Dereceye bakmak aklıma gelmedi ama ciddi bir soğuk vardı geceleyin,bunu Mehmet bey ve eşine sorabilirsiniz ama yinede o eksi 8 diyen arkadaşı bende aradım hani eksi 8 olacaktı demek için.
Gezide Ferhat yine hiç üşenmeden teleskopunu kurdu benim bile(kayan yıldızı teleskopta gören nadir insan)görmediğim ay gözlemi yaptık,ayrıca hem sabah hem de geceleyin ateş başında üşenmeden semaverde çayımızı hazırladı.
Cem üşümeyelim diye elektrik sobasını bize verdi.
Sabah indiğimiz gibi Emel hanım verdiği çayla içimizi ısıttık.
Umarım bu pozitif havamız hiç bitmez.Dün gece eşim arkadaşları ile telefonda konuşurken şu cümleyi kullandı varın gerisini siz tahmin edin '' ya birisinin bir eksiği mi var herkes seferber oluyor ne kadar güzel bir arkadaşlıkları var''
Evet arkadaşlar kesinlikle Kışın sona erip baharın geldiğini kampla karşıladığımız bir gezi oldu. Bu gezide hem kış vardı hem de sıcacık bahar havası.
Karlı yollardan geçince kışın bu son kalıntılarında yemeğimizi de yedik.
[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]
Yollarda biraz fazlaca oyalanınca, 2.5 saatlik yolu 4 saatte aldık.
Gece gözlem şartları pek iyi değildi ama yine de teleskopu kurup biraz da gözlem yaptık.
[attachment=4]
Gece küçük bir ateşimiz vardı. Semaveri de kurunca keyifli bir ortam oluştu. Gece oldukça soğuktu.
[attachment=5]
Gece trumatik uzun uzun çalıştı. Sıcacık uyuduk.
Ertesi gün sıcacık bir hava bizi karşıladı.
[attachment=3]
[attachment=1]
[attachment=2]
Biraz İznik'in içinde de dolaştık.
[attachment=4]
Dönüş yolunda yine biraz manzaralı yerlerde dolaşıp biraz da körfez kıyılarında kısa kısa molalar vererek döndük.
[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]
Evet beyler,katılabilenleri kutluyorum.Biz de orada olmayı çok isterdik.Soğolsun arkadaşlar,fotoğraflarla bize de güzellikleri anımsattılar. Bu konumu bize sağlayayan İznik Belediyesinden KENAN ZENGİN beye teşekkürlerimi iletiyorum. Keşke her yöredeki yöneticiler de İznik'liler gibi duyarlı olsalar da yurdumun her köşesinde böyle güzellikler sürekli yaşansa. Birbaşka gezide buluşmak üzere Hoşca ve dostca kalın.
Çocuklar her zamanki gibi gezinin ve oyunun tadını en fazla çıkaranlardı.. Onların bu cıvıl cıvıl neşesi kamplarımızın olmazsa olmazı..
Yağmur, Merve'nin gelemeyişine başta çok üzüldü.. Oğlanların arasında tek başına kalmıştı çünkü. Ama sonra o da oğlanlara ayak uydurdu. Kaynaşma açısından belki de daha iyi oldu.
Benim niyetim öyleydi ama Karamürselden girdim, Karapınar sonrası yolu karıştırdım. ;D
Şimdi inceliyorum nerelere girmişim diye, Akçat-Karamürsel yolu sonra, Akçat-Yalakdere yolundan gitmişiz. Avcıköy diye bir köyden geçtik. Yalakdere'de ana yolu bulduk.
Karlar içinde keyifli bir rota oldu. Neyse ki karşıdan gelen fazla araç yoktu. Geniş ve uygun olan yerlerde durup keyfini çıkardık.
[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]
Biraz fazla fotoğraf oldu ise kusura bakmayın. :
Yaş sınırına takılıp grubun dışında yalnız kalanlar da oldu...
[attachment=1]
Ama sonra çeşitli etkinliklerde yine hepsi bir araya geldi...
Mini karavan sinemasında çocuklar matinesi...
[attachment=2]
Sizce de mutluluk her şeyin ötesinde, her şeye değecek bir tablo değil mi?
[attachment=3]
Yine kamplarımızın olmazsa olmazı, gerek karavan yaşamında gerekse hayatın her alanında bizlere destek olan eşlerimiz, dostlarımız, sırdaş, arkadaş, dost ve yoldaşlarımız, anneler... Onlar olmadan her şey yarım ve eksik olurdu.
Farkılı düşünenler olabilir, saygı duyarım... Ama bana göre karavan ve karavan yaşamı çok ailesel bir olgu.. Eşimin destekleri ve hevesi olmasaydı şu an burada olmazdım... Bu yüzden elimden geldiğince eşimi kamplarda rahat ettirmeye çalışıyorum. Arada sırada hevesi konusunda şüpheye düştüğüm zamanlar da olmuyor değil. Ama doğru yolda olduğumu İznik gezisinden dönerken bir kez daha anladım..
Dönüş yolunda "bundan sonraki gezi ne zaman?" diye sordu eşim...
"İki hafta sonra" dedim..
"Keşke bir hafta sonra bir gezi daha olsaydı" diye cevap verdi... Hem şaşırdım, hem de çok sevindim. Kamp sonrası yorgunlukla kendini bir an önce eve atmak hevesinde olduğunu düşünüyordum. Yanılmışım..
[attachment=1]
Kamp alanımızdan kesitler:
[attachment=2]
Mayıstos ve ağustosböcee ailesine ayrıntılı ve uygulamalı kamper tanıtımı yapıyoruz:
[attachment=3]
Gelin - görümce ve enişte - kayınço muhabbeti iyice koyulaşmış.. Enişte ve abla diğerlerini de karavancılaştırmaya çabalıyor.. Küçükler de zehiri iyice almış olmalı ki gece ayrılma planları olduğu halde mekanı terk edemeyip sıkışık da olsa aynı karavanda gecelemeye karar verdiler.. Gece ufaklıklardan Aybars ateşlenmiş, sonradan öğrendik. Buradan geçmiş olsun dileklerimizi yineliyoruz.
Dönüş yolunda "bundan sonraki gezi ne zaman?" diye sordu eşim...
"İki hafta sonra" dedim..
"Keşke bir hafta sonra bir gezi daha olsaydı" diye cevap verdi... Hem şaşırdım, hem de çok sevindim. Kamp sonrası yorgunlukla kendini bir an önce eve atmak hevesinde olduğunu düşünüyordum. Yanılmışım..
Mükemmel bir kamp alanı,Şahane güneş,Cıvıl cıvıl çocuklar,Neşeli hanımlar ve mutlu beyler.
Kampımızın kısaca özeti,Emeği geçen tüm dostlara teşekkür eder,Katılamayan arkadaşlarada selamlarımı sunarım.