Küre Dağlarını Bilir misiniz?

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan YOL Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 6
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 6,632

YOL

SEDAT AÇIL
Mesajlar
10,416
Tepkime Puanı
546
Yer
İstanbul, Acıbadem
Web
www.sedatacil.com
Telsiz Çağrı Kodu
TB2FKL
25.gif


Hiç Küre Dağlarına gittiniz mi diye değil, Küre Dağlarını duydunuz mu diye başlamak daha uygun galiba... Çünkü bu ismi kafasındaki haritanın içine tam olarak yerleştiremeyen veya hiç duymayan birçok insan olduğunu biliyorum. Benim kafamın içindeki haritada da net olarak yer almıyordu, Ağustos başına kadar. Bu yaz nereye gitmeli arayışına, aslında hep deniz kıyıları tercihini kullanan ben bu sefer bazı arkadaşlarımın ikna kabiliyeti, daha da önemlisi içimdeki derinliklerden gelen, epey temkinli de olsa, tam olarak zapt edemediğim bilinmeze merak dürtüsüyle, Küre Dağlarına gitmeye karar verdim. Nereden bilebilirdim ki tüm adrenalinimin tükeneceğini? Bu kadar bilinmezle karşılaşacağımı?

Dağ gibi dağ...
Değişik meslek ve yaş grupları ile değişik yaşamlardan oluşmuş 20 kişilik grubumuzla hepimizin içindeki bilinmeze doğru gitme dürtüsünü, biraz da katılmış olduğumuz "ebruli tur güvenliğiyle" garantiye alarak yola çıktık. Safranbolu üzerinden Kastomunu-Pınarbaşı yöresine ulaştık. Başımıza geleceklerden habersizce konakladığımız tesislerinden erken saatlerden itibaren yola koyulduk. Dağ bizi bekliyordu. Küre Dağları, Batı Karadeniz'de en yüksek yeri 2000 metre yüksekliğine ulaşan ve içinde çeşitli kanyonlar, vadiler, mağaralar barındıran karmakarışık yollara sahip ve biz şehirli ayaklar için oldukça zor bir dağmış meğer... Bir başka deyişle dağ gibi bir dağ. Onun hakkında hiçbir şey bilmeyen bizleri büyük bir ağırbaşlılık ve olgunlukla karşıladı. Onunla eğlenmemize, başlangıçta "aaa ne kadar da kolaymış" dememize hiç aldırmadı. Köknar ağaçlarının gölgesinde yürürken, şimşir yapraklarının güzelliğini fotoğraflarken hepimiz çok mutlu ve keyifliydik. Biraz yol aldıktan sonra o koskocaman dağın bazı sürprizleri olabileceğini düşünmeye başlamıştık artık. Bazı arkadaşlarımızın dönmeyi planladıklarını bazılarının da artık bunun için çok geç olduğunu düşündüğünü biliyorum. Ayaklarımıza devamlı çalı çırpı dolaşıyor ve gittikçe daha dikleşen sert kayalıklara doğru tırmanıyorduk. Biraz bilinçsizce. Başlarken asla bu kadar çılgın olduğunu anlamadığımız bu dağlar (ki hakkında bir çok yazı okumuş ve hatta gelmeden önce bazılarımız CNN'de yayınlanan Küre Dağları belgeseli programını bile seyretmiştik) aniden çıldırmış gibiydi. Mantar mağarası, Ilgarini mağarası ve ejderha kuyusu. Mantar mağarası dedikleri bulunduğumuz yerin metrelerce dibinde, acayip soğuk, bilmem kaç senelik sarkıt ve dikitlerden oluşmuş bir mağara. Mağaraya iniş cehennem merdiveni türünden çatırdayan sesleri ve yarım yamalak dengesi ve etrafındaki uçurumlar ile tam bir korku tüneli. Hepimizin bu merdiveni geçerken harcadığı adrenalin biraraya gelse dünya yörüngesinden oynayabilir sanıyorum. Aramızdaki en yaşlı kişinin aslında en gencimiz olduğunu ve içimizdeki kendini aşma, zoru başarma yetisinin ve hayatta kalma dürtüsünün ne kadar kuvvetli olduğunu o mağara girişinde anladım. Ilgarini mağarası ise Bizans döneminden kalmış yeraltı yerleşim yeri olarak kullanılmış, içerisinde dehlizler, kemik parçaları, lahitler ve taşlarla oldukça ürkütücü. Ve şaşırtıcı. Ejder kuyusundaki o büyüleyici, sisli atmosfer asla unutulamaz. Hepsi inanılmazdı. Kendi içsel mağaralarımız kadar gizemli çapraşık ve karanlıktılar. Bu çılgın dağ manzaralarını görerek aslında her birimiz kendimizin ne kadar dağa yakın olduğumuzu sınadık. Dağın hiçbir suçu yoktu. O görkemli ağırbaşlı vakur dağ, orada, hep orada duruyordu. Biz onu tanımıyorduk veya tanıdığımızı zannediyorduk. Onu hiç tanımadan, derinliklerini bilmeden ve sürprizlerine daha önce hiç tanık olmadığımızdan tabii ki çok yorucu bir yolculuk oldu... Artık çılgın dağ manzaralarını arkamızda bırakarak yine oldukça zorlu bir inişe geçmiştik. Artık her birimiz dağın müsaade ettiği kadar biraz daha dağa yaklaşmıştık.
Onu biraz öğrenmiştik... Daha temkinli, daha saygılı ve daha tecrübeliydik. Başlangıçtaki gibi bilinçsiz sevinçlerimiz, emeksiz isteklerimiz yoktu... Aynen bir hayatı yaşamak veya kendimizi veya bir başkasını tanımak gibi. Küre Dağlarına gidiniz ve bir kez de hayata oradan bakınız.

FERİDE CİHAN GÖKTAN
 

Etiketler
Küre Dağları hakkında daha fazla bilgi için;

http://www.gezenbilir.com/index.php/board,131.0.html
http://www.gezenbilir.com/index.php/topic,5886.0.html
http://www.gezenbilir.com/index.php/topic,671.0.html
 

bilirsinizki bende kastamonluyum ve küre daglarını iyi bilirim bende motosikletimle gitmiştim 98 yılında daglardan ziyade aşagısındaki dere yataklarını ve gölleri gezmiştim harika yerler oldugunu söyleyebilirim
 

biz de gitmek istiyoruz bu yaz fakat nereden başlamalıyız ve bize tavsiyeleriniz nelerdir.bu konuda bize yardımcı olursanız çok sevınırım

d36db6477e206dc7f7469.jpg
 




Ynt: Küre Dağlarını Bilir misiniz?

Biraz önce Tv de Küre dağlarını ve Ilgarini mağarası gezisini izledim hemen paylaşmak istedim

Küre Dağları üzerindeki dünyanın 4. büyük mağarası olarak kabul edilen Ilgarini Mağarası, antropolojik kalıntıları ve çevresindeki doğal alanlarıyla yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

Ilgaz Dağı ve Küre Dağları Milli Parklarında Ekoloji Temelli Doğa Eğitimi Projesi Yürütücüsü Dr. İsmail Menteş, Ilgarini Mağarası'nın Küre Dağları Milli Parkı Sorkun Yaylası'nda Cide ve Pınarbaşı ilçelerinin sınırlarında bulunduğunu söyledi.

Mağara içinde antropolojik kalıntıların bulunmasının mağaraya tarihsel bir değer kazandırdığını ifade eden Menteş, antropolojik kalıntıların erken Bizans dönemine ait olduğunu bildirdi.

Mağara içinde mezar yapıları ve şapel şeklinde dini yapıların bulunduğunu anlatan Menteş, ''Bu durum, mağaranın dinsel bir mekan olarak görüldüğünü de göstermektedir. Ayrıca mağara çevresinde inşa edilen bazı yapıların kalıntıları dikkati çekiyor'' dedi.

Ilgarini Mağarası'nın denizden 1250 metre yükseklikte olduğunu belirten Menteş, ''Ilgarini, 858 metre uzunluk ve 250 metre derinliğe sahip büyük bir mağara... 3. ve 4. zamanda 160-220 milyon yılda oluşmuş olup, mağaradaki sarkıt ve dikitlerin bir milyon yıllık olduğu tahmin ediliyor. Yılda yaklaşık 2 bin turistin ziyaret ettiği mağara, geçmiş yıllarda defineceler tarafından tahrip edilmiş'' diye konuştu.

Mutlaka gidilmesi gereken yerlerden bir tanesi

?lgarini ma?aras?.jpg
 


Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
104,160
Mesajlar
1,529,498
Kayıtlı Üye Sayımız
166,869
Kaydolan Son Üyemiz
smmpaneel

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst