Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan vata Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 49
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 18,037

vata

Zirve
Mesajlar
1,376
Tepkime Puanı
360
Yer
İZMİR
2013 Kurban Bayramı'nda dokuz günlük tatil fırsatının dayanılmaz cazibesi karşısında uzun zamandır görmek istediğim Yunanistan ve Makedonya için hazırlıklara başladım.Daha önce seyahat şirketlerinin düzenlediği turlarda başkalarının keyfi tutumlarından yıldığım için bu yolculuğu kendi aracımla yapmaya karar verdim. Yeşil pasaportlu olmak vize açısından sorunum olmayacağı anlamına geliyordu.Ancak kendi aracınızla yurtdışına çıkmak için aşağıda saydığım ve ilk ikisi zorunlu olan bazı prosedürleri tamamlamak gerekiyor;
1-Yeşil sigorta=gren card da denilen uluslararası trafik sigortası Türkiye Turing Kurumu (TTK) ya da herhangibir sigorta acentesinden en az 15 günlük ve yaklaşık 63 € karşılığında yapılıyor.
2-Uluslararası ehliyet sadece TTK’dan alınabiliyor.İlk seferde yıllık 346 TL.(2014'te 373 TL oldu) ve müteakip yenilemelerde yıllık 180TL(2014'de 200 TL oldu) ödeniyor.Yunanistan ve Rusya hariç diğer ülkelerde bunu soran hiçbir gümrük görevlisi ya da rent a car şirketine rastlamadım.Yunan adalarında bile istemediler ama Yunanistan'a karayolu ile girmek istiyorsanız bilesiniz ki kapıda pasaporttan önce uluslararası ehliyetinizi soruyorlar.
3-Aracınız kaskoluysa ve yurtdışında da kaskonuzun geçerli olmasını istiyorsanız seyahat süreniz kadar bir ek kasko yaptırabiliyorsunuz ki benim araca bir hafta için 10€ verdim
4-Yurtdışında hastalık,kaza vs. durumlar için sağlık sigortası.Bir aylık kişi başına 5 € ödedim.
5-Bunların dışında eğer yurtdışına çıkacağınız araç size ait değilse-eşinize bile ait olsa-ve araç sahibi sizinle beraber seyahat etmeyecekse bir de yeminli tercüman ve noter onaylı bir muvaffakatname gerekiyor ve tabii ki her Türk vatandaşının yurtdışına çıkarken ödemek zorunda olduğu 15 TL harcı da yatırmak zorundasınız.
 

Etiketler
Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Bu prosedürü teker teker tamamladık ve aracın bakımını da yaptırınca artık yola çıkmaya hazırdık.İnternet araştırmamda Makedonya’da hiç Suzuki servisi bulamayınca yolculuğu eşime ait 2007 model Ford Focus tdci aracımızla yapmaya karar verdik.Bu başlık altında sizlere Yunanistan gezimizi ayrıntılı bir şekilde anlatmaya çalışacağım.Amacım Yunanistan'a benden sonra gidecek kardeşlerimi elimden geldiğince bilgilendirmektir.Umarım yararlı olurum.
Önce bazı genel bilgiler vererek başlayalım;Yunanistan’da daha önce ücretsiz olan otobanlar ekonomik kriz nedeniyle paralı hale gelmiş.Otobanlar gayet güzel ve geniş yalnız İpsala-Selanik arasında otoban üzerinde benzinlik, cafe, restoran tarzı yerler bulunmuyor.Otobandan çıkıp benzinlik aramak zorunda kalmamak için deponuzu yunan gümrüğünü geçince doldurmak daha doğru olur.Ben sürekli Shell’den yakıt aldım.Eurodiesel 1.35€ ve Lpg ise 0.69€ civarındaydı. Şehirler arası ücretsiz yollar ise bölünmemiş,dar yollar olup levhalardaki hız limitleri genellikle 70-80km gibi ve yoğun radar kontrolü var. Hız limitini aşmanın cezası ise 83€ ve sadece banka yoluyla ödeyebiliyorsunuz.Ben bu kadar prosedürle uğraşmamak için hız sınırı 130+13=143 km olan paralı otobanı tercih ettim ve İpsala'dan Atina'ya varıncaya dek yaklaşık 20€ ödedim. :(
Şimdi de günlük hayatta gerekli olabilecek yunanca bazı basit kelimeleri yazayım;
Kalimerasas........................................................Günaydın
Kali vradi sas………………………………………………….....İyi akşamlar
Evharisto poli:.....................................................Teşekkürler
Yia su:...............................................................Hoşçakalın
Yia sas,Ti kanete?................................................Selam,nasılsınız?
Geitovas……………………………………………………………..Komşu
Psomi:................................................................Ekmek
Deka…………………………………………………………….......10
Ekato………………………………………………………………....100
Posokane:...........................................................Ne kadar?
Nero:..................................................................Su
Ne:.....................................................................Evet
Ohi:....................................................................Hayır
Voitiya:...............................................................İmdat
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Tatilin başladığı Cuma akşamı yola çıkıp yer yer yoğun sis altında yaklaşık 470 km. yol yaptıktan sonra sabah 08.30’da İpsala gümrük kapısına geldik.Burada bizi kötü bir sürpriz bekliyordu.Yunan tarafındaki gümrükçüler işi yavaşlatma eylemindeydiler ve biz Kipi sınır kapısından onay alıp Yunanistan’a girdiğimizde saatlerimiz 12 olmuştu.Bu arada Türkiye ile Yunanistan arasında saat farkı yok. Makedonya ise bizden 1 saat geridedir.

DSC02082 zps4307fb0a
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Hal böyle olunca zaman kazanmak için Gümrük kapısından sonra “Egnatia Odos” yazan otobana çıkıp Dedeağaç (Alexandropoli) - Gümülcine(Komotini) ve İskeçe(Xanthi)’nin sadece yakınından geçerek 195 km. ötedeki Kavala’ya vardık.
Kavala 80.000 kişinin yaşadığı,deniz kıyısında bulunan çok hoş bir şehir.Şehire adımınızı attığınızda Kanuni Sultan Süleyman zamanında yapılmış devasa su kemerleri sizi karşılıyor.

ImagesCARH6KC5 zps14410bcb
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Kavala aynı zamanda Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın doğduğu kent. Kavalalılar paşaya sahip çıkmış, paşanın evini müzeye çevirmişler. Evin hemen yanında da paşanın at üstünde heybetli bir heykeli yer alıyor. Heykelin altında da 'Osmanlı'ya isyan eden Mısır Kralı Mehmed Ali' :eek: yazmışlar.

Nese Kavala 2013 08 zps408889f8

Paşanın yaptırdığı külliye binası ise günümüzde otel olarak hizmet vermekte.

ImagesCAJMO00G zps21b062e6
 



Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Untitled zps0bc3061d

Şehrin merkezinde bulunan Nikolai Kilisesi 1530’da Pargalı İbrahim Paşa adına Kanuni Sultan Süleyman’ın yaptırdığı cami olup 1926’da kiliseye dönüştürülmüş. Yunanistan’da tüm balkan şehirlerinde olduğu gibi bu şekilde önce cami olup sonra kiliseye dönüştürülen çok sayıda eser mevcut.

DSC02088 zps8328007a

Kavala sahili.Resmin sol tarafındaki sarı renkli tabelada görülen 460 yazısı İstanbul ile Kavala arasındaki mesafeyi gösteriyor.Tabelanın hemen üst tarafında ise Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın külliyesi görülmektedir.
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Bu hızlı Kavala turundan sonra karnımız iyice acıkmıştı.Deniz kıyısındaki bir şehirde yemeğimiz elbette deniz mahsulleri içerecekti.Öğlen yemeğimizi daha önceden belirlediğim şekilde limandaki Karaoli Dimitriou,36 adresindeki Orea Mitilini=Güzel Midilli restaurant’da aldık.Bunun hemen yanında bulunan ve dönüş yolunda ziyaret ettiğimiz Panos&Zafira Restaurant da iyi bir seçenek olarak aklınızda bulunsun derim.Menüye baktığınızda kiril alfabesini bilmiyorsanız pek bir şey anlayamazsınız.Ancak 500 seneden fazla Osmanlı egemenliğinde kalan bir komşu ülkede yemeklerin isminin bizdekinden çok farklı olması beklenemezdi. Üstelik Yunanistan'da hemen herkes isterse sizin ne dediğinizi anlayacak kadar dilimizi bilir.Ne mi yedik?

DSC01955 zps6831a1e5
Feta(=Yunanistan'a özgü sert,yağsız beyaz peynir) saganaki(=sahanda)

DSC01954 zps833660e0
Kabak mücver

DSC01953 zps9570dcb8 Yunan(=Grek)salatası.Bildiğimiz çoban salatadan farkı üzerine feta peyniri koymuşlar.

DSC02369 zps602837d6 Cacık(=tzatziki).Bizdekinden farkı keçi veya koyun süzme yoğurdu ile yapılmasıdır.

DSC01952 zps401e8d84
Ahtapot salatası(=octapod salad)

DSC02371 zps3863ad9a
Kalamar(=kalimar) tava.Garsona sipariş esnasında baby kalimar istediğinizi söylemezseniz masanıza ülkemizde yapıldığı gibi küçük halka şeklinde dilimli kalamar değil böyle büyük kalamar gelecektir.

DSC02372 zpsf991165a
Hamsi(=giros) tava

DSC01959 zps49465ae2
Son olarak da kılıçbalığı(=hifidas) şiş aldık.Dört kişi zorlukla bitirebildiğimiz bu yemek için 50€ ödedik.
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Yemekten sonra Kavala ile özdeşleşen Kavala kurabiyesi=Kourabiedes peşine düştük.Un,şeker pudra şekeri ve bademden yapılan yarım ay şeklindeki bu kurabiye için bence en iyi adres Allotino olup Spetson 23,St. Nikolaos (yemek yediğimiz yerden çıkınca sağ sonra bir daha sağa dönün yaklaşık elli metre sonra soldaki kilisenin yan sokağında) adresindedir.Yarım kiloluk kutusu 4-5€ olup bademlisi yanında krokanlısını da tatmanızı tavsiye ederim.

ImagesCA3B8QE3 zpsde36373b

Alışverişimizi de tamamladıktan sonra yaklaşık 1.5 saatlik otoban yolculuğuyla 150 km. ötedeki Selanik’e (Thesselanoki) vardık. Selanik 800.000 kişilik nüfusuyla ülkenin ikinci büyük şehridir ve yunan makedonyasının da baş şehridir.Bizim için önemli olan kısmı ise Atatürk’ün doğduğu evin burada olması ve şehrin İzmir’le olan benzerliğidir.Selanik çok turistik bir yer olmamasına rağmen 24 saat yaşayan bir şehirdir.Günün her saatinde kordon boyunca sıralanan cafe ve barları,ellerinde biberon gibi sürekli frappe bardağı tutan gençlerle tıka basa dolu görmeniz mümkün.
Frappe,hazır kahve'nin soğuk içilen bir çeşididir.Yapılışında bir shakerin içine 1,5 kaşık frappe için özel hazırlanmış toz hazır kahve ve 3 kaşık şeker koyduktan sonra iyice çalkalanır.Oluşan köpük ince uzun bir bardağa dökülür.İsteğe göre üzerine az miktar süt veya dondurma konulup üzerine de 2-3 küp buz ilave edilir.

DSC02375 zps843521d7
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Selanik’te gezilecek yerlere önce Atatürk’ün evinden başlamak gerek.Atamızın evi şehir merkezinin hemen üstünde Aya Dimitriya Mahallesi'nde Apostolu Pavlu Caddesi'nde ve merkeze beş dakikalık yürüyüş mesafesindedir.Evin hemen bitişiğinde Türk konsolosluğu vardır.Atatürk’ün evi Lozan antlaşmasından sonra önce yunan hükümetine geçiyor ve sonrasında yunan bir iş adamına satılıyor.Ancak daha sonra Selanik Belediyesi’nin girişimleri ile ev yunan işadamından satın alınıp, Atatürk’e hediye edilmiş. Şu anda müze olarak kullanılan evin giriş kapısına Selanik Belediyesi tarafından aynen şu cümleler yazdırılmıştır: “Türk milletinin büyük müceddidi ve Balkan ittihadının müzahiri Gazi Mustafa Kemal burada dünyaya gelmiştir. İş bu levha Türkiye Cumhuriyetinin onuncu yıldönümü münasebetiyle konulmuştur. Selanik, 29 Birinci teşrin 1933“.
Evin dış görünümünde bir sadelik ve zariflik dikkat çekiyor. Aynı derslerde öğretildiği gibi iki katlı pembe boyalı olan evin alt katında Zübeyde Hanım'ın odası ile kiler ve mutfak yer alırken, üst katında da Atatürk’ün doğduğu oda ile müze haline getirilmiş yatak ve çalışma odası var.Biz kapının önüne geldiğimizde saat 17.15 idi ve ne kadar rica ettiysek de evin içini gezmemiz için izin verilmedi.Biz de dış cephenin resmini çekmekle yetindik. :(

DSC02093 zpsf1e88cfb
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Selanik’te gezilecek diğer bir tarihi mekan ise Beyaz Kule(=Lefkos Pirgos)dir.Yaklaşık 30 metre yüksekliğinde olan ve Selanik’in simgesi sayılan bu kule, Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaptırılmış olup mimarının da Mimar Sinan olduğu rivayet edilir.Başta İttihat ve Terakki olmak üzere dönemin padişahlığa muhalif tüm hareketleri Beyaz Kule’nin çevresinde şekillenmiştir. Kule Osmanlılar tarafından denizden gelecek tehlikeler için savunma amaçlı garnizon ve hapishane olarak kullanılmıştır.1912′de Balkan Savaşlarının sonucu olarak Selanik Yunanlıların eline geçince, kule sembolik bir vaftiz uygulaması olarak beyaza boyandığı için ismi Beyaz Kule olarak kalmıştır.Ancak şu anda resimde de gördüğünüz üzere kulede beyazlıktan eser kalmamış.Kuleye giriş ücreti 3 €.

Niki lefkos pirgos limani aftodioikisi zps0c385f10

Selanik’te vaktiniz kalırsa görmenizi tavsiye edeceğim son yer Unesco tarafından dünya kültür mirasına alınan,Atamızın evine çok yakın bir konumda ve aynı cadde üzerindeki Yunanistan’ın en büyük katedrali olan Aya Dimitros ya da Agios Dimitrios’tur.

DSC02100 zps10d481a2
 



Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Selanik’te booking.com’dan bulduğum 22,sigrou adresindeki Nea Metropolis Otel'de kaldım.Konum olarak Aya Dimitros Katedraline yani şehir merkezine çok yakın olması ve park yeri olması dışında fazla bir artısı yoktu ama dört kişi için 70€ fiyat da oldukça makuldü.Otele yerleştikten sonra akşam yemeğimizi yemek üzere Kapadistriou,5 adresindeki Agora Ouzerie’ye gittik.Burada yine deniz ürünleri ağırlıklı bir menü ile birlikte retsina denilen ve antik çağlardan beri üretimi yapılan çam reçine aromaları ile zenginleştirilmiş ve asiditesi yüksek bir şarabı denedik.Gerçekten güzel bir şaraptı.Bu yemeğe de 50€ ödedikten sonra İzmir Kordonboyu'nun deniz doldurulmadan önceki haline neredeyse birebir benzeyen Selanik Kordon Boyunu gezmeye çıktık.Limandan başlayıp Beyaz Kule’ye kadar ilerleyen caddede her zevke hitap edebilecek mekanlar bulmak mümkün.Oturmak istemeyenler karşı kaldırımda deniz kenarında hiçbir engelle karşılaşmadan yürüyebilirler.Ancak denizden yoğun ve kötü bir koku geliyor ve bu da Selanik için çok olumsuz bir puan.

DSC02098 zpsc402865c

Yürüyüşten sonra canımız tatlı bir şeyler yemek isteyince bize tavsiye edilen Venizelou Elefterou caddesi 54 numaradaki Chatsis=Hacı pastanesine giderek bizim laz böreğine benzeyen galaktobureka=sütlü börek yedik.Fiyatı:3€.

Images zps4f37997b
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

İkinci günün sabahında 501 km. ötedeki Atina’ya vakitlice ulaşmak için Selanik’ten erkenden ayrıldık.Otoban gayet güzel ancak ücretli ve Atina’ya varıncaya kadar neredeyse 20€ otoban ücreti ödedim.Yaklaşık dört saatlik bir otoban yolculuğu sonrasında Atina’ya girmeden hemen önce sağa doğru saparak Korintheus yoluna girdik.Bu yol yaklaşık 70 km. ve otobandan yarım saat kadar sürüyor.Otobanın sonuna doğru Korinthian İsthmus(=isthmia korinthia) yazan levhadan çıkarak Korint Kanalı’na vardık.

DSC02101 zps1d02f022

Adriyatik ve İyon Denizleri ile Ege Denizi’ni birbirine bağlayan ve 1881 yılında kazılmaya başlanan bu kanal 1893’de hizmete açılmıştır.Navigasyon teknolojisinin bulunmadığı o yıllar için çok önemli olan 6.5 kmlik bu kanal ayrıca gemilere yaklaşık 400 deniz mili avantaj sağlamaktaydı. Boyu 6343 metre, eni 24.6, yüksekliği 52 metre, su derinliğiyse 8 metredir. Bu ölçüleriyle, ancak orta boya kadar gemilerin geçebileceği genişlikte bir kanaldır. Geçişi gemiler kendi başlarına yapmazlar. Bu işi, orada görevli römorkörler yerine getirirler.Günümüzde modern navigasyon sistemlerinin varlığı ve gemilerin eskisine nazaran daha güçlü motorlarla donatılması ve geçiş ücretinin yüksekliği nedeniyle eskisi kadar fazla rağbet görmese de her gün bu kanaldan çoğunluğu gezi gemisi olan yaklaşık 30 kadar gemi geçmektedir.
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Atina’da only apartments.com’dan Agiou Markou Sokakta geceliği 75€ olan bir apartman dairesi kiraladım.İki yatak odalı,her odada klima ve tv olan bu ev hem otele nazaran daha ucuz ve konforluydu,hem ev sahibi Dimitri çok yardımsever ve güleryüzlü birisiydi hem de son derece merkezi bir konumdaydı.Booking.comdan baktığım Atina ’ nın merkezindeki oteller dört kişi için gecelik 120-150€ arasında değişiyordu.Bu apartman dairesini özellikle tavsiye ederim.Atina dört milyonluk nüfusuyla 13 milyon nüfuslu Yunanistan'ın kalbi desek doğru bir tanımlama yapmış oluruz.Ancak Atina'da trafik gerçekten çok sıkıntılı.Bunun nedeni dar yollar ve yetersiz yön levhaları.Avrupa Birliği'nin baskısı nedeniyle Yunanistan otoban ve şehirler arası yollarda kiril alfabesiyle yazılmış anlaşılması güç levhaların yanına ingilizce açıklamalarını içeren ikinci yön levhalarını eklemişse de şehir içindeki levhalar genellikle kiril alfabesiyle yazılmış ve çoğunun üzeri sprey boyalarla boyanmış vaziyette.Her ne kadar insanlar yardımcı olmaya çalışsalar ve TR plakalı olmak tahmin edilenin aksine bir avantaj olsa da böylesi bir trafikte durmadan yol sormak gerçekten zor oluyor.Bu nedenle Yunanistan'a kendi araçları ile gideceklerin mutlaka navigasyon cihazı edinmeleri gerekir derim.
Öte yandan dar sokaklardaki az sayıdaki park yerlerine sadece aracınızın camında abone olduğunuzu gösteren pul varsa park edebilmeniz işin bir başka sıkıcı tarafı.Atina'da şehir merkezindeki kapalı otoparklara günlük 7-12€ ödeyerek park edebiliyorsunuz.Eğer aracınızı rastgele park ederseniz döndüğünüzde aracınızı plakaları sökülmüş olarak bulursunuz ki ondan sonra ayıkla pirincin taşını...Bu şekilde plakası sökülmüş İstanbullu bir aileye yardımcı olmak için polise bir saat de ben dil döktüm ama adamlar Nuh dediler peygamber demediler ve pazar günü söktükleri plakayı pazartesi günü ceza (50€) bankaya yatırıldıktan sonra geri verdiler.
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Apartmana yerleşip aracı da yakındaki kapalı otoparka bıraktıktan sonra önce eve üç dakika mesafedeki ve Atina'nın merkezi sayılan Monastraki meydanına gittik.Fotoğrafın sağında Osmanlı camisi arkasında ie Akropol gözükmekte.Akropole çıkan yaya yolunu görünce mini trenle gitmenin daha mantıklı olacağına karar verdik. :smiley:

DSC02115 zps91b23f99

Bundan sonra bir taksiye 10€ verip Pire limanına hareket ettik.Atina'nın iskelesi olan Pire(=Piraeus), yedi kilometrelik sahil şeridi ile Ege Denizi kıyısında yer almaktadır.Pire aynı zamanda Atina’ya gelen tüm seyahat gemilerinin limanıdır.

DSC02126 zps19a5c3f4

Buradaki küçük turun ardından akşam yemeği için Paşalimanı denilen bölgedeki Akti Moutsopoulou 21 adresindeki Ta Katsarolakia’da oturduk.Harika liman manzarası ile uzo eşliğinde ve deniz mahsulleri ağırlıklı olarak yediğimiz yemek sadece 45 € tuttu.Uzo bizim rakıya göre daha düşük alkol(%40) ve anason içeren ve su katılmadan sadece buzla içilmesi önerilen içimi daha hafif bir içki.Uzo’ nun üretiminde daha çok şeker pancarı ve üzümden elde edilen etil alkol kullanılıyor ve içine şeker,karanfil, tarçın, sakız gibi maddeler katılıyor.En ünlü markalar Barbayani (Varvayani okunur) ve Ouzo 12’dir.

Söz yemekten açılmışken küçük bir bilgi ekleyeyim. Yunanistan’da;
Taverna : Yemek+müzik+dans olabilen restoran,
Psistaria : Et ürünleri ağırlıklı restoran.
Psarotaverna: Sadece balık ve deniz ürünleri ağırlıklı restoran,
Platanos :Yerel lezzetlerin sunulduğu restoran anlamına geliyor.
 

Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Atina, ismini Yunan mitolojisinde adı geçen "Athena"dan alır.Athena mitolojideki baş tanrı Zeus’un kızıdır.Atina yeni kurulmakta iken, kentin tanrısının kim olacağı tartışılmaya başlanır. Tüm Olimpos tanrıları bir araya gelir. Çeşitli yarışmalar sonucunda finale iki tanrı kalır. Bu iki tanrı deniz ve deprem tanrısı Poseidon ile zeka ve sanat tanrısı Athena' dır.Jürideki tanrılar, kente en büyük hediyeyi verecek olanı Atina'nın tanrısı seçeceklerini bildirirler.İlk olarak, kendinden emin Poseidon öne çıkar. Üç başlı mızrağını yere vurur,yer yarılır, ortaya bir at çıkar. Poseidon atı herkese göstererek "Bu evcil bir attır, insanı yorulmadan istediği her yere götürür, onun yüklerini taşır" der. Tüm tanrılar bu güzel hayvan karşısında adeta büyülenmişlerdir.Athena ise küçük bir gülücük atar ve ünlü mızrağını yere saplar. Mızrağın saplandığı yerden bir filiz çıkar, büyür büyür ve çok güzel bir zeytin ağacı olur."Bu zeytin ağacıdır. Meyvesi olan zeytinin saymakla bitmez özellikleri vardır. Zeytini insanlar yiyebilirler,yemeklerine katabilirler ya da yağını çıkarıp yakarak geceleri aydınlanırlar ya da yemeklerine dökerler ve müthiş lezzetler elde ederler. Üstelik insanlar bozulmasını istemedikleri yiyecekleri saklamak için de bunu kullanabilirler" der.Tanrılar Athena'yı tebrik ederler.Artık kent onundur.
Sabah neredeyse her köşe başında şubesi olan Everest’ten aldığımız unlu mamuller ile kahvaltımızı yaptıktan sonra antik uygarlık gezimize başladık.Bölge Atina’nın en çok görülmek istenen ören yeri olduğu için kalabalık oluyor.Sadece sabah erken saatlerde nispeten tenha olduğundan bu saatte gitmek daha doğru olacaktır. Akropolis’e ulaşmak için asfalt ancak dik bir yolu tırmanmak gerekiyor ve bölgenin içi de yüzyıllar boyu aşınmış ve kayganlaşmış taşlarla dolu. Bu yüzden ayağınıza kaymayacak rahat ayakkabılar giymenizde fayda var.Yayan çıkmanın yanı sıra bir başka seçenek de kişi başı 6€ vererek mini trene binmek.Tren bir üst mesajda gördüğünüz Monastraki meydanının köşesinden her saat başı kalkıyor.Altı saat geçerli olan mini tren biletinizle Akropol ve Parlamento binası önündeki duraklardan trene tekrar binme hakkınız var.
 



Ynt: Yunanistan - Makedonya Gezi Notları

Akropolis’in ismi, Yunanca’da akro=yüksekte olan ve polis=şehir kelimelerinin birleşmesiyle oluşmuştur. Antik Yunan’daki şehir planlamasının en temel amacı, tanrıların oturacağı yerler inşa etmekti ve akropoller bu amaçla yapılırdı. Bu akropoller arasında en çok bilineni Atina’daki Akropolis’tir.Eski Yunan şehirleri Akropol ve Agora’dan oluşurmuş.Akropol’de, idari ve dini yapılar Agora’da ise kentin pazar yeri bulunmaktaymış. Atina akropolü,üstünde yükselen Partenon ile, Atina’nın ve batı uygarlığının en önemli sembollerinden birisidir.Akropolis’in bir tepe üstünde olması hem dini hem de askeri açıdan önemliydi.Şehirden 90 metre yüksekteki bu kayalık alandaki ilk tapınaklar M.Ö. 6. yüzyılda yapılmış ama Persler tarafından yıkılmıştır. Atinalılar uzunca bir süre bölgede çalışma yapmamışlar ancak M.Ö. 5. yüzyılda efsanevi komutan Perikles’in halkı ikna ederek Atina’yı gösterişli yapılarla yeniden inşa etme döneminde Pentelikon Dağı’ndan çıkarılan özel bir mermerle bölgede Athena Nike Tapınağı, Parthenon, Erekhtheion ve Propylaion inşa edilmiş.
Osmanlı döneminde bu kayalık alan kale olarak kullanılmış ve kale yapımında tapınakların taşlarından faydalanılmış. Parthenon, günümüze ulaşana kadar birçok yıkım geçirmiş. Bu yıkımların en büyüğü, Atina Osmanlı egemenliği altındayken, Venediklilerin saldırısı sırasında yaşanmış. Yapıyı cephane deposu olarak kullanan Osmanlılar, cephaneliğin patlaması sonucu, istemeden de olsa yapının çatısının uçmasına neden olmuşlar :-[ :-X. 19. yüzyılda Yunanlıların bağımsızlıklarını elde etmeleriyle birlikte bölgede orta çağ ve Osmanlı‘dan kalan her şey kaldırılarak antik kalıntılar üzerinde restorasyon çalışmaları başlatılmış ve halen de devam etmektedir.

DSC02146 zpsfa1229c5

Akropolis’e girişte(08-19.30 arası açık)bir kereye mahsus ödeme (12€/kişi) yapılıyor ve bu şekilde alan içerisinde, müze de dahil olmak üzere, her yer gezilebiliyor.Gişede ödeme yapıldıktan sonra bir patikayla zirveye doğru çıkılır. Bu yol “Kutsal Yol” olarak bilinir. Ödenen ücrete tabi olarak gezilecek yerler ise Proplyleia, Athena Nike Tapınağı, Parthenon ve Erekhteion’dur.
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,425
Mesajlar
1,517,792
Kayıtlı Üye Sayımız
172,071
Kaydolan Son Üyemiz
kalenbuk

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.


Geri
Üst