İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan trek71 Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 174
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 160,260
Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Behçet bey başınızdan geçen olayları okuyunca, hem sizin adınıza hemde Pino Karavan adına üzüldüm ancak gönlünüze göre yeni bir karavan almanıza sizin adınıza sevindim, Pino Karavan'ı da müşteri ilişkileri için gösterdikleri çaba için tebrik ederim.
 

Etiketler
Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Görünen o ki her model için ayrı ayrı olması gereken tip onay belgesi yalnızca tek model için mevcut,bu da demektir ki tip onayı olan model dışındaki modeller için ruhsat çıkarılamaz,ayrı plaka takılamaz,bu şekilde ülkemizde bir şekilde gezilsede,sınır dışına çıkılamaz..ola ki ülkemizde gezerken bir sıkıntı yaşanırsa da başa büyük iş alınmış olur..aksi doğruysa yani bütün modeller için tip onayı varsa ki sanmıyorum bahsi geçen firma bunu burada hatta kendi sitesinde paylaşırsa seviniriz..
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Arkadaşlar 32 yaşındayım karavanlara merakım var
sitenizi buldum ve bu başlıktaki tüm yazıları okudum

Değerli bilgi paylaşımınız için teşekkür ederim

Ayrıca PINO karavanın da cevap hakkını kullanmasını gayet olumlu buldum.
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Pino karavan firması sanıyorum 2008 de karavan imalatına başladı. Ben de 2008 de karavan almaya karar verdiğimde bu sayfalara üye oldum ve karavan/karavancılık konusunda ki tüm teorik bilgilerimi bu sayfalarda , biraz da ukkf.org sayfalarında edindim.
Sonuçta bu sayfalarda mesajlaştığım bir eski karavancı sayesinde Pino ile yollarımız buluştu. İstanbul'da ki ilk atelyesine gittiğimde ufak tefek bir yerdi ama özenle , takdir edilecek bir gayretle çalışıp karavan üretiyorlardı. Farukla tanıştıktan sonra ona "karavan siparişi vereceğim" dedim "ama beni burada bir süre misafir edeceksin , yaptıklarını göreceğim , kanaat getirirsem anlaşırız" dedim. İstemedi ama ben kendimi kabul ettirip 1 ay boyunca ,haftada en az 2-3 gün ve her gün 3-4 saat atelyede olup , imalatın içinde kaldım. Ne yapıldığını , neye önem verdiklerini , planlamayı, kalite sorununu nasıl aştıklarını , kullandıkları malzemeleri..vs. yakından inceledim , izledim. Kanaat getirince de kendi karavan siparişimi verdim.

Beni bu sutunlarda pek çoğunuz "Pino sempatizanı" olarak tanıyor olabilir, bundan aslında şeref de duyarım.
Pino'nun sahibi Faruk bey , son derece işini seven, benimseyen ve en iyi olmayı hedeflemiş bir kişidir. Benim karavanımı yaparken bir gün kullandığı bir söz vardı hala unutmuyorum: "Göreceksin bir gün Türkiyenin en iyisi olacağım".. Faruk bu kesin inancı ile bugün Karamürselde ki fabrikasında polyester atelyesi , kalıp atelyesi , döşeme atelyesi de içinde olarak en iyi karavanı yapma noktasına geldi. Bugün yerli üretimde hiç kimse aksini söyleyemez ki çekme karavanda dış görsellik zenginliği Pino'dan üstün bir başka marka yoktur. iç planlama konusunda da esneklik , yenilik getiren tek firma yine PİNO'dur. Alışılagelmiş olarak mobilyaların konumlarında oynamalar yaparak karavanın iç yapısına esneklik , kullanışlılık getirerek bir albeni yaratan firma da PİNOdur.
Pİ2010 tear drop model mini karavanın modelini ortaya çıkaran da Faruk'tur. Aslında Faruk'un hayalinde olan planların bugün gerçeğe dönüşmesi mümkün olabilse karavan sektöründe "ilk"lere atılacak başka imzalar da olacak ama imkan meselesi işte.

Her sektörde imalat aşamasında bitmiş ürünlerde zaman zaman kalite sorunu yaşanabilir. Bunu güncel hayatımızda sık sık rastlayabiliyoruz.Bence en önemli nokta firmanın kendi hatasını kabullenip , müşteri memnuniyetini gözeterek hatasını telafi etmektir. Gözlemlerime dayanarak da Pino , yaptığı bir hatanın üzerine giderek , telafi etmeyi bilen bir firmadır. Eğer tamir/değişmesi gerekecek bir parça varsa ücretini almadan gönderiyor , karavan yakında bir yerde ise eleman gönderip gereğini yapıyor.

