Bugün kullanma kılavuzunu karıştırırken baktım en az 50 setan dizel yakıt kullan yazıyor. Tabi bu benim aracın damak tadı; her yiğidin bir yoğurt yiyişi olmalı.
Yalnız bu işinde yazılı çizili bir kuralı-kaidesi olmalı dur bi bakıyım diye başladı hikaye. Ve nette bi kaç saatime mal oldu...
Sonuçları paylaşıyım dedim.
Nerden motorin yada daha yaygın adıyla mazot alsak bu soru hep aklıma takılmıştır. Hangi marka, hatta markanında ötesinde hangi istasyon daha iyidir acaba... Kullanıcı tavsiyelerine kullanım deneyimlerine bakmışımdır hep.
Bu işte kıstasımız nedir?
Bir setan sayısı ne kadar yüksekse o kadar iyidir. İki Kükürt oranı ne kadar düşük olursa o kadar iyi.
Setanla ilgili otomobul.com demişki
Kükürtle ilgili olarak (merak edene setanla ilgili bilgide var). Gazi üniversitesi ORBİTET-Otomotiv Bilim ve Teknoloji Topluluğuda demişki:
(http://www.obitet.gazi.edu.tr/obitet/yakitlar_yaglar/motorin_.htm)
Bu noktada kullanılan yağın önemi ortaya çıkıyor. Bu aşındırıcıya karşı en önemli silahımız kullandığımız yağ oluyor ki bu da başka bir yazının konusu olsun...
Şimdi efendim adettendir önce mevcut durum özetlenir. Bende öyle başlayım. Yasal düzenleme EPDK nın tebliği ile yapılmış: (http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2010/11/20101109-10.htm).
EPDK buyurmuş ki
Merak edenler için TS EN 590+Al Haziran 2010 da icad olmuş. (http://www.tse.org.tr/TSEIntWeb/Standard/Standard/Standard.aspx?081118051115108051104119110104055047105102120088111043113104073086119116070116117112066079057108)
Ne var ki bu kural 1.1.2011 den itibaren geçerli olmuş.
Pekiii dedim o zaman bu akaryakıt dağıtım şirketlerinde durum nedir?
Maalesef pekde bu konuda tatmin edici, detay verici bir akaryakıt şirketi yok. Zaman zaman yapılan basın açıklamalarına yada reklamlara ait metinlere ulaşabildim bu kısa ve hızlı araştırmada... Yalnız en büyük akaryakıt kaynağı olarak tüpraş rafinelerini düşünür ve ithali göz ardı edersek birşeyler yakalamış oluyoruz.
Efendim bakınız tüpraş veb sayfası ne diyor:Bende sadece 403 kodlu motorin var, ben öyle ultra, pro, yuro dizel filan üretmiyorum.
(http://www.tupras.com.tr/detailpage.tr.php?redirect=products.tr.php&lProductCategoryID=1&lRedirectPageID=145)
Hemen soruyorum tekrar tüpraşa peki bu 403 ün mahiyeti nedir diye: Hemen cevap veriyor tüpraş, efenim benim ürettiğim mazottun kilosunda 10 miligram kükürt var. Hemen aklıma geliyor yakın zamanda kadar 50 gramın altına yurodizel diyorduk biz. Eeee iyiymiş diyorum.Peki setan dan ne haber diyorum
Ondan da en az 51 tane var diyor.
(http://www.tupras.com.tr/detailpage.tr.php?strProductKey=403&lRedirectPageID=145)
Eee iyiymiş diyorum. Sen böyle satıyosan bende kaçak göçek yerlerden almadıkça asgari şartları tutturuyorum. Ucuz nerden bulursam ordan alıyım diyerek bu karmaşık-kurmaşık-sıkıcı yazıya son noktayı koyuyorum.
Ne dersiniz?
Yalnız bu işinde yazılı çizili bir kuralı-kaidesi olmalı dur bi bakıyım diye başladı hikaye. Ve nette bi kaç saatime mal oldu...
Sonuçları paylaşıyım dedim.
Nerden motorin yada daha yaygın adıyla mazot alsak bu soru hep aklıma takılmıştır. Hangi marka, hatta markanında ötesinde hangi istasyon daha iyidir acaba... Kullanıcı tavsiyelerine kullanım deneyimlerine bakmışımdır hep.
Bu işte kıstasımız nedir?
Bir setan sayısı ne kadar yüksekse o kadar iyidir. İki Kükürt oranı ne kadar düşük olursa o kadar iyi.
Setanla ilgili otomobul.com demişki
Setan sayısı ;dizel yakıtın kendi kendine tutuşabilme kabiliyetini gösteren bir ölçüdür. Setan sayısı yüksek olan yakıt kolay tutuşabilir ve hızlı bir şekilde yanabilir.
