ayhanakbuga
Kamp I
Aile olarak gittiğim Rize gezisi beni kesmeyip Erzurum'a varınca, kardeşime "sırtçantalı tur yapalım mı" diye mesaj attım. O da güzegahı sordu. İspir Yedigöller, Çiftegöller, Mal Gölü, Kapılı Göller, Tatos Gölleri, Döner Gölü, Davalı Yayla, Atsız Göl ve Deniz Gölü, Olgunlar, Yusufeli, Kobah, Arhavi ve Zaman kalırsa Murgul Karagöl ve Deliklitaş'a gideriz dedim o da tamam dedi.O zaman gel dedim yarın. Ertesi gün Erzincan'dan Erzurum'a geldi sırtçantasıyla. A101'den yiyecekleri Eczaneden Bepanten'i aldık. Gece geç 12'ye kadar uzadı toparlanmam ve uyumam. Sabah da 5 gibi kalktım ve uyuyamadım.
1. Gün: Sabah ilk otobüsün 9'da olduğunu öğrenmiştik. Erkenden evden çıktık ve belediye otobüsüne sonra Esedaş'ın İspir otobüsüne bindik. Geceden telefona Oruxmaps için iz kayıtlarını atmıştım telefona. Moryayla Yol ayrımında indik 11 gibi otobüsten. Haftasonuna denk geldiği için oraya giden kesin bir araç olur ve otostop çekeriz umudu vardı içimde. Aylar oldu uzun yürüyüş yapmamıştım. İlk gün çok yürümek istemiyordum... Otobüsten inip 100 mt kadar yürümüştük ki bir araç geldi ve hemen el kaldırdık. Aldılar, onlar da Yedigöllere gidiyorlarmış. Yolculuk esnasında araç birkaç yerde durdu. Çok az kala göllere yol da iyice bozuldu ve kenara çekti aracı. Göllere yürüdük 500 mt kadar. Çıkınca aşıta biraz izledik ve hayran kaldık manzara karşısında. Sonra bize göre en soldaki gölde çadır açma planıyla aşağı indik. Gece çok güzeldi benim için kardeşim üşüdü biraz. Mont ve polar pijama almadığına pişman oldu kardeşim.
2. Gün: Bu gün yürümekten yorulacağımız ilk gün. Sabah saatlerinde daha çifte göllere gitmekten vazgeçtim. İz kaydı yoktu göllerin ve zaman kaybetmek de istemedim yol ararken. Yedigöllerden, Yedigöl Köyü'nün yaylası olan Pidasor'a indik önce, sonra da perişan bir şekilde Mal Gölü'ne çıktık 14:00 gibi. Önümüzde bir aşıt daha olduğu ve arkasını da bilemediğimiz için daha çok yormak istemedik vücüdumuzu. Çadırımızı açtık ve dinlendik. Fotoğraf, video çektik yemek yedik. Çok rüzgarlı bir yerdi ama manzaramız süperdi dünkü gibi.
3. Gün: Bu gün daha önce görmediğim yerleri göreceğim için çoğunlukla heyecan biraz da kaygı vardı içimde. Aşıta gelince muhteşem bir mutluluk doldu içime. Sonra Kapılı Göllere indik. Planımızda TAtos Gölleri vardı ama yolu bilmediğim için ve zaten göle de doyduğumuz için Verçenik Yaylaya inersek otostopla taaa Hacıvanak'a kadar gideriz diye plan değiştirdik. Gerçekten de öyle oldu 3 araç değişikliği ve bir sürü yürüyüşle vardık Elevit'e. O gün çok yorulduk çok. Çok yürüdük çook. Sisliydi hava ıslandık yapış yapıştık çünkü çok da nemliydi hava hem ter hem sis. Çadır yerimiz çok düz değildi ama yine de uyku tatlıydı.
4. Gün: Sabah hazırlığımızı bitirip yola çıktığımızda içime araç denk gelmeyecek ve biz yürüyeceğiz diye bir his doğdu öyle de oldu. Kardeşim de yürürken yağmur yağmadığını ıslanmadığını söyledi onun isteği de oldu
Telefonda iz kaydı olsa da yine de insanların tecrübelerine başvuruyoruz. Bildiğimizi yine de soruyoruz. Oralı abinin birine de sorduk Hacıvanak'a Hodeçur Aşıtına kaç saate gideriz diye. O da Hacıvanak 2,5 aşıt da bi o kadar olur ama tabi sizin performansınıza da bağlı dedi. Abinin hemen hemen dediği doğru çıktı. Yürüdükçe açılıyorum. Yürüdükçe nedense daha az yiyorum. Hodeçur Aşıtına kadar hava açıktı. Aşıta varınca yağmur ve dolu yedik. Sonra Döner Gölü'ne vardık. Çadırımızı açtık. İlk defa bir buzul gölünde bir kaç dakika suya girdim. Hava manik depresifler gibiydi o gün bir açık bir kapalı. Rüzgarlı sakin. Gecesi çok güzeldi. Sabahı da...
5. Gün: Sabah Davalı Yayla'ya inerken kardeşim ben buradan inip Yusufeli'ne geçeyim dedi. Ben de Davalı Yayla'ya... tek başıma hiç bilmediğim bir yere çıkmak biraz ürküttü. Ben de planımı değiştirdim. Kardeşimin çıkmak istemediği yer kuş uçuşu 3 km idi. O gün kuş uçuşu 20 km yürüdük. Ayaklarımın altı şişti pişik oldum. Aşağılara inince hava da çok sıcaktı çok. Piştik resmen. Turu bitirdik o gün. Yusufeli'ne gittiğimizde öğretmenevinde kaldık. Ertesi gün herkes evine tilki damına...
1. Gün: Sabah ilk otobüsün 9'da olduğunu öğrenmiştik. Erkenden evden çıktık ve belediye otobüsüne sonra Esedaş'ın İspir otobüsüne bindik. Geceden telefona Oruxmaps için iz kayıtlarını atmıştım telefona. Moryayla Yol ayrımında indik 11 gibi otobüsten. Haftasonuna denk geldiği için oraya giden kesin bir araç olur ve otostop çekeriz umudu vardı içimde. Aylar oldu uzun yürüyüş yapmamıştım. İlk gün çok yürümek istemiyordum... Otobüsten inip 100 mt kadar yürümüştük ki bir araç geldi ve hemen el kaldırdık. Aldılar, onlar da Yedigöllere gidiyorlarmış. Yolculuk esnasında araç birkaç yerde durdu. Çok az kala göllere yol da iyice bozuldu ve kenara çekti aracı. Göllere yürüdük 500 mt kadar. Çıkınca aşıta biraz izledik ve hayran kaldık manzara karşısında. Sonra bize göre en soldaki gölde çadır açma planıyla aşağı indik. Gece çok güzeldi benim için kardeşim üşüdü biraz. Mont ve polar pijama almadığına pişman oldu kardeşim.
2. Gün: Bu gün yürümekten yorulacağımız ilk gün. Sabah saatlerinde daha çifte göllere gitmekten vazgeçtim. İz kaydı yoktu göllerin ve zaman kaybetmek de istemedim yol ararken. Yedigöllerden, Yedigöl Köyü'nün yaylası olan Pidasor'a indik önce, sonra da perişan bir şekilde Mal Gölü'ne çıktık 14:00 gibi. Önümüzde bir aşıt daha olduğu ve arkasını da bilemediğimiz için daha çok yormak istemedik vücüdumuzu. Çadırımızı açtık ve dinlendik. Fotoğraf, video çektik yemek yedik. Çok rüzgarlı bir yerdi ama manzaramız süperdi dünkü gibi.
3. Gün: Bu gün daha önce görmediğim yerleri göreceğim için çoğunlukla heyecan biraz da kaygı vardı içimde. Aşıta gelince muhteşem bir mutluluk doldu içime. Sonra Kapılı Göllere indik. Planımızda TAtos Gölleri vardı ama yolu bilmediğim için ve zaten göle de doyduğumuz için Verçenik Yaylaya inersek otostopla taaa Hacıvanak'a kadar gideriz diye plan değiştirdik. Gerçekten de öyle oldu 3 araç değişikliği ve bir sürü yürüyüşle vardık Elevit'e. O gün çok yorulduk çok. Çok yürüdük çook. Sisliydi hava ıslandık yapış yapıştık çünkü çok da nemliydi hava hem ter hem sis. Çadır yerimiz çok düz değildi ama yine de uyku tatlıydı.
4. Gün: Sabah hazırlığımızı bitirip yola çıktığımızda içime araç denk gelmeyecek ve biz yürüyeceğiz diye bir his doğdu öyle de oldu. Kardeşim de yürürken yağmur yağmadığını ıslanmadığını söyledi onun isteği de oldu
Telefonda iz kaydı olsa da yine de insanların tecrübelerine başvuruyoruz. Bildiğimizi yine de soruyoruz. Oralı abinin birine de sorduk Hacıvanak'a Hodeçur Aşıtına kaç saate gideriz diye. O da Hacıvanak 2,5 aşıt da bi o kadar olur ama tabi sizin performansınıza da bağlı dedi. Abinin hemen hemen dediği doğru çıktı. Yürüdükçe açılıyorum. Yürüdükçe nedense daha az yiyorum. Hodeçur Aşıtına kadar hava açıktı. Aşıta varınca yağmur ve dolu yedik. Sonra Döner Gölü'ne vardık. Çadırımızı açtık. İlk defa bir buzul gölünde bir kaç dakika suya girdim. Hava manik depresifler gibiydi o gün bir açık bir kapalı. Rüzgarlı sakin. Gecesi çok güzeldi. Sabahı da...5. Gün: Sabah Davalı Yayla'ya inerken kardeşim ben buradan inip Yusufeli'ne geçeyim dedi. Ben de Davalı Yayla'ya... tek başıma hiç bilmediğim bir yere çıkmak biraz ürküttü. Ben de planımı değiştirdim. Kardeşimin çıkmak istemediği yer kuş uçuşu 3 km idi. O gün kuş uçuşu 20 km yürüdük. Ayaklarımın altı şişti pişik oldum. Aşağılara inince hava da çok sıcaktı çok. Piştik resmen. Turu bitirdik o gün. Yusufeli'ne gittiğimizde öğretmenevinde kaldık. Ertesi gün herkes evine tilki damına...
