Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Bu akşam geç saate kadar yol aldık. Karanlıkta etrafı göremeden yol almıyı fazla tercih etmiyorum ama bazen biraz da zaman kazanmamız gerekiyor. Saat 22:50'de Aviles'e geldik. Birkaç keşif turu attıktan sonra, yol üzeri, sahil kenarına park ettik. [GPS110]. Yakınlarda bir yerlerde sanırım bir disko var ama yeterince uzaktayız. Fazla ses gelmiyor. Gençler guruplar halinde yanımızdan geçip eğlenceye gidiyorlar. Bugün hem yol almaktan hem de yağmurdan iyice yorulduk. Şimdi gezmeye halimiz yok zaten geç de oldu. Bir yorgunluk çayı demleyip içimizi ısıttık, yorgunluğumuzu attık.
3 Kasım 2013 pazar günü, yolculuğumuzun 25. gününe uyandık. Aviles'deyiz. Sabah 10:15'de kahvaltımızı yaparken, karavanımızın penceresinden güneşin doğuşunu seyrediyoruz. Bugün dünkü havanın aksine güneşli bir hava var. Kahvaltı sonrası sahilde biraz yürüyüş yaptık. Karavanımız Maviş'i Aviles kongre sarayına yakın bir yere parketmiştik.
GPS110: N43.56329 W5.92210 l=4647Km h=21m Aviles Sahil.
Parktan geçtikten sonra Aviles'in önemli binalarını dolaştık. Yollardaki bilgilendirme haritaları işimize yarıyor. Binalar üzerindeki süslemeler güzel. Pazar sabahı sokaklar bomboş. Dışarıdaki insanlar da genellikle kiliseye gitmek için dışarıdalar.
Henüz fazla yol almadan, sadece 5Km ileride, limanın ucundaki Salinas'a ulaştık. Burada açık hava müzesi olarak tasarlanmış bir yere geldik. [GPS111]. Okyanus dalgalarını seyrettik. Muhteşem dalgalar var. Bazı insanlar spor yapıyor bazıları ise denize giriyor. Aviles körfezin içindeydi burası ise açık denize bakıyor.
GPS111: N43.57918 W5.96955 l=4652Km Aviles açık hava müzesi.
Burası Kaptan Cousteau'nun ölen oğlu Philip Cousteau anısına, müze şeklinde düzenlenmiş. Burnun ucunda kayanın üzerinde de Philip Cousteau'nun bir büstü yer alıyor. Parkta, çeşitli yerlerden gelmiş pekçok gemi çapası ile çeşitli objeler var.
Parkettiğimiz yerin yanında rengarenk su değirmenleri maketleri oluşturulmuştu. Çocuklar mı yaptı yoksa büyükler mi bilemiyoruz. Rengarenk, canlı duruyor.
Burundaki seyir terasının parmaklıklarında çok sayıda kilit de takılmış. Bu kilitleri yerleştiren çiftler, bağlılıklarını "sembolik olarak" pekiştirmek amacıyla buraya takıp anahtarlarını denize atmışlar diye düşünüyoruz. Asma kilit takma geleneği nedeniyle, Avrupa'da bazı yerlerde köprülere de takılıyor ve bir süre sonra miktarı o kadar artıyor ki, artık ağırlık yapmasın diye kilitleri keserek söküyorlar. Kilit sökülünce bu çiftler boşanıyor mu bilemiyoruz tabiki.
Bugün güneş tutulması var. Hesapta astronomiye meraklıyız ama yanımıza dürbün bile almamışız. Dürbün olsaydı projeksiyon yöntemiyle güneş tutulmasını bir yere yansıtıp rahat bir şekilde izleyebilirdik. Buradan da uyaralım. Dürbünle asla doğrudan güneşe bakılmaz. Bırakın dürbünü, çıplak gözle bile bakılmaz. Sadece özel filtrelerle bakılabilir. Gözlem için belki iğne deliği projeksiyonu yöntemini deneyebilirdik ama karavanın içini dürbün aramaktan darmadağın ederken, o panik içinde aklıma gelmedi. Böylelikle gözlem hayalimiz suya düştü. Tek tesellimiz ise zaten buradan tam tutulmanın görülmüyor olması. Üstelik oluşacak tutulmanın fazla değil, sadece ucundan küçük bir ısırık alınmış gibi olması. Zaten hava da genellikle bulutlu. Durmuşken öğle yemeği molası da vermiş olduk. [GPS112]. Burası bir kilise yanındaki geniş bir otopark. Çevremiz yeşil alan.
GPS112: N43.53078 W6.55716 l=4712Km h=88m Güneş gözlemi ve yemek molası.