Hangi Kitabı Okuyorum?

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan VforVendetta Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 211
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 54,436
Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

Uçurtma Avcısı
Halit Hüseyni (Khaled Hosseini)
Everest Yayınları

Emir ve Hasan, Kabil'de monarşinin son yıllarında birlikte büyüyen iki çocuk... Aynı evde büyüyüp, aynı sütanneyi paylaşmalarına rağmen Emir'le Hasan'ın dünyaları arasında uçurumlar vardır: Emir, ünlü ve zengin bir işadamının, Hasan ise onun hizmetkârının oğludur. Üstelik Hasan, orada pek sevilmeyen bir etnik azınlığa, Hazaralara mensuptur.

Çocukların birbirleriyle kesişen yaşamları ve kaderleri, çevrelerindeki dünyanın trajedisini yansıtır. Sovyetler işgali sırasında Emir ve babası ülkeyi terk edip California'ya giderler. Emir böylece geçmişinden kaçtığını düşünür. Her şeye rağmen

arkasında bıraktığı Hasan'ın hatırasından kopamaz.

Uçurtma Avcısı arkadaşlık, ihanet ve sadakatin bedeline ilişkin bir roman. Babalar ve oğullar, babaların oğullarına etkileri, sevgileri, fedakârlıkları ve yalanları...

Daha önce hiçbir romanda anlatılmamış bir tarihin perde arkasını yansıtan Uçurtma Avcısı, zengin bir kültüre ve güzelliğe sahip toprakların yok edilişini aşama aşama gözler önüne seriyor.

Uçurtma Avcısı'nda anlatılan olağanüstü bir dostluk. Bir insanın diğerini ne kadar sevebileceğinin su gibi akıp giden öyküsü...

(arka kapak)
 

Etiketler
Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

[attachment=1]

Yalnız Bir Adamın Kitabı
GAO Xingjian

Çeviren: Gülseren Devrim

"Yalnız Bir Adamın Kitabı" çalkantılı Çin’de, yani "Dörtler Çetesi Dönemi"nde yaşanan siyasî şiddet ve terörün bir sanatçının üzerindeki etkilerini anlatıyor. Bir adamın zaman (çocukluktan yetişkinliğe) ve mekân (Çin’den Avrupa’ya) içinde yaptığı bir yolculuk "Yalnız Bir Adamın Kitabı". Kimi zaman masalsı bir coşkuyu şiirsel satırlarda okurlarıyla paylaşıyor GAO, kimi zaman da siyasî baskıyı ve terörü gözler önüne seriyor.
İlk romanı "Ruh Dağı"na göre çok daha içedönük bir roman "Yalnız Bir Adamın Kitabı". Ana tema yine "kaçmak". Bu romanında özgün bir biçim deniyor; "ben", "sen", "o" kişi zamirleriyle bir çeşit oyun oynuyor GAO. Belli bir olay kurgusu yok, "bilinç ve düşünceler" paralelinde konuşmalar var sadece.
Köklerinin ve hâlâ canlı, ilk günkü kadar şiddetli ve acı olan anılarının peşinden giden bir adamın portresidir "Yalnız Bir Adamın Kitabı".
Erotizm, içsel sıkıntılar, oradan oraya savruluşlardır GAO’nun anlattıkları.

(arka kapak)

YalnizBiradaminkitabiB
 

Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

Ece TEMELKURAN "Biz Burada Devrim Yapıyoruz Sinyorita"
'İnsanlar yeterince haksızlığa uğradığında yeterince dövüldüğünde çocuklar, insanlığa saldırırlar. Acı, adaletsizlik ve vicdansızlıkla yeterince hırpalandığında, kendi kendini imha eden bir organizmadır insanlık.'

Bu kitap Ece Temelkuranın Venezüella da gördüklerini, yaşadıklarını, tanık olduklarını anlattığı bir kitap değil, turistik bir Venezüella güzellemesi hiç değil...

Bu kitap, yeterince haksızlığa uğradığında, yeterince dövüldüğünde dönüp insanlığa saldıranların, bu kez insanlığa uğramanın ve dövülmenin önüne geçmeyi denemesinin öyküsüdür. Bu kitap, Latin Amerikada yaşanan bir devrim deneyiminin sorgulanışı, tüm dünyada güçlenmeye başlayan antikapitalist oluşumun izinin sürülmesidir. Yüzyılın ilk devriminin notları...

Biz Burada Devrim Yapıyoruz Sinyorita yapılmakta olan bir devrime dair gözlemler... Mutlak doğruların yerini sorulan soruların ve aranan yanıtların aldıkğı bir devrimin günlüğü...

Bundan böyle dünyayı büyük sözlerin değil küçük insanların değiştireceğine dair bir işaret..

(Tanıtım Yazısı'ndan)
Bir çırpıda okunan bir kitap, okurken her an Venezüella'yı ve Caves'i görme isteğim fazlasıyla arttı.
 

Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

Ayfer Tunç / Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılmış Kısa Tarihi

Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi, inanılmaz bir hızda seyreden, durmadan kendini çoğaltarak gelişen bir roman. Mekân ve zaman sınırı tanımayan, bir ucu 19. yüzyılda, bir ucu günümüzde, yazınsal bir Türkiye panoraması. Şaşırtıcı bir öykünün bittiğinin sanıldığı yerde, okuru olmadık bir öyküyle yeniden afallatan bir “insan manzaraları” kitabı. Kitap Arkası

http://www.birdelilerevininyalanyanlisanlatilankisatarihi.com/

1270 Bir Deliler Evinin Yalan Yanlis
 

Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

ben Ahmet Ümit'i kitaplarını tavsiye edebilirim. polisye roman tarzında kitapları seviyosanız eğer özellikle "Beyoğlu Rapsodisi" adlı kitabını okumanızı öneririm. hem beyoğlu sokaklarının çok iyi tasvir edildiği hemde üç iyi arkadaşın arasında geçenler ve sonunda sizi çok şaşırtacak bir son...
 



Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

J. D. Salinger kitabı çavdar tarlasındaki çoçuklar,,,yazarı geçtiğimiz hafta vefat etti eski bir kitap yazarın anısa tekrar okuyorum
 

Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

Hangi Dünya Düzeni ?

Bu kitap gençler için hazırlandı. Hani bilgiyi hap gibi yutmak isteyen, kitap okuma alışkanlığı 50 yıllık politikalarla yok edilen kardeşlerime, okumaya araştırmaya başlangıç olsun, heves aşılasın umuduyla ART (Avrasya TV) de yayınlanan Dünya Düzeni programını kitaplaştırdık.
Hangi Dünya Düzeni? ile Amerika�nın ortaya attığı `Yeni Dünya Düzeni` tanımını sorgulamaya çalıştık. Görülüyor ki, küresel masonik çetenin `Yeni Dünya Düzeni` olarak tanımladığı düzen, aslında çokuluslu şirketlerin ulaşmak istediği dünya diktatoryasıdır!

Bu çete son 70 yılda amaçladığı yolda önemli adımlar attı� Aslında hep aynı metodu uyguladılar ve o metoda �demokrasi� adını taktılar.

önce hedef ülkelerin başına kendi adamlarını getiriyorlar, ya da baştaki adamları kendi adamları yapıyorlar. Zamanla siyasete ve ekonomiye hakim oluyorlar. ülkelerin tüm sanayine ve doğal kaynaklarına el koyuyorlar. çalışan nüfusu işsiz bırakıyor, lumpen (başıbozuk) bir nüfus yaratıyorlar. Tarım ve sanayi yok edilirken sesleri çıkmasın diye sendikal örgütlenmeyi bastırıyor, satın alıyor, sarartıyor, yerine sivil toplum örgütü denen oluşumları yüceltiyorlar.



Güya örgütlü ama sesi çıkamayan işçi sınıfı, giderek işsiz sınıfa dönüşürken, sivil ağlar örülüyor ve iane /sadaka kültürü toplumda yayılıyor. Gençlik, kadın ve çevre örgütleri ve sanat faaliyetleri sivil ağın yayılması için kullanılıyor.

Gençlik örgütleri, çokuluslu şirketler için kendi toplumunun casusluğunu yapıyor. Kariyer, Liderlik, Guruluk filan derken Batıya meraklı gençler devşirilip kendi ülkeleri aleyhine işe konuluyor.
Kadın örgütleri �özgür kadın� şiarıyla ortaya çıkıp hem aileyi bozuyor, hem kendi toplumunda etnik / bölgesel bölücülüğün öncüsü oluyor.
çevre örgütleri, Amerikalı liderlerin başkanlık ettiği oluşumlarda güya Türkiye�nin çevre haklarını savunurken, küresel çetenin çıkarlarına su taşıyorlar.
Yeni Dünyacılar yani emperyalistler, her ülkede özellikle gençleri ve kadınları hedefliyorlar...

Gençler yabancı dille eğitim yapan kolejlerde, sonra üniversitede Erasmus ağlarında debeleniyorlar. ?şsizliğin kol gezdiği ülkede, Avrupa ve Amerikan rüyalarıyla doldurulmuş genç beyinler, Batılı vakıf ve enstitülerce fonlanıp içi boşaltılmış robotlara dönüştürülüyorlar...

Artık Batı ne istiyorsa onu savunmaya hazırlar!... Tüm �açılımlara� baş sallamaya...
�Ermenileri katlettik. özür dilemeliyiz. Bu vicdan borcu� derler,
�Türkler Kürt fazlalığı ezdi, haklarını gaspetti� derler,
�Kıbrıs sırtımızda kambur. Avrupalı olmak için KKTC�den kurtulmalı, tek Kıbrıs�ı savunmalıyız!� derler.

Sokaklarda hergün terörizmin propagandası yaptırılır. Batının maşalarının dağdan verdiği emirle ortalığı yakıp yıkarlar, kendi insanlarını açlığa, yokluğa, ölüme mahkum ederler� Ve birileri buna �Demokratik açılım!� der!...

?şte tüm bu şartlar altında Türk Gençliği vazifesini daha da iyi bilmelidir. NUTUK�u bir daha okumalı, karşısına çıkanların hedeflerini apaçık görebilecek şekilde kendini bilgilendirmelidir. Kimin ne olduğunu anlamak için biraz daha araştırmalı, güzel vaadlerle karşısına çıkanların çokuluslu şirketlerle ilişkisine bir bakmalıdır!...

Sevgili kardeşim! Seni tuzağa düşürmelerine izin verme... Vereceklerinden çok alacakları vardır onların. önce ruhuna el koyarlar, kimliğine, emeğine... Ne kadar iyi köle olursan ol fark etmez. ?şlerine yaradığın sürece varsın! ?lk işten atılacak olansın. Ama bu millet bu bayrak bu vatan senin!... Bilgin bereketlenecek; emeğin uranyum, altın, petrolle geri gelecek, fabrikaların saat gibi çalışacak ve milletin tok ve mutlu olacaktır!... Sen bu yolun yolcusu ol, bil ki gerçek zenginlik, mutluluk ve bereket seni mutlaka bulacaktır�

HangidunyaB
 

Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

'Böl ve Yut!'

4 yıl 80 küsur program, ve işte 4. kitap. Kendini Batıya adamış bazı medya mensuplarının deyişile skandal program, onbinleri aşan destek postalarına bakılırsa gerçeklerin aynası SINIRLAR ARASINDA mayıs 2008'de tam 4. yıldönümünde yayından kaldırıldı. Küçük bir grup insanın büyük özveriyle ortaya çıkardığı bir programdı. Önüne çıkarılan engeller hep çok büyük oldu ve bu 4 yılın büyük bir bölümünde engellerle başaçıkmak programı yapmaktan daha zordu..

Sınırlar Arasında, Demokrasi, özgürlükler safsatalarıyla göz boyamaya çalışanları , Amerika'nın Büyük Ortadoğu Projesi'nin ana hatlarını deşifre ediyordu ve o oranda saldırıları ve şimşekleri üzerine çekiyordu. Taraflı bir programdı. Türkiye'nin tarafındaydı. Bir TRT yetkilisi, programın yayından kaldırılmasında bazı büyükelçilerin şikayetlerinin etkili olduğundan sözetmişti. Türkiye'de Türkçe bakışlı bir program onları rahatsız ediyordu. Gereği yapılacaktı. Yapıldı.

Biten bir programın ardından öncelikle aileme, dostlarıma sonra ekibime ve bize fedakarca yardım eden TRT çalışanlarına teşekkürü borç bilirim. Ve 4 yıl boyunca bizi hiç yalnız bırakmayan, postaları faksları ve telefonlarıyla bize dikenli yollarda güç veren izleyici ve okurlara saygı, sevgi ve teşekkürlerimi sunarım. Sanırım en şanslı program yapımcılarından biriyim. Böylesi bir destek az gazeteciye nasip olur. 2007-2008 döneminde gittiğim 14 ülkenin hali pür melalini bu kitapta derledim. Sevgili Bertan Onaran'ın önerisiyle İngilizlerin BÖL ve HÜKMET (divide and rule) olarak özetlediği sömürge kuralını 'BÖL ve YUT!' olarak kitaba ad seçtim. Sınırlar Arasında programının son yolculuklarının notlarını kapsayan bu kitapta, Ortadoğu'da İngiliz eliyle yaratılan İsrail devletini, Balkanlarda Kafkaslarda, Afrika ve Uzak Asyada kopyalama çalışmalarından örnekler sunulmaktadır. Batı emperyalizminin dünyanın çeşitli coğrafyalarında yeralan birçok ülkede 'BÖL ve YUT!' şablonunu nasıl uyguladığı anlatılmaktadır. Bu şablon ilk kez Ortadoğu'da İsrail devleti yaratılarak uygulanmıştır.

Bu kitapta bu yıl içinde gittiğimiz 14 ülkede nasıl benzer metodlar uygulanarak halkların birbirine kırdırıldığını, komşu devletlerin arasına nasıl kamalar sokulduğunu ve amaca ulaşmak için değişmez bir yöntemin işbirlikçiler vasıtasıyla nasıl sahnelendiğini okuyacaksınız.

Emperyalizmin baskısına baş kaldıranları, boyun eğenlerle kıyaslayacaksınız. Gözyaşı ve kana bulanmış ülkelerde iç ve dış bedhahların marifetlerinden örnekler bulacaksınız. Ve her ülkede sahneye konulan oyunların şifresinin yüzyıllardır ne kadar benzer olduğuna bir kez daha şaşacaksınız.

Batının 'BÖL ve YUT!' oyunu aslında zayıf temeller üzerinde duruyor. Halkın örgütlü birliği batının oyununu bozuyor. O yüzden bunca cefa, işkence, yalan ve kan !
Ama her şeye rağmen, tarih, sahnelenen oyunun uzun vadede işe yaramadığını birçok örnekle anlatıyor. Durum direnen halkların yeni destansı örneklerine şahit olacağımızı müjdeliyor!

Bol ve yut
 

Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

Türklerin Tarihi
Jean-Poul Roux
Çok geniş bir coğrafyada(Pasifik'ten Akdeniz'e),2000 yıllık tarih içinde,Türkler ile ilgili şimdiye kadar hiç bilmediğimiz yada bildiğimizi sandığımız gerçekleri anlatan bir kitap.Tarih meraklılarına tavsiye ederim.
 

Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

emperyalizmin bilindik oyunu ne demiş üstad


Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!
Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?
Tarihi tekerrür, diye tarif ediyorlar;
Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi
 



Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

Ben şuan da Jean-jaques Rousseau nun dillerin kökeni üstüne deneme adlı eserini okuyorum.
 

Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

Şu anda Tess Gerritsen den Cerrah adlı romanı okuyorum, ben beğendim :D


Cerrah bizimle konuşuyor. Ve bu tedirgin edici sohbetten kan sızıyor... Bu romanın her satırından kan sızıyor... Kitaba adını veren, planlı ve kanlı katil Cerrah gerilimi her an ayakta tutuyor.

Dr. Catherine Cordell Savannah'da seri cinayetler işleyen bir katilin vahşi saldırısına uğramıştır. Saldırgandan onu silahla vurarak kurtulmayı başarmıştır. Şimdi Boston'dadır. Ancak başka bir katil bu kentte de gerilim yaratmaktadır. Kadınların rahimlerini kesip alan ve korkunç işkencelere tabi tutan adama Cerrah adı verilmektedir. Catherine Cordell birdenbire bu katilin de hedefi haline gelecektir.

Çok satanlar listesinin müdavimlerinden Tess Gerritsen'in insan bedenini ve ruhunu en ince ayrıntısına kadar tarif ettiği tıbbî gerilim romanlarından beşincisi olan Cerrah, inandırıcı kahramanları, sürükleyici diyalogları ve sürekli tırmanan gerilim duygusuyla bu türü sevenlerin hayran olacağı tarzda bir roman. Doğan Kitap'ın yılın gerilim romanı olmasını beklediği Cerrah'da Gerritsen tıpkı kahramanının neşterini kullandığı gibi kalemini ustaca oynatıyor.

Kitaptan bir bölüm...

'Kanlarından tanıyacağım onları.

Raftaki tahlil tüplerini, çikolata kutusunun içindekileri ağzı sulanarak, hangisinin daha lezzetli olduğuna karar vermeye çalışan birinin oburluğuyla seyrediyorum. Kanımız en az bizler kadar özel, zaten çıplak gözle bile parlak kırmızıdan vişneçürüğüne kadar çeşitli tonları fark edebiliyorum.

Bize bu geniş renk paletini neyin verdiğini iyi biliyorum; mesela kırmızı, farklı oksijenlenme aşamalarındaki hemoglobinden geliyor. Bu sadece kimya, kimyadan başka bir şey değil, ama şey, böyle bir kimyanın gücü insanı sarsmaya, dehşete düşürmeye yetiyor. Kanın görüntüsü bile hepimizi etkiliyor.

Her gün görmeme rağmen, kan beni hâlâ heyecanlandırıyor.'


http://kitap.antoloji.com/cerrah-kitabi/
 

Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

D.H. Lawrence / Bakire İle Çingene

Yvette, rahip olan babası, kız kardeşi, büyükannesi ve halasıyla birlikte bir köyde yaşamaktadır. Annesinin genç ve beş parasız bir adamla kaçmasından sonra buraya taşınmışlardır. Yvette ve kardeşi Lucille, tekdüze köy yaşamında sıkıntıdan patlamaktadırlar. Ne var ki, Yvette bir süre sonra bir çingeneyle tanışacak, o güne kadar hiç bilmediği duyguların tadına varacak, tüm yaşamı değişecektir.

Modern çağ İngiliz edebiyatının en büyük yazarlarından D.H. Lawrence’ın, ünlü Lady Chatterley’in Sevgilisi’nden hemen önce kaleme aldığı Bakire ile Çingene, çok geçmeden yazarın en etkileyici yapıtları arasına girdi. Bu kısa romanda, Lawrence, çoğu kez olduğu gibi cinselliği olanca içtenliğiyle ele alıyor. Bakire ile Çingene, yazarın, “özgürleşmenin öncüsü” olarak görülmesine yol açan yapıtlarından. (Arka kapak)

rCmtje7ov.jpg
 

Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

kayıp sembol- dan brown gerçekten sürükleyici ve oldukça insanı araştırmaya, düşünmeye iten bir kitap

küçük arı da tavsiye edebilecegim kitaplar arasında ilk 50 sayfa biraz sıksa da ilerleyen sayfalarda sizi içine çekiyor küçük bir mültecinin yaşadıgı topraklarda çıkar ugruna katledilen köyü ve yaşadıgı dram 3 ayrı dünya insanının birbirlerini tanımadan yollarının kesişmesi ile yaşanan sürükleyici bir okadarda düşündürücü bir kitap

şuanda okudugum elmastıraş bilgelik ve insanın isterse neler yapabilecegini anlatıyor daha yarısında oldugum için fazla bilgi veremiyorum :smiley:
 

seyahat sanatı*-Alain de Botton

Alain de Botton, Flaubert, Wordsworth, Baudelaire ve Van Gogh gibi yazar ve sanatçıların rehberliğinde keyifli bir seyahate çağırıyor.

Bu seyahate çıkan okurlar, yaşadıkları kent ve doğa ile ilgili düşüncelerini gözden geçirme şansını yakalayacaklar. Kitabı bitirdiğinizde seyahatten beklentileriniz ile seyahat sırasında karşılaştığınız gerçekliğin birbirinden çok farklı olduğunu göreceksiniz.


şu anda okuyorum gezginler için olağanüstü bir kitap kesinlikle tavsiye ediyorum.

Seyahat ile ilgili yazılarda pek rastlanmayan bir duyarlılık ile yüklü olan bu kitapta seyahat insanı meşgul edecek bir uğraş değil, ona teselli verebilecek ve ruhunu zenginleştirebilecek bir kavram olarak ele alınıyor
 



Ynt: Hangi Kitabı Okuyorum?

Görmek / José Saramago

filesgd.jpg


Adı belirsiz bir ülkenin başkentinde seçim günü bardaktan boşanırcasına yağmur yağmaya başlayınca kimse oy atmaya gitmez. Öğleden sonra yağmur durunca, saat tam dörtte, seçmenler sanki emir almışçasına sandıkların başına koşarlar. Ama sandıklar açıldığında, kullanılan oyların yüzde 83´ünün boş olduğu ortaya çıkar. Bunun bozguncu bir grubun, dahası uluslararası bir anarşist örgütün işi olduğunu düşünen hükümet olağanüstü hal ilan eder. Yıllar önce kenti saran "körlük salgı-nı"ndan kurtulan tek kişinin bu olayla bağlantılı olduğundan kuşkulanılır. "Beyaz veba"nın öteki kentlere de yayılmasını ön-lemek için başkent abluka altına alınır, bir polis komiseri "suçlular"ı bulmakla görevlendirilir.
Nobel Edebiyat Ödülü sahibi José Saramago´nun Körlük´ten sonra kaleme aldığı Görmek, demokrasinin kırılganlığı ve hükü-metlerce saptırılması üstüne şaşırtıcı bir taşlama. Günümüz edebiyatının üslup ustasından derin bir çağ eleştirisi. (Kitap Araksı)
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,485
Mesajlar
1,518,652
Kayıtlı Üye Sayımız
172,143
Kaydolan Son Üyemiz
sailing

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst