Donan Organlar Isıtılmamalı

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan erthem Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 1
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 1,754

erthem

Moderatör
Mesajlar
2,379
Tepkime Puanı
16
Yer
Ordu
"Donan organlar ısıtılmamalı"

Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Aile Hekimliği Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Hülya Akan, donma olayına maruz kalan kişinin donan organlarının ısıtılmaması gerektiğini, aksi takdirde donan dokunun daha fazla hasar göreceğini, hatta iyileşme şansını kaybedeceğini bildirdi.

İstanbul- Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Aile Hekimliği Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Hülya Akan, yaptığı yazılı açıklamada, donma olayını, aşırı soğuğa maruz kalma sonucu hücrelerin ve dokuların hasar görmesi olarak tanımladı.

Donmanın genellikle yüksek irtifalarda dağcılık gibi sporlarla uğraşanlarda görüldüğüne dikkati çeken Akan, yerleşim merkezlerinde ise çok soğuk kış aylarında evsiz kişilerde, çok yaşlı olup tek başına yaşayan ve yeterli ısıtması olmayan kişilerde rastlandığını kaydetti.

Alkan, donmanın derecesi ilerledikçe bilincin bulanıklığı, değerlendirme de bozukluk, uyku hali, nabız ve solunum hızında azalma, kalp atım düzeninde bozukluklar, reflekslerin yok olması gibi bulguların ortaya çıktığına vurgu yaparak, daha ileri düzeyde ise tansiyon düşüklüğü ve koma halinin meydana geldiğini belirtti.

Donmanın ilk belirtileri oluştuğunda yapılacak en doğru şeyin, kişinin bir an önce en yakın sağlık kuruluşuna ulaştırılması olduğunu ifade eden Alkan, şunları kaydetti:
''Donma olayına maruz kalan kişinin donan organları ısıtılmamalı. Yoksa donan doku daha fazla hasar görür, hatta iyileşme şansını kaybeder. Donma belirtileri olan kişi eğer bir süre daha soğuk ortamda kalacaksa ve tekrar donma riski varsa ısıtmak doğru değildir. Doğrudan sıcak ısı kaynaklarına maruz bırakarak ısıtmak da daha fazla zarar verir. Kurtarma ve sağlık ekipleri gelip müdahale edinceye kadar donmakta olan kişiye yapılacak en iyi müdahale, mümkün olduğunca kuru ve mümkünse daha sıcak bir yere almak, üstü ıslak ise ıslak giysileri çıkararak kurulamak ve kuru giysiler giydirmek, tüm açıkta kalan bölgelerini battaniye benzeri kuru bir örtü ile sarmak, mümkünse rüzgardan korumaktır. Kişinin bilinci açıksa ılık sıvı gıdalar verilebilir.''

Donmanın asıl tedavisinin kişiyi tekrar ısıtmak olduğunu vurgulayan Alkan, bu işlemin oldukça riskli olduğunu, mümkün olduğunca deneyimli sağlık ekipleri tarafından ve hastane ortamında yapılması gerektiğini bildirdi.

En ideal yöntemin belli ısıdaki sıcak su banyoları olduğunu belirten Alkan, diğer tedavilerin kişinin genel durumu ve tetkiklerinin sonuçlarına göre uygulanması gerektiğini ifade etti.



Donmaya karşı alınması gereken önlemler

Yrd. Doç. Dr.Alkan, donma riskine karşı öncelikli tedbirlerin donmayı kolaylaştırıcı faktörlerden kaçınmak olduğunu dile getirerek, dolaşımı bozabilecek çok sıkı giysilerin, alkol, yorgunluk, şeker ve dolaşım bozukluğu gibi hastalıkların, bazı ilaçların ve yaş gibi faktörlerin donmayı kolaylaştırdığını vurguladı.

Uzun süre soğuk ortamda kalınacaksa uygun yalıtıcı özelliği olan giysilerin giyilmesi gerektiğini ifade eden Alkan, rüzgar ve fırtınalı havada uzun süre soğuk ortamda kalınmamasını, alkol ve uyuşturucu maddelerden kaçınılmasını önerdi.

Alıntı. A.A.
 

Etiketler
Ynt: Donan Organlar Isıtılmamalı

Bizim siteden konuyla ilgili makaleyi hatırlatma amaçlı ekliyorum. Bu arada lokal donma ve hipotermi genelde bir biriyle paralel gelişen ama farklı sorunlar. Basit açıklamasıyla hipotermi vücut ısısının normalin altına düşmesi, lokal donma ise bir organın donması.
Dokulara hasar veren şey dokuların donması değil erime sırasında hücreler arası tuz/su transferi, bu yüzden Dr. hanımın belirttiği gibi özellikle sahada eritme işlemi yapılmamalı.

Lokal Donma- Soğuk Isırığı

Soğuk ısırığı vücut dokularının donmasıyla oluşan bir rahatsızlıktır. En sık donan bölgeler eller, ayaklar, kulaklar ve özellikle burun uçlarıdır. Eller ve ayaklar vücudun uç noktalarıdır ve özellikle soğuktan dolayı dolaşım kısıtlandığında bu bölgelere giden kan miktarı iyice azalır. Kulaklar ise ince oldukları için fazla bir dolaşıma sahip değildirler burun ise genelde soğuktan iyi korunmaz. Vücudun ana bölgelerindeki ısıyı korumak için diğer bölgelere olan dolaşım neredeyse durma derecesinde kısıtlanabilir. Soğuk ayrıca damarları çevreleyen ve plazmanın damarın dışına çıkmasını önleyen endothelial hücrelere de zarar verir. Plazmanın kaybı ise kanın damarın içinde pıhtılaşmasına ve dolaşımı daha da yavaşlatmasına neden olur.

Dolaşım azaldıkça dokular donmaya başlar. Hücreler arasında su, kristalleşmeye başlar ve hücre içindeki suyu emerek büyür. Buna rağmen donma hücreleri öldürmez. Laboratuvar çalışmalarında hücreler uzun süre donduktan sonra bile canlı kalmışlardır.

Soğuk ısırığından kaynaklanan asıl zarar endothelial hücrelerin zarar görmesidir. Dokular tekrar ısındığında bu bölgeye giden kan pıhtılaşır ve buradaki dolaşımı tamamen durdurur. Bunun sonucunda da o bölgedeki hücreler ölür.

Önlenmesi

Soğuk ısırığı havanın donma noktasının altında olduğu her sıcaklıkta olabilir ama genelde hipotermiyle bağlantılı gelişir. Hareketsizlik dolaşımın yavaşlamasına büyük katkıda bulunur ve dolaşımı engelleyen giysiler de soğuk ısırığına katkıda bulunur.

Bazı durumlarda soğuk ısırığı metallere ya da sıvı yakıtlara temasla da ortaya çıkabilir. Soğuk ısırığını önlemek için onu ortaya çıkaran etkenleri özellikle hipotermiyi ortadan kaldırmak gerekir. Vücudunuzun merkezini sıcak tutarak dolaşımın azalmasını önleyen giysiler vücudunuzun uç noktalarını da sıcak tutar. Ayrıca önemli noktalardan biri de dar ayakkabılar gibi dolaşımı engelleyecek şeyler giyilmemesidir.

Sigara içmek yüzey dolaşımını azaltır ve bu yüzden lokal donmalara katkıda bulunur. Dolaşımı devam ettirmek için el ve ayak parmakları hareket ettirilebilir ve kolları hızla çevirmek dolaşımı hızlandırmak için iyi bir yöntemdir.

Soğuk ısırığını yüzeysel ve derin olmak üzere ikiye ayırabiliriz.
Yüzeysel donuklarda yüz, burun, kulak, parmaklar gibi ufak dokular etkilenir. Yüzeysel donuklar derin donuklar kadar önemli olmasa da eğer gerekli tedbirler alınmazsa derin donuk haline gelebilir. Derin donuklarda ise eller, ayaklar ve hatta bacak ve kolların bir bölümü gibi daha büyük dokular etkilenir. Derin donuklarda büyük miktarda doku ya da bir organın tamamı kaybedilebilir.

