KARAVANİST KARAVAN VE EKİPMANLARI FUARI
10-18 Ocak 2026 Tarihlerinde Tüyap'ta Gerçekleşecek Fuar İçin Ücretsiz Davetiyelerinizi Hemen Alın!
*Davetiyeler sınırlı sayıdadır.
eline sağlık gerçekten çok güzel bir bilgilendirme, istanbullu olarak istanbul hakkında fazla bilgi sahibi olmadığımız kesin. aynı yerleri geçen hafta yurtdışından gelmiş olan misafirler ile gezdiğimde gelen soruların bir çoğuna yanıt verememiş olmanın ezikliği ile bu bilgileri araştırmaya karar vermiştim. Sen benden önce araştırıp forumla paylaştın. Tekrar Ellerine sağlık. (bende şimdi bu bilgileri onlara geçeceğim.
Aslında diğer bir ayıp ta sultanahmet bölgesinde bu türden bilgilerin Turizm bakanlığı tarafından serpistirilmesinin yapılmamış olmasıdır. Bugün sutunların yanına gittiğinizde ufak plakalarda çok kısır bilgilerin ziyaretçilere sunuluyor olması.
Bu bilgiler görselleştirilirse, poster yada panolar halinde o alan içerisinde uygun bölgelere konulsa daha iyi olur düşüncesindeyim (tabii yetkililer tarafından)
dogup, cocuklugumun gectigi yer oldugu icin mi, yoksa tarihi nedeniyle mi, yoksa yasadigi ihtisami nedeniyle mi bilmiyorum cagaloglu ve sultanahmet benim icin cok ozel, cok guzel yerler.
mesajda bir sey dikkatimi cekti ve sasirdim. ben nedense o eski zamanlarda oralarda cok fazla yapi olmadigini dusunurdum. ama ilk resim ve ikinci resimden bunun tam tersi oldugu anlasiliyor. o zamanlarda da oldukca sIkmis yapilar.
Sedat hocam valla kanım dondu diyebilirim demek tarihi hipodrom üzerine lise yapmışız
yahu bunu Turizm bakanlığı nasıl yazsın Ahmet Abi? Lisenin yanına tabela dikip burası da tarihi hipodrom mu diyecez? Hepten batarız bari saklı kalsın orda napalım :-\
Aslında diğer bir ayıp ta sultanahmet bölgesinde bu türden bilgilerin Turizm bakanlığı tarafından serpistirilmesinin yapılmamış olmasıdır. Bugün sutunların yanına gittiğinizde ufak plakalarda çok kısır bilgilerin ziyaretçilere sunuluyor olması.
Bu bilgiler görselleştirilirse, poster yada panolar halinde o alan içerisinde uygun bölgelere konulsa daha iyi olur düşüncesindeyim (tabii yetkililer tarafından)
mesajda bir sey dikkatimi cekti ve sasirdim. ben nedense o eski zamanlarda oralarda cok fazla yapi olmadigini dusunurdum. ama ilk resim ve ikinci resimden bunun tam tersi oldugu anlasiliyor. o zamanlarda da oldukca sIkmis yapilar.
Yazıda dikkat ederseniz Tarihi Yarımada'nın yanına bir parantez açarak (Eski İstanbul yada Asıl İstanbul) dedim. Eskilerde tüm şehir bu yarımada içine sıkışık yaşarmış. Hatta çok eskilere gitmeye gerek yok, 30-40 yıl öncesinde yarımada dışında yerleşimin çok az olmasının yanında, Bakırköy ve Şişli gibi yarımadadan uzakta yaşayanlar bile Eminönü civarına gidecekleri zaman "İstanbul'a gidiyorum" derlermiş... Hatta kışın Levent'e kurtlar inermiş
Sedat hocam valla kanım dondu diyebilirim demek tarihi hipodrom üzerine lise yapmışız
yahu bunu Turizm bakanlığı nasıl yazsın Ahmet Abi? Lisenin yanına tabela dikip burası da tarihi hipodrom mu diyecez? Hepten batarız bari saklı kalsın orda napalım :-\
Benim kanım donmadı Çünkü bu şimdiye kadar gelmiş geçmiş tüm medeniyetler tarafından bir önceki kültürden faydalanma biçimidir. Bir nevi tasarruf diyebiliriz Bir medeniyet başka bir medeniyeti egemenliği altına aldığında yeni yapılar inşa edilirken ya var olan yapılar kendi kültürlerine göre tekrar düzenlenir yada yıkılıp yeniden inşa edilir. Hatta bu inşaatlar sırasında çoğunlukla yıkılan yapıdan arta kalanlar (sütunlar, mozaikler, heykeller vs) kullanılır. Buna en iyi örneklerden biri Ayasofya'dır. Kubbelerinden (ilk kubbesi ahşaptır zaten) minarelerine (dikkatli bakarsan 3 farklı minare vardır ) kadar gördüğün neredeyse heryeri ayrı bir dönemde ayrı bir padişah (Osmanlı) yada imparator (Bizans) tarafından yaptırılmıştır...
Ayrıca Hipodrom'un yapımında Mısır'dan getirilen taşlar kullanıldığını, Burmalı Sütun'un ise öldürülen Pers askerlerinin kalkanlarının eritilmesiyle yapıldığını unutma
Sedat hocam valla kanım dondu diyebilirim demek tarihi hipodrom üzerine lise yapmışız
yahu bunu Turizm bakanlığı nasıl yazsın Ahmet Abi? Lisenin yanına tabela dikip burası da tarihi hipodrom mu diyecez? Hepten batarız bari saklı kalsın orda napalım :-\
Ben sedat'ın yazısındaki web adresini link olarak yurt dışından gelen arkadaşlara yolladım, ilk başta çekindim göndermeye, ama deprem, yangın filan derken mazeretler olduğunu görünce rahatladım.
Meydandaki bronz heykelin üzerindeki yılan başının, İstanbul'un Fethi sırasında bir yeniçerinin okuyla kırıldığını duymuştum. Hatta bu başın tılsımlı olduğunu ve İstanbul'u koruyan diğer tılsımlardan biri olduğunu da bazı kaynaklarda okumuştum.