Polonezköy

[phobios]

Hem şehre yakın, hem doğası güzel, hem de bu mevsimde çok huzurlu...

 

[Deep]

Ynt: Polonezköy

Osmanlı zamanında Polonya'lıların yaşadığı bir köymüş, şimdi mimari güzellikleri ile evleri kalmış yadigar
Leonardo'yu tavsiye ederim restoran olarak, tatlıları muhteşem Kendin pişir kendin ye olayı için de çok güzel bir yer Polonezköy

 

[YOL]

Polonezköy Tarihi

Polonezköy'ün tarihi adı Adampol'dur. Polonezköy 1830 Polonya Ayaklanması sırasında hükümet başkanı, daha sonra da Polonyalı sürgünlerin siyasi lideri olan Prens Adam Czartoryski tarafından 1842 yılında kuruldu. Köyün adı kurucusunun adı olan Adam’dan dolayı Adamköy (Lehçe: Adampol) olarak türetilmiştir.

Polonya 1842'de Rusya, Avusturya - Macaristan ve Prusya tarafından işgal edilir, özellikle Rus'lar tarafından yoğun baskı gören Polonyalı'lar Rus ordusunda savaşmaya zorlanır. Osmanlı Devleti bu durum karşısında işgalci devletlere kınama mesajı gönderir ve Polonya'nın bölünmesini tanımayacağını bildirir. Polonya işgali nedeniyle gerilen Osmanlı - Rusya ilişkileri iki tarafı savaşın eşiğine getirir. 1856'da Osmanlı'nın Kırım Savaşı'nda Polonya'dan kaçan asker ve siviller de Osmanlı tarafında savaşırlar. Bunun üzerine savaş sonrasında Sultan Abdülmecit Polonyalılar'a İstanbul'da köy kurma izni verir. Böylelikle İstanbul'un bu güzel beldesine yerleşen Polonyalılar da köye ilginç adını kazandırmışlar... Beykoz sırtlarındaki bu Polonyalılar köyü, geleneksel ve modern hayatı bir arada barındırıyor. Köye gittiğinizde hikayeyi bir de onlardan dinleyin. Mutlaka dinleyin. Böylece Polonezköy'de topraklara neden çingeneler tarafından "Büyülü Topraklar" dendiğini öğrenebilirsiniz.

İlk Polonezkoy sakinleri çiftçilik, hayvancılık ve ormancılıkla meşguldü. Daha II. Dünya Savaşı öncesinden başlayarak ilk tatilciler Polonezköy’e gelmeye başladı. 1938 yılında Polonezkoy sakinleri T.C. vatandaşlığına kabul edildiler. 1968 yılında Polonezkoy sakinleri işledikleri topraklar üzerinde tapu hakkına sahip oldular, Czartoryski ailesinin varisleri ise Polonezköylüler lehine iyelik haklarından vazgeçtiler.

Ulaşım imkanları, coğrafi konumu ve güzel manzaraları sayesinde Polonezkoy bir tarım köyünden tatil köyüne dönüşmüştür. Polonezköy’de toprak köy sakinlerine ya da Polonezköy’e dinlenmeye gelen zengin ve meşhur şahıslara aittir. Polonezköy’un gelişmesi ve köydeki ekonomik şartların düzelmesiyle birlikte 1980’li yıllarda yurt dışına göç eden gençler Polonezköy’e geri dönmeye ve köyde pansiyon, lokanta ve çayevi işletmeye başladılar.

Polonezköy’e gelen ünlüler arasında Macar piyanist Franz Liszt (1847), Fransız yazar Gustave Flaubert (1850), Çek yazar Karel Droz (1904), T.C.’nin ilk Cumhurbaşkanı Kemal Atatürk (1937), sonradan Jan 23 adıyla Papa olan Nuncio Piskopos Angelo Roncalli (bu ziyaret sırasında birkaç Adampollu çocuğa konfirmasyon sakramentini vermişti) ve T.C. Hükümeti temsilcileri ile birlikte Polonezköy’e gelen, Polonya’nın II. Dünya Savaşı sonrasındaki dış işleri bakanı Adam Rapacki (1961) de bulunuyor. Ayrica dünyaca tanınan soprano Leyla Gencer de burada doğmuştur.

Köyü 1985 yılında T.C. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, 1994 yılında ise Polonya Devlet Başkanı Lech Walesa ziyaret etti. Bir sonraki Polonya Devlet Başkanı Aleksander Kwasniewski ise ilki 1996 ve ikinci 2000 yılında olmak üzere iki defa Polonezköy'ü ziyaret etmiştir. Son ziyareti esnasında Aleksander Kwasniewski, Zofia Rizi Anı Evi'ni de gezmiştir. Bu ziyaretten iki sene sonra Polonezköy’un kuruluşunun 160. yıldönümü törenle kutlandı.

Leh-Türk ilişkilerinin gelişmesi sayesinde Polonezköylüler bir taraftan sık sık Polonya’dan gelenleri misafir ederken, diğer taraftan da atalarının ülkesini ziyarete gitmektedirler. Günümüzde Polonezköy’de aşağı yukarı 1000 kişi oturmakta, bu grubun içinde 40 kişi düzgün Polonyaca konuşmaktadır. Adampol-Polonezköy’de her yaz Polonezköy’ün Polonya ile olan bağlarını vurgulayan Polonezköy festivali düzenlenmektedir. Polonezköylüler, bu festivale katılan folklor gruplarını kendi maddi olanaklarını kullanarak getirtmektedirler.

 

[charlie brawn]

Ynt: Polonezköy

bu polonezköye arabası olmayanlar nasıl gider acaba?
gidemezler mi yoksa

 

[AYDURAN]

Ynt: Polonezköy

Osmanlı zamanında Polonya'lıların yaşadığı bir köymüş, şimdi mimari güzellikleri ile evleri kalmış yadigar
Leonardo'yu tavsiye ederim restoran olarak, tatlıları muhteşem Kendin pişir kendin ye olayı için de çok güzel bir yer Polonezköy

Osmanlılar savaştan kaçan Polonyalıları davet edip buraya yerleştirmişler, bu doğru...Ama burada halen yaşayan polonya kökenli hristiyan vatandaşlarımız var...Adlarıda yabancı isim...Ve çoğu bu tarihi evlerden dönüştürülen pansiyon ve restoranları işletiyorlar...

Sedat hocamda zaten bu konuda detaylı bilgi vermiş...

 

[AYDURAN]

Ynt: Polonezköy

bu polonezköye arabası olmayanlar nasıl gider acaba?
gidemezler mi yoksa

Tam emin olmamakla birlikte bildiğim kadarıyla arabasız çok zor...

Araba ile gidecekler için;

Kavacık'tan gelirken, Kavacık mevkiini geçtikten 1 km. sonra sola dönüp daha sonra Acarlar sitesinden sağa dönerek veya ikinci bir seçenek olarak Beykoz üzerinden Toygar'a, oradan Mahmut Şevket Paşa'ya,oradan da Üçpınarlar mevkiinde güneye yönelerek Polonezköy'e ulaşabilirsiniz. İstanbul'dan buraya varmanız yaklaşık yarım saat-kırkbeş dakika sürer.

 

[AYDURAN]

Ynt: Polonezköy

Ayrıca daha fazla bilgi için İl İl Türkiye Bölümünde İstanbul alt bölümünede bakabilirsiniz...

http://www.gezenbilir.com/index.php?topic=5053.msg21591#msg21591