gulendam
Ana Kamp
İtalyan fotoğrafçının İstanbul dizileri
Elio Montanari İstanbul'un sokaklarını, kentin entelektüellerinin port-relerini, sıradan insanların anlarını ve bir film setini fotoğraflamış.
Elio Montanari'nin İstanbul'a dair farklı diziler oluşturan fotoğrafları Beyoğlu'ndaki Garibaldi Binası'nda izlenebilir
İSTANBUL - Garibaldi Binansı'nda açılan, beş yıldan beri Türkiye'de yaşayan İtalyan fotoğrafçı Elio Montanari'nin 'Grazie/teşekkür' fotoğraf sergisi, bize onun Türkiye'ye bakışını gösteriyor. Bundan önce İstanbul'da iki sergi yapan Elio Montanari'nin bu sergisi on gün boyunca, İtalyan Cumhuriyeti'nin kuruluşu sırasında İstanbul'da yaşayan Garibaldicilerin binasında sergilenecek. 'Vatanını seversen eğer onu emeğinle gururlandır' yazısını duvarında taşıyan büyük salondaki sergi, dizilerden oluşuyor. Bir dizi, Ömer Kavur'un son filmi Karşılaşma'nın (2001) setinde çekilen fotoğraflar. Bunlar estetik değerlerinin yanı sıra Türk sinema tarihine ait belgeler olma özelliğine de sahip. Ömer Kavur'un arkadaşı ve film çekimindeki ışık düzenlerini sağlayan Recep Biçer bu serginin de ışık düzenine yardımcı olmuş. İstanbul'un '100 güzelliği' isimli dizide de Montenari'nin İstanbul'a yönelttiği ilginç bir estetik bakışı izleyebiliyoruz. Bunlardan birkaçı daha önce Tünel'deki Doğan Apartmanı'nın yanındaki bir otoparkta yaptığı sergide gösterilen fotoğraflar. Hemen hemen hepsinin 'anı belgeleyen' fotoğraflar olmasının yanında, vanity fotoğraflarında fotoğrafçının kurgusu gözlemleniyor ve sanat tarihine yaptığı göndermeyi takip edebiliyoruz.
21 fotoğraftan oluşan Sokaklar dizisinde ise, fotoğrafçının muhtemelen Foucault'dan ödünç aldığı bir isim olarak heterotopyalar çıkıyor karşımıza. İki fotoğraflık 'Çarşaf' dizisindeyse, Doğulu kadın imgesi ile Batı heykel estetiğinin yan yana geldiği bir görüntüye bakıyoruz. Bir başka dizide İstanbul'daki ve İstanbul'dan geçmiş sanat insanlarını bize gösteriyor: Orhan Pamuk'tan Sarkis'e, Lale Müldür'den Fransız eleştirmen Pierre Restany'e uzanan bir portreler dizisi bu. İstanbul Bienallerini izleyip fotoğraflar çeken Elio Montanari, 1999'dan itibaren İstanbul üzerine çalışmaya başlamıştı. 1999 Bienali'nde de 43 fotoğrafı Bienal'e paralel olarak sergilenmişti.
Koreograf Aydın Teker'in çalışmalarında da fotoğraflar çeken Elio Montanari bu hareketleri ince bir duyarlılıkla bize gösteriyor. Bize kıvrılan bedenlerin denge ve dengesizliği arasındaki ilişkiyi sunuyor. İkinci katta ise Osmanlı mimarisinin ilginç yapılarını görüntüye alan Elio Montanari, buradaki sosyal yaşamı hissettiriyor: Kararmış bir çeşme bize mangalların dumanıyla kararan eski çeşmenin mermerlerini göstermekte. Mimarinin içine de yansıyan sosyal hayat bize insansız bir şekilde görünür hale getiriliyor.
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=213458
Elio Montanari İstanbul'un sokaklarını, kentin entelektüellerinin port-relerini, sıradan insanların anlarını ve bir film setini fotoğraflamış.
Elio Montanari'nin İstanbul'a dair farklı diziler oluşturan fotoğrafları Beyoğlu'ndaki Garibaldi Binası'nda izlenebilir
İSTANBUL - Garibaldi Binansı'nda açılan, beş yıldan beri Türkiye'de yaşayan İtalyan fotoğrafçı Elio Montanari'nin 'Grazie/teşekkür' fotoğraf sergisi, bize onun Türkiye'ye bakışını gösteriyor. Bundan önce İstanbul'da iki sergi yapan Elio Montanari'nin bu sergisi on gün boyunca, İtalyan Cumhuriyeti'nin kuruluşu sırasında İstanbul'da yaşayan Garibaldicilerin binasında sergilenecek. 'Vatanını seversen eğer onu emeğinle gururlandır' yazısını duvarında taşıyan büyük salondaki sergi, dizilerden oluşuyor. Bir dizi, Ömer Kavur'un son filmi Karşılaşma'nın (2001) setinde çekilen fotoğraflar. Bunlar estetik değerlerinin yanı sıra Türk sinema tarihine ait belgeler olma özelliğine de sahip. Ömer Kavur'un arkadaşı ve film çekimindeki ışık düzenlerini sağlayan Recep Biçer bu serginin de ışık düzenine yardımcı olmuş. İstanbul'un '100 güzelliği' isimli dizide de Montenari'nin İstanbul'a yönelttiği ilginç bir estetik bakışı izleyebiliyoruz. Bunlardan birkaçı daha önce Tünel'deki Doğan Apartmanı'nın yanındaki bir otoparkta yaptığı sergide gösterilen fotoğraflar. Hemen hemen hepsinin 'anı belgeleyen' fotoğraflar olmasının yanında, vanity fotoğraflarında fotoğrafçının kurgusu gözlemleniyor ve sanat tarihine yaptığı göndermeyi takip edebiliyoruz.
21 fotoğraftan oluşan Sokaklar dizisinde ise, fotoğrafçının muhtemelen Foucault'dan ödünç aldığı bir isim olarak heterotopyalar çıkıyor karşımıza. İki fotoğraflık 'Çarşaf' dizisindeyse, Doğulu kadın imgesi ile Batı heykel estetiğinin yan yana geldiği bir görüntüye bakıyoruz. Bir başka dizide İstanbul'daki ve İstanbul'dan geçmiş sanat insanlarını bize gösteriyor: Orhan Pamuk'tan Sarkis'e, Lale Müldür'den Fransız eleştirmen Pierre Restany'e uzanan bir portreler dizisi bu. İstanbul Bienallerini izleyip fotoğraflar çeken Elio Montanari, 1999'dan itibaren İstanbul üzerine çalışmaya başlamıştı. 1999 Bienali'nde de 43 fotoğrafı Bienal'e paralel olarak sergilenmişti.
Koreograf Aydın Teker'in çalışmalarında da fotoğraflar çeken Elio Montanari bu hareketleri ince bir duyarlılıkla bize gösteriyor. Bize kıvrılan bedenlerin denge ve dengesizliği arasındaki ilişkiyi sunuyor. İkinci katta ise Osmanlı mimarisinin ilginç yapılarını görüntüye alan Elio Montanari, buradaki sosyal yaşamı hissettiriyor: Kararmış bir çeşme bize mangalların dumanıyla kararan eski çeşmenin mermerlerini göstermekte. Mimarinin içine de yansıyan sosyal hayat bize insansız bir şekilde görünür hale getiriliyor.
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=213458