En Çok Satan Kitaplar - Gündemdekiler

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan VforVendetta Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 5
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 9,086

VforVendetta

dans, fotoğrafçılık, kitaplarım, seyahat
Mesajlar
320
Tepkime Puanı
0
Yer
istanbul
EKİM AYI EN ÇOK SATAN KİTAPLAR LİSTESİ



1. Harry Potter ve Ölüm Yadigarları
J. K Rowling
Yapı Kredi Yayınları, Ekim 2007


Yapboz bu kitapla tamamlanıyor!

1997'de ilk kitabı, Harry Potter ve Felsefe Taşı yayımlandığından beri milyonlarca okuyucuyu peşinden sürükleyen Harry Potter dizisi artık sona eriyor. Dizinin yedinci kitabı Harry Potter ve Ölüm Yadigârları D&R mağazalarında satışa sunulmuştur.

Harry Privet Drive'da bekliyor. Voldemort ve onun meşhur yandaşları olmaksızın güvenli bir şekilde oradan uzaklaşırken ona eşlik etmek için Zümrüdüanka Yoldaşlığı geliyor - tabi eğer yapabilirlerse. Ama ya sonra Harry ne yapacak? Dumbledore'un ona bıraktığı önemli ve imkansız gibi görünen görevi nasıl yerine getirecek?

Harry, karanlık, tehlikeli ve imkansız gibi görünen bir görev üstlendi: Voldemort'un geriye kalan Hortkuluklarını bulmak ve onları yok etmek. Harry hiç bu kadar yalnız hissetmemiş ya da gölgelerle dolu bir gelecekle yüzleşmemişti. Ama Harry görevini tamamlamak için bir şekilde içindeki gücü bulmak zorunda. Kovuk'un sıcaklığını, güvenini ve arkadaşlığını geride bırakıp, korkmadan ya da tereddüt etmeden kendisi için planlanmış olan yolu izlemeli.Harry Potter serisinin yedinci ve son bölümünde, J.K. Rowling, sabırsızlıkla beklenen pek çok soruyu cevaplamak için muhteşem sır perdesini kaldırıyor. Büyüleyici, zengin olay örgüsü, nefes kesici kıvrım ve dönüşler, kitapları tekrar, tekrar ve tekrar okunacak olan yazarın hikaye anlatıcığında bir kraliçe olduğunu doğruluyor.



2. Kovulduk Ey Halkım Unutma Bizi
Emin Çölaşan
Bilgi Yayınevi, Ekim 2007


Türkiye'nin en çok okunan gazetecilerinden Emin Çölaşan bu kitabında, 22 yıl emek verdiği Hürriyet gazetesinde AKP iktidarı döneminde neler olduğunu, nasıl kovulduğunu, kovulma öncesinde ve sonrasında yaşadıklarını anlatıyor.İktidar korkusu, baskı, sansür!..Böyle bir kitap Türkiye'de ilk kez yazıldı.Okurken sadece Hürriyetle değil, AKP döneminde medyanın büyük bölümünde yaşanan akıl almaz değişikliği, gazeteciliğin nasıl iktidar çizgisine çekildiğini, bazı büyük işadamı patronların ve onlardan emir alanların hükümetten nasıl korktuğunu göreceksiniz.Bİryanda boynunu eğenler, Öbür yanda başını dik tutanlar! Bu kitap hem Türkiye'de bir ilk, hem de bir medya belgeseli. Anlatılan olayların tümü gerçek ve belgeli.Emin Çölaşan n öteki kitapları gibi bunu da bir solukta okuyacak ve bazı acı medya gerçeklerinin içyüzünü, perde arkasını öğreneceksiniz...Ve şaşıracaksınız!



3. Veda
Ayşe Kulin
Everest Yayınları, Ekim 2007


Osmanlı’nın son günleri…Eli kolu bağlanmış bir padişah…İşgal altında bir İstanbul…Ve… Esir şehirde bir konak…

Ayşe Kulin, Osmanlı İmparatorluğu'nun son günlerinde, işgal altındaki İstanbul'da bir konakta yaşananları anlatıyor bu kez. Son Maliye Nazırı ve ailesi aracılığıyla o dönemin resmini çizen Veda, çökmekte olan bir tarih ile yeni bir gelecek arayan Milliciler arasında sıkışan o dönem Osmanlı aydınının da öyküsünü dile getiriyor.Ayşe Kulin'in her zamanki ustalıklı ve sürükleyici üslubu ile okurlarının elinden bırakamayacakları bir kitap bu. Günümüz Türk edebiyatında neredeyse eşsiz olan, biyografik veriler ile roman tekniğini birleştirmekteki ustalığını bir kez daha sergileyen Kulin, bu kez bir İstanbul öyküsü bir imparatorluk tarihini birlikte ele alıyor.



4. Hurin'in Çocukları
John Ronald Reuel Tolkien
İthaki Yayınları, Eylül 2007


"Yüzüklerin Efendisi" serisinin yazarı John Ronald Reuel Tolkien'in, 1918'de yazmaya başladığı, ancak hayattayken tamamlayamadığı, oğlu tarafından tamamlanan bir romanı, yarından itibaren İngilizce olarak tüm dünyada satışa sunuluyor. Yazarın oğlu Christopher Tolkien, babasının taslakları üzerinde 30 yıl çalışarak romanı tamamladı. İngiliz HarperCollins Yayınevi tarafından yapılan açıklamada, Tolkien'in yarıda bıraktığı "Hurin'in Çocukları" (The Children of Hurin) adlı romanın, 25 dile çevrilmesinin beklendiği bildirildi. Açıklamaya göre, Tolkien'in oğlu Christopher Tolkien, romanı tamamlamak için babasının taslakları üzerinde yaklaşık 30 yıl uğraştı. Christopher Tolkien, el yazmalarını uzun bir süre incelediğini ve öyküye ek yapmadan tutarlı bir öykü oluşturmayı denediğini söyledi. "Hurin'in Çocukları" da Yüzüklerin Efendisi'nde olduğu gibi "Orta Dünya"da geçiyor. Öyküde, "Yüzüklerin Efendisi"nden ve hatta Hobbitlerin Tolkien'in kurduğu dünyaya adım atmasından önceki dönem anlatılıyor. "Hurin'in Çocukları"ndaki kimi bölümlerin daha önceki Tolkien öykülerinde ayrı olarak yayımlandığı belirtiliyor. 320 sayfalık kitabın kapağını ve resimlerini, "Yüzüklerin Efendisi" ve "Hobbit"te olduğu gibi yine Alan Lee çizmiş. Christopher Tolkien, 1977'de de babasının tamamlayamadığı "Silmarillion" kitabını tamamlayarak piyasaya sürmüştü.Hürriyet GazetesiKİTAPTAN...HÚRIN'İN ÇOCUKLARI'NIN HİKAYESİTÚRIN'İN ÇOCUKLUĞUHador Altınbaş bir Edain beyiydi ve Eldar tarafından çok sevilirdi. Ömrünün sonuna dek, ona Hithlum'un Dor-lómin denen bölgesinde geniş topraklar veren Fingolfin'in beyliği altında yaşadı. Kızı Glóredhel , Brethil İnsanları'nın beyi olan Halmir oğlu Haldir ile evlendi; ve aynı düğünde, oğlu Uzun Galdor, Halmir'in kızı Hareth ile evlendi.Galdor ile Hareth'in iki oğlu oldu: Húrin ile Huor. Húrin üç yaş büyüktü, ama boyca, akrabaları arasındaki diğer erkeklerden daha kısaydı; bu konuda annesinin halkına çekmişti, ama başka her konuda dedesi Hador'a benziyordu, vücudu güçlü, mizacı ateşliydi. Ama onun içindeki ateş istikrarlı yanıyordu ve iradesi son derece sağlamdı. Kuzey İnsanları arasında, Noldor öğütlerini en iyi bilen oydu. Erkek kardeşi Huor uzun boyluydu; kendi oğlu Tuor dışında, Edain içindeki en uzun boylu kişiydi ve hızlı koşardı; ama yarış uzun ve zorluysa, eve ilk varan Húrin olurdu, çünkü o, yarışın sonunda da, başındaki kadar hızlı koşardı. İki kardeş birbirini çok severdi ve gençliklerinde birbirlerinden nadiren ayrıldılar.Húrin, Bëor Evi'nden Bregolas'ın oğlu Baragund'un kızı Morwen ile evlendi; yani Morwen Tek-Elli Beren'in yakın akrabasıydı. Morwen siyah saçlı ve uzun boyluydu, ve bakışlarındaki ışıltı, yüzündeki güzellik yüzünden insanlar ona Eledhwen, Elf-ışıltısı lakabını vermişti; ama mizacı sert ve gururluydu. Bëor Evi'nin hüzünleri Morwen'in yüreğini kederlendirmişti; çünkü o, Bragollach'ın yıkılmasının ardından, Dorthonion'dan Dor-lómin'e sürgün olarak gelmişti...



5. İhaneti Gördüm
Erdal Sarızeybek
Pozitif Yayınları, Eylül 2007


Türk yakın tarihini anlamak için o dönemi yaşayanların anılarını objektif bir şekilde yazmaları gerekir. Askerler, siyasiler, üst düzey bürokratlar başından geçenleri genç kuşaklara aktarırsa gelecekteki yaşanması muhtemel sorunların önüne geçilebilir.
Ülkemizde başından geçenleri objektif bir şekilde anlatan ve yazanlardan biri de emekli albay Erdal Sarızeybek'tir. Bir önceki kitabı "Ya Gazi Paşa Duyarsa" ile tüm şimşekleri üzerine çeken ve yazılamayanları yazan Sarızeybek bu kez ihaneti sorguluyor.
PKK terör örgütünün 1980'lerden günümüze kadar sarmaşık gibi nasıl boy attığını ve ona bilmeden (!) de olsa yardım eden siyasi, askeri tüm yetkilileri mercek altına alıyor. Turgut Özal'dan Tayyip Erdoğan'a, askeri bürokrasiden diğer yetkililere bu sürece dahil olmuş herkes Sarızeybek'in kaleminden nasibini alıyor.

Kitabın bir diğer çekici noktası da Cem Ersever olayı. Ersever'i eroin işine kimlerin soktuğu, kimler tarafından öldürüldüğü, Doğu Anadolu'daki rantın nasıl ve kimler tarafından bölüşüldüğü ve kaçakçılık faaliyetlerinin nasıl organize edildiği kitapta ayrıntılı bir şekilde anlatılmış.
"İhaneti Gördüm" yakın tarihin kirli sayfalarını gösteren, PKK olgusunun perde arkasındaki isimleri yansıtan, bu ülkeye ihanet edenleri resmeden çarpıcı bir çalışma.



6. Türklerin Tarihi Pasifik'ten Akdeniz'e 2000 Yıl
Jean-Paul Roux
Kabalcı Yayınevi, Şubat 2007


... Kuzey ormanlarından çıkıp geldiler, cesur, dağınık, marifetli ve henüz yolun başındaydılar. Önce bozkıra, sonra Çin içlerine ve sonra da sonu başı belli olmayan bir sel gibi garba doğru yayıldılar ...Türkler adıyla tarihe geçen bu boylar, aileler ve kavimler bütünü batılıların gözüyle çoğunlukla barbarlığın simgesi olsalar da Orta Asya'nın yüksek uygarlıklarından birini ve bazen küçük devletlerinin bazen de devasa imparatorluklarının sınırları dahilinde kültürler arası barışı ve huzuru tesis ettiler. Bazen memluk, bazen efendi ve bazen de birbirlerinin en amansız düşmanıydılar. O en baştan beri inandıkları dinlerinden hiç vazgeçtiler mi, ne kadar Budist ne kadar Hıristiyan ne kadar Yahudi ve ne kadar Müslüman oldular? Tüm bu yüzyıllar boyunca tek arzuları, tüm o savaşlar, yağmalar, fetihler, din değiştirmeler ve sergilenen bilgelikler sadece barışa ve huzura kavuşmak için miydi?Bu türklerin, Halaçların, Hiong-nuların, Osmanlıların, Memlukların, Rusların, Çağataylıların, Tu-kiuların, Selçukluların, Çinlilerin, Hintlilerin, Karakoyunluların, Timurların, Arapların, Kazanların, Tatarların, Bulgarların, Türkiyelilerin, Hunların, Kıpçakların, Ermenilerin, Peçeneklerin, Safevilerin, Gaznelilerin, Bayatların, Rumların, Özbeklerin, Hitanların, Farsilerin, İhşitlerin, Tolunoğullarının, Kürtlerin, Yakutların, Kırgızların, Azerilerin, Moğolların, yani bir coğrafyayı yüzyıllar boyunca paylaşan hakların, ittifak ve itilafların, yani bir coğrafyayı yüzyılar boyunca aslında yaşadığımız günün hikayesidir.Altay Türklerinde Ölüm, Orta Asya'da Kutsal Bitkiler ve Hayvanlar, Moğol İmparatorluğu Tarihi, Orta Asya: Tarih ve Uygarlık, Türklerin ve Moğolların Eski Dini'nden sonra ünlü Türkolog Jean-Paul Roux sizi 2000 yıllık tarih içinde bir yolculuğa, bildiğinizi sandığınız ya da hiçbir fikriniz olmayan olaylara, insanlara ve inançlara tanıklık etmeye davet ediyor.



7. Demokrasimizle Yüzleşmek
Emre Kongar
Remzi Kitabevi, Ekim 2007


Emre Kongar kısa sürede 200 bin satışa ulaşan Tarihimizle Yüzleşmek adlı kitabının ardından şimdi de Demokrasimizle Yüzleşmek’le okur karşısında!Bu kitapta Kongar, günümüzde en çok sorulan “Türkiye nereye gidiyor?” sorusuna açık ve net yanıtlar veriyor.



8. Şeytan Yemini
Jean-Christophe Grange
Doğan Kitapçılık, Ağustos 2007


Jean-Christophe Grangé’nin yeni romanı Şeytan Yemini yılın kitabı olacak.Birbirinin benzeri cinayetler işlenmektedir. Bu cinayetlerin ortak noktaları, katillerinin öldükten sonra hayata döndürülmüş ve uzun süre komada kalmış insanlar olmasıdır. Öldürülen kişiler de, onların komaya girmesine sebep olan kişilerdir. Bir tür intikam cinayetleridir bunlar. Ancak bu kişiler gerçekten katil midir? Yoksa sadece verilen emirleri uygulayan birer piyon mudurlar? Avrupa’nın birbirinden uzak kentlerinde işlenen bu cinayetler nasıl bu denli benzerlik içermektedir? Yoksa katil tek bir kişi midir? Kendini şeytanın yerine koyan, kendini şeytan sanan biri. Belki de şeytan gerçekten yeryüzüne inmiştir.



9. Olasılıksız
Adam Fawer
A.p.r.i.l Yayıncılık, 2007


Bir sabah, yıllardır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünerek uyandınız. Bir saat sonra, onunla sokakta karşılaştınız. Sizce bu sadece bir tesadüf mü, yoksa çok daha farklı bir anlamı olabilir mi? Siz hiç Loto’da büyük ikramiyeyi kazanmadınız. Ama birileri kazanıyor. Hem de sürekli! Onlar sizden daha mı şanslılar? Şans nedir gerçekten? İçinizde bütün parayı kırmızıya yatırmanız gerektiğini söyleyen bir his var. Bu his bir öngörü müdür? Yoksa daha fazlası mı? Yolda gidiyorsunuz. Kafanızı çevirip yandaki küçük parkta baktınız ve bir anda bu anı daha önce de yaşamış olduğunuzu hissettiniz. Evet, Deja Vu. Sizce nedir Deja Vu; Geçmiş mi, rüya mi yoksa geleceği mi görüyorsunuz? Eğer siz de kontrolün kimde olduğunu merak ediyorsanız, ‘OlasılıkSız’ tam size göre bir roman..



10. The Secret
Rhonda Byrne
Mia (Owo) Basım Yayın, Nisan 2007


Bu sırrın ne olduğunu söyleyemem.Tek söyleyebildiğim varolduğu."(Alexander Graham Bell-Telefonun Mucidi) Çağlar boyu nesilden nesile geçerken, bir çok insan ona göz dikti, onu gizledi, kaybetti, çaldı, büyük paralar karşılığı satın alanlar oldu. Tarihteki en önemli insanların bazıları yüzyıllar kadar eski olan 'Sır'ra vakıf olmuşlardı. Eflatun, Galileo, Beethoven, Edison, Carnegie, Einstein ve diğer mucitler, bilim adamları ile büyük düşünürler 'Sır'rı biliyorlardı; ve şimdi 'Sır' dünyaya açıklanıyor.

'Sır'rı öğrendiğinizde, istediğiniz her şeyi elde etmeyi, yapmayı, ya da istediğiniz her şey olmayı da öğrenmiş olacak; asıl kimliğinizi bulacak ve hayatta sizi bekleyen gerçek ihtişamın ne olduğunu göreceksiniz.

Sizce dünya nüfusunun sadece %1’lik bir kısmını oluşturan bir kesimin tüm maddi gelirin %96'sına sahip olması bir tesadüf mü?

Olağanüstü bir servete sahip olmak ister misiniz? Muhteşem bir malikanede yaşamak ister misiniz?Ömrünüz boyunca hiç sıkıntıya düşmeden bolluk, bereket içinde yaşamak ister misiniz? Ruh eşinizi bulmak ya da huzurlu, mutlu bir evlilik yaşamak ister misiniz?

Peki kendinize sorun. Gerçekten ne, ama ne istersiniz?Amaçlarınıza ulaşmak için bu kitabı kullanmaya başlayabilirsiniz. Yaşamınızdaki herhangi bir şey için bir cevap, bir rehber arıyorsanız, sorunuzu sorun, cevap alacağınıza inanın ve bu kitabı rastgele açın. Açılan sayfada aradığınız cevabı ve tavsiyeyi bulacaksınız.
"Sır tüm olmuşların, olanların ve olacakların cevabıdır." (Ralph Waldo Emerson-Filozof)

Yazar hakkında: Yazar RHONDA BYRNE’da, hepimiz gibi, kendi keşif yolculuğunu yapıyordu. Yolculuğu sırasında, 'Sır'rı dünyaya kazandırmak, ve bu vizyon sayesinde milyonlarca insana mutluluk getirmek için, yazarlar, öğretmenler, film yapımcıları, tasarımcılar ve yayıncılardan oluşan muhteşem bir ekibi bir araya getirdi.

Kitaba katkıda bulunanlar şöyle:John Assaraf, Michael Bernard Beckwith, Lee Brower, Jack Canfield, Dr.John F. Demartini, Marie Diamond, Mike Dooley, Bob Doyle, Hale Dwoskin, Morris Goodman, Dr.John Gray, Dr.John Hagelin, Bill Harris, Dr. Ben Johnson, Loral Langemeier, Lisa Nichols, Bob Proctor, James
 

Etiketler
Ynt: Çok Okunan Kitaplar - Gündemdekiler

KASIM AYI EN ÇOK SATAN KİTAPLAR LİSTESİ



1. Siyah Süt
Elif Şafak
Doğan Kitapçılık, Kasım 2007


Bu kitap okunur okunmaz unutulmak için yazıldı. Suya yazı yazar gibi...
Siyap Süt kadınlığın, kadınların hayatının kasvetli ve karanlık ama son tahlilde geçici bir dönemiyle ilgili. Birdenbire gelen ve geldiği gibi hızla dalgalar halinde çekile çekile giden bir haletiruhiye burada incelenen. Bu haliyle elinizde tuttuğunuz kitap bir nevi tanıklık.
Otobiyografik bir roman.
(...) Annelik dünyanın en yaşanılası, en muhteşem lütuflarından biri; güzel ki hemde nasıl. Aldığı tüm övgüleri fazlasıyla hak edaiyor.
Öyleyse benzersiz, öylesine kıymetli... aynı zamanda çetrefil, karmaşık ve kimi zaman hayli ağır.
"Siyah Süt, cesur, şaşırtıcı, tılsımlı bir roman: Bunca kötülük ortasında, bize umut veriyor Elif Şafak, dayanabilmek, direnebilmek ve sonra hayata, bir mucize gibi, yeniden başlayabilmek için."

"Siyah Süt, cesur, şaşırtıcı, tılsımlı bir roman: Bunca kötülüğün ortasında, bize umut veriyor Elif Şafak, dayanabilmek, direnebilmek ve sonra hayata, bir mucize gibi, yeniden başlayabilmek için."
- Selim İleri



2. Veda
Ayşe Kulin
Everest Yayınları, Ekim 2007


Osmanlı’nın son günleri…Eli kolu bağlanmış bir padişah…İşgal altında bir İstanbul…Ve… Esir şehirde bir konak…

Ayşe Kulin, Osmanlı İmparatorluğu'nun son günlerinde, işgal altındaki İstanbul'da bir konakta yaşananları anlatıyor bu kez. Son Maliye Nazırı ve ailesi aracılığıyla o dönemin resmini çizen Veda, çökmekte olan bir tarih ile yeni bir gelecek arayan Milliciler arasında sıkışan o dönem Osmanlı aydınının da öyküsünü dile getiriyor.Ayşe Kulin'in her zamanki ustalıklı ve sürükleyici üslubu ile okurlarının elinden bırakamayacakları bir kitap bu. Günümüz Türk edebiyatında neredeyse eşsiz olan, biyografik veriler ile roman tekniğini birleştirmekteki ustalığını bir kez daha sergileyen Kulin, bu kez bir İstanbul öyküsü bir imparatorluk tarihini birlikte ele alıyor.



3. Suskunlar
İhsan Oktay Anar
İletişim Yayıncılık, Ekim 2007


Eflâtun rengi hayaller kuran bir "suskun"un sözleridir, bu roman. İşittiğini gören, gördüğünü dinleyen, dinlediğini sessizliğin büyüsüyle sırlayan ve tüm bunların görkemini hikâye eden bir adamın alçakgönüllü dünyasına misafir olacaksınız, satırlar akıp giderken. O ise, muzip bir tebessümle size eşlik edecek, sessizce... Sayfaları birer birer tüketirken, benzersiz erguvanî düşlerin "gerçekliği"nde semâ edeceksiniz ve bu düşlerden âdeta başınız dönecek. Hayat kadar gerçek, düş kadar inanılmaz bu dünyanın tüm kahramanlarının seslerini duyacak, nefeslerini hissedeceksiniz. Çünkü Suskunlar, sessizliğin olduğu kadar, seslerin ve sözlerin, yani musikînin romanıdır. Sonsuzluğun derin sessizliğinin "nefesini üfleyen" ve ona "can veren" bir adamın hayallerinin ete kemiğe bürünmüş kahramanları, en az sizler kadar gerçektir; ya da siz, en az onlar kadar bir düş ürünü... Bağdasar, Kirkor, Dâvut, Kalın Musa, İbrahim Dede Efendi, Rafael, Tağut, Veysel Bey ve diğerleri... Onlar, sessizliğin evreninden İhsan Oktay Anar'ın düş dünyasına duhûl ederek suskunluklarını bozmuşlardır.Bir meczûp aşkı tattı, bir âşıksa aşkına şarkılar yazıp ruhunu maviyle bezedi; diğeri, kaybolduğu dünyada bir sesin peşine düşerek kendini buldu. Nevâ, belki de, herkesin âşık olduğu bir kadının pür hayâliydi. Hayâlet avcısı, kendi ruhunu yakalamaya çalıştı. Zâhir ve Bâtın ise, zıtlıkların muhteşem birliğinde denge bulan iki ayrı gücün cisimleşmiş hâliydi.Suskunlar'ı okuduktan sonra aynaya bakmak, yansıyan aksinizde gerçeği görmek, gördüğünüzü işitmek ve duyduklarınızla sağırlaşıp susmak isteyeceksiniz. Sayfalar tükenip bittiğinde, kim bilir, belki de "Suskunlar"dan biri olacaksınız...



4. Sevdalım Hayat
Zülfü Livaneli
Remzi Kitabevi, Ekim 2007


Tartışma yaratacak 'anılar denizi'Zülfü Livaneli'nin, Mutluluk ve Leyla'nın Evi adlı çok satan kitaplarının ardından beklenen anlatısı çıkıyor.Bir dönemin siyaset ve sanat olaylarına ışık tutacak, her kuşaktan insanlar arasında ilgi uyandıracak anı ve değerlendirmeleri kapsayan roman tadındaki bu kitapta, okuma serüveni peşindeki bir çocuğun düşleri, hücrelere kapatılan ve sürgünlere mahkûm edilen bir aydının serüveni anlatılıyor.



5. Yedi Kapılı Kırk Oda
Murathan Mungan
Metis Yayıncılık, Ekim 2007


Murathan Mungan'ın Kırk Oda kitabı ilk kez 1987'de yayımlanmıştı. Yazar daha o sıralar, zaman içinde kırk öyküden oluşacak bir büyük toplama çalıştığını söylüyordu. 1999'da Üç Aynalı Kırk Oda, ilk kitaptan tam yirmi yıl sonra şimdi de Yedi Kapılı Kırk Oda geldi. Kitapta yedi öykü yer alıyor: "Dumrul ile Azrail", "Kan Kalesi", "Robenson ile Cruose", "Mavisakal", "Hamlet ile Hitler", "Wagner Körfezi", "Güvercin Gömleği". Varoluşun, kendini var etmenin yedi kapısına işaret etmeyi, giz düşürmeyi amaçlayan bu öyküler, Murathan Mungan'ın sadık okurlarını sevindirecek izlerle dolu.



6. Olasılıksız
Adam Fawer
A.p.r.i.l Yayıncılık, 2007


Bir sabah, yıllardır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünerek uyandınız. Bir saat sonra, onunla sokakta karşılaştınız. Sizce bu sadece bir tesadüf mü, yoksa çok daha farklı bir anlamı olabilir mi? Siz hiç Loto’da büyük ikramiyeyi kazanmadınız. Ama birileri kazanıyor. Hem de sürekli! Onlar sizden daha mı şanslılar? Şans nedir gerçekten? İçinizde bütün parayı kırmızıya yatırmanız gerektiğini söyleyen bir his var. Bu his bir öngörü müdür? Yoksa daha fazlası mı? Yolda gidiyorsunuz. Kafanızı çevirip yandaki küçük parkta baktınız ve bir anda bu anı daha önce de yaşamış olduğunuzu hissettiniz. Evet, Deja Vu. Sizce nedir Deja Vu; Geçmiş mi, rüya mi yoksa geleceği mi görüyorsunuz? Eğer siz de kontrolün kimde olduğunu merak ediyorsanız, ‘OlasılıkSız’ tam size göre bir roman..



7. Harry Potter ve Ölüm Yadigarları
J. K Rowling
Yapı Kredi Yayınları, Ekim 2007


Yapboz bu kitapla tamamlanıyor!

1997'de ilk kitabı, Harry Potter ve Felsefe Taşı yayımlandığından beri milyonlarca okuyucuyu peşinden sürükleyen Harry Potter dizisi artık sona eriyor. Dizinin yedinci kitabı Harry Potter ve Ölüm Yadigârları D&R mağazalarında satışa sunulmuştur.

Harry Privet Drive'da bekliyor. Voldemort ve onun meşhur yandaşları olmaksızın güvenli bir şekilde oradan uzaklaşırken ona eşlik etmek için Zümrüdüanka Yoldaşlığı geliyor - tabi eğer yapabilirlerse. Ama ya sonra Harry ne yapacak? Dumbledore'un ona bıraktığı önemli ve imkansız gibi görünen görevi nasıl yerine getirecek?

Harry, karanlık, tehlikeli ve imkansız gibi görünen bir görev üstlendi: Voldemort'un geriye kalan Hortkuluklarını bulmak ve onları yok etmek. Harry hiç bu kadar yalnız hissetmemiş ya da gölgelerle dolu bir gelecekle yüzleşmemişti. Ama Harry görevini tamamlamak için bir şekilde içindeki gücü bulmak zorunda. Kovuk'un sıcaklığını, güvenini ve arkadaşlığını geride bırakıp, korkmadan ya da tereddüt etmeden kendisi için planlanmış olan yolu izlemeli.Harry Potter serisinin yedinci ve son bölümünde, J.K. Rowling, sabırsızlıkla beklenen pek çok soruyu cevaplamak için muhteşem sır perdesini kaldırıyor. Büyüleyici, zengin olay örgüsü, nefes kesici kıvrım ve dönüşler, kitapları tekrar, tekrar ve tekrar okunacak olan yazarın hikaye anlatıcığında bir kraliçe olduğunu doğruluyor.



8. Kayıp Söz
Oya Baydar
Can Yayınları, Ekim 2007


Artık yazamaz olmuş, sözü yitirmiş bir yazar. Kendisine dayatılan başarı ölçütlerini reddedip, dünyayı saran şiddetten kaçmak için uzak adalara sığınan tutkulu bir bilim kadını ve oğulları. Destanların çağrısı ve ezilmişliğin isyanıyla çıktığı dağların şiddetinden kaçan bir Kürt genci. Töreden kaçan gencecik bir kız. Bir itirafçı. İstanbul'da, bir canlı bombanın kör saldırısında parçaları dört bir yana dağılan bir yabancı. Güneydoğu'da bir şehir, özel bir kadın, özel bir yaşam. Norveç'te küçücük bir ada, hiç gelmeyecek masal prensesi annesini bekleyen bir çocuk.Şiddet nerede başlar? Laboratuvarda deney hayvanlarını keserken mi, savaşta ölürken, öldürürken mi? Çocuğuna kendi değerlerini dayatırken mi, insanın acısının fotoğrafını çekerken mi? Töreyi uygularken mi, sevişirken mi, yoksa yabancıyı ötekileştirirken mi?Bir söz arıyordu: kaynağı kurumuş, yitik sözü. Bir ses duydu: "Zarok Kuştin! Çocuğu öldürdüler!" Çığlığın peşine takıldı, uzaklara gitti, insana ulaştı ve sözü buldu.Oya Baydar'ın yeni yapıtı Kayıp Söz'de, roman, insanla ve vicdanla buluşuyor.



9. Benimle Oynar mısın Anne: 365 Eğitici Çocuk Oyunu
Ali Çankırlı
Timaş Yayınları, Ekim 2007


Oyun, okul öncesi çocuğun en aktif öğrenme mekanizmasıdır. Aynı zamanda eğitimcilerin çok önem verdiği 'deneme-yanılma' aktivitesini de sağladığı için çocuğun kendi yeteneklerini keşfetmesine öncülük eder.
Bu kitap çocuklarınıza el becerileri kazandırmak ve öğrenme yeteneklerini geliştirmek için ne yapmanız gerektiğini oyun örnekleriyle anlatıyor.



10. Şeytan Yemini
Jean-Christophe Grange
Doğan Kitapçılık, Ağustos 2007


Jean-Christophe Grangé’nin yeni romanı Şeytan Yemini yılın kitabı olacak.Birbirinin benzeri cinayetler işlenmektedir. Bu cinayetlerin ortak noktaları, katillerinin öldükten sonra hayata döndürülmüş ve uzun süre komada kalmış insanlar olmasıdır. Öldürülen kişiler de, onların komaya girmesine sebep olan kişilerdir. Bir tür intikam cinayetleridir bunlar. Ancak bu kişiler gerçekten katil midir? Yoksa sadece verilen emirleri uygulayan birer piyon mudurlar? Avrupa’nın birbirinden uzak kentlerinde işlenen bu cinayetler nasıl bu denli benzerlik içermektedir? Yoksa katil tek bir kişi midir? Kendini şeytanın yerine koyan, kendini şeytan sanan biri. Belki de şeytan gerçekten yeryüzüne inmiştir.
 

Ynt: En Çok Satan Kitaplar - Gündemdekiler

ARALIK AYI EN ÇOK SATAN KİTAPLAR LİSTESİ



1. Siyah Süt: Yeni Başlayanlar İçin Postpartum Depresyon
Elif Şafak
Doğan Kitapçılık, Kasım 2007


Bu kitap okunur okunmaz unutulmak için yazıldı. Suya yazı yazar gibi...
Siyap Süt kadınlığın, kadınların hayatının kasvetli ve karanlık ama son tahlilde geçici bir dönemiyle ilgili. Birdenbire gelen ve geldiği gibi hızla dalgalar halinde çekile çekile giden bir haletiruhiye burada incelenen. Bu haliyle elinizde tuttuğunuz kitap bir nevi tanıklık.
Otobiyografik bir roman.
(...) Annelik dünyanın en yaşanılası, en muhteşem lütuflarından biri; güzel ki hem de nasıl. Aldığı tüm övgüleri fazlasıyla hak ediyor.
Öyleyse benzersiz, öylesine kıymetli... Aynı zamanda çetrefil, karmaşık ve kimi zaman hayli ağır.
"Siyah Süt, cesur, şaşırtıcı, tılsımlı bir roman: Bunca kötülük ortasında, bize umut veriyor Elif Şafak, dayanabilmek, direnebilmek ve sonra hayata, bir mucize gibi, yeniden başlayabilmek için."

"Siyah Süt, cesur, şaşırtıcı, tılsımlı bir roman: Bunca kötülüğün ortasında, bize umut veriyor Elif Şafak, dayanabilmek, direnebilmek ve sonra hayata, bir mucize gibi, yeniden başlayabilmek için."
- Selim İleri



2. Suskunlar
İhsan Oktay Anar
İletişim Yayıncılık, Ekim 2007


Eflâtun rengi hayaller kuran bir "suskun"un sözleridir, bu roman. İşittiğini gören, gördüğünü dinleyen, dinlediğini sessizliğin büyüsüyle sırlayan ve tüm bunların görkemini hikâye eden bir adamın alçakgönüllü dünyasına misafir olacaksınız, satırlar akıp giderken. O ise, muzip bir tebessümle size eşlik edecek, sessizce... Sayfaları birer birer tüketirken, benzersiz erguvanî düşlerin "gerçekliği"nde sema edeceksiniz ve bu düşlerden âdeta başınız dönecek. Hayat kadar gerçek, düş kadar inanılmaz bu dünyanın tüm kahramanlarının seslerini duyacak, nefeslerini hissedeceksiniz. Çünkü Suskunlar, sessizliğin olduğu kadar, seslerin ve sözlerin, yani musikinin romanıdır. Sonsuzluğun derin sessizliğinin "nefesini üfleyen" ve ona "can veren" bir adamın hayallerinin ete kemiğe bürünmüş kahramanları, en az sizler kadar gerçektir; ya da siz, en az onlar kadar bir düş ürünü... Bağdasar, Kirkor, Dâvut, Kalın Musa, İbrahim Dede Efendi, Rafael, Tağut, Veysel Bey ve diğerleri... Onlar, sessizliğin evreninden İhsan Oktay Anar'ın düş dünyasına duhûl ederek suskunluklarını bozmuşlardır. Bir meczûp aşkı tattı, bir âşıksa aşkına şarkılar yazıp ruhunu maviyle bezedi; diğeri, kaybolduğu dünyada bir sesin peşine düşerek kendini buldu. Nevâ, belki de, herkesin âşık olduğu bir kadının pür hayâliydi. Hayâlet avcısı, kendi ruhunu yakalamaya çalıştı. Zâhir ve Bâtın ise, zıtlıkların muhteşem birliğinde denge bulan iki ayrı gücün cisimleşmiş haliydi. Suskunlar'ı okuduktan sonra aynaya bakmak, yansıyan aksinizde gerçeği görmek, gördüğünüzü işitmek ve duyduklarınızla sağırlaşıp susmak isteyeceksiniz. Sayfalar tükenip bittiğinde, kim bilir, belki de "Suskunlar"dan biri olacaksınız...



3. Ajanda 2008 Yaratıcı Direniş
Başak Ertür, Müge G. Sökmen, Emine Bora
Metis Yayınları, Aralık 2007


Metis okurlarının beğeni ve ilgilerinin sonucu artık gelenekselleşen Metis Ajandası kitapçılarda yerini aldı. Ajanda'nın bu yılki teması "Yaratıcı Direniş".Kendilerini gerçekçi olarak adlandıranların, reel politikacıların, strateji uzmanlarının, siyaseti halka bırakılmayacak kadar önemli addedenlerin dünyamızı ne hale soktuklarına bakınca, imkânsızı istemenin aciliyetini daha fazla anlıyoruz. Yirmi birinci yüzyıl karanlık yüzünü şimdiden belli etti. Şirket küreselleşmesi yandaşları dünyayı doludizgin tahrip ederken, topyekûn mahvımızı da hazırlıyorlar. İnsanlığın en güzel erdemlerini içlerinde barındıranların sesleri ise, açık/örtük ideolojik baskılarla, şirket çıkarlarının borazanı medyanın çarpıtmalarıyla, savaş tacirlerinin kışkırtmalarıyla iyice duyulmaz kılınıyor, siyaset yapma imkânları tümüyle yok edilmeye çalışılıyor. Bu nedenle bu yılki ajandamızı "zalimlere karşı, hayal gücü el ele" diyenlere, kıstırılmışlık duygusundan yaratıcılık, çaresizlikten ümit üretenlere ayırdık. Çünkü bizce, Raymond Williams'ın dediği gibi, "Gerçek radikallik, umutsuzluğu ikna edici bir şekilde açıklamakla değil, umudu mümkün kılmakla olur.

"Umudu mümkün kılanlara selam!”



4. Tanrı Yanılgısı
Richard Dawkins (İngiliz Galaxy Kitap Ödülü Sahibi 2007 Yılın Yazarı)
Kuzey Yayınları, Haziran 2007


Uluslararası Bestseller 6 Aydan Fazla New York Times Bestseller

Heyecanlı ve neşeli bir kitap. Dawkins, kuvvetli tezlerinin tüm gücüyle kükreyerek geliyor...
Joan Bakewell, Guardian

Herkesin okuması gereken bir eser. Ateistler Dawkins'in keskin zekasına ve sivri mizahına bayılacaklar.
the Economist

Dawkins tezlerini sergilemek için tüm gücünü ortaya koyuyor.
...canlı ve oldukça okunaklı.
Sunday Times

Bu cesur ve önemli bir kitap.
Desmond Morris

Ateşli, akıllıca, eğlenceli, moral verici ve hepsinin ötesinde ölümcül derecede gerekli...
Daily Express

Tam zamanında, Ateizm üzerinde coşkulu ve çok parlak bir polemik

Yayınlandığı ilk günden itibaren Amerika, Kanada ve İngiltere listelerinden inmeyen, çok tartışma yaratan bu eser üzerinden çok kısa bir zaman geçmesine rağmen kitap hakkında birçok yanıt niteliği taşıyan kitap yayımlandı bile. Daha önce insan davranışları, canlılar ve genetik hakkında çok ilginç çalışmaları olan Richard Dawkins'in bu eseri yurtdışında olduğu kadar Türkiye'de de ses getirecek gibi görünüyor.



5. Veda
Ayşe Kulin
Everest Yayınları, Ekim 2007


Osmanlı’nın son günleri…Eli kolu bağlanmış bir padişah…İşgal altında bir İstanbul…Ve… Esir şehirde bir konak…

Ayşe Kulin, Osmanlı İmparatorluğu'nun son günlerinde, işgal altındaki İstanbul'da bir konakta yaşananları anlatıyor bu kez. Son Maliye Nazırı ve ailesi aracılığıyla o dönemin resmini çizen Veda, çökmekte olan bir tarih ile yeni bir gelecek arayan Milliciler arasında sıkışan o dönem Osmanlı aydınının da öyküsünü dile getiriyor.Ayşe Kulin'in her zamanki ustalıklı ve sürükleyici üslubu ile okurlarının elinden bırakamayacakları bir kitap bu. Günümüz Türk edebiyatında neredeyse eşsiz olan, biyografik veriler ile roman tekniğini birleştirmekteki ustalığını bir kez daha sergileyen Kulin, bu kez bir İstanbul öyküsü bir imparatorluk tarihini birlikte ele alıyor.



6. Sevdalım Hayat
Zülfü Livaneli
Remzi Kitabevi, Ekim 2007


Tartışma yaratacak 'anılar denizi'Zülfü Livaneli'nin, Mutluluk ve Leyla'nın Evi adlı çok satan kitaplarının ardından beklenen anlatısı çıkıyor.Bir dönemin siyaset ve sanat olaylarına ışık tutacak, her kuşaktan insanlar arasında ilgi uyandıracak anı ve değerlendirmeleri kapsayan roman tadındaki bu kitapta, okuma serüveni peşindeki bir çocuğun düşleri, hücrelere kapatılan ve sürgünlere mahkûm edilen bir aydının serüveni anlatılıyor.



7. Yedi Kapılı Kırk Oda
Murathan Mungan
Metis Yayıncılık, Ekim 2007


Murathan Mungan'ın Kırk Oda kitabı ilk kez 1987'de yayımlanmıştı. Yazar daha o sıralar, zaman içinde kırk öyküden oluşacak bir büyük toplama çalıştığını söylüyordu. 1999'da Üç Aynalı Kırk Oda, ilk kitaptan tam yirmi yıl sonra şimdi de Yedi Kapılı Kırk Oda geldi. Kitapta yedi öykü yer alıyor: "Dumrul ile Azrail", "Kan Kalesi", "Robenson ile Cruose", "Mavisakal", "Hamlet ile Hitler", "Wagner Körfezi", "Güvercin Gömleği". Varoluşun, kendini var etmenin yedi kapısına işaret etmeyi, giz düşürmeyi amaçlayan bu öyküler, Murathan Mungan'ın sadık okurlarını sevindirecek izlerle dolu.



8. Olasılıksız
Adam Fawer
A.p.r.i.l Yayıncılık, 2007


Bir sabah, yıllardır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünerek uyandınız. Bir saat sonra, onunla sokakta karşılaştınız. Sizce bu sadece bir tesadüf mü, yoksa çok daha farklı bir anlamı olabilir mi? Siz hiç Loto’da büyük ikramiyeyi kazanmadınız. Ama birileri kazanıyor. Hem de sürekli! Onlar sizden daha mı şanslılar? Şans nedir gerçekten? İçinizde bütün parayı kırmızıya yatırmanız gerektiğini söyleyen bir his var. Bu his bir öngörü müdür? Yoksa daha fazlası mı? Yolda gidiyorsunuz. Kafanızı çevirip yandaki küçük parkta baktınız ve bir anda bu anı daha önce de yaşamış olduğunuzu hissettiniz. Evet, Deja Vu. Sizce nedir Deja Vu; Geçmiş mi, rüya mi yoksa geleceği mi görüyorsunuz? Eğer siz de kontrolün kimde olduğunu merak ediyorsanız, ‘OlasılıkSız’ tam size göre bir roman..



9. Görmek ve Fark Etmek
Alain de Botton
Sel Yayıncılık, Ekim 2007


Modern toplumun yalnız, hüzünlü, mutsuz insanları, hayatlarını değiştirmek için yazarlardan, ressamlardan, tarihi kişiliklerden ve felsefecilerden yardım alabilirler. Flaubert iç sıkıntısına iyi gelebilir, Peter de Hooch sıradan hayatı sevdirebilir, Louis-Philippe mizahın gücünü öğretebilir, Aristo çalışmanın sefaletini anlatabilir.

Alain de Botton Görmek ve Fark Etmek' te okurları edebiyat, resim, felsefe ve tarihin ilginç labirentlerinde bilgilendirici ve keyifli bir yolculuğa çıkarıyor. Sıkıcı kentlerin büyüleyiciliğinden yalnız erkeklerin ruh hallerine, hayvanat bahçesinin güzelliğinden yazma sıkıntısına uzanan bu yolculukta okurlar en gizli duygu ve düşünceleriyle karşılaşarak kendilerini buluyorlar.



10. NTV 2007 Almanak: Türkiye’de ve Dünya’da Fotoğraflarla Bir Yıl
Kolektif
NTV Yayınları, Aralık 2007


NTV 2007 Almanağı, geçen bir yılın Türkiye'sinin ve dünyasının bir resmini sunmayı amaçlıyor. NTV 2007 almanağı, anlatımcı bir dille ele alınan yazıların ve çarpıcı fotoğrafların yanı sıra bir dizi önemli yazıya da yer veriyor:Avrupa Birliği Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana, AB açısından 2007'yi değerlendirdi ve 2008 için önceliklerini yazdı.AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, ve AB Parlamentosu'nun Türkiye raportörü Ria Oomen-Ruijten Türkiye-AB ilişkilerini iki ayrı perspektiften yazdı.Rus siyaset bilimci Boris Kagarlitski, Rusya'nın dünya sahnesindeki rolünü ve Putin'in hamlelerini değerlendirdi.Suriyeli siyaset bilimci Sami Moubayed, Arap dünyasının demokrasiyle imtihanını irdeledi.Eski Yunanistan Dışişleri Bakanı ve PASOK lideri Yorgo Papandreu, arkadaşı İsmail Cem'in; Murat Karayalçın, Cumhuriyet tarihinin belki de en değişik siyaset adamını, Erdal İnönü'nün,Prof. İlhan Tekeli, değişimin sosyoloğu Prof. Mübeccel Kıray'ın ardından;Sevin Okyay, sinemanın kurucu babaları Ingmar Bergman ve Michelangelo Antonioni'nin ardından yazdı.
 

Ynt: En Çok Satan Kitaplar - Gündemdekiler

the secret okudum saçma kitap herşeyi kafanda bitirmen gerektiğini ve herşeye olumlu bakmanı anlatıyor...
 

Ynt: En Çok Satan Kitaplar - Gündemdekiler

OCAK AYI EN ÇOK SATAN KİTAPLAR LİSTESİ



1. Siyah Süt: Yeni Başlayanlar İçin Postpartum Depresyon
Elif Şafak
Doğan Kitapçılık, Kasım 2007


Bu kitap okunur okunmaz unutulmak için yazıldı. Suya yazı yazar gibi...
Siyap Süt kadınlığın, kadınların hayatının kasvetli ve karanlık ama son tahlilde geçici bir dönemiyle ilgili. Birdenbire gelen ve geldiği gibi hızla dalgalar halinde çekile çekile giden bir haletiruhiye burada incelenen. Bu haliyle elinizde tuttuğunuz kitap bir nevi tanıklık.
Otobiyografik bir roman.
(...) Annelik dünyanın en yaşanılası, en muhteşem lütuflarından biri; güzel ki hem de nasıl. Aldığı tüm övgüleri fazlasıyla hak ediyor.
Öyleyse benzersiz, öylesine kıymetli... Aynı zamanda çetrefil, karmaşık ve kimi zaman hayli ağır.
"Siyah Süt, cesur, şaşırtıcı, tılsımlı bir roman: Bunca kötülük ortasında, bize umut veriyor Elif Şafak, dayanabilmek, direnebilmek ve sonra hayata, bir mucize gibi, yeniden başlayabilmek için."

"Siyah Süt, cesur, şaşırtıcı, tılsımlı bir roman: Bunca kötülüğün ortasında, bize umut veriyor Elif Şafak, dayanabilmek, direnebilmek ve sonra hayata, bir mucize gibi, yeniden başlayabilmek için."
- Selim İleri




2. Olasılıksız
Adam Fawer
A.p.r.i.l Yayıncılık, 2007


Bir sabah, yıllardır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünerek uyandınız. Bir saat sonra, onunla sokakta karşılaştınız. Sizce bu sadece bir tesadüf mü, yoksa çok daha farklı bir anlamı olabilir mi? Siz hiç Loto’da büyük ikramiyeyi kazanmadınız. Ama birileri kazanıyor. Hem de sürekli! Onlar sizden daha mı şanslılar? Şans nedir gerçekten? İçinizde bütün parayı kırmızıya yatırmanız gerektiğini söyleyen bir his var. Bu his bir öngörü müdür? Yoksa daha fazlası mı? Yolda gidiyorsunuz. Kafanızı çevirip yandaki küçük parkta baktınız ve bir anda bu anı daha önce de yaşamış olduğunuzu hissettiniz. Evet, Deja Vu. Sizce nedir Deja Vu; Geçmiş mi, rüya mi yoksa geleceği mi görüyorsunuz? Eğer siz de kontrolün kimde olduğunu merak ediyorsanız, ‘OlasılıkSız’ tam size göre bir roman..




3. Suskunlar
İhsan Oktay Anar
İletişim Yayıncılık, Ekim 2007


Eflâtun rengi hayaller kuran bir "suskun"un sözleridir, bu roman. İşittiğini gören, gördüğünü dinleyen, dinlediğini sessizliğin büyüsüyle sırlayan ve tüm bunların görkemini hikâye eden bir adamın alçakgönüllü dünyasına misafir olacaksınız, satırlar akıp giderken. O ise, muzip bir tebessümle size eşlik edecek, sessizce... Sayfaları birer birer tüketirken, benzersiz erguvanî düşlerin "gerçekliği"nde sema edeceksiniz ve bu düşlerden âdeta başınız dönecek. Hayat kadar gerçek, düş kadar inanılmaz bu dünyanın tüm kahramanlarının seslerini duyacak, nefeslerini hissedeceksiniz. Çünkü Suskunlar, sessizliğin olduğu kadar, seslerin ve sözlerin, yani musikinin romanıdır. Sonsuzluğun derin sessizliğinin "nefesini üfleyen" ve ona "can veren" bir adamın hayallerinin ete kemiğe bürünmüş kahramanları, en az sizler kadar gerçektir; ya da siz, en az onlar kadar bir düş ürünü... Bağdasar, Kirkor, Dâvut, Kalın Musa, İbrahim Dede Efendi, Rafael, Tağut, Veysel Bey ve diğerleri... Onlar, sessizliğin evreninden İhsan Oktay Anar'ın düş dünyasına duhûl ederek suskunluklarını bozmuşlardır. Bir meczûp aşkı tattı, bir âşıksa aşkına şarkılar yazıp ruhunu maviyle bezedi; diğeri, kaybolduğu dünyada bir sesin peşine düşerek kendini buldu. Nevâ, belki de, herkesin âşık olduğu bir kadının pür hayâliydi. Hayâlet avcısı, kendi ruhunu yakalamaya çalıştı. Zâhir ve Bâtın ise, zıtlıkların muhteşem birliğinde denge bulan iki ayrı gücün cisimleşmiş haliydi. Suskunlar'ı okuduktan sonra aynaya bakmak, yansıyan aksinizde gerçeği görmek, gördüğünüzü işitmek ve duyduklarınızla sağırlaşıp susmak isteyeceksiniz. Sayfalar tükenip bittiğinde, kim bilir, belki de "Suskunlar"dan biri olacaksınız...




4. Veda
Ayşe Kulin
Everest Yayınları, Ekim 2007


Osmanlı’nın son günleri…Eli kolu bağlanmış bir padişah…İşgal altında bir İstanbul…Ve… Esir şehirde bir konak…

Ayşe Kulin, Osmanlı İmparatorluğu'nun son günlerinde, işgal altındaki İstanbul'da bir konakta yaşananları anlatıyor bu kez. Son Maliye Nazırı ve ailesi aracılığıyla o dönemin resmini çizen Veda, çökmekte olan bir tarih ile yeni bir gelecek arayan Milliciler arasında sıkışan o dönem Osmanlı aydınının da öyküsünü dile getiriyor.Ayşe Kulin'in her zamanki ustalıklı ve sürükleyici üslubu ile okurlarının elinden bırakamayacakları bir kitap bu. Günümüz Türk edebiyatında neredeyse eşsiz olan, biyografik veriler ile roman tekniğini birleştirmekteki ustalığını bir kez daha sergileyen Kulin, bu kez bir İstanbul öyküsü bir imparatorluk tarihini birlikte ele alıyor.




5. Portobello Cadısı
Paulo COELHO
Can Yayınları, Ocak 2008


Gizemli bir kadının öyküsü
Onu yakından tanıyan, belki de hiç tanımayan dostlarının ağzından kim olduğumuzdan emin olmasak da, kendimize karşı her zaman içten olma cesaretini nasıl ediniriz?
Paulo Coelho, yeni romanı Portobello Cadısı'nda bu sorunun yanıtını arıyor. Portobello Cadısı, Athena adlı gizemli bir kadının öyküsünü, onu çok iyi tanıyan ya da hiç tanımayan yakınlarının ağzından anlatıyor.
İnsanlar bir gerçeklik yaratıyorlar, sonra da kendi yarattıkları gerçekliğin kurbanı oluyorlar. Athena işte buna başkaldırdı ve bunun için büyük bir bedel ödedi...
Heron Ryan, gazeteci

Athena, duygularımı biraz olsun göz önüne almadan kullandı ve yönlendirdi beni. Hocamdı, kutsal sırları aktarmayı, aslında hepimizde var olan o bilinmeyen gücü uyandırmayı üstlenmişti. O yabancı denize atıldığımızda, bize yol gösterenlere körü körüne güveniriz, çünkü bizden daha fazla bildiklerine inanırız...
Andrea McCain
Tiyatro Oyuncusu

Athena'nın en büyük sorunu, 21. yüzyılda yaşayan bir 22. yüzyıl kadını olması ve bu gerçeği hiç gizlememesiydi. Bir bedel ödedi mi? Kuşkusuz, ödedi. Ama coşkuyla taşan gerçek benliğini bastırsaydı, çok daha büyük bir bedel ödeyecekti. Durmadan "başkaları ne der" diye kaygılanan, kırgın ve mutsuz biri olacaktı...
Deidre O'Neill, Edda diye biliniyor




6. Tanrı Yanılgısı
Richard Dawkins (İngiliz Galaxy Kitap Ödülü Sahibi 2007 Yılın Yazarı)
Kuzey Yayınları, Haziran 2007


Uluslararası Bestseller 6 Aydan Fazla New York Times Bestseller

Heyecanlı ve neşeli bir kitap. Dawkins, kuvvetli tezlerinin tüm gücüyle kükreyerek geliyor...
Joan Bakewell, Guardian

Herkesin okuması gereken bir eser. Ateistler Dawkins'in keskin zekasına ve sivri mizahına bayılacaklar.
the Economist

Dawkins tezlerini sergilemek için tüm gücünü ortaya koyuyor.
...canlı ve oldukça okunaklı.
Sunday Times

Bu cesur ve önemli bir kitap.
Desmond Morris

Ateşli, akıllıca, eğlenceli, moral verici ve hepsinin ötesinde ölümcül derecede gerekli...
Daily Express

Tam zamanında, Ateizm üzerinde coşkulu ve çok parlak bir polemik

Yayınlandığı ilk günden itibaren Amerika, Kanada ve İngiltere listelerinden inmeyen, çok tartışma yaratan bu eser üzerinden çok kısa bir zaman geçmesine rağmen kitap hakkında birçok yanıt niteliği taşıyan kitap yayımlandı bile. Daha önce insan davranışları, canlılar ve genetik hakkında çok ilginç çalışmaları olan Richard Dawkins'in bu eseri yurtdışında olduğu kadar Türkiye'de de ses getirecek gibi görünüyor.




7. Sevdalım Hayat
Zülfü Livaneli
Remzi Kitabevi, Ekim 2007


Tartışma yaratacak 'anılar denizi'Zülfü Livaneli'nin, Mutluluk ve Leyla'nın Evi adlı çok satan kitaplarının ardından beklenen anlatısı çıkıyor.Bir dönemin siyaset ve sanat olaylarına ışık tutacak, her kuşaktan insanlar arasında ilgi uyandıracak anı ve değerlendirmeleri kapsayan roman tadındaki bu kitapta, okuma serüveni peşindeki bir çocuğun düşleri, hücrelere kapatılan ve sürgünlere mahkûm edilen bir aydının serüveni anlatılıyor.




8. Ecevit ve Gizli Arşivi
Can Dündar, Rıdvan Akar
İmge Kitabevi, Ocak 2008


Oran'daki büro-evin salonunun hemen arkasındaki odanın dört duvarı kütüphaneyle çevriliydi. Kütüphanede raflar...
Raflarda dosyalar...
Dosyalarda mektuplar, yazılar, raporlar...
Kapağını kaldırdığımız her dosya, yakın tarihin bir başka karanlık köşesini aydınlatıyor; okuduğumuz her sayfa, bilmediğimiz bir olaya ışık tutuyordu. Kısa zamanda bunun sadece Ecevit'in değil, Türkiye'nin arşivi olduğunu fark ettik. Orada yazılanlar hepimizin tarihiydi. Bir kısmı tarih olsa da çoğu hâlâ günceldi. Belgeselde ve kitapta kullanmak için izin istedik. Ecevit, izin verdi.
İşte bu kitapla o paha biçilmez arşivin bazı önemli belgeleri kamuoyuna açılıyor; arşivin sahibinin yaşamöyküsüyle birlikte... Büyük çoğunluğu ilk kez yayınlanan bu belgeler, sadece Ecevit'i merak edenlere değil, yakınçağ Türkiye siyasi tarihini inceleyenlere de ışık tutacak nitelikte...




9. Yaşama Yerleşmek: Küçük Şeyler 3
Üstün Dökmen
Remzi Kitabevi, Ocak 2008


Küçük Şeyler dizisinin yeni kitabı…
Bazılarımız bazen dört elle sarılır yaşama…
Fark ederek, hissederek, ânı yaşayarak…
Bazıları ise parmak ucuyla tutar yaşamı…
Prof. Dr. Üstün Dökmen, bu kitabında yaşama yerleşmenin koşullarını anlatıyor.




10. Sırça Tuzak
Nermin Bezmen
Remzi Kitabevi, Aralık 2007


Dışarıdan hayran olunan içi tuzaklarla dolu sırça köşklerin hikâyesi…

Nesillerin birikimiyle büyümüş bir sanayi imparatorluğu ve bu imparatorluğu yöneten son iki nesil aile bireylerinin dışarıdan gıptayla izlenen birlik ve beraberlikleri.

…Ve içlerinden biri; hırslı, kıskanç, megaloman, küstah, yalancı… Ruhsuz varlığını bu imparatorluğa tek başına sahip olmaya adamış ve şeytanıyla buluşmuş bir adam.

Sadece kendini seven, her şeyi herkesten iyi bildiğine, en mükemmel olduğuna inanan bu adamın bilmediği bir şey vardı: İhtiraslar yetenekleri aşınca bundan trajedi doğması kaçınılmazdı ve onun arsız hayalleri, hem dev bir holdingi hem koca bir aileyi çatırdatacaktı.

“Bütün imparatorluklar hazımsızlıktan ölür.” demiş, Napoléon Bonaparte. Bu kitaptaki öykü, Vardar İmparatorluğu'nun ölüm tuzağında birinci perdedir.
 



Ynt: En Çok Satan Kitaplar - Gündemdekiler

ŞUBAT AYI EN ÇOK SATAN KİTAPLAR LİSTESİ



1. Olasılıksız
Adam Fawer
A.p.r.i.l Yayıncılık, 2007


Bir sabah, yıllardır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünerek uyandınız. Bir saat sonra, onunla sokakta karşılaştınız. Sizce bu sadece bir tesadüf mü, yoksa çok daha farklı bir anlamı olabilir mi? Siz hiç Loto’da büyük ikramiyeyi kazanmadınız. Ama birileri kazanıyor. Hem de sürekli! Onlar sizden daha mı şanslılar? Şans nedir gerçekten? İçinizde bütün parayı kırmızıya yatırmanız gerektiğini söyleyen bir his var. Bu his bir öngörü müdür? Yoksa daha fazlası mı? Yolda gidiyorsunuz. Kafanızı çevirip yandaki küçük parkta baktınız ve bir anda bu anı daha önce de yaşamış olduğunuzu hissettiniz. Evet, Deja Vu. Sizce nedir Deja Vu; Geçmiş mi, rüya mi yoksa geleceği mi görüyorsunuz? Eğer siz de kontrolün kimde olduğunu merak ediyorsanız, ‘OlasılıkSız’ tam size göre bir roman..




2. Siyah Süt: Yeni Başlayanlar İçin Postpartum Depresyon
Elif Şafak
Doğan Kitapçılık, Kasım 2007


Bu kitap okunur okunmaz unutulmak için yazıldı. Suya yazı yazar gibi...
Siyap Süt kadınlığın, kadınların hayatının kasvetli ve karanlık ama son tahlilde geçici bir dönemiyle ilgili. Birdenbire gelen ve geldiği gibi hızla dalgalar halinde çekile çekile giden bir haletiruhiye burada incelenen. Bu haliyle elinizde tuttuğunuz kitap bir nevi tanıklık.
Otobiyografik bir roman.
(...) Annelik dünyanın en yaşanılası, en muhteşem lütuflarından biri; güzel ki hem de nasıl. Aldığı tüm övgüleri fazlasıyla hak ediyor.
Öyleyse benzersiz, öylesine kıymetli... Aynı zamanda çetrefil, karmaşık ve kimi zaman hayli ağır.
"Siyah Süt, cesur, şaşırtıcı, tılsımlı bir roman: Bunca kötülük ortasında, bize umut veriyor Elif Şafak, dayanabilmek, direnebilmek ve sonra hayata, bir mucize gibi, yeniden başlayabilmek için."

"Siyah Süt, cesur, şaşırtıcı, tılsımlı bir roman: Bunca kötülüğün ortasında, bize umut veriyor Elif Şafak, dayanabilmek, direnebilmek ve sonra hayata, bir mucize gibi, yeniden başlayabilmek için."
- Selim İleri




3. Suskunlar
İhsan Oktay Anar
İletişim Yayıncılık, Ekim 2007


Eflâtun rengi hayaller kuran bir "suskun"un sözleridir, bu roman. İşittiğini gören, gördüğünü dinleyen, dinlediğini sessizliğin büyüsüyle sırlayan ve tüm bunların görkemini hikâye eden bir adamın alçakgönüllü dünyasına misafir olacaksınız, satırlar akıp giderken. O ise, muzip bir tebessümle size eşlik edecek, sessizce... Sayfaları birer birer tüketirken, benzersiz erguvanî düşlerin "gerçekliği"nde sema edeceksiniz ve bu düşlerden âdeta başınız dönecek. Hayat kadar gerçek, düş kadar inanılmaz bu dünyanın tüm kahramanlarının seslerini duyacak, nefeslerini hissedeceksiniz. Çünkü Suskunlar, sessizliğin olduğu kadar, seslerin ve sözlerin, yani musikinin romanıdır. Sonsuzluğun derin sessizliğinin "nefesini üfleyen" ve ona "can veren" bir adamın hayallerinin ete kemiğe bürünmüş kahramanları, en az sizler kadar gerçektir; ya da siz, en az onlar kadar bir düş ürünü... Bağdasar, Kirkor, Dâvut, Kalın Musa, İbrahim Dede Efendi, Rafael, Tağut, Veysel Bey ve diğerleri... Onlar, sessizliğin evreninden İhsan Oktay Anar'ın düş dünyasına duhûl ederek suskunluklarını bozmuşlardır. Bir meczûp aşkı tattı, bir âşıksa aşkına şarkılar yazıp ruhunu maviyle bezedi; diğeri, kaybolduğu dünyada bir sesin peşine düşerek kendini buldu. Nevâ, belki de, herkesin âşık olduğu bir kadının pür hayâliydi. Hayâlet avcısı, kendi ruhunu yakalamaya çalıştı. Zâhir ve Bâtın ise, zıtlıkların muhteşem birliğinde denge bulan iki ayrı gücün cisimleşmiş haliydi. Suskunlar'ı okuduktan sonra aynaya bakmak, yansıyan aksinizde gerçeği görmek, gördüğünüzü işitmek ve duyduklarınızla sağırlaşıp susmak isteyeceksiniz. Sayfalar tükenip bittiğinde, kim bilir, belki de "Suskunlar"dan biri olacaksınız...




