penguen
Zirve
- Mesajlar
- 1,599
- Tepkime Puanı
- 11
Üç patenci arkadaş bu hafta İstanbul’dan yola çıkacak ve tekerlekli patenleriyle 58 günlük bir yolculuktan sonra mayıs ayında Şanlıurfa’ya ulaşmaya çalışacaklar. Snickers sponsorluğundaki Cross Türkiye maratonunda 1500 kilometreyi aşan bir mesafeyi kat etmeye çalışacaklar. Büyük tekerlekli patenler kullanıp, termal giysi giyecekler. Yol boyunca kaza ihtimaline karşı bir araç üç kişilik ekibe eşlik edecek.
Son hazırlıklarını yapıyor üç arkadaş. "Bildiğimiz kadarıyla dünyada bu kadar uzun bir paten maratonu yapılmadı. Bildiğimiz en uzun yarışlar 50-60 kilometrelikti" diyor İlhan Bilir (26), "Kolay değil, 1500 kilometre gideceğiz İstanbul’dan Şanlıurfa’ya kadar." Tan Uysaloğlu (27) bu kadar uzun bir mesafeyi gözünde fazla büyütmüyor: "İlk birkaç günden sonra çok zorlanacağımızı sanmıyorum." Grubun beyni Güney Cino (30) da iddialı konuşuyor: "Zaten patenle hep haşır neşiriz, bazen günde 10-11 saat kayıyoruz. Tek farkı şimdi düz yolda gideceğiz."
Şaka değil, tekerlekli patenleriyle (roller blade) 27 Mart Salı veya 28 Mart Çarşamba günü İstanbul’dan yola çıkacaklar. Bu proje karşılarına çıktığında üç arkadaş kabul etmekte hiç tereddüt etmemiş. Yıllardır patenle her türlü etkinliğe katılarak elde ettikleri tecrübeyi bu kez Cross Türkiye maratonunda kullanacaklar.
Eğer programları aksamazsa 58 gün sonra 23 Mayıs’ta Şanlıurfa’daki Balıklı Göl’de bu paten maratonu sona erecek. Bu 58 günde Yalova, Eskişehir, Ankara, Konya, Adana, Gaziantep’ten geçecekler. Her gün ortalama 30 kilometre yol kat etmeyi hedefliyorlar. "Bu biraz da yol durumuna bağlı. Örneğin Bursa ile Eskişehir arasında eğimli yolda hızımız düşecek. Ama daha hızlı gideceğimiz bölümler de çıkacak karşımıza" diyor Güney Cino.
BOZUK YOLLARA VE ARAÇLARA ÖNLEM
Anadolu yollarında bu üçlüyü en çok yol şartları zorlayacak. En başta Türkiye’deki karayolları pek geniş değil, emniyet şeritleri dar. Bu yüzden yol boyunca yan yana değil tek sıra halinde arka arkaya ilerleyecekler. Herhangi bir kaza tehlikesi yaşamamaları için bir araç önden giderek onlara eşlik edecek. Bu araçta ekibe gerekecek her türlü malzeme de bulunacak. Düşük kalitedeki asfalta karşı ise büyük tekerlekli patenler kullanacaklar. Kötü hava şartlarına karşı da termal giysi giyecekler.
Güneş Cino, motorlu taşıtların tacizine uğramazlarsa başka bir sorun çıkmayacağını düşünüyor. "Bizim için en konforlu paten modelini seçtik. Bunların büyük tekerlekleri sayesinde her adımda daha fazla mesafe gideceğiz. Ayrıca, tırmanma bölümlerinde baton kullanacağız."
BU MARATON UĞRUNA İSVEÇ’TEN GELDİ
Aynı zamanda beden eğitimi öğretmenliği yapan Tan Uysaloğlu birkaç yıldır İsveç ile Türkiye arasında dönüşümlü bir hayat sürüyor. Bu maraton fikrinin çekiciliği nedeniyle İsveç’ten erken dönmüş bu yıl. "Bence Cross Türkiye sayesinde tüm ülkede tekerlekli paten daha fazla tanınacak. Herkese pateni bir oyun değil aslında futbol, basketbol gibi ciddi bir spor dalı olduğunu anlatmaya çalışacağız."
Maraton boyunca günlük programları da şimdiden belli. Her sabah saat 9’da yola koyulacaklar. İki-üç saat yol yaptıktan sonra öğle molası verip yemeklerini yiyecekler. Yemek arasından sonra iki-üç saat daha ilerleyip günü tamamlayacaklar. Her gün yolda kalacakları saati biraz da ortalama hızlarına göre ayarlayacaklar. Akşamları konaklamak için en yakın büyük şehre geri dönüp, ertesi gün kaldıkları noktadan devam edecekler. Tüm bu serüven kasklarındaki mini kameralarla da kaydedilecek.
Alp ULAGAY
Son hazırlıklarını yapıyor üç arkadaş. "Bildiğimiz kadarıyla dünyada bu kadar uzun bir paten maratonu yapılmadı. Bildiğimiz en uzun yarışlar 50-60 kilometrelikti" diyor İlhan Bilir (26), "Kolay değil, 1500 kilometre gideceğiz İstanbul’dan Şanlıurfa’ya kadar." Tan Uysaloğlu (27) bu kadar uzun bir mesafeyi gözünde fazla büyütmüyor: "İlk birkaç günden sonra çok zorlanacağımızı sanmıyorum." Grubun beyni Güney Cino (30) da iddialı konuşuyor: "Zaten patenle hep haşır neşiriz, bazen günde 10-11 saat kayıyoruz. Tek farkı şimdi düz yolda gideceğiz."
Şaka değil, tekerlekli patenleriyle (roller blade) 27 Mart Salı veya 28 Mart Çarşamba günü İstanbul’dan yola çıkacaklar. Bu proje karşılarına çıktığında üç arkadaş kabul etmekte hiç tereddüt etmemiş. Yıllardır patenle her türlü etkinliğe katılarak elde ettikleri tecrübeyi bu kez Cross Türkiye maratonunda kullanacaklar.
Eğer programları aksamazsa 58 gün sonra 23 Mayıs’ta Şanlıurfa’daki Balıklı Göl’de bu paten maratonu sona erecek. Bu 58 günde Yalova, Eskişehir, Ankara, Konya, Adana, Gaziantep’ten geçecekler. Her gün ortalama 30 kilometre yol kat etmeyi hedefliyorlar. "Bu biraz da yol durumuna bağlı. Örneğin Bursa ile Eskişehir arasında eğimli yolda hızımız düşecek. Ama daha hızlı gideceğimiz bölümler de çıkacak karşımıza" diyor Güney Cino.
BOZUK YOLLARA VE ARAÇLARA ÖNLEM
Anadolu yollarında bu üçlüyü en çok yol şartları zorlayacak. En başta Türkiye’deki karayolları pek geniş değil, emniyet şeritleri dar. Bu yüzden yol boyunca yan yana değil tek sıra halinde arka arkaya ilerleyecekler. Herhangi bir kaza tehlikesi yaşamamaları için bir araç önden giderek onlara eşlik edecek. Bu araçta ekibe gerekecek her türlü malzeme de bulunacak. Düşük kalitedeki asfalta karşı ise büyük tekerlekli patenler kullanacaklar. Kötü hava şartlarına karşı da termal giysi giyecekler.
Güneş Cino, motorlu taşıtların tacizine uğramazlarsa başka bir sorun çıkmayacağını düşünüyor. "Bizim için en konforlu paten modelini seçtik. Bunların büyük tekerlekleri sayesinde her adımda daha fazla mesafe gideceğiz. Ayrıca, tırmanma bölümlerinde baton kullanacağız."
BU MARATON UĞRUNA İSVEÇ’TEN GELDİ
Aynı zamanda beden eğitimi öğretmenliği yapan Tan Uysaloğlu birkaç yıldır İsveç ile Türkiye arasında dönüşümlü bir hayat sürüyor. Bu maraton fikrinin çekiciliği nedeniyle İsveç’ten erken dönmüş bu yıl. "Bence Cross Türkiye sayesinde tüm ülkede tekerlekli paten daha fazla tanınacak. Herkese pateni bir oyun değil aslında futbol, basketbol gibi ciddi bir spor dalı olduğunu anlatmaya çalışacağız."
Maraton boyunca günlük programları da şimdiden belli. Her sabah saat 9’da yola koyulacaklar. İki-üç saat yol yaptıktan sonra öğle molası verip yemeklerini yiyecekler. Yemek arasından sonra iki-üç saat daha ilerleyip günü tamamlayacaklar. Her gün yolda kalacakları saati biraz da ortalama hızlarına göre ayarlayacaklar. Akşamları konaklamak için en yakın büyük şehre geri dönüp, ertesi gün kaldıkları noktadan devam edecekler. Tüm bu serüven kasklarındaki mini kameralarla da kaydedilecek.
Alp ULAGAY
