sercansengel
Ana Kamp
- Mesajlar
- 26
- Tepkime Puanı
- 0
Merhabalar,
Saygıdeğer üstadlarımız gibi kalemim sağlam değildir. Hele ki konu gezilen yerleri anlatmak ise iş büsbütün zorlaşır, kasvet çöker bana. Bu yüzden notlar değil de fotoğraflar paylaşmak istiyorum. Affınıza sığınarak söylemek isterim ki, malesef fotoğraflar cep telefonu ile çekildiğinden herhangi bir sanatsal değeri, hatta estetik değeri de olmayabilir. Belki daha iyileri bir sonraki yollara düşmelerde. Yollara düşmeler derken aklımdan şu cümleler ruhuma dikte etti bu ateşi: "Eğer ki bir kere yeni ve uzak diyarlar gezme ateşi düştüyse ruhuna, ne okyanuslar söndürebilir o ateşi, ne de ademoğlu."
İzninizle kısaca kendimi tanıtayım; yaş 29, evli, 4,5 aylık bir kız babası, öğretmen. Bu dört kavram yetmez elbet insana kendisini anlatması için ama durumun özü bu.
Bu sene maddi sıkıntılardan dolayı tatil planları yapmamış bir halde kanepeye uzanmış gezenbilir.com'da dolaşırken eşim odaya girdi ve başladı yaygaraya:
- Yeter artık bırak elinden şu telefonu! Elinde izi çıkacak artık.
- Şey.. yavrum.. bi tanem.. şey okuyordum da..
- Neyse ne artık. Az önce halamla konuştum. Bu sene Ayvalık'taki yazlığa 2 hafta geç gideceklermiş. Yazlık boş. Gidip bir hafta kalalım mı?
Mutluluktan elimden hiç düşürmediğim telefonumu bir kenara koyup nötr bir ifadeyle:
- Olur, bakarız.. dedim.
Diğer odada ağlamaya başlayan kızımın sesini duyan eşimin odadan çıkmasının hemen ardından elimden düşürmediğim telefonumu yerinden alıp açtım haritaları. Madem kendi aracımızla gideceğiz, madem yolumuzun üzerinde görülmesi gereken yerler var, o zaman direk Ayvalık'a gitmek kurt gibi açken önünde kuş sütü eksik sofra varken tokum demek gibidir. Sizden güzergah hakkında öneri istemek için şu konuyu açmıştım: http://www.gezenbilir.com/index.php?topic=97431.0
Kabataslak bir rota belirledim kendime. Çok detaya girmeyecektim. Çünkü amacım yolum üzerinde gidilmesi gereken yerlere tek tek uğramak değil Ayvalık'a giderken belli başlı yerlere gitmekti. İstanbul'dan Tekirdağ'a doğru yola çıktım. İlk durağım Tekirdağ. Amaç gezmek değil bebek ziyareti. O gece orada kaldık ve sabah kahvaltıdan sonra Gelibolu için yola çıktık. Malkara'ya giderken Kavakçeşme Köyü sapağından Şarköy, oradan Gelibolu. Bir daha Gelibolu'ya gitmek istesem bu yolu kullanmam. Bol viraj, tek şerit, yol kimi zaman dar. Mesafe çok uzun olmamasına rağmen yorucu bir yolculuk oluyor şoför için. O yüzden benzeri rota kullanacaklara tavsiyem Malkara, Keşan, Gelibolu istikametini kullanmaları. Virajlı yolları severim, tarla, bağ-bahçe görmek isterim diyenler benim kullandığım güzergahı kullanabilir. Ortalama 130 km.'lik bir güzergah. Araç hızı 30 km/s ile 70 km/s arası ancak oluyor. Ralliyi severim, trafik kuralları nedir ki, zaten hayatı yeteri kadar dolu dolu yaşadım diyorsanız 120-130 km/s ile de gitme imkanınız var.
Saygıdeğer üstadlarımız gibi kalemim sağlam değildir. Hele ki konu gezilen yerleri anlatmak ise iş büsbütün zorlaşır, kasvet çöker bana. Bu yüzden notlar değil de fotoğraflar paylaşmak istiyorum. Affınıza sığınarak söylemek isterim ki, malesef fotoğraflar cep telefonu ile çekildiğinden herhangi bir sanatsal değeri, hatta estetik değeri de olmayabilir. Belki daha iyileri bir sonraki yollara düşmelerde. Yollara düşmeler derken aklımdan şu cümleler ruhuma dikte etti bu ateşi: "Eğer ki bir kere yeni ve uzak diyarlar gezme ateşi düştüyse ruhuna, ne okyanuslar söndürebilir o ateşi, ne de ademoğlu."
İzninizle kısaca kendimi tanıtayım; yaş 29, evli, 4,5 aylık bir kız babası, öğretmen. Bu dört kavram yetmez elbet insana kendisini anlatması için ama durumun özü bu.
Bu sene maddi sıkıntılardan dolayı tatil planları yapmamış bir halde kanepeye uzanmış gezenbilir.com'da dolaşırken eşim odaya girdi ve başladı yaygaraya:
- Yeter artık bırak elinden şu telefonu! Elinde izi çıkacak artık.
- Şey.. yavrum.. bi tanem.. şey okuyordum da..
- Neyse ne artık. Az önce halamla konuştum. Bu sene Ayvalık'taki yazlığa 2 hafta geç gideceklermiş. Yazlık boş. Gidip bir hafta kalalım mı?
Mutluluktan elimden hiç düşürmediğim telefonumu bir kenara koyup nötr bir ifadeyle:
- Olur, bakarız.. dedim.
Diğer odada ağlamaya başlayan kızımın sesini duyan eşimin odadan çıkmasının hemen ardından elimden düşürmediğim telefonumu yerinden alıp açtım haritaları. Madem kendi aracımızla gideceğiz, madem yolumuzun üzerinde görülmesi gereken yerler var, o zaman direk Ayvalık'a gitmek kurt gibi açken önünde kuş sütü eksik sofra varken tokum demek gibidir. Sizden güzergah hakkında öneri istemek için şu konuyu açmıştım: http://www.gezenbilir.com/index.php?topic=97431.0
Kabataslak bir rota belirledim kendime. Çok detaya girmeyecektim. Çünkü amacım yolum üzerinde gidilmesi gereken yerlere tek tek uğramak değil Ayvalık'a giderken belli başlı yerlere gitmekti. İstanbul'dan Tekirdağ'a doğru yola çıktım. İlk durağım Tekirdağ. Amaç gezmek değil bebek ziyareti. O gece orada kaldık ve sabah kahvaltıdan sonra Gelibolu için yola çıktık. Malkara'ya giderken Kavakçeşme Köyü sapağından Şarköy, oradan Gelibolu. Bir daha Gelibolu'ya gitmek istesem bu yolu kullanmam. Bol viraj, tek şerit, yol kimi zaman dar. Mesafe çok uzun olmamasına rağmen yorucu bir yolculuk oluyor şoför için. O yüzden benzeri rota kullanacaklara tavsiyem Malkara, Keşan, Gelibolu istikametini kullanmaları. Virajlı yolları severim, tarla, bağ-bahçe görmek isterim diyenler benim kullandığım güzergahı kullanabilir. Ortalama 130 km.'lik bir güzergah. Araç hızı 30 km/s ile 70 km/s arası ancak oluyor. Ralliyi severim, trafik kuralları nedir ki, zaten hayatı yeteri kadar dolu dolu yaşadım diyorsanız 120-130 km/s ile de gitme imkanınız var.
ve antik kentin kalıntıları var. Kazı çalışmaları devam ediyor. Çanakkale merkez ile mesafe 32 km. İzmir yoluna girdiğinizde ortalama 23-25 km sonra Truva için sağa girmemizi isteyen bir tabela var. Tabelayı kırmıyoruz ve izinden gidiyoruz.
