BEYAZ MARTI Adriyatik Yollarında

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan mdr Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 804
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 151,652
Ynt: BEYAZ MARTI Adriyatik Yollarında

..

Kaldıgımız yerden devam.

Bir video da 2.etaptan.
http://www.youtube.com/watch?v=e2uLgWHIidQ&feature=plcp

ilk etap bitti.Tekne ile karşıya geçmek için bekledik.Biraz uzun süren bir yolculuk sonrası 2.etaba bence ilkinden de daha güzel yorucu bir etaba geçtik.Burasının uzunlugu 7-8 km vardı..





 

Etiketler






Ynt: BEYAZ MARTI Adriyatik Yollarında

..

Bu etapta o kadar güzel enstanteneler çıkıyor ki karşınıza..."Bu en güzeli idi.." diyorsunuz..Seyretmeye koyuluyorsunuz..Biraz daha ilerde ondan da güzeli çıkıyor..Yani tam bir beyin dumura ugrama hali.. ;D ;D ;D





 




Ynt: BEYAZ MARTI Adriyatik Yollarında

mayıstosböce' Alıntı:
3-4 gün ara verip okumak da güzelmiş 2 film birden gibi oldu.Çok güzel kareler olmuş hdr lerde hoş olmuş elinize sağlık.
Ben geçenlerde okumaya 4 gün ara vermiştim. Geri dönüp baktığımda 11 sayfa ilerlemiş okuyarak aradaki farkı kapatmaya çalışırken göbeğim çatladı ;D Ben okurken zorlandım, yazarlar nasıl zorlanıyorlardır kimbilir Kolaylıklar dilerim.
 



Ynt: BEYAZ MARTI Adriyatik Yollarında

Hakan bey merhaba,

Hafta sonu inşallah kampta geri kalanını okumasanızda anlatırım..Telafi ederiz.. ;D ;D

Haklısınız..Yazmak ..gezmekten,foto çekmekten daha zor..

 

Ynt: BEYAZ MARTI Adriyatik Yollarında

..


Plitvice lakes de magaralar da var..o kısma meraklılar derin ve zahmetli olan parkura girerek bu seyir zevklerini gideriyorlardı.







 



Ynt: BEYAZ MARTI Adriyatik Yollarında

Evet konuyu biraz da Peliş ele alsın

Plitvice lakeden çıktıktan sonra uzun bir süre navigasyonumuzla uğraştık. Adını benim koymuş olduğum navigasyon Elif, sürekli bizi yanlış yola sevkediyordu. yaklaşık yarım saat bu problemle uğraştıktan sonra bir markete uğrayıp yemek için ekmek ve bir kaç bir şey daha aldık.

Navigasyonun yönlendirdiği yol başta babam olmak üzere hiçbirimize mantıklı gelmediği için orada çalışan bir bayana, rotamız olan Rijeka'nın ne tarafta olduğunu sorduk.
Bize tam tersi yönünü işaret etti ve navigasyona işaretlememiz için koordinatlar ve bir iki tane şehir ismi verdi. Arabaya dönünce navigasyonu ayarlayıp geri döndük.

Ana yola çıkarken bir yandan da ben arkada masada büyük haritamızdan teker teker karşılaştığımız şehir ve küçük kasabaların ismini takip ediyordum.
İtiraf etmeliyim ki harita okuma becerilerimin tavan yaptığı bir gezi oldu

Yolu elimize aldığımızda güzel çimlik ve yol kenarı bir yerde durdurup yemek hazırlayıp yedik. Menüde bulgur pilavı, barbunya ve salata vardı.

ROtamız ise şöyleydi.

 



Ynt: BEYAZ MARTI Adriyatik Yollarında

Rijeka'ya giderken yolumuzun üstünde Senj vardı.
Burda biraz soluklanıp mazot almak istedik.

Gİderken yolda gördüğümüz ve tahlil ettiğimiz bazı şeyler vardı:

-Hırvatistan'da Skoda Octavia haddinden fazla var. neredeyse her ailenin bir skodası var. Çok sevildiği gayet açık.
-Şöförler kurallara sıkı sıkıya bağlı. Sollama yasağı olan yerlerde karşıdan araba gelmese bile yasağı delmemeye özen gösteriyorlar.
Yayalara saygıyı saymıyorum bile.

Sonunda senj'e varıyoruz. Dalmaçya sahili önümüzde dantel gibi uzanıyor. Önümüzde bir tilki koşarak karşıya geçiyor birden. Açıkçası bir tilkiyi ilk defa bu kadar yakından gördüm.

Saat 22
67 lt mazot aldık. Hırvatistan'ın çoğu bölgesinden farklı olarak mazotu kendiniz doldurup ücreti içeriye ödüyorsunuz. Siz mazotu doldurduğunuzda otomatik olarak içeri bilgisayara veri gidiyor.

Mazotu doldurduktan sonra uzun süre kalacak bir yer aradık..

Bir tane campin bulduk. Aşağı indim, hiçbir şey istemezsek (su elektrik vs) sadece bu akşam için ne kadara kalabiliriz diye sorduk.
Adam bize ve arabaya baktı ve 17€ dedi. Kalmadık.
...
Sonunda bir benzin istasyonu bulduk. Küçük ama sahile manzarası olan güzel bir yerdi.
babamla indik ve izin istedim. Çocuk hiç sorun olmayacağını kalabileceğimizi söyledi.
yatakları hazırladık. Dışardan sesler geldi. Üst katta yattığım için perdeyi aralayarak dışarı baktım. Görevli yavaş yavaş dükkanı kapatıyordu.
İki tane 30 lularında adam ise benzinlikten bira almışlar hem içiyor hem muhabbet ediyorlardı.

İlk başta tedirgin oldum.
Türkiye'de böyle bir manzarayla karşılaşınca genelde bira içenler serseri olur. Ama bu adamlar biraları bitince çöp kutusuna atıp biraz daha sohbet edip gittiler.
Güzel bir uyku çektik.