Güdül Sorgun Göleti Kampı Ve Olumsuzluklar

28-29 Ekim 2017 Tarihlerinde yaptığımız kamp izlenimlerime geçmeden önce yol hakkında bilgi vereyim, rota ile ilgili bir çok bilgi mevcut ama eksik olan yolların nasıl olduğu yönünde, bu nedenle de sadece yol durumunu yazacağım. Sorgun Göleti Tabiat Parkı yazısına kadar yollar asfalt, tabiat parkının girişinden sonra ise toprak yol, ancak genel anlamda düzgün, bir kaç çukur var ama binek bir araba ile rahatlıkla ulaşabilirsiniz.
Güvenlik var ama göstermelik,
Kamp yapmak için görsel olarak çok güzel bir alan olmasına rağmen aynı zamanda mesire alanı olması nedeni ile piknikçilerin uğrak yeri, gittiğimiz tarihte hava soğuk olmasına rağmen 4-5 piknikçi grup vardı. Bunun en olumsuz getirisi olarak yakacak odun sıkıntısı mevcut, Tabiat parkı içerisinde yakacak odun bulmak neredeyse olanaksız, ağaçların bile erişilebilir alt dallarının tamamı kırılmış, biz bu nedenle parkın bitiş noktasından karşı ormanlık alana geçerek yakacak tedariğimizi yaptık, tabiat parkına yaklaşık 1 km mesafe taşımamız gerekse de o bölgede yıkılmış ağaç sayısı oldukça fazla. Parkta tuvalet ve çeşme mevcut, tuvaletler temiz değil, çeşmelerin suyu içilebiliyor.
Hava gece saat 1'e kadar rüzgarsız, yağışsız ve oldukça güzeldi, 1'den sonra ise şiddetli sağanak başladı, sabaha kadar da devam etti. Yer yer şiddetli rüzgara rağmen yağmur bize fazla bir olumsuzluk yaşatmadı.
Buna rağmen Sorgun Göleti bizim kamp listemizden kış kampları dışında çıkartıldı.
Aslında bu konuyu açmamın nedeni orada yaşadığımız olumsuzlukları duyurmak, gitmeyi düşünenlere rehber olmak.
Bu forumda başka bir konuda okumuştum, gece kamp alanına gelen, içip içip, oyun havasının sesini sonuna kadar açıp oynayıp gürültü kirliliği yapanları, ancak herhalde hava soğuk biz rastlamayız diye düşünüp aldanmışız.
3 Araç ve yaklaşık 20 kişilik bir grup akşam 19:00'den 23:00'e kadar tüm tabiat parkını inlettiler desem yeridir.
Bir kamp grubu da onlara uydu, (Veya baktılar bunlarla baş edilmez biz de açalım müziğin sesini en azından onları duymayız diye düşündüler herhalde). Onlar gidene kadar iki ayrı yerden yüksek sesli müzik bağırış çağırış saat 23:00'te gittiler. Gürültü yapan kamp ekibi de onların gidişiyle normale döndü. Gürültücülerin gittikten 10 dakika sonra da güvenlik aracı kontrole geldi (Diyemedik bu saate kadar neredeydiniz duymadınız mı diye )
İkinci olumsuzluk olarak çevre kirliliğinden bahsetmek istiyorum. Öncelikle iğneyi kendimize batırmak adına gece yağmur nedeni ile kamp alanını terkeden kampçı 2 grup bütün pisliğini orada bırakıp gitmiş,
Tabiat parkında çöp bidonu sayısı oldukça yeterli ve iyi noktalara konumlandırılmış, gittiğimizde hepsi temizdi demek ki düzenli olarak çöp alınıyor.
Ancak park içi ormanlık bölgede maalesef bira kutuları, pet şişeler ve poşetler oldukça fazlaydı, bu materyallerin çok eski olmaması ise bize tabiat parkının yine de genel anlamda temizlendiğini gösterir bir işaret oldu.
Hatta biz de ormanda temizlik yapalım, daha temiz kalsın diye düşünmeye başlamıştık ki bizi dumura uğratan asıl olayı yaşadık.
Odun toplamaya gittiğimiz karşı ormanın içinde çöp dağları gördük, Oduna giderken yanımızda telefon götürmediğimiz için de fotoğraflayamadık maalesef, Boyutları hakkında fikriniz olabilmesi açısından şunu diyebilirim ki bir tır kasasını dolduracak kadar çöp vardı belirli bir alanda toplanmış, iki ayrı yerde bu çöp dağlarından gördük. Çöp taoplamak için canım ormanın içinden başka yer bulamamışlar.
Bu çöp dağları içeriği itibariyle muhtemelen tabiat parkından toplanıp buraya atılmış. Konu ile ilgili bugün Güdül Belediyesine mail yolu ile durumu bildireceğim. Konu ile ilgili gelişmeleri buradan size aktarırım.

