Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler
Merhaba omnitemporal (bu ara bu ne kadar güzel bir nick böyle
)
Pino'nun bu yazılardan haberi var; telefonda bizzat kendim söyledim zaten. Forumda açıklama yapıp yapmamak Pino'nun tasarrufundaki bir konu. Eğer bir başlık, gezenbilir gibi içeriği dolu, yakından takip edilen bir sitede 32.000 kere gösterilmişse ben olsam bir açıklama yapardım.
Faruk Bey, özünde iyi bir insandır; biraz da hassas ve nev-i şahsına münhasır bir karakteri vardır. Bizim de çok iyi bir dostluğumuzun geliştiğini burada evvelce yazmıştım. Kendisini biraz tanıyorsam şu anda bana çok kızmıştır; ama kızgınlığı geçitiği andan itibaren doğru adımları atacaktır. Bu arada beni de çok "titiz" hatta "kıl" diye tanımlayanlar olmuş olabilir. Aşırı titiz olduğu hiç düşünmüyorum; ben hayatımı serbest danışmanlık yaparak kazanıyorum; bu yüzden de işimi her zaman doğru yapmak zorundayım. Benim işimde böyle bir hata kariyerimi telafisi mümkün olmayan şekilde sonlandırır. O yüzden beklentim sadece şirketlerin işlerini doğru düzgün/kitaba uygun şekilde yapmalarıdır; bunun adı "titizlik/kıllık" ise bundan ancak gurur duymak gerekir
Ne olumlu yazılar yazarken, ne de eleştiri getirirken de icazet almayı; gönül borcu ya da düşmanlık nedeniyle hakikatten sapmayı doğru bulurum.
Pino'nun yönetiminde ailenin 2. nesil bireyleri de mevcut. Faruk Bey'in kendi bahçesinde başladığı "düzgün bir karavan yapamalıyız" hayali zaten zaman içinde güzel meyveler de vermiş. Yeni neslin getireceği taze kan ile köklere bağlılık birleştirilirse çok daha iyi noktalara gidilir. HP, IBM, Apple gibi büyük firmaların hikayesi de küçücük bir garajda başlamıştır. Birçoğumuz sadece hayal ederiz; eyleme geçmek ise takdire şayan bir adımdır.
Diğer firmalar da sakın bu yazıları gösterip Pino'yu kötülemeye çalışmasın; çünkü böyle bir hakları bulunmuyor. 30 senedir karavan üretip teknoloji ve estetikte herhangi bir yenileme yapma ihtiyacı duymayan firmaları işi bilen müşteriler zaten fazla dikkate almıyorlar. O firmalar zaten kendilerine bir müşteri segmenti belirlemiş; o segmentin düşük beklentileri doğrultusunda üretim yapıyorlar. Kendilerince geçerli bir strateji olabilir ama dünya liginde top koşturmaya aday olamazlar bu şekilde. Karavanda ev tipi 4 gözlü setüstü ocak kullanırsanız; tezgah üstü dolap kapıları dikey değil de yatay açılıyorsa bu tasarımla dünyada herhangi bir fuara katılmanız olası değil. Adam "ben de mal bu, parası da bu" diyorsa zaten bir eleştiri yapmaya gerek yok.
Pino ise "Ben Türkiye'nin en güzel karavanını, avrupa standartlarında üretiyorum, o yüzden diğerlerinden daha pahalıyım" iddiasında olduğu için mercek altındadır. Olay bundan ibaret
Eminim ki şu andan itibaren Pino'ya verilecek siparişler çok daha titizlikle imal edilecektir. Burada konuştuklarımız buna vesile oluyorsa amaca ulaşmış demektir.
sevgiler,