4. Portobello Cadısı
Paulo COELHO
Can Yayınları, Ocak 2008


Gizemli bir kadının öyküsü
Onu yakından tanıyan, belki de hiç tanımayan dostlarının ağzından kim olduğumuzdan emin olmasak da, kendimize karşı her zaman içten olma cesaretini nasıl ediniriz?
Paulo Coelho, yeni romanı Portobello Cadısı'nda bu sorunun yanıtını arıyor. Portobello Cadısı, Athena adlı gizemli bir kadının öyküsünü, onu çok iyi tanıyan ya da hiç tanımayan yakınlarının ağzından anlatıyor.
İnsanlar bir gerçeklik yaratıyorlar, sonra da kendi yarattıkları gerçekliğin kurbanı oluyorlar. Athena işte buna başkaldırdı ve bunun için büyük bir bedel ödedi...
Heron Ryan, Gazeteci

Athena, duygularımı biraz olsun göz önüne almadan kullandı ve yönlendirdi beni. Hocamdı, kutsal sırları aktarmayı, aslında hepimizde var olan o bilinmeyen gücü uyandırmayı üstlenmişti. O yabancı denize atıldığımızda, bize yol gösterenlere körü körüne güveniriz, çünkü bizden daha fazla bildiklerine inanırız...
Andrea McCain
Tiyatro Oyuncusu

Athena'nın en büyük sorunu, 21. yüzyılda yaşayan bir 22. yüzyıl kadını olması ve bu gerçeği hiç gizlememesiydi. Bir bedel ödedi mi? Kuşkusuz, ödedi. Ama coşkuyla taşan gerçek benliğini bastırsaydı, çok daha büyük bir bedel ödeyecekti. Durmadan "başkaları ne der" diye kaygılanan, kırgın ve mutsuz biri olacaktı...
Deidre O'Neill, Edda diye biliniyor.



5. Tanrı Yanılgısı
Richard Dawkins (İngiliz Galaxy Kitap Ödülü Sahibi 2007 Yılın Yazarı)
Kuzey Yayınları, Haziran 2007


Uluslararası Bestseller 6 Aydan Fazla New York Times Bestseller

Heyecanlı ve neşeli bir kitap. Dawkins, kuvvetli tezlerinin tüm gücüyle kükreyerek geliyor...
Joan Bakewell, Guardian

Herkesin okuması gereken bir eser. Ateistler Dawkins'in keskin zekasına ve sivri mizahına bayılacaklar.
the Economist

Dawkins tezlerini sergilemek için tüm gücünü ortaya koyuyor.
...canlı ve oldukça okunaklı.
Sunday Times

Bu cesur ve önemli bir kitap.
Desmond Morris

Ateşli, akıllıca, eğlenceli, moral verici ve hepsinin ötesinde ölümcül derecede gerekli...
Daily Express

Tam zamanında, Ateizm üzerinde coşkulu ve çok parlak bir polemik

Yayınlandığı ilk günden itibaren Amerika, Kanada ve İngiltere listelerinden inmeyen, çok tartışma yaratan bu eser üzerinden çok kısa bir zaman geçmesine rağmen kitap hakkında birçok yanıt niteliği taşıyan kitap yayımlandı bile. Daha önce insan davranışları, canlılar ve genetik hakkında çok ilginç çalışmaları olan Richard Dawkins'in bu eseri yurtdışında olduğu kadar Türkiye'de de ses getirecek gibi görünüyor.




6. Veda
Ayşe Kulin
Everest Yayınları, Ekim 2007


Osmanlı’nın son günleri…Eli kolu bağlanmış bir padişah…İşgal altında bir İstanbul…Ve… Esir şehirde bir konak…

Ayşe Kulin, Osmanlı İmparatorluğu'nun son günlerinde, işgal altındaki İstanbul'da bir konakta yaşananları anlatıyor bu kez. Son Maliye Nazırı ve ailesi aracılığıyla o dönemin resmini çizen Veda, çökmekte olan bir tarih ile yeni bir gelecek arayan Milliciler arasında sıkışan o dönem Osmanlı aydınının da öyküsünü dile getiriyor.Ayşe Kulin'in her zamanki ustalıklı ve sürükleyici üslubu ile okurlarının elinden bırakamayacakları bir kitap bu. Günümüz Türk edebiyatında neredeyse eşsiz olan, biyografik veriler ile roman tekniğini birleştirmekteki ustalığını bir kez daha sergileyen Kulin, bu kez bir İstanbul öyküsü bir imparatorluk tarihini birlikte ele alıyor.




7. Sevdalım Hayat
Zülfü Livaneli
Remzi Kitabevi, Ekim 2007


Tartışma yaratacak 'anılar denizi'Zülfü Livaneli'nin, Mutluluk ve Leyla'nın Evi adlı çok satan kitaplarının ardından beklenen anlatısı çıkıyor.Bir dönemin siyaset ve sanat olaylarına ışık tutacak, her kuşaktan insanlar arasında ilgi uyandıracak anı ve değerlendirmeleri kapsayan roman tadındaki bu kitapta, okuma serüveni peşindeki bir çocuğun düşleri, hücrelere kapatılan ve sürgünlere mahkûm edilen bir aydının serüveni anlatılıyor.




8. İstanbul Sokakları / 101 Yazardan 100 Sokak
Kolektif
Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık (YKY), Şubat 2008


101 yazar 100 sokakta İstanbul'u anlatıyor, okurunun elinden tutup kendi sokağında gezdiriyor. İstanbul sokak sokak, kıyı bucak sırlarını açıyor. Unutulmaz bir "İstanbul hatırası" yaşatan bir kitap: İstanbul Sokakları.
İstanbul'un son yarım yüzyılının kişisel tarihlerle buluştuğu bir kitap İstanbul Sokakları: 100 sokak, 101 insan, 101 anı, 101 hikâyeli bir kitap... Minyatür bir kent: her sokağında bir yazarın dolanıp düş kurduğu 100 sokaklı bir kentte, bir anı-kentte gezinme keyfi yaşatan bir kitap.

Kitabın ilginç özellikleri:
101 yazardan 25'i kadın; en yaşlısı 1925 en genci 1983 doğumlu. 101 sokaktan 35'i Anadolu yakasında. Memet Fuat'ın kendi sokağını "yapmış" olması, farklı semtlerde, farklı yakalarda da olsa kimi sokakların garip benzerlikleri, isim değişiklikleri dikkati çekiyor. Cağaloğlu'ndaki "Çatalçeşme Sokağı"nda iki yazarın buluşmasıysa kitabın çatallandığı nokta: "101 Yazardan 100 Sokak" o yüzden.
Yitirdiğimiz yazarlarla sokaklar da bu kitapta

101 yazardan 5'ini yitirdik: Memet Fuat (2002), Muzaffer Buyrukçu (2006), Cenk Koyuncu (2006), Samih Rifat (2007), Erhan Bener (2007). Bir de bugün yerinde yeller esen sokaklar var, belediyelerin türlü nedenlerle yok ettikleri; onların acı sonu diğerlerini de ürkütüyor kuşkusuz.
101 yazar elinizden tutup kendi sokağına, kim bilir kaç yapıtını kurup düşlediği yere götürecek sizi. İstanbul yine parıltılar saçacak... İyi kötü sırlarını, sokak sokak, kıyı bucak ama 101 kalemden okumuş olacaksınız, her sokağı bir ömür İstanbul'un.




9. Yaşama Yerleşmek: Küçük Şeyler 3
Üstün Dökmen
Remzi Kitabevi, Ocak 2008


Küçük Şeyler dizisinin yeni kitabı…
Bazılarımız bazen dört elle sarılır yaşama…
Fark ederek, hissederek, ânı yaşayarak…
Bazıları ise parmak ucuyla tutar yaşamı…
Prof. Dr. Üstün Dökmen, bu kitabında yaşama yerleşmenin koşullarını anlatıyor.




10. Gümüş Yıldönümü
Maeve BINCHY
Doğan Kitapçılık, Şubat 2008


Anne babalarının evliliklerinin gümüş yıldönümünü kutlamaya hazırlanan bir ailenin hikâyesi...
Deirdre ve Desmond Doyle çifti evliliklerinin 25. yıl dönümünü kutlarken pürüzsüz sandıkları ya da öyle olmasını diledikleri evliliklerinin gerçekleriyle de yüzleşirler. Aile ve dostları bir araya geldiğinde ortaya dökülen sırlar, Doyle ailesini dağıtacak mı yoksa onları birbirine daha mı çok kenetleyecek?