Sorgün göletine hiç gitmedim ama giden arkadaşlarda aynen dediğiniz gibi aşırı kalabalık, etrafa dağılmış çöpler, ve gece gelen aşırı gürültücülerden rahatsız olduklarını söylemişlerdi. Maalesef ulaşımın rahatlığı ankarada bu tarz yerlerin az oluşu ve milletimizin bilinçsiz olması ve doğa düşmanlığı sebebi ile ben tercihim her zaman ulaşımın zor olduğu yerlerdir. doğada misafir olduğumuzu her zaman unutuyoruz maalesef.

speedark' Alıntı:

Sorgün göletine hiç gitmedim ama giden arkadaşlarda aynen dediğiniz gibi aşırı kalabalık, etrafa dağılmış çöpler, ve gece gelen aşırı gürültücülerden rahatsız olduklarını söylemişlerdi. Maalesef ulaşımın rahatlığı ankarada bu tarz yerlerin az oluşu ve milletimizin bilinçsiz olması ve doğa düşmanlığı sebebi ile ben tercihim her zaman ulaşımın zor olduğu yerlerdir. doğada misafir olduğumuzu her zaman unutuyoruz maalesef.

Genişletmek için tıkla ...

Yani aslında biz de ekip olarak insan içine pek karışmayız, daha sakin ve bilinmedik mekanları tercih ederiz ama doğal olarak bu kadar güzel alanları da görmek istiyor, orada kamp yapmak istiyoruz. Sonuçta Bu tür alanlarda mangalın kesinlikle yasaklanması, yedigöller kurgusunda çalıştırılması lazım. Çöp sorununu çözmek için ise Eğitim şart, okulda ve ailede alınacak bir şey bu. Uzun vadeli konu üzerinde durulduğu zaman bir seviyeye gelebiliriz ancak. Yoksa topla topla nereye kadar, önemli olan atılmasını önlemek.

geçengün 20 kişilik ekipçe kampa gittik kampımız bittikten sonra o bölgedeki çöpleri toplamaya başladık oradaki piknik yapan bi kaç kişi bizi alkışladılar fakat bir tanesi gelipte yardım etmedi. "alkışlamak yerine bir poşet alsanızda yardım etseniz daha verimli olur" dediğimizde herkes arkasını döndü.
Ateş yakmayı yasakladıklarında biz kendimizde tepki gösteririz aslında. bence bu tür piknik alanlarına rencide edici yazılar yazmak belki mantıklı olur.
halkı bilinçlendimek bu konuda maalesef çok zor.

speedark' Alıntı:

geçengün 20 kişilik ekipçe kampa gittik kampımız bittikten sonra o bölgedeki çöpleri toplamaya başladık oradaki piknik yapan bi kaç kişi bizi alkışladılar fakat bir tanesi gelipte yardım etmedi. "alkışlamak yerine bir poşet alsanızda yardım etseniz daha verimli olur" dediğimizde herkes arkasını döndü.
Ateş yakmayı yasakladıklarında biz kendimizde tepki gösteririz aslında. bence bu tür piknik alanlarına rencide edici yazılar yazmak belki mantıklı olur.
halkı bilinçlendimek bu konuda maalesef çok zor.

Genişletmek için tıkla ...

Aslında çok zor değil, tamam belki yetişmiş nesli bu konuda eğitemeyiz ama umursamalarını sağlayabiliriz. Çocuklarımızı akılları erdiği ilk andan itibaren çevre duyarlılığı konusunda eğitmeye başlamazsak büyüdüklerinde onların gidip kamp yapabilecekleri alan kalmayacak.
Doğa bize çocuklarımızın emaneti, o emanete sahip çıkmak adına gerekiyorsa yasaklama ve yaptırım yapılmalı, Eymir Gölü ve çevresi de bu konuda Ankara'daki güzel örneklerden biridir.

3 yıldır düzenli olarak sorgun göletine kamp yapmaya gideriz. 2 çocuğum ve eşimle belli zamanlarda sorunlar yaşadık, müdahale ettik, tartıştık, jandarma çağırdık, güvenlikle papaz olduk filan ama bu seneki kadar beter olmamıştı hiç.

insanların vurdum duymazlığı, eğitimsizliği, görgüsüzlüğü, çöp konusundaki duyarsızlığı malum. Yahu yaş ağacı kesip yakmaya çalışan, piknik masasını kırıp yakmaya çalışanlar gördük. Alkol alıp kamp alanı içinde onca çoluk çocuğa rağmen sağa sola ateş edenler gördük. Tabi yasal anlamda ne yapmamız gerekiyorsa yaptık.

Sonuç: sıfır elde var sıfır. Biri gidiyor öteki geliyor, değişen birşey yok.

son gidişimizde küçük bir köpek yavrusu vardı, benim çocuklar adını çiko koydu. oynadılar, beslediler, bağ kurdular. O arada bir piknikçi grup geldi. İki arabadan bir sürü çocuk kadın indi. Bizim çiko hemen yanlarına gidince kadının biri taşlamaya başladı köpek yavrusunu. Bunu gören çocukları da durur mu, onlarda tekmelemeye başladılar. Benim 7 yaşındaki oğlum görmüş olanları. Başladı ağlamaya. O zaman farkettik olayı ve müdahale ettik. Köpeği kurtardık. Ben onların çocuklarına güzelce anlatmaya çalışırken anaları babaları "bu adam ne konuşuyor bizim çocuklarla" diye bile merak etmedi, gelmedi yanımıza. problem sanırım kültürümüzde!

velhasıl; sorgun güzel bir yer di(!)

Not: Orman içindeki çöp yığınları için bundan 2 sene önce de başvurumuz vardı. değişen birşey yok. umarım sizin girişiminiz fayda sağlar.

halepce' Alıntı:

