Ynt: İngiltere (Manchester, York, Oxford, Londra, Stratford, Liverpool)
Biraz daha devam edelim. Manchester'da kaldığım dönem, bir haftasonu da Tattoon Park diye bir yere gittik. Manchester'a 45 dakika uzaklıkta olan park, hem bir botanik parkı hem de çeşitli festivallerin yapıldığı bir yer. Hemen her haftasonu bir etkinlik oluyormuş. Biz gittiğimizde de bir Volkswagen şenliği vardı. İngiltere'de her yer -malum çok yağış alıyor- her taraf park dolu. Tattoon Park da içinde iki gölün olduğu çok büyük bir alanı kaplıyor. Neyse lafı uzatmayalım.
Parka gidince önce bir çiftliği gezdik. Ama nasıl bir çiftlik. Envayi çeşit tarım aleti, araçlar, elektriğin yaygın olmadığı zamanlardan kalma dev gibi jeneratörü, dekovil hatttı hayvanlar vs. vs. Benim ilgimi tabi hepsi çekmediğinden hepsinin fotosunu koymayacağım. Çiftlikten birkaç kare
Hayatımda ilk defa evcil domuz gördüm. Çok kötü kokuyorlar...
Sabah yağmur yağdığı için ormanda yürümek bazen eziyet oldu. Çamurlara bata çıka gezdik.
Dediğim gibi gittiğimizde bir volkswagen şenliği vardı. Envayi model vw. Kamlumbağalar, transporterlar, camperler, golfler aklınıza ne gelirse...Alttaki aracın modelini anlayamadık. Hiçbirşey yazmıyordu
Üç oda bir salon karavan, kocaman. ;D
Forumdakilerin en sevdiği iki araç yanyana
Bu aracın markasını da bilemedik. Özel yapım herhalde. Üç tekerlekli
Parkın içinde parayla girilen sebze ve meyve bahçeleri var. Elma, böğürtlen, ahududu vs. taze taze dalından yiyorsunuz...
Burası ormanın içine yapılmış bir kafe.
Bitkileri görünce insan kendini yağmur ormanlarında zannediyor.
Parkta biri büyük, diğeri küçük iki doğal göl var. Göl kenarında yürüyenler, at binenler var.
Biz de dinleniyoruz.
Park içinde kocaman bir ev var
Park, Manchester havaalanının yakınlarda olduğundan üzerimizden her dakika uçak geçiyor.
Parkta özgürce dolaşan geyikler var. İnsanlara alışmış olmalılar ki hiç kaçmıyorlar. Tabi insan fotoğraf çekmek için yaklaştığında koca boynuzlardan ürküyor. Mazallah bir tos atsa feleğim şaşar.
Göl kıyısında otururken Marta fotoğraf makinesini göle düşürdü. Tam da eve dönmek için kalkmak üzereydik. Almak için ayakkabılarıyla atladı. Makine öldü tabi. Havada güneş var ama serin bir hava. Bari girmişken biraz su oynayayım dedi.
Biz dönerken, vosvosçular da yavaş yavaş ayrılıyordu.