Sarayevo - Başçarşı

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan AYDURAN Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 59
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 15,122

AYDURAN

Zirve
Mesajlar
5,669
Tepkime Puanı
27
Yaş
50
Yer
İstanbul / Maltepe
Başçarşı; Bosna-Hersek'in başkenti Saraybosna'nın merkezinde bulunan meşhur Osmanlı çarşısıdır. Bugün hâlâ kullanımdadır.

 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Ah,ah... Şimdi ben başlarsam yazmaya, içimdeki özlemin etkisi ile, tüm gün yazar dururum

Başçarşı bir başkadır... Oranın ruhu, ana caddesi,ara sokakları, arnavut kaldırımı, esnafı, kahve kokusu...

Çarşının başında ve sizin gönderdiğiniz fotoğrafta da görünen '' Sebil'' var. Sebil, sürekli etrafında kuşların toplanmasıyla meşhurdur. Etrafında 5-6 çeşme vardır ve kış-yaz farketmeden,buz gibi soğuk su akar. Yazın, insanlar etrafında toplanırlar, oturup su ile serinlenmeye çalışırlar... Son 3-4 yıldır, Sebilin hemen karşısında Türk dönerci var

Sebil, en meşhur buluşma noktalarından biridir. Akşamları, birilerini beklemek amacıyla dikilmiş bir çok insanı görebilirsiniz. Çarşının başında bulunur ve herşeyin başladığı yerdir. Oradan başçarşıya girersiniz ve kendinizi o güzelliklerde kaybedersiniz.

Siz gündüz görüntüsünü verdiniz, benden de gece görüntüsü olsun



 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

STV'de yayınlanan AYNA adlı belgeselde çarşının çok iyi bir tanıtımı yayınlanmıştı ve ben izlemiştim...Tabi ki programda sadece Başçarşı değil başka tarihi eserler ve Saraybosna'nın geneli hakkında da çok detaylı bilgiler verilmişti...Ben o programdan sonra yapmayı düşündüğüm gezilerle ilgili kafamdaki listeye Saraybosna'yı da ekledim...Birgün mutlaka gidip görmek ve en azından bir hafta zaman geçirmek istediğim yerlerden biri...Ayrıca bu belgeselden sonra çok detaylı araştırma yaptığım yerlerden biri Saraybosna...Sanırım gidersem pek yabancılık çekmeyeceğim...

Ayrıca okuduğum bir yazıyıda link olarak aktarayım...Beşiktaşlıyım ama Galatasarayı çok severim...Şayet bir gün gidersem ve bu restorant halen duruyor olursa mutlaka uğrayıp yemek yiyeceğim...

http://www.aksiyon.com.tr/detay.php?id=26575
 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Evet, sanırım o belgeseli biliyorum. Ramazan ayında çekilmiş ve bir iftar görüntüleri de vardı yanılmıyorsam ?!

Bana, aşık mısın diye sorduklarında... Aşıkların aşığı içimde yatar, aşkların aşkısıdır benimki derim Ama, benim aşkım bir şehir.

Doğup, büyüdüğüm yer,şehrim olduğu için çok severim ama, gerçekten de büyüleyici bir güzelliğe ondan da önemlisi,ruha sahip olduğu için, aşığım Sarayevoya.

Bahsettiğiniz restorant hala duruyor, Galatasaray bayraklarıyla Aslında, hiç araştırmamış bile olsanız, yabancılık çekmemek için Türk olmanız yetiyor. Bir çok yerde Türk lokantaları görebilirsiniz, Türk kafeteryaları... Ya da, Boşnak kafeteryalar ama son ses Türkçe müzik çalıyordur... Çarşı zaten son 4-5 senedir, Türkler ile doludur. Gezmek için gelenler, iş için gelenler, lise veya üniversite okumak için gelenler... Onun için de Türkçe konuşan insanlarla karşılaşmak da çok kolaydır.
 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Evet belgeselde dikkatimi çekmişti...Türklerin yabancılık çekmeyeceği bir yer...Hem geçmişten gelen akrabalık bağlarından dolayı, hemde dediğiniz gibi Türkiye'den iş, okul, gezi gibi amaçlarla giden insanların sayısının çok oluşundan dolayı...

Belki o belgeseli bulurum diye YouTube sitesine baktım ama maalesef yok...Ayna programının bazı bölümleri var ama Sarayevo yok...
 



Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Bir de, son senelerde Boşnakların Türkiyeye olan ilgileri de çok arttı. Tatil olan en çok tercih edilen yerdir Türkiye, yazın Bodrum, Alanya, Antalya, Çeşme gibi yerler, kışın ise İstanbul. Onun yanında da tabi ticaret var. İlgiyle beraber duyulan sevgi de arttı doğal olarak. Ve, öylece, Türkiye ile hiç bir bağlantısı olmayan bir yerde Türkçe müzik duymanız,Türk bayrağını görmeniz çok doğaldır.

Örneğin... Başçarşıda sürekli kahve içtiğim bir yer var, en çok özlediğim ve ilk ziyaret ettiğim yerlerden biridir Onun yanında, doğal olarak, ana dilimi konuşmayı ve duymayı da özlerim.

Gidişlerimin birinde arkadaşlara espri olarak demiştim, '' Bosnama, Boşnakçeme hasret doluyum,Sarayevoya geldiğimde de bir şey farketmiyor, yine her tarafta Türkçe var '' Onu söylediğim anda,bahsettiğim o kafeteryada , Türkçe müzik çalıyor ve her iki yanımızda da, masalarda Türk arkadaşlar oturuyordu.
 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Ayna programında Saim Orhan yanında iki genç ile kahve içmişti, sanırım bahsettiğiniz yerdi...Şimdi hatırlıyamadım ama ilginç bir kahve geleneği vardı...İzlediğimde çok şaşırmıştım...

1980 yılında ilkokula Ankara'da başladım ve yan komşularımız Yugoslavya göçmeni boşnak bir aileydi ve ailece en samimi komşularımızdı...Benden bir iki yaş büyük olan Alper en sevdiğim arkadaşlarımdan biriydi...Şimdi siz boşnak diyince hemen aklıma onlar geldi...Aradan geçen zamanda irtibatımız koptu maalesef...Bazen aklıma geliyor ''şimdi ne yapıyorlar acaba ''diye...

Çok güzel günlerdi...Arkadaşlarla kovalamaca oynarken aniden önümüze çıkan araçtan kurtulmak için fren yapmayı başarmıştım ama maalesef arkamdan beni kovalayan boşnak dostum duramamış ve iki eliyle sırtımdan itmiş ve bu sayede kendisi kurtulmuş ve bende hızla gelen aracın önüne savrulmuş ve aracın çarpması sonucu havada taklalar atmıştım Akşam hastahaneden eve geldiğimde çok korkmuş olan Alper oyun oynarken bizlerden kazanmış olduğu ve yine kendi biriktirmiş olduğu tüm futbolcu kartlarını bana hediye etmişti...

Birde bir kaç yaş büyük bir ablası vardı...İsmi Sevinç'ti...Onların ev tripleksti ve bahçeden'de üst kata çıkan merdivenleri vardı...Merdivenlerin başında oynarken Sevinç tüm uyarılarıma aldırmayarak yoldan geçen araçlara elindeki boruyla, yediği dağım çekirdeklerini fırlatıyordu...Yaşlı bir adam arabadan indi, sakin sakin bahçenin kapısını açtı, tabi adam merdivenlerden çıkarken biz üst kata kaçtık, ben kapıyı kapatalım dedim, Sevinç korkudan yok adam kapattığımızı görürse burda olduğumuzu anlar ve gitmez dedi Üst balkonda yerde siper alıp bekledik Amcam sakin sakin üst kata çıktı ve ikimizide yerden kaldırıp, bir eliyle benim, diğer eliylede Sevinç'in kulağına asıldı Tabiki olan bana oldu...Kurunun yanında yaşta yandı

Teşekkürler sizin sayenizde konu buralara kadar geldi ve ben bir kez daha bu güzel çocukluk anılarımı vede boşnak dostlarımı hatırladım...
 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Eskiden göç etmiş çok Boşnak vardır buralarda. Bosnada olanların kökü de Osmanlıdan geliyor ve sonuçta hep aynı noktaya varıyoruz - hepimiz aynı yerden geldik.

Dedelerimin dedeleri anlatırmış... Babamın kökü de İstanbuldan geliyormuş. Osmanlı zamanında, İstanbuldan bir asker Bosnada kalmaya karar vermiş ve kökümüz ordan geliyormuş. Babama sorulduğunda zaten '' Ben türküm'' der.

Aslında, Bosna Osmanlı kültürünü farklı şekillerde belki Türkiyeden daha çok korumuştur. Yani, Osmanlıdan kalmış ve hala uygulanan bir çok adet vardır veya görüntü.

Örneğin, o kahve yapılışı ve alınan keyif Ya da, iftarlarda sofrada 21 çeşit yemeğin bulunması
 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Çarşının ortasında Gazi Husrev Begova ( Gazi Hüsrev Bey ) camisi vardır.Savaş zamanında, camiye düşen bombaların sayısını 100'e kadar saymışlardı, ondan sonrasında ise saymayı bırakmışları. Ona rağmen, cami hasar gördü ama yıkılmadı.

Onun köşesinde de bir çeşme var, yine buz gibi suyun aktığı bir çeşme. Eskilerden kalmış bir hikayesiyle tanılır.

Sarayevoya gelip de, o çeşmeden su içen, kesin tekrar döner Sarayevoya, deniliyor hikayesinde.

 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Benim en çok merak ettiğim vede görmek istediğim yerlerden biride Moldova...Benim daha önce şantiyelerimde Gagavuz işçilerim oldu ve halen daha görüşürüm telefonla...Hristiyan türkler...Çok süper insanlar...Çok çalışkan vede dürüst insanlar...Maalesef burayıda Tv'de izleme şansım oldu...Çağatay Yolda programında izlemiştim...Herşeyleriyle, giyim, kuşam, konuşma v.s. olarak Türkler...

Ama önemli olan bu farklı kültürlerin yada bizimle benzer kültürlere sahip olan milletlerin Türk olup olmaması veya müslüman olup olmaması değil...Önemli olan insan olmaları...Ben bu nedenle çok değişik kültürleri ve o kültürlerden insanları tanımayı çok seviyorum...
 



Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Yüksektekten başçarşıya bakış

 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Saat kulesi ve Gazi Hüsrev bey camisinin minaresi



sebil



yüksekten bir bakış



burda bir yerde evim bile görünüyor





sağ tarafta görünen beyaz alan, savaştan sonra yapılan şehit mezarlıklarından sadece biridir



ülkenin en önemli ve en eski kütüphanelerinden Vijeçnitza, savaşta yakılmıştı,şu an tekrar yapılıyor.





yazın bu caddede kahve içmek için zor boş yer bulursunuz



bu karede bir de minare olsaydı,Sarayevoda beraber yaşayan üç milleti gösteriyor olurdu.

 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

güzel bir binaydı... savaşta yıkılmıştı



ama şimdi daha güzel oldu





Balkanlarda en yüksek ve en güzel binalardan biri oldu Başta yerel gazetesi Avazın business centeri idi,şimdi ise 5 yıldızlı Radon Plaza oteli.



En üst katta 360 derece dönen bir restoran var, Sarayevoyu ordan seyretmek bir başka güzel



İnşaatı daha bitmemiş diğer bir Avaz Twist tower



böyle bir şey olacakmış

 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Yillar once gitmistim Sarayevo'ya, savastan once O zaman asik olmustum bu sehire...Yine gitmek sart oldu Tesekkurler paylasimlariniz icin
 

Ynt: Sarayevo - Başçarşı

Solana' Alıntı:
Yillar once gitmistim Sarayevo'ya, savastan once O zaman asik olmustum bu sehire...Yine gitmek sart oldu Tesekkurler paylasimlariniz icin

Aa, çok güzel Belki de benim hatırlamadığım Sarayevo'yu biliyorsunuz. Aşık olunmayacak gibi de değil. Tekrar bekleriz, bir de şimdiki halini görün,bir kahve de içeriz çarşıda.
 



Ynt: Sarayevo - Başçarşı

bu akşamki planım...

Havaalanına indikten sonra, derin bir nefes alıp, şehrimin havasını içime çekerek, doğru evimin yolunu tutmak



Ondan sonra, hasretiyle yandığım çarşıya inmek için, Dünya savaşının başlangıcını simgeleyen köprüden geçmek...





Karşıma çıkacak olan sebilin çeşmelerinden birinde buz gibi su içmek...



bir porsyon kebap



her taşın özlemini gidermek için, yavaş yavaş çarşımda yürümek...



Yürüyüş sırasında üşürsem eğer, Tito zamanından kalmış Sonsuz ateş isimli ateşte ısınmak...





sonra da, bir bosna kahvesi...



ve sonunda... sarayevonun özlediğim gece görüntüsünü, uzun zamandan sonra tekrar görmek için bir tepeye çıkmak...



Sizlere de selam gönderirim Sarayevodan