T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan ALP_ER_TUNGA Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 421
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 115,441
Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

Kızkardeşim ve eşi de mini bir Avrupa turu yaptılar geçen yıl ve Macaristan'ı çok beğenmişlerdi .Bisikletlerinizle yaptığınız şehir içi turlar ,alışverriş yerlri ve müze dikkat çekiyor .Ben de merak etmeye başladım .
 

Etiketler
Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

ALP_ER_TUNGA' Alıntı:
Ertesi sabah içinde sarı renkli bir peynir ve yöresel Macar peyniri alıyoruz.
Macar para birimi Forint.Ancak hesaplama işi Romanya’daki gibi kolay olmadı.1 euro=285 HUF
Geçen sene 1 Avro 248 Forint idi. Avro da 2.5TL idi. Yani 100 forint=1TL idi çok rahat hesaplamıştık. Doğrudan TL gibiydi. ;D

Peyniri beğendiniz mi bari, bizim aldığımız geleneksel peynir acayip is kokuyordu. :-\
 

Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

Macaristan Osmanlı'nın uzun süre kaldığı yerlerden ve bu sürede epey bir iz bırakmış.En önemlisi de belki hamamlar,kaplıcalar.Bunun yanında Avrupa'nın medeniyetini de çok güzel örnek almışlar.Romanya'dan sonra 2.kez gidilecek ülkeler listesinde yerini aldı.)
 

Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

fsirin' Alıntı:
Geçen sene 1 Avro 248 Forint idi. Avro da 2.5TL idi. Yani 100 forint=1TL idi çok rahat hesaplamıştık. Doğrudan TL gibiydi. ;D

Peyniri beğendiniz mi bari, bizim aldığımız geleneksel peynir acayip is kokuyordu. :-\
Peynir konusunda şansımız hep yaver gitti.Güzeldi Macar peyniriİzmir tulumu gibiydi..is kokmuyordu.demek ki geleneksel peynir çeşitleri fazla
beğenilmeyen peynirlerin kaderi ise hep peynirli omlet oluyor bizde
 

Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

MACARİSTAN / 2.BÖLÜM
Budapeşte oldukça kalabalık bir şehir.Turistik bir şehir havasından ziyade yaşayan,ticari şehir havası da hakim.Nüfusu yaklaşık 2 milyon kişi.Macaristan nüfusunun beşte biri.Berlin’den sonra da Orta Avrupa’nın ikinci büyük şehri.
Burada dikkatimizi çeken en önemli nokta da yoğun bir bisiklet trafiğinin yanı sıra insanların bisikletleri çok hızlı sürmesi.Ulaşım aracı olarak kullanılması sebebiyle kimsenin vakit kaybına tahammülü yok gibi.O nedenle bisiklet yollarında da kurallara uymak çok önemli.
Hal’i dolaştıktan sonra 15-20 dk bisiklet sürerek Tuna’nın hemen kıyısındaki Parlamento Binası’na ulaşıyoruz.Ön cephesi kadar olmasa da arka cepheden de oldukça gösterişli.

 





Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

Köprüden Tuna ‘nın diğer yakasına geçerken fotoğraf çekmek için sürekli duruyoruz. Bu anlardan birinde komik bir şekilde tanıştığımız İsveçli çift ile de hatıra fotoğrafı çektiriyoruz.

 

Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

Şehrin iki yakasını birleştiren pek çok köprü var ancak hepsinin trafiğe açık olmadığını öğreniyoruz.Trafiğe açık olanlardan en bilineni ve ilki Zincirli Köprü.Aslan heykellerinden dolayı Aslanlı Köprü de deniyor.Yaya ve bisikletler için de ayrı bölümü var.(Tuna Nehri üzerindeki tüm köprüler II.Dünya Savaşı sırasında yıkılmış ancak daha sonra aslına uygun olarak tekrar inşa edilmiş.)





 

Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

Köprünün ayağından Tuna ve Budapeşte manzarası.Bulanık Tuna’nın suyu sadece aşıklara mavi renginde görünürmüş efsanesi geliyor aklımıza.
Köprüden karşıya geçiyoruz.Burası daha engebeli yaka olan Buda yakası.Yukarıya çıkmak için teleferik de tercih edilebiliyor ancak bisikletlerimizi aşağıda bırakıp bırakmama konusunda kararsız kalıyoruz.
Ayrıca teleferik için para ödemekten ve sıra beklemektense yürüyerek çıkmayı tercih ediyoruz.





 



Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

Yukarıya çıkan yolun başlangıcı fotoğrafın solunda görünen yol...Bisikletleri bu yokuş yolun başında bir yere bağlıyoruz.
Yukarıya çıktıkça şehir manzarası ve fotoğraflarda gördüğümüz Budapeşte silueti yavaş yavaş ortaya çıkmaya başlıyor.



 

Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

Şehrin Buda yakası eski yapılardan oluştuğu için daha çok turist görmeye başlıyoruz.
Caddeler,tarihi kiliseler ve heykeller görülmeye değer.









 



Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

İnsan şehrin bu yakasındaki bütün manzaraları fotoğraflamak istiyor.Yukarıda epey bir zaman geçiriyoruz.Kendimize manzara eşliğinde birer dondurma ısmarlıyoruz.
Yukarıda dolaşırken bir yandan da acaba bisikletlerimiz bıraktığımız yerde güvenli mi diye düşünmeden edemiyorum.O kadar yol geldik,bisikletlerin başına bir iş gelirse nasıl döneriz diye düşünüyoruz.
Havanın kararmasını beklemeden dönüş yoluna geçiyoruz.
Neyse ki bisikletlerimiz bıraktığımız yerde bizi bekliyor.
Şu ana kadar Budapeşte’de neler yaptığımız özetlersek;Peşte tarafında tarih müzesini,Kahramanlar Meydanı’nı,Devlet Opera Binası’nı ,büyük göl ve parkı,Vaci Caddesi’ni,şehir halini gördükten sonra Parlamento Binası’na gidiyoruz.Oradan da Buda tarafına geçip kaleye yürüyerek çıkıp tarihi kiliseleri,Buda Kalesi’ni ve heykelleri görüyoruz.Şimdiki hedef ise Gül Baba Türbesi.
Haritadan Gül Baba Türbesi’nin yerini bulmaya çalışıyoruz.Şehrin tam ters istikametinde olduğu için epey bir süre ve yokuşlu yollarda bisiklet sürmek durumundayız.

Gül Baba Türbesi yolunda karşılaştığımız ilginç manzaraları fotoğraflıyoruz.Gül Baba’nın kim olduğuna gelirsek;
Osmanlı'nın Avrupa'da genişleme politikası'nın önemli bir şekli olan bektaşi dedelerini Avrupa'ya müslümanlığı yayma görevi ile göndermeleri sırasında bazı Türkmen boyları ile Macaristan'a kadar giden bir Bektaşi büyüğüdür Gül Baba. Sadece Balkanlarda veya Macaristan'da değil Trakya ve Anadolu'da da büyük saygı görürmüş. Hacı bektaş-i Veli, Balım Sultan gibi Bektaşi/alevi büyüklerinden sonra adı ilk akla gelen erenlerden biridir. Gerçek mezarı Budapeşte'de olmasına ve hatta cenazesine dönemin Padişah'ının dahi katıldığının bilinmesine rağmen Trakya, Balkanlar ve Anadolu'da bir çok mezarı vardır.





 



Ynt: T3 Westfalia ile Avrupa Gezimiz...

Şehrin en yüksek yerlerinden birinde olduğu için Türbeye ulaşmak için bir süre merdiven çıkıyoruz.Yalnız türbeyi sadece dışarıdan görebiliyoruz.Türbe restorasyonda.Biraz bakımsız olduğu gerçeği de aşikar.