Kampinglerde Duş Ve Tuvaletlerde Temizlik Sorunu

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan Akdeniz45 Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 20
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 8,203

Akdeniz45

Otelde misafir karavanda evimizdeyiz
Mesajlar
3,281
Tepkime Puanı
4,608
Yer
Almanya
Bu konu pek iç açıcı olmasa da kendi başlığını hak ediyor.

Gezilerimizde ülkeler arasında büyük farklar görürüz. Bazı ülkelerde elini yıkadığı lavaboyu kurulayarak bırakan karavancılar, bazı ülkelerde de eline tuvalet temizlik fırçasını almayan karavancılar var. Dikkatimi çeken nokta, temizlenmeden bırakılan wc çoğunlukla gittikçe daha kötü bir duruma geliyor. Böyle bir kampingte, iyi ki karavanda wc var diyorum.

Tuvalet ve duşların durumundan kampinglerin yöneticilerinden ziyade wc’leri kullanan kampçılar ilk önce sorumlu bence. Böyle düşünmemin nedeni, bazı ülkelerdeki ücretsiz karavanparklarda, parkyerlerinde olan tuvaletler günde bir defa temizlenir ama genellikle hep kullanılabilecek durumda olurlar.

Önemli bir konu olduğu için çok okunan bir yerde göz önünde olmasında fayda var.
 

Etiketler
Tuvaletin temizliği doğrudan insanın kalitesi ile ilgili. Daha kaliteli insanların olduğu kampinglerde tuvaletler hep daha temizdir. Bu da insanların aldığı eğitimle ilgili. Diğer konu da tabii ki kalabalık. Orman kampları gibi kalabalık yerlerde benim deneyimlediğim kadarıyla tuvaletler kötüdür. Tuvaletin kötü olduğu bir yerde elbette karavan tuvaleti kurtarıcı oluyor.
Tuvalet temizliğinde bence de ilk sorumlu kampçılardır. Ama bir kamp tuvaleti günde birkaç defa temizlik görse hiç fena olmaz.
 


Merhaba,
Temizlik anlayışımızda bir sıkıntımız var. Temiz bulduğumuz yerleri bulduğumuz gibi bırakmamız gerekirken, sürekli başkalarının bizim için temizlemesini beklemek ortadoğu kültürü gibi geliyor bana.
Elbetteki gün başlangıcında hizmet sunucusu tarafından temiz sunulmasını bekleriz, ama sonrasında bulduğumuz gibi bırakmak her Karavancının uyması gereken temel kurallardan biri olmalı.
 

Mehmet Akif Ersoy yurt dışı seyahatten döndüğünde '' Oraları nasıl buldunuz? '' diye sormuşlar. Cevap olarak '' İşleri dinimiz gibi, dinleri işlerimiz gibi '' demiş. Klasik Türk' e Türk propagandası olarak bir zamanlar Avrupa' da wc olmadığı taharet nedir bilinmediği (iddia edilen dönemde hatta öncesinde roma da ve birçok başka yerde hamam ve wc olduğu halde) anlatılır. Hatta su ve temizlik ile ilgili bir çok atasözümüz, inancımız olsa da konu genel kullanım amaçlı yerler olduğunda durum pek iç açıcı değil. Bence genel görüş '' Dünya kadar para veriyorum o halde istediğim gibi davranırım'' ya da '' benden sonra tufan'' şeklinde.. Kamp ve karavan kültürüne sahip insanların genellikle çevreye zarar vermekten çekindiğini ve ortamı bulduğu ya da bulmayı istediği gibi bıraktıklarını düşünürüm. Galiba '' herkes kapısının önünü süpürse mahalle tertemiz olur '' diye düşünüp hareket etmekte fayda var
 



"Kırık cam teorisi" bu konuyu açıklıyor. 1 kere kirlenmeye başlandı mı artık önü alınamıyor. O yüzden hiç disiplinden taviz verilmemeli.
Biz ortadoğu kültürüyüz evet , maalesef bu konuyu bir türlü halledemiyoruz , bataklık gibi çırpındıkça içine çekiyor insanı.
 

satın alma aşamasında karavanda duş ve tuvalet gerekli mi - kampingler ve benzinlikler yeterli değil mi gibi yazılar okumuş ve duş-tuvaletin gerekliliğini tartmıştım kendimce. umumi tuvaletlerin durumu aklıma geldikçe karavanda ilk olmazsa olmazım olmuştu duş ve tuvalet.
sonuçta portatif tuvaleti de gidip bir tuvalete döküyorum ancak 4-5 kişilik bir aile söz konusu olunca çocuklarım birçok kez muhatap olacağına böyle bir tuvalet ile ben günde toplamda bir kez muhatap olurum, kar kardır diyorum en azından...
 

Yıllar önce şahit olduğum bir olayı hiç unutmam. Forumda bir defa anlattım galiba, tekrar olması mümkün.

Almanya‘ da Tuna nehri kenarında eşimle bir bankta oturuyoruz. Bir kaç metre önümüzde genç bir aile iki küçük çocuklarıyla piknik yapıyorlar. Piknik bittikten sonra iki küçük çocuğa çöpleri çöp kutusuna atma görevi verildi. Büyücek olanı çabucak bu işi halletti. Yürümeyi yeni öğrendiği gözden kaçmayan küçük çocuk için bu iş öyle kolay olmadı. Bulunduğumuz yer biraz meyilli ve çöp kutusu biraz yukarda bizim oturduğumuz bankın yanındaydı. Çocuk yarı yürüyerek, yarı emekleyerek çöp kutusuna kadar geldi, gülerek bana baktı ve çöpü kutuya attı.
 

Yıllar önce şahit olduğum bir olayı hiç unutmam. Forumda bir defa anlattım galiba, tekrar olması mümkün.

Almanya‘ da Tuna nehri kenarında eşimle bir bankta oturuyoruz. Bir kaç metre önümüzde genç bir aile iki küçük çocuklarıyla piknik yapıyorlar. Piknik bittikten sonra iki küçük çocuğa çöpleri çöp kutusuna atma görevi verildi. Büyücek olanı çabucak bu işi halletti. Yürümeyi yeni öğrendiği gözden kaçmayan küçük çocuk için bu iş öyle kolay olmadı. Bulunduğumuz yer biraz meyilli ve çöp kutusu biraz yukarda bizim oturduğumuz bankın yanındaydı. Çocuk yarı yürüyerek, yarı emekleyerek çöp kutusuna kadar geldi, gülerek bana baktı ve çöpü kutuya attı.
Hüseyin bey, anlattığınız bu olay yaparak, yaşayarak öğrenme tekniği ile eğitimin tarifi gibi. Bizde olsa "ayyyy, kıyamam" deyip koşarız ve o çöpü ufaklığın elinden alıp kutuya atarız, sonra o ufaklık büyür ve hep birilerinin elindeki çöpü almasını bekler, olmaz ise de bırakır gider. Ne diyelim, eğitim şart, evet ama nasıl !
 

Yıllar önce şahit olduğum bir olayı hiç unutmam. Forumda bir defa anlattım galiba, tekrar olması mümkün.

Almanya‘ da Tuna nehri kenarında eşimle bir bankta oturuyoruz. Bir kaç metre önümüzde genç bir aile iki küçük çocuklarıyla piknik yapıyorlar. Piknik bittikten sonra iki küçük çocuğa çöpleri çöp kutusuna atma görevi verildi. Büyücek olanı çabucak bu işi halletti. Yürümeyi yeni öğrendiği gözden kaçmayan küçük çocuk için bu iş öyle kolay olmadı. Bulunduğumuz yer biraz meyilli ve çöp kutusu biraz yukarda bizim oturduğumuz bankın yanındaydı. Çocuk yarı yürüyerek, yarı emekleyerek çöp kutusuna kadar geldi, gülerek bana baktı ve çöpü kutuya attı.
Ne mutlu o aileye. Ancak aileden alınacak temizlik kültürünün yanısıra yönetenlerin de temizlik ile ilgili bir gayreti ve derdi olmalıdır. Yerleşim yerlerinde belli yerlerde çöp bidonu, konteyner veya çöp kutusu bulundurmak (kerhen) zorundalar. Yerleşim yerleri dışında, yetki alanlarında ise hak getire. Yakın zamanda Yeni Foça’dan Eski Foça’ya doğru giderken manzarası çok güzel koy ve doğal manzaraları seyretmek için uygun bir yerde durmaya çalıştık, 22 kilometre boyunca durulabilecek açıklığa sahip yerler bulunmasına rağmen istisnasız her yer muhtelif atıklarla dolu. Maske, eldiven, içecek kutuları, sigara kutuları ve poşetlerden geçilmiyor. Eski Foça’ya yaklaştığımızda GSM santrallerinin bulunduğu yol kenarında uygun bir yerde durduk. Karavandan poşet alıp, eldivenlerimide takarak şöyle oturabileceğimiz bir alandaki atıkları toplamaya başladım. Poşet doldu. Doldu dolmasına ama dört döndüğüm yerde çöpü atacak bir çöp konteyneri, bidon, kutu herne olabilecekse yok. 22 kilometre boyunca yol kenarında manzara seyretmek üzere kısa süreli park edeceklere alan yaratanların aklına çöpü atacak bir bidon koymak gelmemişti. Diyeceğim o ki; toplumsal bir sorunumuz olan çevre temizliği sadece ailenin verdikleri ile olmuyor.

Böyle olunca üzülüyoruz. Kendimize kızıyoruz.
 



.
Konunun sonunda “onlar-bizler”e geleceği belliydi.
Umarım şimdi yazacaklarımı kimse zorla farklı anlamaya çalışmaz ?
Konu bütüncül düşünmeyi gerektiriyor. Şöyle ki..
Bence bahsi geçen ülkelerin sandığımız kadar hayranlığımızı kazanmayı hak ettiğini hiç sanmıyorum. Üstelik bizde de herkezin sorumsuz davrandığını söylemek doğru olmaz. Tabi doğru davranışta bulunanların yüzdesi bazı ülkelerde daha fazla olsa da neredeyse hiçbir ülkede yeterli durumda değil.

Düşünün çöp olarak etrafta gördüğünüz herşeyin geri dönüştürülme yahut yok olma olasılığı var. Bilim adamları plastik için bile onu metabolize edebilen 15 kadar bakteri türü buldular.
Bu cins artıkların hepsi makul bir zaman diliminde yok olabilmekte.

Fakat nükleer artıklar on binlerce sene başımızın belası olarak kalacaklar. Bunları üreten ülkeler ayni oranda şu andaki atmosferin, toprağın, suyun durumundan da ağırlıklı olarak sorumlular. Tabi bizim gibi ülkelerin de bu sorunlu durumdaki yerini küçümsediğim yok. Ama iklim konferanslarında bu ana sorumlu ve medeni (?) ülkelerin sorumluluktan kaçmak için yaptıkları dansözlükler midemi bulandırıyor.
Bu pirincin taşı nasıl ayıklanacak, bilen beri gelsin.

Tabi kendi küçük çevremize sorumluluk duymadan dünyamıza sorumluluk duymayı beklemek de gerçekçi olmamalı. O yüzden geçen sene Dalyan’da şehir içinde ilköğrenim öğrencilerinin öğretmenleriyle çevre temizliği için yollarda olduğunu görünce oldukça duygulandığımı hatırlıyorum. Şehirler arasında temizlik durumumuz daha yeterli olmasa da, yerleşim yerlerinin eskiye göre daha bakımsız olduğunu söylemek galiba haksızlık olur ?
Hele tüketimin günümüzdeki boyutları düşünülürse..

Tamam, şimdi söyleyeceklerimi bitirdim.
Artık kampingin tuvaletine girebilirsiniz..😀
.
 
Son düzenleme:

Madem konu ülkeler arası eğitim ve kültür farkına geldi. 2010 da forumda başka bir başlıkta yazdığım mesajı kopyala yapıştır yapıyorum.

. . . . .
Ben de bundan 5-6 yıl önce başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum.
Almanya'dan gelen gurbetçi bir ailenin işim gereği evine gitmiştim. Ben cihaz ile ilgilenirken ailenin 6-7 yaşlarındaki çocuğu bir yandan camdan dışarı bakarken bir yandan da fındık yiyordu, yediği fındıkların kabuklarını camdan aşağı atıyordu. Babası fark edince çocuğa kızdı. Kabukları dışarı atmamasını söyledi. Çocuğun cevabı ise:
- ''Ama baba burası Türkiye.'' oldu.
. . . . .
 

Geçen yazdım sildim düşündüm hangi birini yazayım
kendimize çok Çeki düzen vermeliyiz diyeyim
Ah ah
 

Karı koca Alman hastalarım vardı , buraya yazlık alıp yerleşmişlerdi , evlerine klima takmışlar ama komşunun yatak odasının dibine . Komşu gürültü oluyor diye şikayet etmiş. "O onun sorunu bana ne , ben miss gibi uyuyorum" diyordu gülerek. (Sıkıyorsa kendi memleketinde yapsın aynı şeyi)
Demem o ki insanlar her yerde aynıdır aradaki farkı oluşturan Devlet Nizamı'dır.
 

Artık karavan tuvaletlerindeki koku ve atık sorunu için yerli bir alternatif var. İthal ürünler için büyük paralar ödemeye gerek yok. Denemenizi tavsiye ediyorum. gezenbilir forumlarda da reklamlar çıkmaya başladı. Yaz aylarındaki o sıkıntılı koku sorununa çözüm. H-220 tuvalet atık su kimyasalı.
 



Artık karavan tuvaletlerindeki koku ve atık sorunu için yerli bir alternatif var. İthal ürünler için büyük paralar ödemeye gerek yok. Denemenizi tavsiye ediyorum. gezenbilir forumlarda da reklamlar çıkmaya başladı. Yaz aylarındaki o sıkıntılı koku sorununa çözüm. H-220 tuvalet atık su kimyasalı.
hocam ben yeteri kadar bilgi alamadım ürünle alakalı. sadece kokuyu mu önlüyor? biz macaratörlü sistem kullanıyoruz, dolayısıyla depoya direkt erişimimiz yok, klozetin içine döküp kullanabiliyor muyuz? macaratörün contasına zarar verir mi? sadece koku için mi yoksa atığı da parçalıyor mu :smiley: metalde paslanma durumu nedir, bazı kimyasalar metali çok daha hızlı paslandırıyormuş bu da öyle bir kimyasal mı bilgilendirirseniz çok sevinirim.
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,383
Mesajlar
1,517,441
Kayıtlı Üye Sayımız
172,041
Kaydolan Son Üyemiz
İsmail.s

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst