Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan Gezginkopek Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 119
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 106,175
Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Teşekkür ederim. Bakın hernekadar pek sağlıklı çalışmadıgını düşünsekte Çevre ve Orman Bakanlıgı bu konuda tek yetkili mercii ve bu işinde hakkını veriyorlar. Bulundugunuz ilin Orman Bölge Müdürlüğüne yada Doğal ve Yaban Hayatı KKruma kuruluna giderek gitmek istediğiniz bölge ve yabani hayvanları hakkında bilgi alabiirsiniz.Yani en azında hangi hayvanların bulundugunu öğrenebilirsiniz. Gerisi size kalmış, İnternette binlerce site var.( ünüversitelerin araştırmalarını tercihetmeniz daha doğru olur) Karakteristik davranışlar hakkında. En basiti. kurtlar sizi tehlike olarak gördüğünde kuyruklarını havaya dikerler. Tıpkı köpeklerde oldugu gibi.Hayvanlarda insanlar gibidir. Sakin bir insanla öfkeli bir insan arasındaki fark kadar açıktır bu.Kücük bir ötnek bu aralar bunun üzrinde çalışıyorum Bilmiorum belkide duymuşsunuzdur. Mersin Tarsus bölgesinde sırlanlar var. Niyetim Konya Akseki,Seydisehir. Burada Bolkar Dağlarından güneye trans yaparak meydan yaylasına kadar inmek. Ve umarım öylle olur bir kaç sırtlan fotosu çekebilmek. Bu yüzden sırtlanlar hakkında araştırma yapıyorum bir haftadır. Ama ülkemizdeki türün karekteristiği hakkında pek fazla bilgi yok.
Şimdilik hepinize çok güzel kamplar diliyorum.
 

Etiketler
Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

bol şanslar,rast gele diyelim umarım sırtlanları çekersiniz buradada bizim ile paylaşırsınız...
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

sırtlan konusu ilginç. Resim, bilgi filan olursa sevinirim.
Zırhlı Pitbulllar ile gezen kardeşimin de gideceği yerleri önceden bilirsek köpeklerimizi yanımıza almayız ya da onlara ışın kılıcı veririz :smiley:
Ben ormanda gezen bir hayvan olsam karşıma çıkan zırhlı pitbullu görünce kafayı yerim heralde.
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

http://www.kesfetmekicinbak.com/doga/04543/ bu linkte urfa civarındaki çizgili sırtlan ile ilgili temel bilgi var. Detalı bilgi için zamana ihtiyacım var elimde sorf döküman yok. Bulurbulmaz sizinle paylaşırım google'ın arama motoruna çizgili sırtlan yazdıgınızda bir çok bilgiye ulaşabilirsiniz.

Aslında ülkemizde nesli tükenen bir çok yırtıcı hayvan otalama 1200 yıl kadar geriye gittigimizde bu topraklar üzerinde varlıgını devam ettiriyordu. Ama sağolsun Romalı kardeşlerimiz arenalarda gladyatör dövüşlerinde kullanmak için anadolu ve afrikadan bir çok yırtıcıyı yakalayıp Roma'ya taşıdılar , afrikadakiler tükenmedi bunun iki sebebi var. Bir; o zamanda da Anadoluda ki populasyona göre çok daha fazlaydılar. İki; geçen yüzyıl ve içinde bulundugumuz yüzyıl da Afrikada uygulanan koruma programları sayesinde halen hayttalar. Anadoluya baktıgımızda ise, 1900- 1995 arası hiç uygulanmamış bir koruma programı.. Bu nadir hayvanların yok olduguna saşamıyorum, halen tek tük nasıl hayatta kalabildiklerine şaşıyorum.
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Sayın meseregan

sırtlan fotoğrafı çekmek istiyorsanız size lokasyon vereyim 2-3 günde kesin harika resimler çekersiniz yalnız resimlerden bir arkadaşın tezinde kullanmak için birer örnek lazım. Hatta fotokapan varsa hareket dedektörlü olanından o da işinizi görür.
 



Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Yaşar Bey teklifiniz süper Çok teşekkürederim, Zaten Adanada yaşıyorum. En kısa sürede denemek isterim.Benim pek teknik malzemem yok
bir fotğraf makinem ve bolca objektifim var.ama sırtlanın oldugu bölgeyi bilirsem eninde sonunda ya ben onu çekerim yada o beni çeker doğanın içine :smiley::smiley: Rizede ki Anadolu aslanı işine dönerse kötü tabi.Hırs yapmıştım azdaha parmaklarımı kaybediyordum soguktan ::smiley::smiley:
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Hocam bende canon 350 D makina ve sigma 50-500 objektif var eğer sigma ya da canon 2x converter varsa gözünün rengi bile çekilir. Umarım sizdeki makina ve objektif daha iyidir ama ihtiyaç olursa benimkiler kullanılabilir ayrıca 40X optik zoomlu sony kamera var o da kullanılabilir. Anadolu parsı işinde ciddiyseniz gelince görüşürüz ben size lokasyon veririm gider çekersiniz parmaklarınızı da dondurmaya gerek yok.

Görüşmek dileğiyle
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Bende canon'un bir kaç serisi birden var Tam bir Canon fanatiğiyim :smiley:
50- 500 harbiden sağlammış ekipman.
Ödünç almak yerine beraber gitmeyi teklif edeyim ben size.:smiley:
Görüşmek dileğiyle.
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

tabi beraber gidebiliriz

sırtlanlarla ilgili zaten birlikte gideriz ama anadolu parsı olması muhtemel yerlere bir kaç günlüğüne gidip kalmak lazım daha önce bölgede günlerce kaldım ama şu an kalmak için zamanım uygun değil ancak haftasonları kısa gidişler olabilir.

Görüşmek üzere
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Bu aralar benim içinde kısa gidişler söz konusu. Malum iş güç :smiley:
Umarım en kısa zaman da görüşürüz Yaşar Bey.İlginize teşekkürederim.
 



Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Bulunduğunuz bölgedeki vahşi hayvanların karakteristiğini öğrenin demiş sanırım bir üye, bence de çok doğru. Fakat bu öğrenme işlemini mümkün mertebe sağlıklı kaynaklardan yapmanız sizin için daha hayırlıdır. Bir taraftan Trabzon'lu, bir taraftan Sinop'lu biri olarak gerçekten o kadar fazla ayı hikayesi ve efsanesi duydum ki hepsini hatırlamam mümkün değil. Köylük yerlerdeki insanların ekseriyatı ayı olsun, kurt olsun, yılan olsun pek çok hayvandan gerçekten fazlaca korkar. Bu korku onların bazen hikayeler abartmasına, gerçekleri çarpıtmasına sebep oluyor ve içinizde ister istemez bir insanlık faşisti uyandırıyor. Folklörü, gerçeklerle karıştırmamak çok önemli. Belinde silahıyla kendisini bölgenin en namlı adamı olarak gören bir akrabam, kör yılan dediğimiz minik bir sürüngeni görüp de tepeme tırmanmaya çalıştığında bu gerçeğin farkına varmıştım ben de...

Bir de şu var ki eğer bir ayının saldırısına uğradıysanız, ayıyı öldürmeden nasıl kurtulacağınızı bilmiyorum. Zira gerçekten korkunç hızlı bir hayvan. Siz ayının daha önce farkına varıp da biber gazınızı hazır etmediyseniz işiniz çok zor. Bir de o gazı kullanırken rüzgarın konumu da çok önemli tabi... Ayrıca ben ses tabancasının saldırı safhasına geçmiş bir ayıyı durduracağına da pek ihtimal vermiyorum. Benim gördüğüm kadarıyla Türkiye'deki ayıların tamamı boz ayı dediğimiz cinsten. Ayılar zaten pek çok bölgede silah seslerine az çok aşina olmuş durumdalar.

Bir de ayıların size saldırı olarak gelebilecek ama saldırı olmayan davranışları da söz konusu olabilir. Ben böyle bir durumla karşılaşmadım fakat iyi bir kaynaktan dinlemiştim. Zeki ve meraklı bir hayvandır ayı, tahrik etmemek çok önemli. Ve tabi ki forumdaki bilgili insanların da dediği üzere ayının rutin yolunun üzerine çıkmayın. Dere kenarlarında çok dikkatli olun. Tehlikede olabileceğinizi düşündüğünüzde bence tuvalete bile iki kişilik bir takımla gidin. Dışkınız dahil kokuları mümkün mertebe kapatmaya çalışın. Çadırınızda bence kapalı bile olsa yemek bırakmayın, koku vermeyeceğinden emin değilseniz. Ve hatta ben örneğin Şavşat taraflarında bir yerde kamp kuracaksam muhakkak vardiyalı bir nöbet sistemi tercih ederim.

Belki biraz abarttım ama çocukluğum oldukça zeki bir ayı figürünün etrafında dönen folklörle geçti benim =) Ayı tehlikesi olduğu yerlerde biz mümkün mertebe açık saçık ve gürültülü şekilde konuşup gülerek geçerdik. Açık seçik konuşmak insana ilginç bir şekilde öz güven getiren bir durumdur ki, ayıların korku gibi pek çok duyguyu yine vücudun kokusuyla farkına varabildiklerini duymuştum büyüklerimden. Gürültülü konuşmanın ise sebebi malum, eğer rüzgar bizim kokumuzu ayıya götürmüyorsa bizim ona kendimizi belli etmemiz lazım ki kocaoğlan yavaş yavaş yolumuzdan uzaklaşsın.

