Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan msaribas Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 18
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 6,674

msaribas

Ana Kamp
Mesajlar
67
Tepkime Puanı
0
Abant Tabiat Parkı'na gidenler gözlerine inanamıyor. Dört bir tarafta iş makineleri tozu toprağa katıp çalışıyor. 'Altyapı' çalışmalarındaki 'beklenmedik gelişmeler'le gölün seviyesi yükselmiş, piknik alanları ve ağaçlar su altında. 'Yavru Abant' oluşturma çabaları da cabası

BOLU - Türkiye’nin en gözde doğal zenginliklerinden Abant Tabiat Parkı, bugünlerde dev bir şantiyeyi andırıyor. Gölün dört bir tarafında ağır iş makineleri tozu toprağa katarak çalışıyor. Ağaçlar su ve toprak altında. Endemik türler yok ediliyor. Göl kenarında suyla temas edilebilecek alan kalmamış. Yükseltilen yol, suya ihtiyaç duyan canlıların önünde bir uçurum gibi. Bolu Valisi Halil İbrahim Akpınar, bu ‘altyapı’ çalışmalarının daha iyi bir Abant için olduğu belirtiyor. Ancak uzmanlar aynı görüşte değil: Doğa harikası Abant katlediliyor.
Abant, statü itibarıyla koruma altına alınan bir ‘Tabiat Parkı’, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nü bağlı. Ancak işletmesini Bolu Valiliği yürütüyor.
Valilik, kasım ayında Abant Tabiat Parkı’nın çehresini değiştiren çalışmalara başladı. ‘Elektrik hatlarının yer altına alınması’, ‘kanalizasyon hattı döşenmesi’, ‘yaya ve bisiklet yolu’ gibi nedenlerle iş makineleri bölgeye girdi. Önce göl seviyesinin yükseltilmesi için, menfezlerin önüne set çekildi. Yollar genişletildi. Göl seviyesi beklenenden 1.5 metre fazla yükselince göl kenarındaki yolu ve çam ağaçlarını su bastı. Bu yükselme göl sularını karaya doğru onlarca metre ilerletti. Piknik alanları su altında kaldı.
Su basan yolun seviyesi de kimi yerlerde üç metreye kadar yükseltildi. Milli Parklar standartına göre sekiz metre genişlikte olması gereken yol, bazı yerlerde 10 metreden fazla genişletildi. Su altında kalan ağaçların bulunduğu alanlar toprakla dolduruldu. Bu çalışmalar halen devam ediyor.

İkinci tehdit: ‘Yavru Abant’
Abant Tabiat Parkı’ndaki ikinci itiraz ise gölün birkaç yüz metre yukarısına, yamaç paraşütçülerinin de uğrak yeri olan Örencik Yaylası’na ‘Yavru Abant’ yapılmak istenmesi. İkinci bir göl yaratmak için kolları sıvayan Bolu Valiliği, bir set çekerek yayladaki çukurluk alanda su tutmaya başladı. Abant Gölü’nü besleyen iki önemli dere bu göle yönlendirildi. Yavru gölde biriken su miktarı planlanın alanın üç katına çıkınca yine çanlar çalmaya başladı.
Valilik, Bolu’da faaliyet gösteren Batı Karadeniz Ormancılık Araştırma Müdürlüğü’nden bir rapor hazırlamasını talep etti. Orman mühendislerince hazırlanan raporda, su altında kalan iğne yapraklı ağaçların kök boğazı su altında kaldığından dolayı ağaçların kurumasının an meselesi olduğu, çalışmaların endemik türlere zarar verdiği ifade edildi. Ayrıca, böyle bir çalışmanın uzman bir kurul çalışmasıyla yapılması, göl seviyesinin eski haline çekilmesi gerektiği belirtildi. Yavru Abant’ın da bölgedeki endemik türler açısında büyük bir tehdit olduğu vurgulandı.
Abant’taki bu çalışmalar Bolu’daki sivil toplum örgütlerini de harekete geçirdi. Makine, İnşaat, Ziraat, Elektrik, Mimarlar, Harta ve Kadastro mühendisleri odaları, TEMA Vakfı, Tabipler Odası, Bolu Çevre Derneği, Çevre İçin Hekimler Derneği gibi pek çok örgüt ortak bir basın açıklamasıyla Abant’ın büyük bir tehdit altında olduğunu duyurdu. Bölgede Abant’taki durumla ilgili toplantılar yapıldı.
Abant’ın su kalitesi ve envanteriyle ilgili 10 yıldır çalışmalar yapan İzzet Baysal Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Okan Külköylüoğlu, tehlikenin boyutlarını şöyle anlattı: “Abant’ta 1222 bitki türü var. Bunların en az 70’i endemik tür. Ve bu bitkilerin en az 30-40 türü ilaç yapımı ve kozmetik sanayinde kullanılıyor. Burası öncelikli koruma altına alınması gerekiyor. Parkın, üzerine taş bile konulmaması gereken özellikleri var. Burada, Abant fındık faresi, su samuru gibi canlılar da yaşıyor. Yavru Abant yapılırsa, Abant’ı besleyen tatlısu kaynakları göle ulaşamayacak. 2 bin hayvanın otladığı meralık alan yok olacak. Yamaç paraşütünün önü kapanacak.”
Makine Mühendisleri Odası Bolu Temsilcisi Murat Ataman da meslek odalarının da ortak bir dava açma hazırlığında olduklarını belirtti. Japonya’dan bölgeye bitki incelemesi için gelen bir grup da yapılan çalışmaların şaşkınlığı içinde. Yoku Tomida, “Bu manzara iç parçalayıcı, Japonya’da da böyle tahribatlar zaman zaman oluyor, ama bizler parktaki bir çiçeğin dahi üzerine basmamaya çalışıyoruz” diyor.

Vali: Amaç güzelleştirmek maliyet 7 milyon TL
Vali Akpınar, Radikal’in sorularını şöyle yanıtladı:
“Abant’ta uzun devreli gelişme planı çerçevesinde alt yapı çalışmalarını yapıyoruz. Elektrik hattının yer altına alınması, kanalizasyon hattı döşenmesi, yolda kısmı düzeltmelerle birlikte parke döşenecek, yaya yolu ve bisiklet yolu yapılacak. Kaba inşaat bitti.
Çalışmalar, Abant’ın Uzun Devreli Gelişme Planı’na uygun olarak, Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile birlikte yapılıyor. Abant daha güzel, daha kullanılabilir hale gelecek. Tabiata en az zarar vererek, maksimum fayda sağlayacak şekilde bir çalışma sürdürüyoruz. Çalışmalar için göl seviyesinin biraz yükseltilmesi söz konusuydu ancak bu kadar yükselmesi elimizde olmayan nedenlerden kaynaklandı. Kar yağışları ve şiddetli yağışlar nedeniyle göl seviyesi yükseldi. Su altında kalan ağaçlara bazı yerlerde mecburen toprak atıldı. Yavru Abant’la ilgili Milli Parklar inceleme yapıyor. Buna göre göl olacak veya olmayacak. Aşırı yağışlarla Abant taşıyordu, daha yukarıda su tutulması için Yavru Abant mecburen yapıldı. Yamaç paraşütçüleri için de olumsuz bir durum söz konusu değil, Projenin toplam bedeli Abant’ı Mudurnu’ya bağlayan çevre yolu dahil 7 milyon TL. Tüm çalışmalar kapsamında tek bir ağaç bile kesilmedi.”

Haber yukarıdaki gibi, kaynak Radikal gazetesi internet sitesi.

Bahsedilen alanı iyi biliyorum, orada epeyi bir süre kamp yaptım. Benim için çok özel bir yer. Bolu'da yaşayan arkadaşlardan bahsedilen yaylaya giden oldu mu son zamanlarda ? Son durum nedir bilen var mı ?

Ben bu duruma sessiz kalınmaması gerektiğini düşünüyorum. Gerekirse haftasonu oraya kampa gidelim, durumu protesto edelim.
 

Etiketler
Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

Bölgeye giderseniz fotoğraf çeker misiniz.?

İnternetten fotoğraf indirmek başka ,

Gezenbilir Ailesi üyelerinin bizlerle paylaşmak için fotoğraf çekmesi ve buraya yüklemesi çok başka şeyler.

Yardımlar için şimdiden çok teşekkürler.
 

Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı



http://www.abantyokoluyor.com/
bir biyoloji öğrencisi olarak bu durumu şiddetle kınıyorum ve banada mail olarak gelen bu adresi burdanda duyurmak istiyorum
Abant tabit parkı alanı sahasında resmen bir katliam ve cinayet olarak nitelendirebileceğim bir yıkım söz konusudur.Bir çok endemik türe ev sahipliği yapıp sadece bu alan içersinde bulunup adınıda ordan alan türleri barındırmaktadır.Fakat şuanda felaketle karşı karşıyalar.Zaten insanın girdiği yerde ekolojik bir dengesizlik baş gösterirken bunu cinayete dönüştürmek bence dünya üzerinde bulunana her canlıya yapılmış bir suçtur
saygılarımla
 

Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

Link için çok teşekkürler Ece.

Sayende fotoğraflar ile zenginleştireceğiz bu başlığı.

[attachment=1]


[attachment=2]



[attachment=4]


[attachment=5]

1


2


4


6
 

Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı


[attachment=1]


[attachment=2]


[attachment=3]


[attachment=4]


[attachment=5]

7


8


9


11


12
 



Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı


[attachment=1]


[attachment=2]


[attachment=3]


[attachment=4]


[attachment=5]

13


15


16


17


18
 

Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

Her yapılan çalışma doğayı öldürme çalışması değildir. İsimlerini hepinizin çok iyi bildiği Amerika, Avrupa, Japonya, Hindistan gibi ülkelerde çok büyük ve çok güzel yapma göller, parklar var. Ülkemizde de bazı sonradan meydana getirilen çok güzel yapay gölet ve parklar mevcut. Üstelik bunlar oldukça ünlü...

Murat Öz kardeşimin koyduğu 3-5 fotoğrafa baktım ama sanki buralar "mevcut gölü öldürmek" değil, sanki yeni yollar ve çevre düzenlemesi şeklinde gibi... ???

Pek çok sahil kasabalarımızda buna benzer kamp alanları ve yol çalışmaları yapılıyor. Çünkü mevcut durum ihtiyacı karşılamıyor.

Arkadaşlar eğer çevre düzenleme için ise doğaya uygun çalışma yapılmasında bir sorun yok. Buralarda belediyemiz halkın isteği doğrultusunda dağlarda orman yolları ve mesirelik yerler açtı. Çok güzel oldu bu çalışma ile beraber çok sayıda çam ağacı dikildi. Boşa akan küçük bir dere ıslah edildi ve önüne müsait yerlere 4 adet küçük göletler yapıldı. Muhteşem oldu.
Pek çok yabani kuşlar gelmeye başladı... :smiley:

Fotoğraflardan olayı tam anlamak imkansız. Yetkili birilerinin açıklaması olsaydı iyi olurdu. (Herhalde birileri sesimizi duyar) Olayın aslını tam bilmek gerek.
Yok eğer sizin dediğiniz gibi doğayı katletmek ve mevcut gölü bozmak ise; O zaman ben de kınıyorum.
 

Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

Talha Bey ,
Evet doğru işin aslı çevre düzenlemesi yeni bir gölet yaratma çalışması.
Lakin işin uzmanlarından destek almadan sadece kağıt üzerinde plan - proje yapılarak 7 Milyon lira kaynak ayırılıp ta işin uzmanlarına sormadan çalışmalar başlanırsa olacağı bu.
Yapılan çalışmalar gölün bir nokta da taşmasını başka bir nokta da ise kurumasına sebeb olacak.
Daha üst irtifa da 2. bir yapay gölet oluşturulması aşağıda ki göletin suyunun azalmasına , gölet çevresine yapılan geniş yollar ise alttaki göletin taşmasına sebeb olmuş.
Fotoğraflardan görüldüğü gibi ağaçlar sular altında kalmış.
Zaten Bolu Valisi basına demeç vermiş.
İlk mesajda detaylar vardı.
 

Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

Murat kardeşim teşekkür ederim. Siz de mutlaka biliyorsunuzdur. Ülkemizde hesapsız ve sonucu tahmin edilmeyen böyle çalışmalar yapılıyor.

Örneğin pekçok bataklık kurutma çalışması yapıldı, sonradan ortalık çöl halini aldı. Ne doğa ne kuşlar ne insanlar kaldı...Şimdi tekrar buraları eski haline getirme çalışmaları...Hem de çok paralar harcanarak.

Maalesef bazan kaş yapalım derken göz çıkarılıyor...
 

Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

Göz az kelime Talha bey .

Can çıkarılıyor Can.
:(

Atlas dergisinin 1-2 ay önceki sayısında Aral Gölünün yakınlarında ki Köylerden bir hikaye.

Arkadaşım Selcen'in yazısından.

Köylüler yıllar önce Aral Gölü var iken balıkçılık ile uğraşıyorlarmış. Rahat rahat geçinip gidiyorlar iken pamuk tarlaları vs tarım sulaması için Aral gölünü besleyen kaynaklar plansız programsız başka bölgelere aktarılınca bildiğiniz gibi Aral Gölü kurudu.
Ve şimdi bu çevre köylerde göç edemeyip yaşayanlar tarla bahçe hayvancılık ile geçimlerini sağlamaya çalışıyorlarmış.
Selcen ve arkadaşlarının konuştuğu bir köylü ;
" Eşim bazı haftalar pazara yumurta satmaya gidiyor ama öyle zamanlar oluyor ki Yumurtadan gelen para sadece yol parasını karşılamaya yetiyor."

Başka ne yazabilirim bu durum için.
Göz bile az kalıyor değil mi.?
 



Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

Bolulular olarak biz de bu tahribata sessiz kalmamalıyız ama proje kimin önderliğinde yapılıyor bilmiyorum.Bolu Belediyesi mi yoksa Milli Parklar Genel Müdürlüğü mü?
 

Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

Anladığım kadarıyla parklar müdürlüğü projeye karşı, valilik yapıyor projeyi.
Ben Abant'a geçen hafta gidemedim, ancak yarın gidiyorum. Pazartesi fotoğraflarla beraber gözlemlerimi yazarım.
 

Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

Meğer otel içinmiş

Abant’ta suyun yükselmesine, doğal dengenin ve görünümün bozulmasına neden olan yol çalışmalarının altından otel planları çıktı. Ağaçların kesildiği bölgede otel yapılabilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İl Çevre Orman Müdürlüğü yazışıyor.


BOLU Valiliği, Abant Tabiat Parkı’nda tepki çeken yol açma çalışmaları ile bölgede yapılması planlanan oteller arasında bağlantı bulunmadığını açıklarken, belgeler bu iddianın doğru olmadığını ortaya koyuyor.


26 Ocak 2010

Göl etrafındaki çalışmalar başlamadan, 26 Ocak 2010 tarihinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan Bolu Valiliği İl Özel İdare Genel Sekreterliği’ne bir yazı geliyor. Bakan adına Genel Müdür Yardımcısı A. Sedat Sert imzalı yazıda, Abant Gölü ve Yakın Çevresi Çevre Düzenleme Planı’nda talep edilen değişikliğe ilişkin sürecin valilikçe sonuçlandırılmasını takiben Turizm Bakanlığı’na iletilmesi halinde anılan yerin turizm amaçlı değerlendirilmesine yönelik çalışmalarının başlatılabileceği belirtiliyor.

2 Mart 2010

2 Mart 2010’da da, Bolu İl Özel İdaresi İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürlüğü’nden, İl Çevre Ve Orman Müdürlüğü’ne bir yazı gönderiliyor. Vali adına Genel Sekreter Tahsin Akduman imzasını taşıyan yazının konusu; “Turizm Merkezi ve Turizm Tesis Alanı.”

Yazıda Abant Gölü Tabiat Parkı yakın çevresinde turizm tesisi yapılması ve turizm merkezi ilan edilmesi düşünülen alanların tabiat parkı içinde kaldığından söz ediliyor. Projenin hayata geçirilebilmesi, ulaşımın park içinden sağlanabilmesi için Uzun Devreli Gelişme Planı ile Abant Gölü ve Yakın Çevresi Çevre Düzenleme Planı’nda düzenleme yapılması gerektiği vurgulanıyor. Turizm ve Kültür Bakanlığı’ndan planı değiştirmek için izin isteniyor.

Plan da yazışmada

Bu arada Bolu Valiliği, otel ve turizm tesisi yapmayı düşündüğü alanlar için bölgenin 1/25 binlik planlarını da bu yazışmalara ekliyor. Bu plana göre, Abant Gölü’nün güneyinde kalan ve göle hakim tepedeki muhteşem manzaralı alanda otel için 9 hektar ayrıldı. Öte yandan yine aynı planda, son düzenlemelerle oluşturulan “Suni yavru Abant Gölü”ne hakim 75 hektarlık bir başka alan da turizm merkezi ilan edilecek.

Soru önergesi ve suç duyurusu

CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk Abant’taki doğa katliamı için TBMM Başkanlığı’na başvurarak yazılı soru önergesi verdi, sorularına Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yazılı olarak yanıt vermesini talep etti. TMMOB Orman Mühendisleri Odası eski Genel Başkanı Salih Sönmezışık da Bolu Cumhuriyet Savcılığı’na başvurarak Abant Milli Parkı’nda yapılanların 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu’na göre suç olduğunu belirtti, tahribata neden olanların cezalandırılması istedi.

Zarar 2. evrede

Bolu Batı Karadeniz Ormancılık Araştırma Müdürlüğü’nde 12 Nisan’da “Korunan Alanlarda Yönetim ve Planlanma” konulu bir konferans yapıldı. Orman Yüksek Mühendisi Mehmet Tokcan, konferanstaki sunumunda turizmin üç evrede geliştiğini hatırlattı. Bolu’daki korunan alanların başlangıç ve gelişme aşamasını geride bıraktığını belirtti. Son aşamanın, yani doğa yıkımının yaşanmaması için önlemler alınmasını, ikinci evrenin uzatılmasını önerdi. “Üçüncü evreye ait yapılacak yatırım ve atılacak adımlar, doğal alanın daha hızlı bir şekilde tahrip olmasına yol açacaktır” dedi.



Alıntıdır:
Daha fazla haber için ;
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/14435715.asp?gid=373
 


Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

Çevre düzenlemesi falan değilmiş demek...Konu çıkar olunca ne ağaç tanınır ne de göller vs.
 



Ynt: Abant'ı Zorla Yavrulatma Tahribatı

İlk önce araziyi imarsızken kap , sonra yol yap daha sonra da imara aç.
Son olarak da yabancılara sat.

Al gülüm ver gülüm.
Daha ne diyelim
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,438
Mesajlar
1,517,945
Kayıtlı Üye Sayımız
172,090
Kaydolan Son Üyemiz
senarif1

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

SON KONULAR



Geri
Üst