Güneş Isısı Ile (elektrikle Değil) Çalışan Buzdolabı

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan dros Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 5
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 3,172

dros

Yeni Üye
Mesajlar
6
Tepkime Puanı
4
Merhaba arkadaşlar,
Bir süredir Doğada gıdaları soğutma sorunu ile ilgileniyorum.
Bu soruna bulunacak ideal çözüm Doğa düşkünlüğünün felsefesi ile uyumlu olmalı, yani sıfır salınım, sıfır atık içermeli.

Önce kısacık bir özet,

Bir şeyi soğutmada kullanılacak gazın basıncını değiştirmenin mekanik veya termal olmak üzere iki yolu var. Mekanik olanda gazı sıkıştıran kompresörü çevirmek için AC veya DC ile çalışan elektrik motorları kullanılıyor, bu sistemde gereken elektrik solar panelden elde edilebilse de sistemin tam yeşil olduğu söylenemez zira sistem akü gerektiriyor ve bu da atık var demek anlamına geliyor.

Termal sistemde gazın hareketi ısıtma ile sağlanıyor, ısı ile genleşen gaz incecik bir boruya ilerlediğinde tekrar sıkışıp aldığından da fazla ısıyı dışarı vererek sıvılaşıyor ve soğutma bölmesinde tekrar genişlerken çevredeki ısıyı emiyor. Bu devinimde gereken ısı ise ya elektrik akımı ile yada LPG veya benzin yakarak elde ediliyor. Yani yine yakma var atık var...

İşte bu nokta da aklıma şöyle bir soru geldi: Madem soğutmayı ısıtma ile gerçekleştirmek mümkün, bu ısıtma için gereken (elektriği değil) ısıyı güneşten sağlayarak çalışan bir soğutma sistemi yok?

Gaz yakmak yerine, belki bir mercekle güneşten ısıyı almak niye mümkün olmasındı? İşte böyle bir sistem sıfır emisyon ve sıfır atık demekti...

Bir mühendis değilim ve böyle bir soru aklıma gelmişse mühendisler bunu çoktan düşünmüşlerdir deyip internette epeyce gezindim, gördüğüm de şu oldu: prototipler üretilmiş durumda...

Birini paylaşayım:
Solarfreezer box

Bildiğimiz gün ısıya benziyor :smiley:...

Bu teknolojinin bir gün hafifleyip çadırımıza veya karavanımıza girecek hale gelmesi de sanırım an meselesi.
 

Etiketler
NE KADAR EKMEK O KADAR KÖFTE diye bir benzetme vardır.
Ortamı soğutmak veya ısıtmak konusu da diğer işler gibi enerji ile olan bir durumdur.Durum ortamı soğutmak ve ısıtmak olunca enerjinin adı da KALORİ oluyor,pratikte bin katı olan KİLOKALORİ kullanılıyor.
Biz soğutulacak ortamdan ısı enerjisini çeker alırsak o ortamın sıcaklığı düşer yani soğur.Uzun mühendislik hesaplarına girmeden ortamdan kaç kilokalorinin çekilmesi gerektiğini hesaplamadan şunu söyleyebiliriz ki dolabın içinden çekmemiz gereken bol miktardaki kilokalorinin çok daha fazlasını aynı anda Güneşten bizim aletimizin uygun yeri ile alması gerekir.
İşte pratik hayatta zurnanın zırt dediği notaya burada seslendiriyoruz.Evvela o bol kaloriyi güneşten alabilmek için çok büyük ve güneşe bakan panellere ihtiyacımız vardır ki bu tek başına bir dert sorun.
Sogutulacak dolabın güneş altında olmaması gerekir eh o zaman uzun borular araya giriyor al sana imalat,yerleştirme,sağlamlık,yalıtım dertleri.
Güneşten işe yarayabilecek enerjiyi gün içinde ancak kısıtlı sürede alınabilmekte yani gün içinde güneş dolabı sadece belli bir süre soğutabilmekte sonra dolap kendi başına kalmaktadır.Eh böyle olunca dolabı çok iyi yalıtımlı imal edilmesi gerekirki bu bile kendi başına,hacim,malzeme,para,ustalık ve kullanım dertleri ortaya çıkmaktadır.
Mühendisliğe girmeden ana hatları ile ancak bu kadar yazabildim.
Saygılar
 

Güneş enerjisiyle depolamadan soğutma yapmanın en iyi yolu sanırım örnekte verdiğiniz gibi buz paketlerini soğutmak olacaktır. ince999'un bahsettiği gibi buzdolabı gibi bir şeyi soğutmaya kalkarsak gece ne yapacağız. nasıl izole edeceğiz veya soğutmanın sürekliliğini nasıl devam ettireceğiz. Zor problemler. Ama buz üretmek iyi bir fikir olabilir. Ancak burada yine de güneş enerjini toplama ve ısı yönlendirme gibi sistemler gerekiyor. Burada biraz buz üretip buz kutusunu soğuk tutmaya çalışmak yerine karavanda güneş paneli ve akü sistemiyle buzdolabını sürekli sorunsuz kullanmak daha kolay olacaktır.
 

Tekrar merhaba, öncelikle konuya merakımı arttıran değerli katkılarınız için teşekkürle başlayayım. Keyifli bir fikir jimnastiğine neden oluyor.

Gazların genişlerken etraftaki ısıyı emmeleri, yoğunlaşırken ısı yaymaları, bu fiziksel durumun değişken boru çap ve uzunlukları ile tek yönlü geçişe izin veren kapaklar kullanılarak kontrol edilebiliyor oluşu hem ısıtmayı hem soğutmayı mümkün kılıyor.

Aslında bu tip soğutma doğal olarak da var, Kapadokya bölgesindeki limon yatakları, konya ereğlisindeki peynir ve tahıl saklanan mağaralar, hatta bildiğimiz kesilip güneşe bırakılınca soğuyan karpuz buna verilebilecek örneklerden.

Konuyu biraz daha didikleyince bilimsel makalelere ulaştım, Almanyada bir teknik enstitünün kantininin bu sistemle iklimlendirildiğini gördüm, (sistem tersine çalışınca tıpkı ev klimaları gibi kışın ısıyı içeri pompalamaya da yarıyor).

Sistem 0.5 crobluk sıkıştırabilme değeri ile pek verimli sayılmasa da (bu değer kompresörlü sistemlerde 2-2.5 ti sanırım) nerede ise sarfiyatsız olması nedeni ile çok cazip. Kamp alanlarını geçelim, yıl boyu yediğimiz elmaların bozulmadan bize ulaşmasını sağlayan soğuk hava depolarını düşünelim, bir makalede gıda ve endüstriyel soğutmada bu sistemin kullanılmasının ulusal elektrik tüketimimizi yüzde 6 oranında azaltabileceği yazıyordu.

Biz karpuzu soğutmayı düşüneduralım, Unesco olsun Dünya sağlık örgütü olsun, elektrikten yoksun bölgelerde aşı ilaç vs saklanabilmesi için bu türde araştımalara mali destekte bulunuyor. Ama kimi parlak fikirler de belki insanın bencil doğası gereği aşıyı değil de pratikte pek daha göze batan karpuzu soğutma meselesi üzerine düşünürken ortaya çıkıyor :smiley:.

Mühendis abiler konuya bir el atıverse güzel olacak gibi..
 

Güneşin yeryüzüne ulaşan enerji şiddeti 1100W/m2 düzeyinde. Bu aslında oldukça yüksek bir değer. Bu gelen enerjiyi toplayabildiğimizde 10m2 de bile 11KW gibi yüksek bir güç elde etmek mümkün oluyor. Bu değerden %50 verimle bile yararlanıldığında, güçlü bir klima rahatça çalışır. Fotovoltaik panellerle güç üretildiğinde ise verim ancak %17'lere kadar çıkabildiğinden elektriksel güç değeri çok düşüyor. Bahsettiğiniz gibi soğuk hava depolarında, elektrikle çalışan sistemle de desteklemek şartıyla tasarruf etmek mümkün olacaktır. Sonuçta, soğuk odaların gece ve bulutlu havalarda da soğuk kalması gerekir. Isı pompası sistemiyle başka bir ortamda gündüz toplanan fazla sıcaklık, geceleri kullanılabilir. Isı pompası yöntemiyle bunu yapmak mümkün. Isı pompası için de elektrik gerekecek. Neyse geniş bir konu düşündükçe birşeyler yapmak mümkün olur.
 
Son düzenleme:



Merhaba arkadaşlar,
Bir süredir Doğada gıdaları soğutma sorunu ile ilgileniyorum.
Bu soruna bulunacak ideal çözüm Doğa düşkünlüğünün felsefesi ile uyumlu olmalı, yani sıfır salınım, sıfır atık içermeli.

Önce kısacık bir özet,

Bir şeyi soğutmada kullanılacak gazın basıncını değiştirmenin mekanik veya termal olmak üzere iki yolu var. Mekanik olanda gazı sıkıştıran kompresörü çevirmek için AC veya DC ile çalışan elektrik motorları kullanılıyor, bu sistemde gereken elektrik solar panelden elde edilebilse de sistemin tam yeşil olduğu söylenemez zira sistem akü gerektiriyor ve bu da atık var demek anlamına geliyor.

Termal sistemde gazın hareketi ısıtma ile sağlanıyor, ısı ile genleşen gaz incecik bir boruya ilerlediğinde tekrar sıkışıp aldığından da fazla ısıyı dışarı vererek sıvılaşıyor ve soğutma bölmesinde tekrar genişlerken çevredeki ısıyı emiyor. Bu devinimde gereken ısı ise ya elektrik akımı ile yada LPG veya benzin yakarak elde ediliyor. Yani yine yakma var atık var...

İşte bu nokta da aklıma şöyle bir soru geldi: Madem soğutmayı ısıtma ile gerçekleştirmek mümkün, bu ısıtma için gereken (elektriği değil) ısıyı güneşten sağlayarak çalışan bir soğutma sistemi yok?

Gaz yakmak yerine, belki bir mercekle güneşten ısıyı almak niye mümkün olmasındı? İşte böyle bir sistem sıfır emisyon ve sıfır atık demekti...

Bir mühendis değilim ve böyle bir soru aklıma gelmişse mühendisler bunu çoktan düşünmüşlerdir deyip internette epeyce gezindim, gördüğüm de şu oldu: prototipler üretilmiş durumda...

Birini paylaşayım:
Solarfreezer box

Bildiğimiz gün ısıya benziyor :smiley:...

Bu teknolojinin bir gün hafifleyip çadırımıza veya karavanımıza girecek hale gelmesi de sanırım an meselesi.
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,423
Mesajlar
1,517,763
Kayıtlı Üye Sayımız
172,070
Kaydolan Son Üyemiz
cipokko

Çevrimiçi üyeler



Geri
Üst