Doğrucu Davut
Zirve
.
Özellikle yaz aylarında sürekli sıvı tüketmek oldukça önemli. Meyve suları veya bira ise susuzluğu gidermek için pek uygun değiller çünkü durum içme suyu sağlamakla ilgili, vücudumuzun ihtiyaç duymadığı enerjiyi sağlamakla değil.
Bu nedenle su veya maden suyu salık verilmekte.
Peki özellikle sıcak havalarda alacağımız sıvıların ısısı ne olmalı ?
Bilim insanları içeceklerin sıcak veya buz gibi soğuk olmaması gerektiğini söylemekteler. İçilen soğuk içecekler vücudumuzda ısıtılarak, sıcak içecekler de soğutularak normal vücut sıcaklığına getirilmekte. Bu yüzden buz gibi içecekler vücudumuza ek ısı üretmek için yanlış sinyal vermekteler. Yani ani olarak organizma hedeflediğimizin tersine vücudu ısıtmaya çalışmakta. Ancak, çok sıcak içecekler içersek de fazla terleme durumu ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu iki uç durumda sıvı kaybını telafi etmemizin daha da zorlaşması ise gayet normal.
Sık sık içilen soğuk içecekler mide asidin zarar vermekte ve sindirim enzimlerini yok etmekteler. Böylelikle bağırsak florasının dengesi bozulmakta. Sonuçta karın ağrısı ve şişkinlik olabilmekte.
Bizdeki harareti alması için küçük yudumlarla içilen ılık çay da fizyolojik olarak akıllı bir çözüm sunuyor. Çünkü bu tarz sıvı alımında aşırı olmayan az terleme vücudun soğumasını desteklemekte..
İnternette içme suyu için tavsiye edilen derece üzerine bir bilgi bulamadım. Sanırım ılık etkisi vermeyen serinlikte bir derece uygun olmalı ? Bizim evde ve karavandaki tercihimiz de bu yönde. Karavan buzdolabına yerleştirmesi ve kullanımı daha uygun olan iki adet yarım litrelik şişelerle gerektiğinde aşlama yapmaktayız. Zaten buzdolabına daha fazla konulan su kaplayacağı yer ile sonuçta daha fazla enerji ve sistem kurumunda daha fazla harcama doğurabilmekte. Yardımcı bir çözüm de soğuk market sularının üstten basmalı plastik termoslarda depo ve kullanılması olmalı.
Aslında karavancılar için konu dönüp dolaşıp, buzdolabına koyacaklara geliyor.
Nasıl enerji politikalarında üretim önemliyse, akıllı tüketimi gözetmeyen bir yaklaşım da uğraşıyı desteksiz bırakmakta. Sanırım bazen buzdolabını soğutulması gereksiz yiyeceklerle dolduruyoruz ? Ben arada sırada benimkinde böylelerine rastlıyorum. İnanmazsanız siz de dolabınızı açın bakın diyecektim ama artık bu başka bir başlığın konusu olmalı ?
.
Özellikle yaz aylarında sürekli sıvı tüketmek oldukça önemli. Meyve suları veya bira ise susuzluğu gidermek için pek uygun değiller çünkü durum içme suyu sağlamakla ilgili, vücudumuzun ihtiyaç duymadığı enerjiyi sağlamakla değil.
Bu nedenle su veya maden suyu salık verilmekte.
Peki özellikle sıcak havalarda alacağımız sıvıların ısısı ne olmalı ?
Bilim insanları içeceklerin sıcak veya buz gibi soğuk olmaması gerektiğini söylemekteler. İçilen soğuk içecekler vücudumuzda ısıtılarak, sıcak içecekler de soğutularak normal vücut sıcaklığına getirilmekte. Bu yüzden buz gibi içecekler vücudumuza ek ısı üretmek için yanlış sinyal vermekteler. Yani ani olarak organizma hedeflediğimizin tersine vücudu ısıtmaya çalışmakta. Ancak, çok sıcak içecekler içersek de fazla terleme durumu ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu iki uç durumda sıvı kaybını telafi etmemizin daha da zorlaşması ise gayet normal.
Sık sık içilen soğuk içecekler mide asidin zarar vermekte ve sindirim enzimlerini yok etmekteler. Böylelikle bağırsak florasının dengesi bozulmakta. Sonuçta karın ağrısı ve şişkinlik olabilmekte.
Bizdeki harareti alması için küçük yudumlarla içilen ılık çay da fizyolojik olarak akıllı bir çözüm sunuyor. Çünkü bu tarz sıvı alımında aşırı olmayan az terleme vücudun soğumasını desteklemekte..
İnternette içme suyu için tavsiye edilen derece üzerine bir bilgi bulamadım. Sanırım ılık etkisi vermeyen serinlikte bir derece uygun olmalı ? Bizim evde ve karavandaki tercihimiz de bu yönde. Karavan buzdolabına yerleştirmesi ve kullanımı daha uygun olan iki adet yarım litrelik şişelerle gerektiğinde aşlama yapmaktayız. Zaten buzdolabına daha fazla konulan su kaplayacağı yer ile sonuçta daha fazla enerji ve sistem kurumunda daha fazla harcama doğurabilmekte. Yardımcı bir çözüm de soğuk market sularının üstten basmalı plastik termoslarda depo ve kullanılması olmalı.
Aslında karavancılar için konu dönüp dolaşıp, buzdolabına koyacaklara geliyor.
Nasıl enerji politikalarında üretim önemliyse, akıllı tüketimi gözetmeyen bir yaklaşım da uğraşıyı desteksiz bırakmakta. Sanırım bazen buzdolabını soğutulması gereksiz yiyeceklerle dolduruyoruz ? Ben arada sırada benimkinde böylelerine rastlıyorum. İnanmazsanız siz de dolabınızı açın bakın diyecektim ama artık bu başka bir başlığın konusu olmalı ?
.
Son düzenleme: