Ynt: Romantik Yol ( Romantischen Straße )
ROMANTİK YOL
Biraz gerilere giderek çocukluğunuzda okuduğunuz masallardaki kasabaları, şatoları prensleri, prensesleri aklınıza getirin. Heidi ile Peter’in Alpler’ini de şöyle bir düşünün. Bunlar ile alakalı aklınızdaki tüm anı kırıntılarını harmanlayarak bir rota hayal edin. Bu rota üzerinde kaleler, şatolar, iyi korunmuş ortaçağ kasabaları, ormanlar, vadiler, nehirler, göller ve Alplerin inanılmaz manzaraları ile süslenmiş 28 kasaba bulunsun. Tam da böyle bir yol Almanların “Romantik Yolu” (Romantische Strasse), tüm bu güzellikleri size yol boyunca sunuyor. Bu yol öyle bir yol ki her yıl 5 milyonu konaklamalı, 2 milyonu ise günü birlik olmak üzere 7 milyon kişi ziyaret ediyor.
360 km.’lik bu rotada zamanın durduğu huzur verici ortaçağ kasabalarını gezerken, şatolarda dönemin en ünlü ressamlarının duvar boyamalarını görüp, arnavut kaldırımlı kent meydanlarını dolaşıp, bu meydanlardaki süs havuzlarının etrafındaki banklarda soluklanıp, surlar üzerinde yürüyüp, ihtişamlı mimarileri ile kasvetli kiliseleri ziyaret edip, aynı zamanda yöresel lezzetlerden de tadabilirsiniz.
1948 yılında bir araya gelen birkaç Alman 2.Dünya Savaşında yaratılan kötü imajlarını silmek ve kendilerinin bir başka yüzünü göstermek için böyle bir rota çizerler. Dünyanın gözünde yenilenecek imajları için bu kasabaları kendilerinin yeni ve romantik yüzleri olarak lanse ederler.
Almanya’nın ortalarında, rotanın kuzey başlangıç noktası, içinden Main Nehri geçen Würzburg’dur. Bitiş noktası ise, kuğu, mimari, şiir ve müzikten hoşlanan; savaş, silah ve avdan nefret eden, ölesiye romantik Almanların efsanevi kralları II. Ludwig’in yaşadığı rotanın en ihtişamlı kasabası Schwangau ve Füssen’dir.
Zaman içerisinde bu 28 kasabadan 10 tanesi diğerlerine göre daha öne çıkarak rotanın temel taşlarını oluşturmuştur ki Feuchtwangen’de bu 10’lu listeden çıkarılmalıdır. Kalınacak kasabalar ise yalnızca 5 tanedir; bunlar Würzburg, Rothenburg, Dinkelsbühl, Augsburg ve Füssen’dir.
Rotanın başlangıç noktası olan Würzburg’un tarihi 1400 yıl öncesine dayanmaktadır. Günümüzde üniversite kenti olarak anılmasına sebep olan eski adı Würzburg Üniversitesi, bugünkü adı ise Julius Maximilians Üniversitesi’nin temelleri 1402 yılında atılmıştı. Şehrin yaşadığı en büyük talihsizlik ise 16 Mart 1945 tarihinde, 2. Dünya Savaşı’nın bitimine iki ay kala yaşanan 17 dakikalık İngiliz hava bombardımanıdır ki bu bombardıman sonucunda şehrin %90’ına yakını yok olmuş ve şehir nüfusunun yarısına yakını ölmüştü. Bu büyük yıkımın ardından 1950’lerde başlayan yenileme çalışmaları 1970’lere kadar sürmüş ve şehir eski görünümüne yeniden kavuşmuş.
Kentin en ihtişamlı yapısı bombalamada şans eseri tamamı yok olmayan ama büyük zarar gören, 1719 – 1780 yılları arasında Balthasar Neumann tarafından barok tarzında inşa edilen, Giovanni Battista Tiepolo’nun oğulları Giandomenico ve Lorenzo ile boyadığı 677 metrekarelik dünyanın en büyük ve muhteşem tavan freski olan “ Dört Kıta” yı (Gezegenler ve Kıtalar Alegorisi ) bünyesinde barındıran Residens’tır. Girişi Residens’in önündeki meydana bakan Hofkirche ise bu çatı altındaki farklı güzellikteki bir şapeldir. Şapel’in dekorasyon detayları arasında kendinizi kaybetmemeniz mümkün değildir. Bu süslemeler 1734 – 1743 yılları arasında Hildebrandt tarafından dizayn edilmişti. Würzburg piskoposları bu muhteşem yapıyı zenginliklerinin göstergesi olarak inşa ettirmişler. Bina 1981 yılında Unesco tarafından dünya mirası listesine alınmıştır.
Alte Mainbrücke (Alte Köprüsü), Main nehri üzerine kurulmuş tarihi bir taş köprüdür. Köprüden Marienberg Kalesi ve ip gibi sıralanmış üzüm bağlarının manzarası doyumsuzdur. Burada yaşayan ya da turist olarak buraya gelenler bu köprü girişindeki bardan aldıkları yöresel şaraplar ile köprünün üzerine gelişi güzel yayılarak gün batımını buradan seyrediyorlar. Gün batımını bu köprüden seyretmek ve bu anları fotoğraflar ile ölümsüzleştirmek mutlak yapılması gerekenler listesinin üst sıralarındadır.
Marienkapelle (Marien Şapeli), Rathaus (Belediye binası), St. Kilian Katedrali ve Marienberg Kalesi bu sevimli kasabada gezmeye değer diğer yapılardır.