Yüzeysel Donuklar

Belirtiler / Semptomlar
Beyazlaşmış dokular / Önceleri acı hissedilir
Üst dokular sert alt dokular daha yumuşak / Daha sonra bölge soğuk ve hissizdir


Yüzeysel Donuklar için İlk Yardım;
En etkin ilk müdahale donmuş organın sıcak bir vücutla temas ettirilerek ısıtılmasıdır. Bölgenin ovulmaması ve daha fazla donmasının önlenmesi gereklidir. Bu şekilde ısıtılan bölge kısa sürede bir karıncalanma hissiyle birlikte eski haline gelecektir.

Derin Donuklar

Belirtiler / Semptomlar
Deri beyaz / Donma sırasında acı
Deri sert ve alttaki dokular da katı / His yok
Eklem hareketi yok ya da kısıtlı / Eritme sırasında acı


DAĞDA İKEN Derin Donuklar için İlk Yardım;
- Donmuş bölümü eritmeyin.
- Etkilenmemiş dokuların donmasını önleyerek zararın artmasını engelleyin.
- Eğer doku erimişse tekrar donmasını ve baskı altında kalmasını önleyin.
- Kişiye bol sıvı verin.
- Hastayı en kısa zamanda hastaneye ulaştırın

Donmuş bir doku eritildiğinde kişi tamamen işe yaramaz hale gelir. Donmuş bölüm hastaya korkunç bir acı verecektir. Donup erimiş bir organı kullanmak neredeyse imkansızdır. Eğer donmuş bir organ eriyip tekrar donarsa bu organın kaybedilme riski büyük ölçüde artacaktır. Eritme işlemi sadece tekrar donma şansı yoksa ve vücudun eritilmiş bölümü tamamen steril koşullarda korunabilecekse yapılmalıdır. Bu da doğa şartlarında neredeyse imkansızdır.

Donmuş bir bölümü eritmek için donmuş organ 38.5°C ile 41°C arasında sıcaklıkta suya sokulmalıdır. Suyun ısısı sürekli kontrol edilmeli ve gerekirse su ekleyerek aynı sıcaklıkta tutulmalıdır. Eritme işlemi organ tamamen eriyip pembe bir görünüm kazanana kadar devam etmelidir. Pembe renk dolaşımın başladığının göstergesidir. Çok zarar görmüş bir organın dolaşımı geri dönmeyebilir. Eritme işlemi sırasında ve sonrasında kişinin organı hareket ettirmesini sağlayın. Eridikten sonra organı steril bir pedle korumalı ve parmaklar arasına steril pedler koyulmalıdır. Hasta hipotermiye girmişsse önce hipotermi tedavisi yapılmalıdır. Donmuş bölgeye aşırı ısı uygulamayın çünkü bu organa zarar verebilir. Enfeksiyon riskini arttırmamak için su
toplamış bölgeleri ellemeyin.

Soğuk ısırığının yakın dönem tedavisinde cerrahinin yeri yoktur. Ne yazik ki konu hakkında tecrübesiz bazı cerrahlar donmuş ve erimiş bölgenin görüntüsü yüzünden hemen bir ampütasyon üzerinde ısrar edebilirler. Ampütasyonu reddeden bazı hastalar minumum ya da sıfır doku kaybıyla olayı atlatmışlardır.

Cerrahi müdahale dokular tamamen ve kesinlikle öldükten sonra yapılmalıdır. Başlangıçta dolaşımı sağlamak için bazı ufak müdahaleler olabilir fakat ampütasyon, donma olayının üzerinden uzun bir süre geçtikten sonra sadece ölü dokuyu ayırmak amacıyla yapılmalıdır. Soğuk ısırığı yaşamış kişiler soğuğa karşı daha hassastırlar ve daha önce donmuş bölgelerindeki damarlar kalıcı olarak zarar gördüğü için bu bölgelerin donma şansı daha yüksektir.

Derleyen: Yankı Tansuğ
yazının orjinali http://www.adrenalin.com.tr/texts.asp?TextID=834 adresinde
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
104,632
Mesajlar
1,530,866
Kayıtlı Üye Sayımız
166,926
Kaydolan Son Üyemiz
ONUR AYGÜN

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

SON KONULAR



Geri
Üst