Araba İle Gürcistan Gezisi (trabzon-batum-tiflis) 2016

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan Nedeseminanırsın Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 18
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 10,156
Mesajlar
41
Tepkime Puanı
66
TARİH: 16 Mayıs 2016 -21 Mayıs 2016
KİŞİ SAYISI: 2+1 :wink:
VASITA: Otomobil
GİDİLEN YERLER: Trabzon, Uzungöl, Batum, Tiflis, Gori
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER: Bu yazı uzun olabilir ve bol resim ihtiva edebilir. Resimlere tıklayarak büyük halini görebilirsiniz.
Olay tarihinden ksa bir zaman öncesinde, ben de sizin şu an yaptığınız gibi internette bulabildiğim ilgili tüm yazıları okumaya koyuldum. Ne yapılır? Nereye gidilir? Nerede kalınır? Ne yenir? Gibi soruların cevapları kafamda oluşmaya başlayınca tüm gezimizi kapsayan bir program oluşturdum.
16 Mayıs günü öğle saatlerinde eşim ve 4 yaşındaki oğlumla Kayseri’den çıkıyoruz yola. İlk durağımız bir şeyler yemek için uğradığımız Sivas. Meşhur köftelerini tattıktan sonra yola devam ediyoruz.
DSC 0507
Telefonlarımızın –internet elverdiğince- navigasyonlarından ve daha önceden resimlediğimiz haritalardan yardım alarak seyrediyoruz. Sivas’tan sonra Altköy’den Şiran tarafına ayrıldığımızda yol, tek şeritli bir köy yoluna dönüşüyor. Öyle ki bitmekte olan yakıtımızı alacak tek bir yer bulamadığımızdan; türlü endişelerle benzin dibe vurmuş halde Şiran’a atıyoruz kendimizi. Buradaki ilk benzinlikten yakıt ve yöreye özgü kuşburnu içeceği alıp rahatlamış bir şekilde yola devam ediyoruz.
Takip ettiğimiz yol bizi dağlara tırmandırıyor. Ve nihayetinde tepedeyiz. Allah’m bu nasıl bir manzara!!!
Yolun devamıysa bizi bir aşağı bir yukarı, bir sağa bir sola yalpalatarak Trabzon’a ulaştırıyor. İtiraf etmeliyim ki daha virajlı bir yoldan daha önce hiç geçmedim.Trabzon’a vardığımızda günlük olarak kiraladığımız evin sahibiyle iletişime geçip adresi alıyoruz. Bu arada biz de Trabzon Forum’a gidip karnımızı doyurduktan sonra evi bulup yerleşiyoruz. Gideceğimiz tüm yerler için öncesinden kalacak yer rezervasyonlarını yaptırmıştım. Yanımızda çouğumuz da olduğu için, daha rahat oluruz düşüncesiyle otel odası değil; ev kiralamayı tercih ettim. Burada kaldığımız evde sigara içilmiş olması dışında hiçbir sıkıntı yoktu.
17Mays günü şehri turlamak üzere sabah erkenden ayrılıyoruz evden. Trabzon Karadeniz için büyük bir şehirken; bizim beklediğimizden epeyce küçük. Dar yolları, farklı ve yoğun trafiği ve nereden başlayacağını bilemeyen biz, yolda gördüğümüz –Trabzon’da mühendislik okuyan-bir gence danışıp O’nu da yanımıza alıp tavsiyesi üzerine sahile iniyoruz. Sahilde herhangi bir yaşam belirtisi olmadığından, oradan direk şehir merkezine akıyoruz. Aracımızı park edecek bir yer bulunca yürüyoruz şehrin merkezinde. Denk geldiğimiz bir simitçiden Trabzon simitlerimizi alıp-zannımca ünlü- bir çay ocağının önüne kurulup çaylarımızı söylüyoruz. Minicik bardaklar içinde çay parçacıkları ve iri sert bir şeker eşliğinde geliyor. Yine turlayarak aracımıza gidiyor ve Uzungöl’e doğru hareket ediyoruz.
Uzungöl , yeşile boyanmış yolların bitiminde bir tablo gibi karşılıyor bizi adeta… Turist mevsimi olmamasına rağmen Arap turistler var. Burada biraz dolaşıp bu eşsiz doğanın tadını çıkardıktan sonra sıra geliyor ünlü tereyağında alabalıklarının tadını çıkarmaya…
DSC 0075 DSC 0066

Gölün aşağısına doğru salınırken Dursun Amca ile karşılaşıyoruz. Şaşırmıyoruz Karadeniz’deyiz nihayetinde :wink:Dursun amca burada hem yaşıyor hem de evinin önüne kurduğu, bir iki masalı, derme çatma çay ocağında çalışıyor. 80 yaşındaki amca bizi buraya davet ediyor ve has Karadeniz çayı eşliğinde tatlı bir sohbete dalıyoruz. Ayrılırken, çektiğimiz resimlerini ona yollayacağımızı söylüyoruz . İnanmıyor :tonguewink: (Yolladık bile :wink:)
IMG 20160824 WA0004
Artık Uzungöl’ün büyüsünden sıyrılma ve Gürcistan’a girme zamanı geldi. Yeşil ve mavinin hüküm sürdüğü yollardaki güzel yolculuğumuzun ardından , Sarp sınır kapısından 10-15 dk içerisinde sorunsuzca giriyoruz Gürcistan’ın bu sınır şehrine... Sarp beklediğimizin aksine ineklerin bizi karşıladığı köyümsü bir şehir…
Sonra 10 dk uzaklıktaki Batum’ a gelip rezervasyon yaptırdığımız evin sahibesiyle sözleştiğimiz yerde buluşuyor ve eve geçiyoruz. Modern bir site içerisindeki 11. Kattaki güzel evimiz bizi fazlasıyla tatmin ediyor. Akşam vakti… Evden ayrılıyoruz. Yürüyerek sahili geziyoruz ve Tiyatro Binası’na geliyoruz. Bu meydandaki heykelleri izleyerek biraz vakit geçirdikten sonra Avrupa Meydanı’na geçiyoruz. Burası ailemizin favori meydanı oluyor. Yine hemen burada çok sevdiğimiz ve daha sonra tekrar geleceğimiz restoranta gidip Harço çorbası ve Haçapuri istiyoruz yanına da meşhur armutlu ve limonlu içeceklerinden. Mekan güzel, yiyecekler harika, keyfimiz yerinde daha ne olsun :wink:
IMG 0065 2
 
Son düzenleme:

Mesafeler yakın olduğundan, buradan yine yürüyerek dönüyoruz kaldığımız yere ve güzelce dinleniyoruz.
DSC 0137 DSC 0140 DSC 0138
18 Mayıs sabahı yine erkenden kalkıp arabayla düşüyoruz yollara. İlk olarak kahvaltı yapacağımız bir yer bulup oturuyoruz. Hamur işleri burada da yaygın. Çalışanlarından birinin Türkçe de bildiği bu yerde kahvaltımızı yapıyoruz.
DSC 0148
Keşfe devam edip akşamları içerisinde ışıklı su gösterisi yapılan yapay bir gölün de bulunduğu parkta geziyoruz. Ardından üzerinde Gürcü alfabesi bulunan Alfabe Kulesi’ne göz atıyoruz.
DSC 0177
Ve o meşhur Ali-Nino Heykeli var sırada. Hareketli bir platform üzerine kurulu Azeri Müslüman Ali ile Hristiyan Gürcü kızı Nino heykelleri belirli bir periyotla birbirlerinin içinden geçiyorlar.
DSC 0186
 
Son düzenleme:

Buradan ayrılıp şehrin bir diğer ünlü meydanı olan Piazza’ya varıyoruz. Etrafıı çevreleyen tarihi yapıları, karşısında kocaman kilisesi, bir adet sahnesi ve yeme içme alanlarıyla güzel bir meydan…
DSC 0197
Ardından neredeyse tüm gezilerde adını sıkça duyduğum Shemoiklede Genacvale Restoranını buluyoruz. Burada yine Gürcülerin ünlü yemeklerinden olan bizdeki mantıların büyük haline benzeyen Khinkali ve peynirli kızarmış patlıcan sandallarının tadına bakıyoruz armutlu içeceğimiz eşliğinde. Ve her ikisi de hatta restoranın kendisi de geçer not alamıyor bizden.
DSC 0208 DSC 0209
Yemeğimizden sonra listemizdeki bir sonraki durak olan Botanik Park’a gidiyoruz. Burası olağanüstü bitkilerle örtülü olağanüstü büyük bir alan. Denizle yeşilin birleştiği yamaçlarsa ruhumuzu manzaraya kandıran cinsten, büyüleyici…
DSC 0219
Güzel evimize döndüğümüzde hala akşama vakit olmasından bu defa yaya olarak çıkıyoruz tenha sokaklara. Yine kocaman parklar ve yine Avrupa Meydanı :smiley:. Gündüz ki tecrübemizden olacak ki ünlü değilde alelade bir yerde yemek yemeye karar verip; birçok şey deneyip hiç birini sevemiyoruz :( Buradan ayrıldığımızda yağmura yakalanıyor ve ertesi gün Tiflis yolcuları olan biz sırılsıklam bir halde eve dönüyoruz. Eşim ve minişim uyurken ben de kahveye çağırdığım üst katta oturan ev sahibelerimizle biraz laflıyorum.
DSC 0115 Burası altında sevdiğimiz mekanın da yer aldığı Avrupa Meydanı'ndaki Saat Kulesi.
 
Son düzenleme:

19 Mayıs sabahı planladığımız saatte uyanıp sağlam yağmurlu yeşil bir günde Batum-Tiflis yolculuğuna çıkıyoruz. Yollar çoğunlukla tek gidiş-dönüş şeklinde. Gayet akıllı uslu keyifli seyrederken demiryolu geçiş kuralına –ne idi bir türlü anlayamadığımız:smiley:- uymadığımız için halihazırda bekleyen polisler tarafından durdurulup iyi halden indirimle 20 Lari ceza yiyoruz :smiley:. Bu arada polisler her yerde… Hatalı sollama, hız yapma ya da herhangi bir yanlışınızda -onlara göre- bir anda dikiliveriyorlar karşınıza… Ülke polis istihdamına önemli bir pay ayırmış zannımca:smiley:. Yolda aldığımız ufak atıştırmalıklarla kahvaltıyı geçiştiriyoruz. Bir başka büyük şehri olan Kutaisi’den de geçerek 4-5 saatlik yolculuğumuzun ardından işte Tiflis’teyiz… Batum’un sakinliğinin ardından buradaki trafik ve yoğunluk karşısında şaşkınlığımızı gizleyemiyoruz. İlk işimiz daha önceden evini kiralamış olduğumuz ev sahibimizle evin önünde buluşmak oluyor. Anahtarları alıyor, evi görüyor ve çıkıyoruz. İlk durağımız şehrin tam merkezindeki devamında şehrin kalbi niteliğindeki Rustavelli Caddesi’nin bulunduğu Özgürlük Meydanı.
Ozgurluk meydani tiflis
Acıktığımızdan meydanda denk geldiğimiz ilk restorana atıveriyoruz kendimizi… Kocaman bir Acara Haçapuri, favorim ve Güristandaki milli yemeğim olan Harço çorbası ve fırında soslu patates istiyoruz. Yemekler sıcacık ve nefislerdi.
DSC 0128 DSC 0286 DSC 0285

Restorandan ayılıp, sadece fünikülerle ulaşım sağlanan Mtatsminda Eğlence Parkı’na gidebilmek için bayağı uğraştıktan sonra bulduğumuz füniküler gişesinden biletlerimizi alıp; benim için son dere ürkünç olan füniküler ile dimdik bir tepeye çıkıyoruz. Tepede bir eğlence şehriyle karşılaşıyoruz, restoranı bile var… Burada bana en ilginç gelen yapıysa, sonradan TV Kulesi olduğunu öğrendiğim devasa uzunluktaki yapıydı…
DSC 0312 DSC 0299
 
Son düzenleme:

Şehir manzarasına doyduğumuz bu mekandan ünlü Rustavelli Caddesi’ne ilerliyoruz. Burayı sindire sindire turladıktan sonra Tiflis’in bir başka simgesi olan Kartlis Deda Heykeli’nin bulunduğu tepeye tırmanıyoruz. Hava karardığı için çok fazla ilerlemek istemiyor ve geri dönüyoruz. Bu heykelin bir elinde dost olarak gelenlere şarap sunmak için bir kase; diğerindeyse düşmanlar için bir kılıç bulunmakta.
DSC 0335
Ve artık kararan havayla birlikte biz de Tiflis yollarında bile isteye kaybolarak geziyoruz aracımızla. Yol bizi daha önceden görmeyi planladığımız Sameba Kilisesi’ne götürüyor. Şehrin bu en büyük, en ihtişamlı kilisesi, sarı ışıklar içinde oldukça otantik bir havaya sahip…
DSC 0339

İçinde başları yarı kapalı bayanlar sırayla papazla konuşup, sarılıp günah çıkarıyorlar zannımca. Şehri bir kez daha turlayarak evimize dönüyor, ve bir güzel dinleniyoruz
DSC 0356
20 Mayıs Sabahleyin şehirden ayrılmadan önce görmek istediğimiz birkaç yer daha var. Planladığımız üzere Kura Nehri üzerine kurulu, farkllı mimarisiyle dikkat çeken camdan yapılmış Barış Köprüsü’ne gidiyoruz. Ardından önceki akşam yaya olarak çıkmaya çalıştığımız Kartlis Deda(Mother Of Georgia) ‘ya bu kez teleferikle çıkıp manzaranın keyfini çıkarıyoruz. Bu tepeden sonra sıra yemek yemeğe geliyor ve daha önceden listeme dahil ettiğim kilo ile yemek satılan bir mekana gidiyoruz. Burada onlarca çeşit salata yemek ve tatlı var. Ben yine kendime Harço alıyorum. Zeytinyağlılardan bir tabak ve tiramisu alıp çok cüzi bir hesap ödeyip; hemen yanındaki bankaya da cezamızı ödedikten sonra Tiflis’le vedalaşıyoruz. Sırada Gori var ve ardından yine Batum…
Depositphotos 114926450 stock photo the bridge of peace is Barış Köprüsü
Gori… Stalin’in doğduğu kasabamsı şehir… Burada Stalin’in müze haline getirilmiş evini ziyaret edip yolumuza devam ederken, arabayla peşimize düşmüş polisler tarafından durduruluyoruz. Polis noktasının önünden geçerken, kesik çizgili şerit olmadan sollama yapmışız, onlar da üşenmemiş,hemen atlayıp gelmişler sağolsunlar:smiley:. Ceza yazacaklar ille de… Birkaç saat önce ödediğimiz cezamızı da gösteince vazgeçiyorlar bu seferlik:smiley:
Akşam saatlerinde varıyoruz Batum’a ve son yemeğimizi yine Avrupa Meydanı’ndaki restorantımızda yemek istiyoruz. Bu kez Margarita Pizza ve armutlu ve tarhunlu içeceklerden söylüyoruz. Tarhun aroması hiç bize göre değilmiş… Avrupa Meydanı ile vedalaşıp bu kez ışıklı su gösterilerini izlemek için sahil kenarındaki parka gidiyoruz. Sahilde son yürüyüş ve son kez Ali Nino yapıp, eve dönüyor ve Batum’daki son gecemizi geçiriyoruz.
21 Mayıs ‘ta yine sabahın erken saatlerinde yola koyuluyoruz. Bu arada burada benzin ucuz olduğundan cebimizde kalan Gürcü Larisinin tamamını benzine yatırıp Türkiye sınırına geçiyoruz. Rize’de bir tostçuda kahvaltımızı yapıp, Sivas’taki köftecimize de uğradıktan sonra evimize dönüyoruz…
DSC 0500
 
Son düzenleme:



Gezinizi kaleme alıp bize de yaşatmiş gibi olduğunuz için teşekkür ederim.
Önce şu demir yolunu geçerken yediğiniz cezanın sebebini yazayım:Aracınızla demiryolu geçidine gelince demir yoluna uygun mesafede aracınızı tamamen durdurup demir yolunu kontrol ettikten sonra geçmeniz gerekiyordu.
Tiflisteki KİLO ile yemek satan yerin adını yazabilirmisiniz?
Yine Gürcistan da kiraladığınız evlerin kira bedellerini yazabilirmisiniz?
Gori de Stalin müzesinden hariç birde ikinci dünya harbine ait müze vardı keşke onuda gezseydiniz.
Gorinin 20 km doğusunda Yer altı şehirleri olan tarihi eserler vardı,Kutaysinin 10 km batısında çok güzel mağaralar vardı
belki daha sonra yine gider gezersiniz.
 

Gezinizi kaleme alıp bize de yaşatmiş gibi olduğunuz için teşekkür ederim.
Önce şu demir yolunu geçerken yediğiniz cezanın sebebini yazayım:Aracınızla demiryolu geçidine gelince demir yoluna uygun mesafede aracınızı tamamen durdurup demir yolunu kontrol ettikten sonra geçmeniz gerekiyordu.
Tiflisteki KİLO ile yemek satan yerin adını yazabilirmisiniz?
Yine Gürcistan da kiraladığınız evlerin kira bedellerini yazabilirmisiniz?
Gori de Stalin müzesinden hariç birde ikinci dünya harbine ait müze vardı keşke onuda gezseydiniz.
Gorinin 20 km doğusunda Yer altı şehirleri olan tarihi eserler vardı,Kutaysinin 10 km batısında çok güzel mağaralar vardı
belki daha sonra yine gider gezersiniz.
Merhabalar. İlginiz için ben teşekkür ederim. Yediğimiz ceza ile ilgili olarak polisler de benzer bir şey anlatmaya çalıştılar ama maalesef İngilize bilmediklerinden bir türlü anlaşamadık.
Tiflis'teki restorant Tsereteli, 67'de. İşte resimleri...
DSC 0422 DSC 0418 DSC 0419
Evlere gelince, ilk kaldığımız evde biz uygun kalmış olsak da geceliği 250-350 tl arasıydı. Tiflis'te kaldığımız ev ise 100 tl civarıydı.
 






Tiflisteki bu lokantanın adı nedir acaba? nette aradım ama bilgiye rast gelmedim.
İsmini özellikle yazmadım çünkü Akaki Restorant olarak geçen yer bu isimle anılmıyor. İsmi değişmiş de olabilir Gürcüce yazdığı için ben de anlayadım haliyle. Tsereteli deki mc donalds a ve dolayısıyla metroya yakın bir yerde yolun karşı tarafında.
 




Harika yazı olmuş emeğinize sağlık :smiley:
şimdi biz tek arac 4 kişi gitmeyi düşünüyoruz istanbuldan çıkıp karadeniz sahıllerını dolasa dolasa en son batumda bıtırmeyı ıstıyoruz,
aslında fazla butce ayırmayı dusunmedık yolda kamp yaparız felan dıye dusunduk
sanırsam evler pahalı koanklamak için, yeme içme uygun diyorlar doğrumu? özellıkle alkol fıyatları ıcın :smiley:
 




Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,383
Mesajlar
1,517,440
Kayıtlı Üye Sayımız
172,041
Kaydolan Son Üyemiz
İsmail.s

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

SON KONULAR



Geri
Üst