ayna
varmak değil...gitmek!
- Mesajlar
- 123
- Tepkime Puanı
- 1
Herkesin gönlünde yatan bir aslan vardır derler.Kimi ona kimi buna takılıp kalır ama deniz başka birşeydir.Hele bir de denizde rüzgarın,dalganın,o tatlı sallantıların keyfine vardıysan eğer,iflah olmazsın sen.Yanılıpta sakın küçük,ufakve benimdir diyeceğin bir tekne almaya kalkma sakın! Ne? aldınmı? Tamam...Bittin sen.Denizsuyu kaçtı sana
Bundan sonra artık hayatını o deniz üzerinde sallanan kayığın belirleyecek....Toplantılarını,işini,düğün ve cenazelerini,hatta sevgiliyle buluşmalarını bile ayarlarken o kayıktan çalacağın saatlerini hesap ederek sıkılaştıracaksın işlerini...En sevdiğin arkadaşlarını unut! Bundan sonra arkadaşların.ailen ve hatta sülalen tekneye ve denize seninle gelenler ve gelmeyenler olarak ikiye ayrılacak...Maçkolikmişsin,kahveye takılırmışsın,düzenli hayatın varmış,unut hepsini....O kayığı aldıktan sonra sen artık denizin malı ve en önemlisi denizin dostu oldun...Dostlar birbirleri içindir...Bundan sonra da sen deniz,denizde senin için olacak! Artık yaşamında hiçbirşey eskisi gibi olmayacak,yeni deniz dostları tanıyacaksın...Ne güzeldir deniz dostları...Yalansız,sahici,dobra,bir de sevdirdinmi kendini,en başta anlamasan bile sonuna kadar seninledir...Hayatında bundan sonra yepyeni bir sayfa açılıyor...Kolay değil! Borumu? Kayığın var artık...
Tüm denizler senin bundan sonra ve tüm keyifler ve tüm kafa dinlemeler...Senin gibi insanlarlasın artık,seni anlayan ve senin gibi düşünen...Sohbetler bile değişir,içinde deniz olmayan sohbetler sıkar seni ve sen ne yapıp edip lafın ucunu denize bağlarsın.
Tv de ya da internette içinden deniz geçmeyen şeylere itibar etmezsin...Dünyanın bir ucunda capehorn u geçmek üzere olan biri senin canciğer arkadaşın gibi olur...Ömrün boyunca hiçgörmediğin ya da görmeyeceğin bir diğeri pasifiği sana kitaplarında bile anlatırken kendini yanında kankası gibi hissedersin...Uzaklar içine işlemeye başlarki bu ikinci safhadır...Hala kurtulma şansın var.Kaç kurtul şu deniz illetinden! Kurtulamadınmı? Yandın o zaman...Ufkun ötesi,uzaklar...gidipte dönmemek...Arkana hiç bakmamak...Varmak değil...Hep gitmek...Yakar insanı...Yerinde duramazsın.Hep gitmek istersin hayaller kurarsın ve hayalerinde ruyalarında liman liman gezersin.Aptal da değilsindir tabii gitmeyi hayal ettiğin yerlere önce haritadan gidersin.Sığlıklarını,derinliklerini,gelgitlerini öğrenirsin ki gideyim derken kayanın birinde çakılıp kalmayasın
Hangi koy güzel? Hangi limanda zorluk çıkarırlar? Hangi ülkede teknemi hangi marinaya çekerim diye düşünür durursun.Bunları yaparken yine senin gibi düşünenler birikir etrafında, yine değişir arkadaşların,yarenlerin ve belki de sevgililerin....Önceleri tüm eş dost ve akrabalarını denize çıkacakların ve çıkamayacakların olarak ayırırken bundan sonra dünyayı kiminle gezeceğini de düşünmeye başlarsın...Yalnız çekilmez ya o kadar yol ! 
Tüm bunlar olurken seninle beraber hayatın da değişir tabii...Denizin çağrısına uyarsın.Kararlarını,kariyerini, ve geleceğini ona göre belirlersin.Küçük bir kayıkta sana yetecek bir dünya kurarsın.Tüm hayatını, belkide başkaları ve hatta etrafındakiler tarafından çekilmez bir hal alsa bile yaşam tarzın denize uyacak şekilde, ama sen böyle mutlu olduğun için değiştirirsin..Demiştim sana : - Kaç kurtul! diye...
Geç kaldın.
Tüm bunlar olurken seninle beraber hayatın da değişir tabii...Denizin çağrısına uyarsın.Kararlarını,kariyerini, ve geleceğini ona göre belirlersin.Küçük bir kayıkta sana yetecek bir dünya kurarsın.Tüm hayatını, belkide başkaları ve hatta etrafındakiler tarafından çekilmez bir hal alsa bile yaşam tarzın denize uyacak şekilde, ama sen böyle mutlu olduğun için değiştirirsin..Demiştim sana : - Kaç kurtul! diye...
Geç kaldın.