Neden Geziyoruz?

[makara60]

Bu forumu takip eden herkesin bu konuya yazacak bir iki cümlesi illaki vardır.Herkes gelsin buyursun,neden gezdiğini ,nasıl gezdiğini yazsın ki birbirimize gezmek için yeni sebepler verelim

 

[ince999]

Gezmemin ki bu yaya olabilir umuma açık ulaştırma aracı ile olabilir (belediye otobüsü,tren,vapur) yada kendi aracımla olabilir tek bir sebebi var:Gezmeyi ve sonucu olarak her türlü yeni detayı,farklılığı başka bir mekanda nefes almış olmanın keyfini, okuyup öğrendiğim ilgimi çeken bir yere bende buraya geldim demenin keyfini hissetmeyi sevdiğim için paramın yettiği ölçüde geziyorum.
Gezilecek yerler sıralamasında hiç bir şekilde yöresel yemekler,gece hayatı kriterleri bulunmamaktadır.

 

[makara60]

Gezmemin ki bu yaya olabilir umuma açık ulaştırma aracı ile olabilir (belediye otobüsü,tren,vapur) yada kendi aracımla olabilir tek bir sebebi var:Gezmeyi ve sonucu olarak her türlü yeni detayı,farklılığı başka bir mekanda nefes almış olmanın keyfini, okuyup öğrendiğim ilgimi çeken bir yere bende buraya geldim demenin keyfini hissetmeyi sevdiğim için paramın yettiği ölçüde geziyorum.
Gezilecek yerler sıralamasında hiç bir şekilde yöresel yemekler,gece hayatı kriterleri bulunmamaktadır.

Detay dan kastınız nedir?Fiziki ortamlarda ki detaylar mı yoksa insan davranışlarında ki detaylar mı ilginizi çekiyor?

 

[ince999]

İnsan davranışlarındaki detayları görmemezlikten gelmek mümkün değil çünkü bir arada yaşıyoruz.Elbette fiziki detaylara da dikkat ediyoruz. Söz gelimi Gürcistan yakın zamana kadar sovyetler birliği toprağında bir parça idi hali ile burada yaşayanlar da sovyetler birliği vatandaşı idi.Şu an bağımsız bir devlet olsa da sosyal hayatta hala belirgin kendine has detaylar var.Mesela Esnaf katiyen pazarlık yapmaya yanaşmıyor,malını satmak için bağırmıyor daha doğrusu hiç bir gayrette bulunmuyor.Yine fiziksel detay olarak Köylerde bütün evler zamanında devlet tarafından yapıldığı için bir birinin aynı gibi gözükse de esi zamandaki yöneticilerin evlerinin merdiven korkulukları biraz daha estetik, yağmur olukları süslü.Köyün içinden geçerken eskiden hangi evde oturanın amir olduğunu tahmin ediyorsun.

 

[Akdeniz45]

Gezielerde çok güzel bir yerde güzel bir evin bahçesinde gezmek için bekleyen bir karavan görünce hep aklımdan şöyle bir soru geçer.
Bu kadar güzel bir yerde yaşayan bir insan neden karavana ihtiyaç duyar?

Almanya’ya yeni geldiğimde her tarafın yeşil ve ormanlarla kaplı olması beni çok etkilemişti. Onlarca yıl sonra van gölünde, güzel bir havada gemiyle Akdamar adasına doğru giderken, gölün çevresinde ağaçsız dağlar eşimi ve beni büyülemişti.

Galiba yaşadığımız yerden uzaktaki yerleri gezmek daha cazip geliyor. Yabancı ülkeleri, tabiatı, çeşitli etnikteki insanları, onların yaşam tarzlarını görmek çok güzel.

Son yıllardaki gezilerimizde hiç acele etmeden, çevreyi, insanları tanıyarak gezmek, gezilerimizi ruhsal bakımdan da tatmin edici ve daha anlamlı hale getirdi.

 

[makara60]

Ben de yalnız gezmeyi seviyorum.Çünkü yalnız gezmenin dezavantajları kadar avantajları da var.İki ya da daha fazla kişi olduğunda insanlar size uzaktan bakarken,yalnız olduğunuzda kolaylıkla yanınıza gelip iletişim kurabiliyorlar.Ben de karakter olarak kolay iletişim kuran biri olduğum için bu şekilde hiç arkadaşsız kalmıyorum

 

[ince999]

İşimin gereği para kazanmak için senelerce o dağ senin bu bayır benim dolaştım durdum. Evliyim vede eşimle beraber dolaşmaktan da hoşlanıyorum.

 

[makara60]

Gezielerde çok güzel bir yerde güzel bir evin bahçesinde gezmek için bekleyen bir karavan görünce hep aklımdan şöyle bir soru geçer.
Bu kadar güzel bir yerde yaşayan bir insan neden karavana ihtiyaç duyar?

Almanya’ya yeni geldiğimde her tarafın yeşil ve ormanlarla kaplı olması beni çok etkilemişti. Onlarca yıl sonra van gölünde, güzel bir havada gemiyle Akdamar adasına doğru giderken, gölün çevresinde ağaçsız dağlar eşimi ve beni büyülemişti.

Galiba yaşadığımız yerden uzaktaki yerleri gezmek daha cazip geliyor. Yabancı ülkeleri, tabiatı, çeşitli etnikteki insanları, onların yaşam tarzlarını görmek çok güzel.

Son yıllardaki gezilerimizde hiç acele etmeden, çevreyi, insanları tanıyarak gezmek, gezilerimizi ruhsal bakımdan da tatmin edici ve daha anlamlı hale getirdi.

Farklı yerler görmek,farklı insanlar tanımak gezmenin amacı mı yoksa bahanesi mi?Asıl amaç insanın bir şeyleri unutmak istemesi,bir şeylerden kaçmak istemesi olabilir mi?Çünkü uzun süre gezdikten sonra artık her yer aynı görünmeye başlıyor sanki

 

[Akdeniz45]

Farklı yerler görmek,farklı insanlar tanımak gezmenin amacı mı yoksa bahanesi mi?Asıl amaç insanın bir şeyleri unutmak istemesi,bir şeylerden kaçmak istemesi olabilir mi?Çünkü uzun süre gezdikten sonra artık her yer aynı görünmeye başlıyor sanki

Herhalde herkes için farklı bir durum. Insan biraz alışılmışın dışına çıkmak istiyor. Çalışırken uzun süre gezemediğim için dönerken gözüm geride kalırdı. Çalışırken gezi isteklerinden önemli birisi iş atmosferini unutmak arzusu olabilir. Emekli olunca gezmek zaman bakımından rahat. Insan ruhsal bakımdan daha rahat. Yalnız gelir hep aynı olduğu için (çoğaltmak çok zor) insanın ayaklarını yorganına göre uzatması gerekiyor.
Emekli olduktan sonra çıktığımız gezilerde, 6-8 hafta sonra eşimle yavaş yavaş evimizi özlemeye başlarız. Bu durum dönüş yoculuğu için karar vermemizin nedeni oluyor artık.

 

[adigekuzeyli]

