Karavan Fuarı

-Katılamadım lakin katılan arkadaşlar tarafından paylaşılan izlediğim videolar sayesinde katılmış kadar olduğumu söyleyebilirim. Gerçekten güzel bir organizasyon yapılmış ve çok sayıda firma katılmış. Bir çoğu çekme karavan olsa da birbirinden güzel modeller sergilenmiş. Bir kaç sene öncesinde isimlerini bilmediğimiz bir kaç yerli karavan firmamız mevcut iken şimdi Avrupalı markalarla yarışacak derecede kendisini geliştirmiş model ve markalar gördüm. Aynı zamanda birbirinin benzeri karavan modelleri ile piyasaya çıkan firmalar artık kendini aşmaya dahi başlamış.

Evet, bu yazıyı yazmamın nedeni fuara katılan markaların yerli karavan markası olması. Ayrı bir güzel olan konu ise bir kaç ithal karavan malzemesinin dışında cam, heki vb gibi bir çok karavan yedek parça kalemini üreten yerli firmaların bulunması.

Korona salgını ile başlayan karavan salgınının kısa sürede birçok karavan firması, kamping vb gibi pazarları ortaya çıkarmasının yanısıra çekme veya motokaravan imal eden firma sayısının çoğalmasının cari açığımıza büyük katkıda bulunacağı gözardı edilmemelidir.

Sadece karavan ile ilgili değil, döviz ile alım yaptığımız her kalemde yerli mali kullanmaya devam edersek, üreticilerimizde ellerinden geleni yaparak Avrupa kalitesini aratmayan dayanıklı, sağlam, konforlu, parasını hak edecek malzemeler üretirlerse ülkemiz için tadından yenmeyecek bir durum ortaya çıkacaktır.

Bizler zor zamanlarda bir araya gelmesini bilen bir milletiz. Her türlü zorluğu el ele aşmasını biliriz ve imkan verilirse imkansızı yapacak kabiliyet ve yeteneğe sahibiz.

Fuara katılma cesaretini gösteren bütün markaları saygıyla selamlıyor, başarılarının devamını diliyorum.

Her ne kadar karavan ile ilgili gerek işletmeler, gerek belediyeler gerekse karavan sahipleri ile ilgili bir iki senedir olumsuz haberler duysak da ve yaz aylarında bunun daha da artacağını tahmin etsem de umarım ilerleyen zamanlarda gülümseten haberler duymaya başlarız.

Karavan üretimini diğer araçların üretiminden ayıran önemli farklar var.

Karavan üretimi bir çok üretim dallarını tetikler.

Kamp yaṣamını destekler, geliṣtirir.

Ülkesini tanıyan insanların sayısının süratle artmasını sağlar.

Her yıl Türkiye içinde yüz binlerce karavancının gezdiğini bir düṣünelim. Bu Türkiye’nin her tarafında küçük esnafın gelirini artırır ve 10 binlerce insana istihdam sağlar.

Çünkü karavancı ülkesinde yerli turisttir ve gittiği yerde para bırakır.

ÖTV’yi düṣürmekle iyi bir adım atıldı. Sıra trafik sigortasının adil hale getirilmesi ve tüv’ün iki yılda bir olmasında. Her ikiside devletin fazla gelir kaybı olmayacak konular.

Kamp ve karavan sektörünü geliṣtirecek olan motokaranın masraflarının ödenebilir hale getirilmesi lazım.

Bu ülkede metro yapımına minibüsçüler ve halk otobüsçüleri, hızlı tren veya havaalanı yapımına otobüs firmaları karşı çıktılar, üzüldüler, tepki koydular. Hepsi ekmeğinin peşinde olan insanlar ama haksız da olsa ucu bir yerde dokununca tepki vermekte gecikmiyor kimse.

Buna da istemeden de olsa, çaktırmadan da olsa campingler, pansiyonlar, oteller vb mutlaka karşı çıkacaklardır ki örneklerini gördük, yaşadık.

Dediğiniz gibi karavancılık birçok sektörün kalkınmasına sebebiyet verecek bir sektör ki her zaman 'ülkemizin bir uçtan bir uca sit alanı ve milli park ilan edilmesini söyleyen birisiyim' köyünden beldesine, beldesinden ilçesine kadar adı duyulmamış yerlere dahi faydası dokunacak bir sektördür. Önceki yazılarımda da bütün yurt genelinde belediyeler genelinde yapılacak çalışmalar ile karavancılığın desteklenmesi gerektiğini söyledim.

Yabancı gezginleri de takip ettiğimden dolayı görüyorum ki döviz kurunun yüksekliğinden dolayı ülkemde son bir senedir gerek karavan gerek camper ile gezen yabancı turist sayısında patlama yaşandı. Mutlu oldukları kadar mutlu olmadıkları konularda oldu. Ben dahi bu yabancı gezginlerden ülkemle ilgili birçok şey öğrenmeye devam ediyorum.

Ülkemiz sadece karavan için değil birçok konuda fırsatlar, güzellikler ülkesi. Keşke çiftçisinden, köylüsünden, işçisine, memuruna her vatandaşımız bunlardan faydalanabilse. (İşin suyunu çıkarmadan, mahfetmeden, yok etmeden)

nosibis' Alıntı:

Bu ülkede metro yapımına minibüsçüler ve halk otobüsçüleri, hızlı tren veya havaalanı yapımına otobüs firmaları karşı çıktılar, üzüldüler, tepki koydular. Hepsi ekmeğinin peşinde olan insanlar ama haksız da olsa ucu bir yerde dokununca tepki vermekte gecikmiyor kimse.

Buna da istemeden de olsa, çaktırmadan da olsa campingler, pansiyonlar, oteller vb mutlaka karşı çıkacaklardır ki örneklerini gördük, yaşadık.

Dediğiniz gibi karavancılık birçok sektörün kalkınmasına sebebiyet verecek bir sektör ki her zaman 'ülkemizin bir uçtan bir uca sit alanı ve milli park ilan edilmesini söyleyen birisiyim' köyünden beldesine, beldesinden ilçesine kadar adı duyulmamış yerlere dahi faydası dokunacak bir sektördür. Önceki yazılarımda da bütün yurt genelinde belediyeler genelinde yapılacak çalışmalar ile karavancılığın desteklenmesi gerektiğini söyledim.

Yabancı gezginleri de takip ettiğimden dolayı görüyorum ki döviz kurunun yüksekliğinden dolayı ülkemde son bir senedir gerek karavan gerek camper ile gezen yabancı turist sayısında patlama yaşandı. Mutlu oldukları kadar mutlu olmadıkları konularda oldu. Ben dahi bu yabancı gezginlerden ülkemle ilgili birçok şey öğrenmeye devam ediyorum.

Ülkemiz sadece karavan için değil birçok konuda fırsatlar, güzellikler ülkesi. Keşke çiftçisinden, köylüsünden, işçisine, memuruna her vatandaşımız bunlardan faydalanabilse. (İşin suyunu çıkarmadan, mahfetmeden, yok etmeden)

Genişletmek için tıkla ...

Türkiye’deki Kamp ve Karavan sektörü karavanforumlar sayesinde Avrupa’nın bütün ülkelerinde sesini duyurabilyor.

Bir örnek vereyim: Almanya’daki Wohnmobilforum‘ da çok sayıda ve çok güzel Türkiye gezi anıları var.

Wohnmobil Forum

Türkiye Avrupalı karavancıların sevdiği bir ülke. Fiyatların bugünkü gibi çok ucuz olmadığı zamanlarda da bu böyleydi.

Türkiye’ye gelen yabancı karavancılar sadece fiyatlar ucuz diye gelmiyorlar. Türrkiye’de kampdıṣı konaklayabilmenin mümkün olması da bu konuda önemli bir etken. Güzel bir yerde kampdıṣı konaklayabilmenin verdiği güzel hisleri biz karavancılar çok iyi biliriz.

Bu ortamın devam edebilmesi için karavan parklarda olduğu gibi atık boṣaltabilme olanaklarının süratle çoğaltılması lazım.

Içinde olduğumuz kıṣ aylarında Almanya’dan çok sayıda emekli karavancıyı kıṣı geçirmek için Türkiye’ye getirebilirdik (yükselen ev ısıtma masrafı nedeniyle de). Mümkün olmayıṣının önemli bir nedeni, yabancı karavancıların Türkiye’de 3 aydan fazla kalabilmelerinin zorluğu oldu. Avrupa’da yaṣayan Türk vatandaṣlarına tanınan araçla Türkiye’de uzun süre kalabilme olanağını Avrupalı emeklilere de tanıyarak bu sorun çözülebilir.

nosibis' Alıntı:

Buna da istemeden de olsa, çaktırmadan da olsa campingler, pansiyonlar, oteller vb mutlaka karşı çıkacaklardır ki örneklerini gördük, yaşadık.

Genişletmek için tıkla ...

Mümkündür. Ancak, campingleri "çadırınla gel, bana para ver git" anlayışından, hizmet sektöründe elini taşın altına koyacak pozisyona getirmek için karavandan daha iyi bir motivasyon aracı düşünemiyorum. Otellere gelince, yerli turistlere öyle bir sırtlarını döndüler ki, benim karavanım olmasa da tatilimi bir otelde geçirmek için hiç bir mantıklı gerekçe düşünemiyorum. Otelleri sadece iş seyahatlerinde kullanırım. Onun haricinde, pansiyonlar hem ekonomik, hem de tatil anlayışıma daha uygun seçenekler. Çünkü "her şey dahil otelden çıkmadan tatilini bitir" anlayışına karşıyım. Ben tatilde çevreyi çok gezerim. E, sadece yatmak için de onca para dökülmez otele.

Yani, demem o ki, kampingler biraz yatırımla karavanlara da hizmet verirlerse, karşılığını alırlar. Oteller ise, mevcut ithal müşterileriyle ya da aynı kategorideki yerli olanlarla mutlular ve benim gibileri zaten beklemiyorlar. Bence karavancılığın bu iki sektöre bir borcu yok, onların da karavana karşı çıkmalarına gerek yok. Kazan-kazan karşılıklı olursa bir anlamı var. Kazanayım-kazanayım (rabbena hep bana) uyanıklığının ekonomik sistemde bir karşılığı yok.

nosibis' Alıntı:

Bu ülkede metro yapımına minibüsçüler ve halk otobüsçüleri, hızlı tren veya havaalanı yapımına otobüs firmaları karşı çıktılar, üzüldüler, tepki koydular. Hepsi ekmeğinin peşinde olan insanlar ama haksız da olsa ucu bir yerde dokununca tepki vermekte gecikmiyor kimse.

Genişletmek için tıkla ...

Maalesef, mebzul miktarda mevcut bu tiplerden..

Hatırlarım, yıllar önce Aydın otobanı yapılırken,

" Ee o zaman Selçuk'a uğrayan çok azalacak.
Buradaki çöpşiş esnafının hali ne olacak.. Otaban yapılmasın.."

diye kıymetli fikirlerini serdeden bir çok aklı evvel vardı..