Dizel motorlarda yakıt silindir içerisinde yanma zamanında herhangi bir kıvılcım olmaksızın basıncın ve sıcaklığın etkisi ile kendiliğinden tutuşur. Setan sayısının önemi burada ortaya çıkar çünkü motorlarda yapılan hesaplamalar sonucu yakıtın yanmasının en verimli olduğu motor zamanı( pistonun üst ölü noktayı krank mili cinsinden 4-5 derece geçtiği an ) belirlenmiştir. Yakıtın tutuşma kabiliyeti (setan s¬¬ayısı) yüksek olmalıdır ki yanma zamanında kendiliğinden kolayca tutuşabilsin ve istenilen zaman içerisinde yanma olayı olup bitsin. Eğer setan sayısı yeteri kadar yüksek değil ise yakıtın tamamı yanması gereken zaman aralığında yanamaz. Yanma zamanından sonra yanan yakıt fazla verimli olmaz. Yani piston aşağıya doğru uzaklaştığı için yanmasının oluşturduğu basınç pistona fazla bir itme gücü sağlayamaz.
Kükürtle ilgili olarak (merak edene setanla ilgili bilgide var). Gazi üniversitesi ORBİTET-Otomotiv Bilim ve Teknoloji Topluluğuda demişki:
(http://www.obitet.gazi.edu.tr/obitet/yakitlar_yaglar/motorin_.htm)
Yakıt içersinde kükürt varsa bu kükürtle yakıt beraber yanar, kükürt dioksit (SO) veya daha fazla oksijenle birleşerek kükürt trioksit (SO) hasıl eder. Yakıtın yanmasından meydana gelen su buharıyla (SO) nin birleşmesinden meydana gelen sülfürik asit (HSO) çok şiddetli bir aşındırıcı olduğu için motor elemanlarının aşınmasına sebep olur. Bu sebepten dolayı yakıttaki fazla kükürt motor için büyük tehlike arz eder.
Bu noktada kullanılan yağın önemi ortaya çıkıyor. Bu aşındırıcıya karşı en önemli silahımız kullandığımız yağ oluyor ki bu da başka bir yazının konusu olsun...
Şimdi efendim adettendir önce mevcut durum özetlenir. Bende öyle başlayım. Yasal düzenleme EPDK nın tebliği ile yapılmış: (http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2010/11/20101109-10.htm).
EPDK buyurmuş ki
Piyasaya akaryakıt olarak arz edilen veya dolaşımda bulunan motorin türlerinin, Türk Standardları Enstitüsü tarafından hazırlanan, ekli Haziran 2010 tarihli "TS EN 590+Al Otomotiv Yakıtları-Dizel (Motorin)-Gerekler ve Deney Yöntemleri" standardına uygun ve azami kükürt miktarının 10 mg/kg olması zorunludur
Merak edenler için TS EN 590+Al Haziran 2010 da icad olmuş. (http://www.tse.org.tr/TSEIntWeb/Standard/Standard/Standard.aspx?081118051115108051104119110104055047105102120088111043113104073086119116070116117112066079057108)
Ne var ki bu kural 1.1.2011 den itibaren geçerli olmuş.
Pekiii dedim o zaman bu akaryakıt dağıtım şirketlerinde durum nedir?
Maalesef pekde bu konuda tatmin edici, detay verici bir akaryakıt şirketi yok. Zaman zaman yapılan basın açıklamalarına yada reklamlara ait metinlere ulaşabildim bu kısa ve hızlı araştırmada... Yalnız en büyük akaryakıt kaynağı olarak tüpraş rafinelerini düşünür ve ithali göz ardı edersek birşeyler yakalamış oluyoruz.
Efendim bakınız tüpraş veb sayfası ne diyor:Bende sadece 403 kodlu motorin var, ben öyle ultra, pro, yuro dizel filan üretmiyorum.
(http://www.tupras.com.tr/detailpage.tr.php?redirect=products.tr.php&lProductCategoryID=1&lRedirectPageID=145)
Hemen soruyorum tekrar tüpraşa peki bu 403 ün mahiyeti nedir diye: Hemen cevap veriyor tüpraş, efenim benim ürettiğim mazottun kilosunda 10 miligram kükürt var. Hemen aklıma geliyor yakın zamanda kadar 50 gramın altına yurodizel diyorduk biz. Eeee iyiymiş diyorum.Peki setan dan ne haber diyorum
Ondan da en az 51 tane var diyor.
(http://www.tupras.com.tr/detailpage.tr.php?strProductKey=403&lRedirectPageID=145)
Eee iyiymiş diyorum. Sen böyle satıyosan bende kaçak göçek yerlerden almadıkça asgari şartları tutturuyorum. Ucuz nerden bulursam ordan alıyım diyerek bu karmaşık-kurmaşık-sıkıcı yazıya son noktayı koyuyorum.
Ne dersiniz?