Gazi Alemdar Gemisi'nin Kaçırılışı

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan SEVAL Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 4
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 7,919

SEVAL

www.sevalduban.com
Mesajlar
3,866
Tepkime Puanı
39
Web
www.sevalduban.com
Kurtuluş Savaşımızın adı az bilinen kahramanlarından Alemdar römorkörünün İsanbul’dan kaçırılışı ve diğer kahramanlarımız.
Yüzbaşı Adil Beyin planı

1921 yılının ilk günleri. Anadolu’da büyük fedakarlıklarla yapılan mücadelede, cephane eksiği kendini iyiden iyiye hissettiriyordu. Rusya’dan alınabilecek silahları taşımak için kullanılan küçük takalar hem yetersiz kalıyor hem de gidiş gelişleri uzun zaman alıyordu.
Ankara, Karadeniz’den yapılacak nakliyatı sağlayacak bir geminin İstanbul’dan kaçırılmasını kararlaştırdı. Seçilen gemi Alemdar römorkörüydü. Alemdar silahlanmaya uygun büyük bir tekneydi. İstanbul’daki teşkilat sayesinde, Deniz Yüzbaşısı Adil Bey geminin çarkçıbaşılığını (birinci makine mühendisi) üstlendi, personel de güvenilir kimselerden seçildi ve Alemdar’ı İstanbul’dan kaçırılma planları hazırlandı.

Tüm planlar, Boğaz çıkışındaki düşman kontrolünden sıyrılıp Karadeniz’e geçmek üzerine yapıldı. Boğaz’daki kontrol görevini yapan hücumbotlar, işgal kuvvetlerinin kontrolündeydi; ama bu botların personeli Türk’tü. Birçoğu Kuvayı Milliye’nin İstanbul’daki gizli teşkilatına üyeydi. İstanbul’dan daha önce de silah kaçırılması sırasında, bulundukları hücumbotta geçici bir arıza yaratan Türk denizciler, işgal güçleri subaylarının dikkatini dağıtıp kaçacak gemiye, kontrol sahasında gedik açıyorlardı. Bu kez de öyle oldu. Yüzbaşı Adil Bey ve geminin kaptanı İsmail Bey, 25 Ocak 1921 gecesi, Boğaz’daki kontrolden sıyrılarak Karadeniz’e açıldı.

60550864cz6.jpg


Fransızlar Farkediyor

Sahilden birkaç mil açıkta seyreden Alemdar, sabah Ereğli’ye vardı. Buradan kömür ve erzak aldıktan sonra Sinop’a hareket etti. Ancak İstanbul’daki müttefik karargahında, Alemdar’ın kaçırılışı büyük yankı bulmuştu. Geminin yakalanması sadece bir römorkörün bulunmasından daha fazlasını ifade ediyordu. Türkler moral bulacaktı.
Karadeniz’deki deniz filosuna haber verilerek Alemdar’ın yakalanması istendi. Aynı günlerde Alemdar, Zonguldak açıklarına varıyordu. Ocak ayının son gününde, C-27 Fransız hücumbotu Alemdar’ı gördü. Gemiye yaklaşarak silahlarını çevirdi ve durmasını ihtar etti.

‘Şimdilik Teslim Olalım’

Yüzbaşı Adil Bey ve İsmail Kaptan, Alemdar’ın hücumbottan kaçmasının mümkün olmadığını görerek, şimdilik teslim olmaya karar verdiler. Fransız botundan Alemdar’a Yüzbaşı Tille adında bir Fransız subayı ile dört Senegalli asker bindi. Gemiyi dikkatle arayıp silahsız olduğunu anladıktan sonra İsmail kaptanı bir kamaraya hapsettiler. Adil Bey’i ise çarkçı olduğunu sandıklan için görevinde bıraktılar.

Alemdar, Fransız botunun arkasında geriye, İstanbul’a doğru yol almaya başladı. Yüzbaşı Adil Bey, makine dairesinde yaptığı planı gizlice mürettebata duyurdu. Serdümen Recep aldığı talimatla, öndeki Fransız botuyla aradaki mesafeyi yavaş yavaş açmaya başladı. Mesafe olabildiğince arttığında, Yüzbaşı ve mürettebat aniden Fransız subay ve Senegalli askerlerin üzerine atıldı. Birkaç dakika içinde geminin kontrolü yeniden Türklerdeydi. Fransız Yüzbaşı Tille, düştüğü oyun karşısında sürekli söyleniyordu. Şimdi gemide düşmandan alınan silahlar da vardı. Alemdar, öndeki Fransız gemisine durumu hissettirmeden sahile doğru kaymaya başladı.

Tüm kazanları çalışan Alemdar’da Adil Bey ve İsmail kaptan, mesafeyi yeterli görerek birden gemiyi çevirdiler ve Ereğli’ye doğru yol almaya başladılar. Birkaç dakika içinde durumu farkeden Fransız hücumbotu da hemen Alemdar’ın peşine düştü.
Şimdi heyecanlı bir takip başlamıştı. Fransız botunun hızı Alemdar’dan fazla olduğu için, mesafe gittikçe azalıyordu. Bir süre sonra Fransızlar Alemdar’a iyice sokuldular. Ve Fransız gemisinin boş bölgesindeki top ateş açmaya başladı. Buna karşılık Alemdar mürettebatı da ele geçirdikleri tüfeklerle şiddetli ateşe başladılar. Fransız topunun başındaki asker vuruldu. Mermilerden biri topun nişangahına geldi; hücumbotun en önemli silahı devre dışı kaldı.

Yerel Çeteler Yetişti

Alemdar Ereğli’ye yaklaşmaya başlamış; sahilde insanlar bu büyük kavgayı görmek için toplanmıştı. Fransız botu Alemdar’ı açığa sürmek için sahille römorkör arasına girdi. Ancak tam bu sırada, Türk sahillerinden yoğun bir makineli tüfek ateşi başladı: Ereğli’deki yerel çeteler zamanında yetişmişti!
Fransız botu kaçmak zorunda kaldı. Alemdar bu çatışma sırasında Sedümen Recep’i şehit verdi. Yüzbaşı Adil Bey’in planıyla Alemdar, Milli Mücadele’ye katılarak Karadeniz’de büyük hizmetler verdi. Anadolu’ya cephane sevkiyatının Karadeniz’deki öncüsü oldu.

28044997lc9.jpg


Alemdar, Şahin ve Rüsumat

Milli Mücadele’de Karadeniz’de görev yapan üç gemi, silah taşıma işinde büyük isim yapmıştı. Bunlar Alemdar römorkörü, Rüsumat motoru ve Şahin vapurlarıydı. Bu üç gemi Ruslardan alınan silahları Karadeniz’deki Tuapsi ve Novorosisk limanından alır ve müttefik devriye botlarına görünmeden Anadolu kıyılarına getirirlerdi. Bu seferler sırasında Yüzbaşı Mustafa Nail Bey komutasındaki Alemdar, Pontusçu Sarıyanni çetesini yakalamış, Yüzbaşı Cevat Bey kumandasındaki Şahin vapuru, Büyük Taarruz’dan önce 29 adet Alman tayyaresini Rusya’nın Novorosisk limanından almak için Yunan botlarıyla çarpışmış ve Rüsumat motoru ise taşıdığı silahları devriye botlarına kaptırmamak için Ordu’da kendini batırmış, daha sonra tekrar yüzdürülmüştü.

(Kansu Şarman Popüler Tarih - Aralık 2000 - Sayı 07)
 

Etiketler


Ynt: Gazi Alemdar Gemisi'nin Kaçırılışı

Gazi Alemdar Gemisinin kdz.Ereğli için önemi büyüktür.
Ağustos 2008'de geminin aynı ölçülerinde yapılan maketi müze olarak vatandaşların ziyaretine açılmıştır.

KURTULUŞ SAVAŞININ TEK DENİZ SAVAŞI
VE DESTAN GEMİ ALEMDAR



Zonguldak bölgesinin milli mücadelede önemli ve ayrıcalıklı bir yeri vardır.
Kurtuluş savaşının ilk ve tek deniz savaşı Ereğli açıklarında yapılmıştır.
Bu savaş sonrası yaşanan gelişmelerinde etkisiyle Fransızlar TBMM ile Ankara Anlaşması’nı yapmışlardır.
Kurtuluş savaşının bütün imkansızlıklara, silah ve cephane kıtlığına rağmen sürdürülmeye çalışıldığı bir ortamda Rusya’dan silah ve cephane temin edilmişti.Bu silan ve cephanenin cepheye ulaştırılmak üzere Karadeniz sahillerine taşınması için gemiye ihtiyaç vardı.Ancak milli güçlerin elinde de bu görevi yapacak yelkenli takalardan başka araç yoktu.
İstanbul’daki donanma ise düşmanın elinde ve kontrolündeydi.Dolayısıyla cephelere gönderilmek üzere İnebolu ve diğer iskelelere götürülecek cephaneyi taşıyacak başka gemilere şiddetle ihtiyaç vardı.

Alemdar’ın Ereğli’ye Kaçırılması

I İnönü Savaşının tarihi olan 10 Ocak 1921’den en üst düzeye ulaşan taşıma araçları sıkıntısı İstanbul’daki denizcilerimizce de biliniyordu.Ancak İstanbul’dan herhangi bir gemiyi kaçırmak imkansızdı. Alemdar kurtarma gemisi böyle bir ortamda ve İngiliz ve Fransız savaş gemilerinin arasından I. İnönü Savaşından 13 gün sonra Ereğli’ye kaçırılmıştır.Sadece 8 kişi olan ve yakalanmaları halinde kurşuna dizilmeyi göze alan kahramanlar, boğazda karakol bekleyen İngiliz harp gemisinin önünden geçerken “Karadeniz’de batacak bir gemiyi kurtaracağız” diyerek boğazdan uzaklaşmışlardır.Bu arada Alemdar’ın 12 mil olan hızını insan üstü bir gayretle 14 mile çıkartarak dalgalar arasında Karadeniz’e çıkmışlardır.
23 Ocak 1921 tarihinde gece saat 12’de başlayan yolculuk 24 Ocak 1921 tarihinde sabah saat 8’de Ereğli’de sona ermişti.Kuvayı Milliye’ye katılan Alemdar hazırlıklarını tamamlamış, 80 ton kömür almıştı.27 Ocak tarihinde gece saat 3’te, önce Amasra, daha sonra Sinop’a gitmek ve buradan da bilinen rota ile Trabzon’a varmak üzere yola çıkmıştı.
Ancak Alemdar’ın Ereğli’ye geldiğini ve ve sessizce yeni sefere hazırlandığını gizlice izleyen Ereğli’deki Rumlar durumu Fransız ve İtalyanlara bildirmişlerdi.
Lombozları (x) karartıp, mürettebatının sigara bile içmeyip dışarı ışık sızmasını engellediği Alemdar, Bababurnu’nu dönünce Zonguldak yolunun 8.milindeki Ölüce fenerine geldiği zaman ışıklarını söndürüp, top ve makineli tüfekleriyle ateşe hazır avını bekleyen C-27 Fransız Şasör Gambot motoru ile karşılaşmıştı.Bütün ışıklarını aniden yakan Şasör Alemdar’a rampa etmiş ve silahlı Fransız askerlerini gemiye çıkartmıştı.
Esir alınan Alemdar Zonguldak limanı açıklarına getirilip demirlenmişti.Alemdar, bir süre sonra Fransız deniz yüzbaşısı Tilli komutasında, iki muharebeci, dört silahlı asker ve Türk müretttabat ile birlikte İstanbul’a doğru yola çıkarıldı. Fransız gambotu da arkasından takip ediyordu.
Bu arada esir Alemdar’ın esir kahramanları aralarında yaptıkları planı uygulamaya karar verdiler.Fransız askerleri etkisiz hale getirip, gemiyi kurtarmak ve en azından gemiyi bir yere bindirerek düşman eline geçmesini engellemek.
Plan uygulanır ve Çarkçıbaşı Yüzbaşı Adil Bey yönetimindeki babayiğit gemicilerin bir kısmı kaptan mevkiinde gemiyi idare eden Fransız Yüzbaşı Tilli’yi, diğerleri de Fransız askerlerini etkisiz hale getirerek hepsini esir alırlar.
Tekrar ele geçirilen Alemdar yönünü İstanbul’dan Zonguldak‘a çevirir.İsmail Kaptan’dan “Dümeni kır, geri dön, istikamet Ereğli” talimatını alan Serdümen (xx) Recep Reis sevinç içindedir.
Fransız C-27 Şasörü ise Alemdarın olağan üstü dumanını ve geri döndüğünü görünce tam yolla ve 22 mil süratle üzerlerine gelir ve makineli tüfekleri ile sürekli ateşe başlar.Ayrıca Alemdarın baş tarafına top ateşi de açarak O’nu durdurmaya çalışır.
Esir olmaktansa ölmeyi tercih eden kahramanlar Fransızlardan ele geçirdikleri silahlar ile kendilerine yaklaşmış olan gemiye ateşe başlarlar.
Alemdarın Fransızlardan kurtarılmasında büyük rol oynayan Çarkıbaşı Beykozlu Yüzbaşı Adil Bey lomboz deliğinden ateş ederek top başındaki nişancıyı vurur.Diğer mürettebat da ateşe devam eder.Karşılıklı ateş sırasında Serdümen Recep Kahya şehit olmuştur.Tahir Ketencilerli göğsünden, İstanbullu Ömer üç yerinden, Ortaköylü Şaban başından ağır yaralanmışlardır.
Çaresiz kalan gambot ise makineli tüfekleri ile şiddetli ateş açarak geri kaçmaya başlar.
Bu arada Alemdar Ereğli Limanı’na yaklaşmakta iken, Fransızlar arkadaşlarını kurtarmak ve Alemdar’ı tekrar ele geçirmek amacıyla güverte savaşı yapmak üzere bombalar, kancalar, baltalarla rampa ederek tekrar saldırırlar.Bu saldırıyı da püskürten Alemdar kahramanları düşmanın rampasına meydan vermezler.
Ereğli halkı da top ve makineli tüfek seslerini duyup büyük bir hınç ve coşkunlukla kıyılara koşmuştur.
Alemdar’ın Çobançesmesi önlerine bindirmesine, baştan kara etmesine(xxx) , engel olmak isteyen gambot kıyı ile Alemdar arasına savaşarak girmiş, rampasına 100 metre kaldığı anda kıyıdaki siperlerin yakın menziline de girdiğinden kıyıdan ansızın çok isabetli yaylım ateşine uğradı.Gambot isabetler aldı.Vurulup düşen Fransızlar görüldü.İki ateş arasında kalan Fransızlar üç top atışı daha yaptılar.
Çobançeşme’deki Memleket Hastanesi isabet alarak hasar gördü.Bir top mermisi de Alemdarın bacasını sakatladı.
Kurşun yağmuru altında kalan Fransızlar, top ve makinelileri terk ederek güverteyi boşaltmışlar, bunu gören bazı silahlı kişiler de sandallarına atlayarak yardıma koşmuşlardır.
İki saat süren savaşın sonunda Fransızlar çareyi kaçmakta bulmuşlardır.
Savaşın sonunda 27 Ocak 1921 günü kahraman Alemdar’ın ve fedakar Ereğlilerin bir zafer ve kahramanlık günü olarak tarihe geçmiştir.

Savaşın Siyasi Sonuçları

Savaşın ertesi günü Ereğli önüne gelerek esirlerin teslimini, yoksa bombardıman edeceğini bildiren Amiral Dümenil’in ultimatomuna rağmen
Türk direnmesini kırılamayınca Fransızlar Türk Hükümetinin şartlarını kabul etmişlerdir.
Esirlerin geri verilmesi ve Alemdar’ın Ereğli’de Milli Mücadele’nin sonuna kadar demirli kalması şartı ile karasularımızın 10 mil açıklarına kadar gemilerimize dokunmamayı taahhüt etmişlerdir.
Zayıf zamanımızda yapılan bu anlaşmanın dünya çapında büyük anlam ve değeri olmuştur.
Nitekim Fransızlar, milli ve siyasi varlığımızı tanıyan ilk devlettir.
TBMM Hükümeti resmen tanınmıştır.
Bu anlaşma Ankara İtilafnamesine yol açmış, Mudanya ve Lozan’a da destek olmuştur.

Alemdar’ın Yüzdürülmesi ve Trabzon’a Götürülmesi

Kıyıda karaya oturtulan Alemdar’ın Fransızlarla yapılan anlaşma gereği resmi emir verilerek tekrar yüzdürülmesi ve Trabzon’a götürülmesi mümkün değildi.
İsmail Kaptan’ın yerine Alemdar’a Birinci süvari olan Kıdemli Yüzbaşı Nuri Bey, Ankara’dan gizlice Ereğli’ye gelen Bahriye Dairesi Reisi Şevket Bey’den aldığı şifahi emirle bütün hazırlıklarını tamamlar ve Trabzon’a hareket eder.
Alemdar Trabzon’ geldikten sonra Türk ve Rus limanları arasında önemli miktarda silah ve cephane taşıdı.Daha sonra 21 Mayıs 1922 tarihinde silahlandırılan Alemdar’ın görülmeyen yerlerine 7.5 luk iki, 4.5luk iki Şnayder topu yerleştirildi.
Alemdar silahlandırıldıktan sonra taşıma işlerinde çalışan tekneleri korumak ve Karadeniz’de güvenliği sağlamak üzere görevlendirildi.

Milli güçlerin deniz araçlarına en çok muhtaç olduğu bir zamanda, Alemdar Kurtarma Gemisi gibi başarılı bir geminin Kurtuluş Savaşında yerini alması ve denizde yapılan tek savaşı yapan gemi olması, deniz harp tarihimize şanlı bir destan olarak yazılmıştır.
Esir olmaktansa ölmeyi tercih eden bir milletin bağımsızlık savaşında kahramanca tek deniz savaşını yapan Alemdar’da ilk ve tek deniz şehidi de verilmiştir.
Serdümen Recep Kahya.Kendisini rahmet ve minnetle anıyoruz.
Zonguldak’ın ve Ereğli’nin kurtuluş günleri kutlanırken hatırlanmayan bile Recep Kahya’nın ve Alemdar ‘ın kahraman mürettebatının anısına bir anıt dikilmesinin ve her daim hatırlanmalarının zamanı çoktan gelmiş ve de geçmektedir.
Bu vatan aşkı ile dopdolu kahramanlık destanının okullarımızda okutulan tarih kitaplarında hiçbir şekilde yer almayışının nedenini bulabilmek ise mümkün değildir.
Zonguldak’ta ve ilçelerindeki okullarda da Alemdar’la ilgili tek kelimelik bilgi verilmez, bu kahramanlıklar anlatılmaz.Çünkü aynı müfredatla yetişen tarih öğretmenleri de ne yazık ki bu bilgilere sahip değildir.

Alemdar’ın Sonu
1898 yılında Danimarka’da galvenizli çelikten yapılan ve 750 beygir gücündeki Alemdar, çift kazanlıdır.Sürati ise, 12 mildir.Gemi personeli 28 kişidir.Kurtarma işlerinin önemine göre personel sayısı artırılmaktadır.
Alemdar’ın sonu denizcilik tarihimizin diğer önemli gemileri gibi olmuştur.
1951 yılında kazanları değiştirilerek hizmete devam etmiş, modern kurtarma araçları ile donatılarak yetenek ve yeterliliği korunmuştur.Daha sonra, Alemdar Kurtarma Gemisini Deniz Yollarından satın alan Bahattin Hiçyılmazlar Şirketi, Alemdar’ı 27.10.1971 tarihinde başka bir denizcilik şirketine satmıştır.Gemi birçok el değiştirdikten sonra 1973 yılında tıraş bıçağı yapımı için gemi sökücülerinin ellerine bırakılmıştır.
Alemdar’dan geriye kalan birkaç eski resim ve bir fenerdir sadece.
Tarih yazmış bir gemi tarihin derinliklerine sessiz sedasız gömülmüş ve unutulmaya yüz tutmuştur.
Alemdar’ın 1/1 ölçüsünde yeniden yapılması ve müze gemi olarak değerlendirilmesi çalışması, jilet yapılan Alemdar’a ve O’nun kahraman mürettebatına olan borcumuzu, vefasızlığımızı belki bir nebze olsun azaltacaktır.
Nitekim, Alemdar Gemisi’nin kahraman mürettebatını ölümsüzleştirmek ve kahramanlık hikayesini yaşatmak için müzeleştirilecek Alemdar için çalışmalar sonuçlanmak üzeredir
Gemi bloklarının 4 parça şeklinde, 4 ayrı tersanede inşası tamamlanmış , 4 gemi bloğunun deniz yolu ile alana getirilmesinden sonra, monte işlemine geçilmiştir. 4 parça halinde tersanelerde yapımı tamamlanan gemi bloklarında birebir gemi malzemesi kullanıldı.Yani, Alemdar yeniden inşa ediliyor.. Bölümler halinde tasarlanan müzede, interaktif medya sistemleri ile ‘tarihi canlandırmalar da yapılacak.



(x) Lomboz: Kamaraları aydınlatmak ve gemilerin içeri kısımlarına hava ve ışık vermek üzere bordolardan ve güvertelerden açılmış yuvarlak menfezlerdir.(Karada pencere karşılığı)
(xx) Serdümen: Savaş gemilerinin seyir halinde nöbetleşe dümen tutmakta ve limana giriş ve çıkışlarında iskandil yapmakta ve limanda çalıştırılan stimbot ve filikaların idaresinde kullanılmakta olan ve bu amaçla yetiştirilmekte olan erata denir.
(xxx) Baştan kara etmek : Kıyıya yakın batma tehlikesi geçiren bir geminin, personelini ve kendisini kurtarmak için baş tarafından karaya oturmasıdır.
 




Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
104,053
Mesajlar
1,528,004
Kayıtlı Üye Sayımız
166,796
Kaydolan Son Üyemiz
SemihK

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst