.
Sanalın gerçeğe ulaşım değeri, ancak “istimna” kadar olsa da sonuçta yaşananın ne kadar yerine geçebileceği,
* sanısal gerçeğin temsil kalitesi ile
* kişinin onu algılama düzeyine bağlı kalmakta.
Yani ses-görüntü düzeni veya dil çevirim kalite ve hızı kadar, kişinin bu medya ile ne kadar parelel gelişmiş olması da sonuc algısını belirlemekte diye düşünüyorum.
14 aylık torunum henüz daha yürümüyor ve iki üç kelimeden fazla konuştuğu da yok. Şimdilik bütün gününü bakarak, dokunarak, koklayarak, tadarak ve dinleyerek dünyayı kavramakla geçirmekte. Tabi bir de arada annesinin elinden kaptığı cep telefonunda dinlediği çocuk müziklerinin görüntülerini, sanki yıllardır yapıyorcasına parmağıyla sağa sola atarak değiştirmekle..
Böyle bir neslin dünyayı kavrama olanakları baştan daha zengin.
Bu medya ile bizim kendi gelişim hikayemiz bile şaşırtıcı değil mi ?
“
Parmaklarımda sayfalarını duymadan ayni keyfi alamam” dediği halde e-book’a fena halde alışan eşim, arada bir okuduğu kitaplarda saate bakmak için bazen boş bulunup, sayfanın üstünü tıklamakta.
İnternetin başından günde kaç saat geçirildiği konusuna isterseniz hiç girmeyelim. Gülümsemeyin çoğumuzun iş saatlerinde bile girdiği ortada.
Kısaca insanlığın yeni bir medya yaratması kadar bu medyanın da yeni bir insanlık yarattığı şüphesiz..
Matbaa ile de ayni devrimi yaşamadık mı ?
Yazıda kelimelerin, cümlelerin iletişimdeki yeri, ton, vurgulama, jest ve mimik olmadan eksik kalmakta. Bu açıdan yine gayet kolay ulaşımı ama herşeyden önce interaktif yapısıyla internetin, sesli, haraketli, görüntülü tarzı ve gelişim potansiyeli ile daha geniş ve kaliteli bir boyutu olduğu ortada olmalı.
Yani internet matbaadan fersah fersah ileride. Gazeteler neden çöküyor dersiniz ?
İletimi yukarıdaki ilk cümleme gönderme yaparak bitireyim.
Dün televizyondan, öpüşmenin yaşamımıza girmesinde matbaanın baş rolü oynamış olduğunu öğrendim.
Artık böylelikle mesela Goethe’nin eserlerine kolayca ulaşılmaya başlandı denmekte. ( Sadece İncil’e ulaşılacak değil ya )
Yeni bir medyanın gerçeği daha zevkli hale getirme potansiyeli olmalı..
Götürdüklerini söylemek ise, yeni nesle eskiden yediğimiz domateslerin tadını anlatmak kadar zor.
Umarım insanlık doğru harmanlar ?
Ben ona, arada epeyce salaklık yapsa da hala güvenimi kaybetmedim.