28-29 Ekim 2017 Tarihlerinde yaptığımız kamp izlenimlerime geçmeden önce yol hakkında bilgi vereyim, rota ile ilgili bir çok bilgi mevcut ama eksik olan yolların nasıl olduğu yönünde, bu nedenle de sadece yol durumunu yazacağım. Sorgun Göleti Tabiat Parkı yazısına kadar yollar asfalt, tabiat parkının girişinden sonra ise toprak yol, ancak genel anlamda düzgün, bir kaç çukur var ama binek bir araba ile rahatlıkla ulaşabilirsiniz.
Güvenlik var ama göstermelik,
Kamp yapmak için görsel olarak çok güzel bir alan olmasına rağmen aynı zamanda mesire alanı olması nedeni ile piknikçilerin uğrak yeri, gittiğimiz tarihte hava soğuk olmasına rağmen 4-5 piknikçi grup vardı. Bunun en olumsuz getirisi olarak yakacak odun sıkıntısı mevcut, Tabiat parkı içerisinde yakacak odun bulmak neredeyse olanaksız, ağaçların bile erişilebilir alt dallarının tamamı kırılmış, biz bu nedenle parkın bitiş noktasından karşı ormanlık alana geçerek yakacak tedariğimizi yaptık, tabiat parkına yaklaşık 1 km mesafe taşımamız gerekse de o bölgede yıkılmış ağaç sayısı oldukça fazla. Parkta tuvalet ve çeşme mevcut, tuvaletler temiz değil, çeşmelerin suyu içilebiliyor.
Hava gece saat 1'e kadar rüzgarsız, yağışsız ve oldukça güzeldi, 1'den sonra ise şiddetli sağanak başladı, sabaha kadar da devam etti. Yer yer şiddetli rüzgara rağmen yağmur bize fazla bir olumsuzluk yaşatmadı.
Buna rağmen Sorgun Göleti bizim kamp listemizden kış kampları dışında çıkartıldı.
Aslında bu konuyu açmamın nedeni orada yaşadığımız olumsuzlukları duyurmak, gitmeyi düşünenlere rehber olmak.
Bu forumda başka bir konuda okumuştum, gece kamp alanına gelen, içip içip, oyun havasının sesini sonuna kadar açıp oynayıp gürültü kirliliği yapanları, ancak herhalde hava soğuk biz rastlamayız diye düşünüp aldanmışız.
3 Araç ve yaklaşık 20 kişilik bir grup akşam 19:00'den 23:00'e kadar tüm tabiat parkını inlettiler desem yeridir.
Bir kamp grubu da onlara uydu, (Veya baktılar bunlarla baş edilmez biz de açalım müziğin sesini en azından onları duymayız diye düşündüler herhalde). Onlar gidene kadar iki ayrı yerden yüksek sesli müzik bağırış çağırış saat 23:00'te gittiler. Gürültü yapan kamp ekibi de onların gidişiyle normale döndü. Gürültücülerin gittikten 10 dakika sonra da güvenlik aracı kontrole geldi (Diyemedik bu saate kadar neredeydiniz duymadınız mı diye )
İkinci olumsuzluk olarak çevre kirliliğinden bahsetmek istiyorum. Öncelikle iğneyi kendimize batırmak adına gece yağmur nedeni ile kamp alanını terkeden kampçı 2 grup bütün pisliğini orada bırakıp gitmiş,
Tabiat parkında çöp bidonu sayısı oldukça yeterli ve iyi noktalara konumlandırılmış, gittiğimizde hepsi temizdi demek ki düzenli olarak çöp alınıyor.
Ancak park içi ormanlık bölgede maalesef bira kutuları, pet şişeler ve poşetler oldukça fazlaydı, bu materyallerin çok eski olmaması ise bize tabiat parkının yine de genel anlamda temizlendiğini gösterir bir işaret oldu.
Hatta biz de ormanda temizlik yapalım, daha temiz kalsın diye düşünmeye başlamıştık ki bizi dumura uğratan asıl olayı yaşadık.
Odun toplamaya gittiğimiz karşı ormanın içinde çöp dağları gördük, Oduna giderken yanımızda telefon götürmediğimiz için de fotoğraflayamadık maalesef, Boyutları hakkında fikriniz olabilmesi açısından şunu diyebilirim ki bir tır kasasını dolduracak kadar çöp vardı belirli bir alanda toplanmış, iki ayrı yerde bu çöp dağlarından gördük. Çöp taoplamak için canım ormanın içinden başka yer bulamamışlar.
Bu çöp dağları içeriği itibariyle muhtemelen tabiat parkından toplanıp buraya atılmış. Konu ile ilgili bugün Güdül Belediyesine mail yolu ile durumu bildireceğim. Konu ile ilgili gelişmeleri buradan size aktarırım.

Genişletmek için tıkla ...

EFEGETA' Alıntı:

3 yıldır düzenli olarak sorgun göletine kamp yapmaya gideriz. 2 çocuğum ve eşimle belli zamanlarda sorunlar yaşadık, müdahale ettik, tartıştık, jandarma çağırdık, güvenlikle papaz olduk filan ama bu seneki kadar beter olmamıştı hiç.

insanların vurdum duymazlığı, eğitimsizliği, görgüsüzlüğü, çöp konusundaki duyarsızlığı malum. Yahu yaş ağacı kesip yakmaya çalışan, piknik masasını kırıp yakmaya çalışanlar gördük. Alkol alıp kamp alanı içinde onca çoluk çocuğa rağmen sağa sola ateş edenler gördük. Tabi yasal anlamda ne yapmamız gerekiyorsa yaptık.