Domuz da çok ilginç bir hayvandır, gerçi hiç çok büyüğünü görmedim ben ama yine yerel insanların pek çok efsanesine sahip olduğu bir hayvan. Domuz avı çokça gerçeklesen bir av türüdür özellikle Karadeniz'de. Zira domuz gelir çoğu zaman fındığın kökünü epey de genişçe kazar, yiyeceğini yer ve gider. Domuz sürüsünün bir lideri olur ve lider hayatta kaldığı sürece sürü akıllıca hareket etmeye devam eder. Örneğin çevresinin sarılı olduğunu düşünürse, ciddi ve başarılı bir huruç harekatına girişir; kuşatmayı yarmak adına. Liderin düştüğü yerde sürü çoğunlukla dağılma eğilimi gösterir. Elbette ki bizim amacımız domuzu vurmak değil. Ben domuz konusunda ses tabancasının başarılı olabileceğini düşünüyorum. Ama benim denediğim bir şey değil, sadece şahsi fikrim. Gecenin bir yarısı çadırlarınızın arasından tapır tapır bir domuz sürüsünün geçtiğini duyarsanız, ne yapmanız gerekir hiç bir fikrim yok. O yüzden siz çadırınızı düzgün bir yere kurun =)
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Ben doğada dağlarda sıkça kamp yapan ve sezonda sık sık da domuz avına giden ve canlı domuz ile karşı karşıya gelmiş biri olarak tek düşüncem yaban hayatdaki hayvanların tümü insandan müthiş derecede korktuğudur.eğer hayvan ile ani bir karşılaşma olmadığı sürece,yada yanında yavruları olmadığı sürece,yaralı olmadığı sürece kesinlikle saldırmazlar,saldırma değil onları göremessiniz bile.
Ama batuhan arkadaşımın dediklerine katılıyorum bazı insanlar kortukları için olayları abartıyor
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Ateşli silahlara olan merakımı gizlemek istemem ama öldürmeye kesinlikle karşıyım. Sedat hocamın dediği gibi biz onların yaşam alanlarına giriyoruz kaçabildiğimiz kadar kaçmak ancak son safada silah kulanmak lazım. Kurt, domuz, ayı ....... değil bazan ufacık bir böcek bile çok acı verici veya öldürücü olabiliyor ve yanınızda görtürdüğünüz ne ses bombası ne de ateşli silahlar kurtuluş değil. Bence en iyi tedbir çadırın kurulduğu yer ateşin yakıldığı ve uyunduğu yer adımınızı attığınız yere dikkat eder doğayı dinler ve solursanız en iyi savunma silahı odur. Bu iş bir sanattır ve yaşamın sanatını hissetmek lazım. Yer Yüzü Sevginin Yüzü Oluncaya Dek!!
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Merhabalar bende siteye yeni üyeyim.

Geçen sene sözde :p bir tavşan avına katılmıştım. Ama karşıma hiç ummadık bir yerde 3-4 metre mesafeden bir yaban domuzu çıktı. Bu daha önce ne hayvanat bahçesinde gördüğüm, nede filmlerde ve belgesellerde izlediğim domuzlara ebat olarak pek benzemiyordu. Yaklaşık olarak 2 kişilik bir oturma gurubundan daha büyüktü :eek: Tabii tüfek super poze olunca avda tavşan avı olunca 2 tane 4 numara fişeğe güven olmuyor :smiley: Üzerinden bir yıl geçmesine rağmen o cüssedeki bir hayvanın yaklaşık olarak 4-5 sn içinde gözden kaybolmasına duyduğum şaşkınlığı üzerimden atabilmiş değilim. O gün şanslı olan yaban domuzu değil bizdik. Çünkü elimizdeki tüfeklere domuz kurşunu bile sürülü olsa o ebatlardaki bir yaban domuzunu tek kurşunla 3-4 metre mesefaden saniyeler içinde tamamen etkisiz hale getirebilmek ne derece mümkün olabirdi bilemiyorum.

Doğada vahşi hayvanlar ile sizler kadar karşılaşmam olmadı; umarım olmazda ;D Ama bu yaşadığım olay benim hem kampçılık hemde avcılık konusundaki hevesimi azaltmadı dersem yalan olur... Yinede ilgili olan arkadaşlara kampçılık konusunda kampingleri, avcılık konusunda da özel avlakları tavsiye ederim ;) Ayak izlerinin, inlerinin ve su kaynaklarının olduğu yerlerden uzak durmakta faydalı olabilir. Sonuçta doğal hayatta, elimizde tüfek olsada, olmasada yabancı olan bizleriz; onlar değil! Yanında yavrusu olan, aç kalmış yada çiftleşme zamanındaki; özellikle sürü halinde olan hayvanlara karşı herhangibir araç ile pek şansımız olmadığını düşünüyorum.
 

Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

İnsanlardaki av merakını anlayamıyorum.... İlkel benlik dürdüsü olduğunu düşünüyorum.
Doğayı hissetmek için içine girmeniz yeterlidir. Dev cüsseli hayvanlar insanlardan tabiki korkarlar biz insanların onlardan daha vahşi olduğunu düşünüyorum.Hayvanlar sadece ihtiyacı olduğu kadarını öldürür ya biz vahşi olan kim ?
Kendi yaşam alanlarımızda zaten çılgınca tüketiyoruz ihtiyaç fazlalarından, çöp dağlarımız oluşuyor.
Zaten doğayı çevreyi kirlettik kısıtlı alanlara sıkışmış birkaç hayvanı öldürme merakını gerçekten anlamıyorum.
Tabiki tedbirli olmak lazım bende bir hayvan tarafından parçalanmak yada sokulmak istemem tedbirimi alırım. Ben Çadırımı sudan yada hayvanların yuva yapma ihtimali olan yerlerden uzağa kurarak kendimi hayvanlara karşı savunma gereği hisetmeyeceğim yerleri seçmeye özen gösteriririm.
UNUTMAYALIM Kİ BİZLER DOĞAYA MİSAFİR GİDİYORUZ ve Bizim Kültürümüzde Misafir Misafirliğini bilmelidir.
Sizlere avlanmak yerine ateş başında sohbet biraz türkü hoşlanıyorsanız iki duble rakı ve uyku tulumu içine girip YILDIZ YORGAN altında bir gece geçirmenizi tavsiye ederim.
YER YÜZÜ SEVGİNİN YÜZÜ OLUNCAYA DEK
 



Ynt: Doğada Vahşi Hayvanlardan Korunma?

Görüşlerinize genel anlamda katılmamak elde değil. Ama ilkel benlik duygusu ve doğaya saygı ile ilgili benimde eklemek istediğim bazı hususlar var.

Doğadaki canlılar yaratılış itibariyle avcı ve toplayıcı olarak yaşamlarını sürdürürler. Ama doğada yaşayan canlılardan sadece bir tanesinin doğal yaşama bir şekilde zararı olur. O da hiç kuşkusuz insandır. Elinde silah olsun yada olmasın, evinden çıksın yada çıkmasın... Çünkü insan tarih boyunca yaşamak için sürekli olarak birşeylere ihtiyaç duymuş ve bu da insanda sonu gelmeyen ilkel bir sonsuz üretme ihtiyacını doğurmuştur. Ateş yakmayı başaran insan odunla, çalıyla yetinmemiş kömür ile vb. kaynaklar ile ateşini artırmaya çalışmıştır. Gündüz ile yetinmeyip aydınlanmak için hidro elektrik ve termik santralleri daha sonrasında da nükleer santralleri kurmuştur. Duş ile yetinmeyip daha güzel kokmak için ozona zararlı ve/veya canlıların metobalizmasından sağlanan parfümlere başvurmuştur. Yürümekle, koşmakla ve bisiklet ile seyahat etmekle yetinmeyip otomobili, otobüsü, kamyonu, uçağı vs.. aracı tercih etmiş o da kesmemiş seyahatin sonunda offroad, atv, böcek vs. araç ile heyecan aramış ve bunların hepsini yaparken doğada kendisi dışında yaşayan bütün canlıların ya huzurunu kaçırmış yada onların doğal alanlarını sizinde bahsettiğiniz gibi daraltmış kendisine yeni yaşam alanları açmıştır. İnsandaki bu ilkel, sonsuz üretme ve tüketme arzusu doğadaki diğer canlılara sadece dolaylı yollardan değil direk olarakta çok fazla zararları dokunmuştur. Onların etinden, sütünden istifade etmek, onları çoğaltmak için besi çiftlikleri kurmuş sonrada üretim ve tüketimlerini artırmak için kimyasal maddeler ile büyümelerini hızlandırmaya çalışmışız. :-\

Sevgili doğa sever dostum. Düşüncelerimi burada belirtirken inanınki bir savunma, yansıtma vs.. bir kaygı taşımıyorum. Yazımın başındada belirtiğim gibi size genel itibariyle katılıyorum ve ben doğadaki farklılıklara saygı duyuyorum. Bir vejiteryana, bir motor sporlarına merakı olana, bir besiciye vs.. saygı duyuyorum. Onların beklentilerine karşı farkındayım. DOĞADA VE DÜNYADA MİSAFİR OLDUĞUMU BİLİYORUM Bundan dolayı doğayı ve insanları anlamaya çalışıyorum.
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,382
Mesajlar
1,517,423
Kayıtlı Üye Sayımız
172,041
Kaydolan Son Üyemiz
İsmail.s

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst