa az mi kabilinden sorularla bugüne kadar kafa patlatmayan yoktur. Yol bisikletçiliğinde daha önce bilimsel olarak cevabi da bulunmuş olan bu sorular dağ bisikletçiliğinde bugüne kadar ciddi bir araştırma konusu olmadılar. Bu nedenle dağ bisikletçiliğinde de genel kani, yol bisikletçiliğinden üzerinde fazla düşünülmeden alınmış kuraldan oluşur: İnce ve yüksek basınçlı lastik kalın ve düşük basınçlı lastikten daha iyidir, daha düşük dönüş direncine sahiptir vs. Peki gerçekten böyle mi?

Geçtiğimiz aylarda Köln Spor Yüksekokulu’nda bir çalışma gerçekleştirildi. Çalışmanın amacı bilimsel bir şekilde dağ bisikletçiliğinde lastiklerin kullanıma olan etkilerini ortaya çıkarmak. Bu da değişik zemin ile değişik lastik ve basınç tertipleri ile lastiklerin dönüş direncini hesaplamaktan geçiyor. Ortaya son derece çarpıcı ve bugüne kadar dağ bisikletçiliğinde bellenmiş fikirlerin yanlış olduğunu gösteren sonuçlar çıktı. Önce araştırmanın ne şekilde yapıldığına bakalım.

Lastikler:
Araştırmada birbirinden farklı lastik modeli kullanılıyor, Schwalbe Albert Brothers, Fast Fred ve Racing Ralph modelleri, her model 2,0-2,35“ arasında değişen üçer farklı ölçüde deneniyorlar. Albert klâsik bir arazi binişi lastiği, büyük dişli, Racing Ralph hafif dişli bir arazi binişi lastiği, Fast Fred ise ortası düz bir lastik.

Basınç:
Değişik basınçların kullanıma ve dönüş direncine etkilerini bulmak için her lastik her boyut ile 4 basınç değerinde deneniyor: 1,5-2-3-4 bar.

Deneme parkuru:
Denemeler 460m uzunluğunda çok hafif bir eğimle yokuş yukarı çıkan bir arazide yapılıyorlar. Arazide yan yana, ayni uzunlukta çimen, toprak ve asfalt parkur bulunuyor, bu da parkurlar arasındaki farkın sadece zemin olmasını mümkün kılıyor.

Yöntem:
Hava direncini asgarîye indirmek için saatte sabit 9,5km hız ile 460m’lik yol kastediliyor. Pedala bisikletçi tarafından verilen güç W cinsinden SRM aynakolu ile hesaplanıyor. Burada belki kısaca SRM aynakolundan bahsetmek gerek.

SRM Schoberer Rad Meßtechnik’in kısaltılmışı, yani Schoberer Bisiklet Ölçüm Tekniği. Bu sistem mühendis Ulrich Schoberer tarafından geliştiriliyor ve ilk defa olarak bisiklette W cinsinden harcanan gücü hesaplamayı mümkün kılıyor. Bugün SRM sistemi üç kategoride piyasada var. Hobi kategorisi, profesyonel kategorisi ve bilimsel kategori. Bilimsel kategori +/- %0,5 gibi bir hata payı ile son derece kesin sonuçlar verebiliyor. Bisiklet dünyasında adı ün yapmış kim varsa, Armstrong, Ullrich, Bettini, Zabel, Cippolini, hep SRM sistemi ile çalışıyorlar.

Çalışma sırasında lastikler arasındaki ağırlık farkları hesaplamada göz önünde bulundurulmuş, ayrıca SRM ile elde edilen değerler Bohle firması tarafından laboratuarda lastiklerin dönüş direnci ölçülerek tasdik edilmiş.

Sonuçlar:

Araştırma bugüne kadar dağ bisikletinde lastikler hakkında edinilmiş fikirlerin neredeyse tamamen yanlış olduğu gibi son derece önemli bir sonuca ulaşmış. Bu sonuçlar 4 grafik ile Mountainbike Magazin dergisinde yayınlandı.

Zemin etkeni:
Beklendiği üzere çimen üzerinde dönüş direnci en yüksek, sonra toprak ve asfalt geliyorlar. Büyük dişli Albert her yerde en zor dönen lastik. Hafif dişli Racing Ralph ilginç bir şekilde asfaltta ortası düz sayılabilecek Fast Fred’den daha kolay dönüyor. Bunun açıklaması Racing Ralph’taki dişlerin birbirlerine daha yakın olmaları ve bu sayede iki diş arasında tekerleğin „düşmemesi“, yani kesintisiz bir dönüşe imkân tanınması. Arazide ise lastiğin esnekliği büyük önem kazanıyor, lastiğin gövdesi ne kadar ince ve esnekse lastik zemine o kadar kolay uyum sağlıyor, o kadar kolay dönüyor.

Lastik genişliği etkeni:
Araştırmada kullanılan lastikler 2,0“ (50mm) ve 2,35“ (62mm) arasındalar. Şimdiye kadar 1,95 inçten yukarısını arazi binişi için uygun bulmayanlara tablo son derece çarpıcı bir sonuç sunuyor: Asfaltta geniş ve ince bir lastik arasında fark yokken arazide kalın lastikler daha kolay dönüyorlar. Zemin bozuldukça kalın lastiklerin üstünlüğü de artıyor.

Görüldüğü üzere lastiklerin zeminle temas eden kısımlarının alanı eşit ama sekli farklı. İnce lastiklerde temas yüzeyi daha ovalken kalın lastiklerde daireye daha yakın. Bu sayede kalın lastiklerde lastiğin dönüş hareketini güçlendiren ve lastiğin üzerinden dönmesi gereken kaldıraç kolu kısalıyor. sonuç: Asfaltta lastik kalınlığı arasında fark yok, zemin bozuldukça kalın lastik daha kolay dönüyor.

Hava basıncı etkeni:
Hava basıncı konusunda da son yıllarda iç lastiksiz sistemleri düşük basınçla kullanma gibi eğilimler olsa da genel kani yol bisikletçiliğinden alınmadır: Ne kadar şişkin lastik, o kadar kolay dönüş. araştırma bu yargının da dağ bisikletçiliği için tamamen yanlış olduğunu ortaya çıkarıyor. Asfaltta haliyle basınç arttıkça daha kolay dönen lastikler zemin bozuldukça zorlanmaya başlıyorlar. çimen ve toprakta basınç ne kadar düşük olursa lastik o kadar kolay dönüyor.

Bütün bunlar ne demek? Sadece asfaltta bisiklete binenler yüksek hava basıncı kullanmalı. Asfalt kullanımı için en iyi lastik tamamen düz ya da ortası düz veyahut dişleri birbirine yakın modeller. Arazide ise gerçekten hızlı olmak için hava basıncını düşürmek gerekiyor. Zemin ne kadar kötüleşirse düşük hava basıncının getirisi o kadar yüksek oluyor. Lastik kalınlığı konusunda da kesinlikle kalın lastikler daha iyiler.

Görülen o ki zemin bozuldukça dönüş direncinin önemi artıyor. Bu da bir kere daha gösteriyor ki kemikleşmiş ön yargıları bir kenara bırakıp kullandığımız lastikleri tekrar gözden geçirmenin vakti gelmiş.
 

Etiketler
Ynt: Lastiklerin Sürüşe Etkileri

İri dişli dağ bisikleti lastikleri ile 40 km/h yapmaya harcadığımız gücü düz veya az dişli yol lastiklerine verdiğimizde 50 km/h yapılabiliyormuş.
 

Ynt: Lastiklerin Sürüşe Etkileri

Bu işe ciddi zamanını ayırmış birisi olarak açık yüreklilikle söyleyebilirim ki sadece gücünüzün boşa harcanması değil aynı zamanda yoldaki güvenliğiniz için de doğru lastik seçmek gerçekten çok önemli bir konu. Her ne kadar birden fazla yol tipine (arazi-asfalt vs) hitap eden lastikler üretilse de değişmeyen bir gerçek var ki hiç birisi iki alanda da birden en iyi olamıyor. Hatta çoğu kez "idare eder"in bile üzerine çıkamıyor.
Arazi lastiklerinin de kendi içlerinde "çamur", "kar", "yumuşak toprak", "kayalık" vb özel alanlara ayrıldığını düşünürseniz, sürüş güvenliğiniz açısından konunun ne kadar ciddi boyutlara vardığını görebilirsiniz. Sadece performans değil, ayakta kalabilmek için de doğru lastik şart, üstelik doğru basınçla...
Yazıda bahsi geçen Schwalbe Racing Ralph (2,25) lastikleri bir yaz sezonu boyunca yarışlarda ve antrenmanlarda kullandım. Ciddi kaliteli bir lastik ancak kesinlikle yumuşak zemin arazi lastiği. Asfaltta tek görevi canınızı çıkarmak . Yine kayalık bölgelerde de dişlerini çok sık ve düşük profilli olması nedeni ile sürekli kayma eğilimi gösteriyor.
Araştırma gerçekten etkileyici sonuçları ortaya çıkarmış ancak bir gerçek de sürüş güvenliğinin (yol tutuş, dönüş çapı vs) çoğu kez de sürücünün tekniğine bağlı olması.
Bu arada sanırım konuyu hortlattım ancak bu kadar yazmışken de silmek istemedim . Affınıza sığınıyorum.