Kendimi bildim bileli gezmeyi hep sevmişimdir; Gençliğimde belki ben sizin kadar maddi imkana sahip olamamışımdır, o yuzden de gezme imkanımız fazla olmamıştır..Bizim birinci amacımız para kazanıp ev ocak sahibi olmamızdı.. .olduk çok şükür.. Gezmek...arazide bile gezmek hoşuma gitmiştir. İstanbul a geldiğim yıllar hafta sonu tatilinde gidiş ve dönüş abonman biletiyle, çok acıktığımda da bir simitle, Güneşli den Bayazıt a kadar iett ile ordan meydanı bir tur atıp kapalı çarşının içinden geçip Mahmutpaşanın altını üstüne getirip, Mısır çarşısında baharat kokusunu içimize çekerek, yeni caminin (kuşlucami) etrafında kuşları seyrederdim. Haliç köprüsünü geçerken balık tutanları ve halici seyrederken birazda dinlenmiş oluyordum.Çünkü daha gidecek çok yer vardı..Bazen 1960 larda Fransızların yaptığı tünel den, bazen de yürüyerek Galata kulesinin ordan İstiklal caddesine geçer, yürüyerek Taksim meydanına çıkardım...Biraz daha ileriye gidince artık binalar ve insanlar tenhalaşmaya başladığından sağ tarafa Beşiktaş Yıldız parkına oradan da yine yürüyerek Eminönü ne kadar geldiğimde zaten gün bitiyordu.. 97 nolu iett ye binip bir saatlik ayaktaki yolculuktan sonra yorgun argın kendimi eve atıp sabah tekrar işe gidiyordum...
Öteki hafta Bakırköy minübüsüne binip Bakırköy ün altını üstüne getirdik... Benim bildiğim ilk AVM idi Galeria orada gezmek çok hoşuma giderdi... Yine bir başka hafta Topkapı..Fatih..Eyüp... çok severdim gezmeyi....

 

[adigekuzeyli]

...2004 Yılında evimi yapmış, olmasını çok istediğim arabamıda almanın mutluluğuyla 4 çocukla birazda cahil cesaretiyle senelik izinimde şu güzergahı kullandım. Akçakoca, Alaplı, Ereğli, (Ereğlide bir arkadaşımda kaldım) Devrek, Bartın, Amasra, Cide (cide de pansiyonda kaldım) Doğanyurt, İnebolu (ineboluda bir arkadaşta misafir oldum)Abana, Çatalzeytin, Türkeli, Gerze ve Samsun.. Hayatımın ilk uzun gezisiydi. Denize doymuştuk...
Yine başşka bir Samsun dönüşünde Safranbolu yu merak edip gezdikten sonra bartından İnkum sahiline gittiğimizde akşam olmak üzereydi Kalacak yer araştırırken sahil kenarına çekmiş beyaz ford minübüsü camlarına da gazete kağıdı kaplamış önünede masa ve sandalyesini koymuş sigarasını tuttüren abiye çok imrenmiştim.. İlerde böyle içinde kalabileceğim bir arabam olsun istemişimdir. İşte gezmek diyince arkadaşlarım hep otelde kalmayı düşünürken ben çadırda, arabada kalma biraz macera peşindeydim. (Otelde kalmak bana göre değil) O abiden çadır kuracak yer sorunca; Burada çadır kurdurmuyorlar ileride güzelcehisar var orda kamp alanı var diye yardımcı olmuş, hayatımın ilk kampını güzelcehisar da yapmıştım....
Şimdi çocuklar büyüdü..emeklide oldum....2014 senesinden sonra hanımla rahat gezmeye başladım....

 

[makara60]

...2004 Yılında evimi yapmış, olmasını çok istediğim arabamıda almanın mutluluğuyla 4 çocukla birazda cahil cesaretiyle senelik izinimde şu güzergahı kullandım. Akçakoca, Alaplı, Ereğli, (Ereğlide bir arkadaşımda kaldım) Devrek, Bartın, Amasra, Cide (cide de pansiyonda kaldım) Doğanyurt, İnebolu (ineboluda bir arkadaşta misafir oldum)Abana, Çatalzeytin, Türkeli, Gerze ve Samsun.. Hayatımın ilk uzun gezisiydi. Denize doymuştuk...
Yine başşka bir Samsun dönüşünde Safranbolu yu merak edip gezdikten sonra bartından İnkum sahiline gittiğimizde akşam olmak üzereydi Kalacak yer araştırırken sahil kenarına çekmiş beyaz ford minübüsü camlarına da gazete kağıdı kaplamış önünede masa ve sandalyesini koymuş sigarasını tuttüren abiye çok imrenmiştim.. İlerde böyle içinde kalabileceğim bir arabam olsun istemişimdir. İşte gezmek diyince arkadaşlarım hep otelde kalmayı düşünürken ben çadırda, arabada kalma biraz macera peşindeydim. (Otelde kalmak bana göre değil) O abiden çadır kuracak yer sorunca; Burada çadır kurdurmuyorlar ileride güzelcehisar var orda kamp alanı var diye yardımcı olmuş, hayatımın ilk kampını güzelcehisar da yapmıştım....
Şimdi çocuklar büyüdü..emeklide oldum....2014 senesinden sonra hanımla rahat gezmeye başladım....