Sonuç: sıfır elde var sıfır. Biri gidiyor öteki geliyor, değişen birşey yok.

son gidişimizde küçük bir köpek yavrusu vardı, benim çocuklar adını çiko koydu. oynadılar, beslediler, bağ kurdular. O arada bir piknikçi grup geldi. İki arabadan bir sürü çocuk kadın indi. Bizim çiko hemen yanlarına gidince kadının biri taşlamaya başladı köpek yavrusunu. Bunu gören çocukları da durur mu, onlarda tekmelemeye başladılar. Benim 7 yaşındaki oğlum görmüş olanları. Başladı ağlamaya. O zaman farkettik olayı ve müdahale ettik. Köpeği kurtardık. Ben onların çocuklarına güzelce anlatmaya çalışırken anaları babaları "bu adam ne konuşuyor bizim çocuklarla" diye bile merak etmedi, gelmedi yanımıza. problem sanırım kültürümüzde!

velhasıl; sorgun güzel bir yer di(!)

Not: Orman içindeki çöp yığınları için bundan 2 sene önce de başvurumuz vardı. değişen birşey yok. umarım sizin girişiminiz fayda sağlar.

Genişletmek için tıkla ...

O zaman insanlardan kaçmaya devam, doğada olabilmenin yolu iz bırakılmayan bilinmeyen yerlere gitmeye devam etmekten geçiyor biz doğa severler için. Bu arada çöp yığınları uydudan bile görünüyor.
Buradan bakabilirsiniz

Şikayetinizi direkt belediye ye değil de BİMER üzerinden yaparsanız çok daha etkili olur ve sonuçlanır. Belirli bir iş günü içerisinde de size cevap dönmek zorundalar, Başbakanlık da bunun takibini yapıyor.

BİMER - T.C. Başbakanlık İletişim Merkezi üzerinden şikayetinizi yaparsanız sevinirim.

Ben şikayet edecektim ama maalesef Sorgun Göleti'ne daha önce gitmediğim için çöp yığınıyla ilgili durumu net bilmiyorum. İlgili arkadaşlar şikayette bulunur ve son durumu paylaşırlarsa biz de takip edelim.

Yazdiklarinizda cok cok haklisiniz.50 senedir M.Karavan ile butun Avrupa ve Turkiyeyi adim adim gezdim.Milletimizin uyumsuzlugu,cahillik,gorgusuzluk,kamp kulturu yoksullugu ve kirsal yerlerden gelmelerinden kaynaklaniyor.Yasadiginiz hadiseleri bende devalarca yasadim ve bundan sonra Kamp ve Bekcisiz yerlerde kalamamaga karar verdim.Bizim millet kamp ile Piknigi birbirine karistiriyor,alistiklar bir sekilde yiyip icip pisligi ve copunu geride birakiyor,nasil bir toplayan olur diye.Avrupa insani ise tabiati korumak ile mesgul.Eger cop ve pisligi toplamazsa cezasi cok buyuk.Bizler ne kadar yazsak gene bos.Hatta basi kampingleri bile piknik alanlarina benzetmeye basladilar.Bazi kamplar cadir basi olan fiatlari millet gelmesin diye,ucreti sahis basina yapti.Herkeze iyi kamplar temenni ederim.

Boranka

Ercument Ozbek' Alıntı:

Yazdiklarinizda cok cok haklisiniz.50 senedir M.Karavan ile butun Avrupa ve Turkiyeyi adim adim gezdim.Milletimizin uyumsuzlugu,cahillik,gorgusuzluk,kamp kulturu yoksullugu ve kirsal yerlerden gelmelerinden kaynaklaniyor.Yasadiginiz hadiseleri bende devalarca yasadim ve bundan sonra Kamp ve Bekcisiz yerlerde kalamamaga karar verdim.Bizim millet kamp ile Piknigi birbirine karistiriyor,alistiklar bir sekilde yiyip icip pisligi ve copunu geride birakiyor,nasil bir toplayan olur diye.Avrupa insani ise tabiati korumak ile mesgul.Eger cop ve pisligi toplamazsa cezasi cok buyuk.Bizler ne kadar yazsak gene bos.Hatta basi kampingleri bile piknik alanlarina benzetmeye basladilar.Bazi kamplar cadir basi olan fiatlari millet gelmesin diye,ucreti sahis basina yapti.Herkeze iyi kamplar temenni ederim.

BorankaEkli dosyayı görüntüle 67688

Genişletmek için tıkla ...

Piknikçi ile kampçıyı birbirine karıştırmamak lazım. Çok defa karşılaştım ki; piknikçinin bıraktığı çöpü kampçılar arkasından toplamaktadır. Keza toplamak zorundadır. Çünkü; o çöpün kokusunu alan her türlü yaban hayvanı bölgeye gelebilir. Gerçek kampçı olan bunu bilir, kirletmez ve hatta çevresini temiz tutar.

saygılar...

‘Dağda ayak izinden başka bir iz bırakmayın’ sloganını felsefe edinmek gerek. Bu doğa bize çocuklarımızın emaneti. Başkaları kirli bıraktı diye bizler de temizlemezsek yaşanabilir yer kalmayacak Dünya'da. Sanırım bizim payımıza düşen gittiğimiz her bölgeyi temiz bırakmak. Gördüklerimizi uyarmak, gerekiyorsa resmi birimleri bilgilendirmek.

Gerçekten çok üzücü Balta girmemiş ormanlar,tırmanış ve zirvede kimsesiz tertemiz doğa ile kendim ile kamplar tercihim olsa da eşi ile çocuk ile gidilecek yerlerin azalması beni yıpratıyor
İnsanların yere attığı pis çöplerden ziyade...Çöpü yere atan PİS İnsanları görmek istemiyorum

Yakın zamanda Işık Dağı Karagöl jeositinde Kara Demlik Bushcraft Survival ekibi olarak bir kampımız oldu. Bu kadar güzel ve doğal bir alan piknikçiler sayesinde çöp yumağı olmuş. Köylü bir abiden rica ettik ve bir traktör ayarlattık. Piknikçilerin oluşturduğu çöp yığınlarını traktöre yükledik. Temizledik. Sonra orman işletmesinden temin ettiğimiz 100 adet çam fidanını üstüne şehitlerimizin isimlerini tek tek bağlayarak diktik. Başına da dalgalanan bir Türk bayrağı...

Geçen aradım köylü abiyi. Dediki o gün bugündür köylü daha bir sahip çıkıyor. Alan daha temiz. Ağaçlar kurumadı, yaşıyor. Bayrak dalgalanıyor.

Bir doğasever daha ne ister?

iyi akşamlar...

EFEGETA' Alıntı:

Yakın zamanda Işık Dağı Karagöl jeositinde Kara Demlik Bushcraft Survival ekibi olarak bir kampımız oldu. Bu kadar güzel ve doğal bir alan piknikçiler sayesinde çöp yumağı olmuş. Köylü bir abiden rica ettik ve bir traktör ayarlattık. Piknikçilerin oluşturduğu çöp yığınlarını traktöre yükledik. Temizledik. Sonra orman işletmesinden temin ettiğimiz 100 adet çam fidanını üstüne şehitlerimizin isimlerini tek tek bağlayarak diktik. Başına da dalgalanan bir Türk bayrağı...

Geçen aradım köylü abiyi. Dediki o gün bugündür köylü daha bir sahip çıkıyor. Alan daha temiz. Ağaçlar kurumadı, yaşıyor. Bayrak dalgalanıyor.

Bir doğasever daha ne ister?

iyi akşamlar...

Genişletmek için tıkla ...

sizi tebrik ederim halkı bilinçlendirmek için çok güzel bir yöntem. bunun tekrarı olursa seve seve size eşlik etmek isterim.