Nasıl, hangi şartlarda gezdiğinizi yazmışsınız ama neden gezme ihtiyacı hissettiğinizi yazmamışsınızDağ,taş,deniz,göl,nehir,yayla neredeyse genel olarak her yerde aynı.Bunlar gezme sebebi olsaydı hiç bir antalyalı gezgin uzağa gitme gereği duymazdı herhalde

 

[ilker 72]

Yolda olmanın dayanılmaz hafifliği.
2016 da hem, çocuklara hemde, annemle babama değişiklik olsun diye Selimpaşa da denize sıfır(tamamen tesadüf) sezonluk yazlık kiraladım. Ben işim gereği, bayram ve sonraki haftayı bağlayabiliyorum. onun haricinde hafta sonu gidip geldik. Ramazan bayramının, ikinci günü yazlığın önü hınca hınç doldu kapıdan dışarı çıkmadık. Hemen kendimize yeni bir rota çizdik. Üçüncü günü sabah Demirköy, Fatih Sultan MEHMET' in top dökümhanesi, İğne ada, Liman köy dönüşte Longoz ormanları tekrar Demirköy den Dupnisa Mağarası ve Selimpaşa, sabah sekizde çıktık gece on birde döndük, 500 km yol yaptık. Kurban bayramında yine aynı yazlığı bırakıp Saroz Gökçetepe de çadır kurduk.

2018 de Muğla Akyaka orman kampına bir haftalığına gittik Üzücü bir haber dolayısıyla dördüncü günü, dönmek zorunda kaldık. Dört günde civarda gezilebilecek birçok yeri gezdik. Tahmini 600 700 km.

Forumda, Antalya da, Muğla da karavan yapan arkadaşlar var bir arkadaşımız Karadeniz turu düşünüyor. Bence tatil anlayışı ve tatilden çok müsait zamanlarda, mutlu olduğun, keyif aldığın bir gezi yapmak.

Belki konu ile alakası yok ama, İstanbul'dan güneye yıldızlı otele gidip, otel sınırları ve havuzundan başka hiçbir şey görmeden tekrar İstanbul'a dönmek bana çok anlamsız geliyor. Bakış açısıdır saygı duyarım. Aynı tatil Tekirdağ ve çevresinde de yapılabilir.

 

[ilker 72]

Mesaj gönderirken hata verdi iki mesaj gitmiş birini sildim.

 

[udisa]

Yolda olmayı seviyorum. Görülecek, konaklanacak yerler ikinci plânda benim için.

 

[adigekuzeyli]

Nasıl, hangi şartlarda gezdiğinizi yazmışsınız ama neden gezme ihtiyacı hissettiğinizi yazmamışsınızDağ,taş,deniz,göl,nehir,yayla neredeyse genel olarak her yerde aynı.Bunlar gezme sebebi olsaydı hiç bir antalyalı gezgin uzağa gitme gereği duymazdı herhalde

Buna vereceğim cevap sadece gezmeyi seviyorum olabilir, ya da çok çeşitli cevabı olur. Araba kullanmak, yürümek, farklı yerleri görmek, denize girmek......Ben bu sebeplerden dolayı hatta belki aklıma gelmeyen bir sürü sebepten dolayıdır ki... gezmeyi seviyorum.