Kendimden bir örnek vereyim.Geçen sene sonunda Bodrum'da ki bir kampta hareketsiz duran karavanımın üzerine fırtına afeti sonunda ağaç düştü ve çatıda 60 cm çapında delik açtı. Allahtan gelen bir olay bu , şükür ki içinde değildik. Yağmur mevsimi olduğundan ben karavanı sera naylonu ve kendi brandasına ek branda ile sarıp sarmalayarak kışa terkettim...Pino'ya bildirdim ve ne yapabileceğimi sordum..Faruğun ifadesi aynen şöyle oldu "Yaşar bey sen canını sıkma, fabrika emrine amade , biz de senin hizmetindeyiz , karavanı fabrikaya getirebilirsen getir, biz fabrika şartlarında ne lazımsa yaparız"...Bu cevapla aklımda ki tüm endişe sona erdi.
Şimdi neredeyse az kaldı, yağmurlar da bitince karavanı kamyona koyup fabrikaya sevkedeceğim ve sonrasında gönlüm rahat..Biliyorum ki fabrikada gereken yapılacak. Ve karavan daha da yenilenmiş olarak geri dönecek..
Bu davranış yalnız Pino'ya has olmayabilir , diğer hangi karavan üreticisi olsa aynı davranışı sergiler. Şüphem yok. Faruk'un tel.da ki ikna edici , samimi , rahatlatıcı konuşması beni bugüne dek karavanın orada ne olacağını düşünmememe yetti de arttı bile.

Hepimizin yaratıcısı olan Allah olmasına rağmen zaman zaman hastalanıyoruz , hatta genç yaşta terk-i dünya ediyoruz.:smiley:. El yapımı bir üründe hata olmaması elbette istenir ama malesef ülke şartları , malzeme üretim kalitesi/kalitesizliği , işçilik hataları arzu ettiğimiz sonuçtan bizi uzak kılıyor.. Önemli olan hataya sahip çıkmaktır bence.

Çekme karavanda plaka ve ruhsat zorunluluğu konusunda da yeni bir güncelleme yapayım.
18 gün önce karavanı denetlemek üzere Bodrum'a gittik..Arkamda da Pino'nun Pİ2010 mini karavanı vardı.
Dönüş yolunda Gemlik-Orhangazi arasında yolun sağında bir Karayolları muayene istasyonu vardı ve oraya girdim.
Yaptığımız konuşmayı aynen naklediyorum.
Sorum : Benim karavanım afet sonucu hasar gördü ve tamir için Karamürsele arabamın arkasında çekerek getireceğim..Ancak karavanımın yeni kanuna göre ruhsatı ve özel plakası yok. Ekipleriniz beni durdurup ceza keserler mi?. Veya karavanımı trafikten alıkoyarlar mı?.
Yanıt : Bizim karavanları durdurup muayene etme yetkimiz yok.. Biz sadece kamyonları durduruyor ve K1 belgesinin olup olmadığını ve ağırlığını kontro ediyoruz. Karavan işi bizim işimiz değil. Siz bunu trafikçilere sorun.

Trafik ekibinden aldığım yanıt da " biz arabanın ruhsatında -römork çekebilir- kaşesinin olup olmadığına bakarız..Eğer karavanınızın ışıkları yanıyorsa ve yürüme mekanizması trafiğe engel değilse sorun yaşamazsınız.
Benim karavanın elektrik tesisatı kazada da zarar gördüğünden kamyonla nakletmek zorunda olduğumu ekleyeyim.


NOT : Herne kadar Pino sempatizanı olarak kabul edilsem de hatalı üretimi Pino da yapsa karşıt olmakta çekinmem. Bu konuda Pino'yu yerdiğim ve şikayet ettiğim anlar olmuştur..Körü körüne sadakat benim işim değil. Yalnış anlaşılmak istemiyorum.
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

hocam tekrar geçmiş olsun diyerek eklemek istiyorum,
karavanın elektrik sistemi sizin onaramayacağınız boyutta ise;
oto elektrikçi bulma imkanınız olur ise (özellikle traktörcüler)
pratik bir seyyar hat çektirebilirsiniz,
sinyal fren park ışıklları olan traktör romorku lambaları kolay bulunur ve ucuz
ben geçen ay ışıkları kırık bir römork almaya giderken böyle bir sistem yaptırdım, 70 liraya mal oldu,
(dönüş yolunda titreşimden vidaların düşmesiyle sağ taraf düşüp yola parçalanmış, arabanın ekranında kısa devre uyarısından sonra farkettim, cırt kelepçe vb ile sağlamlaştırmak gerekiyor bir de)
 



Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Sn Cygnet,
Karavan ilgimiz ve öğrenme sürecimiz aynı tarihlere denk gelmiş ve aynı kaynaklarden beslenmişiz. Süreç içinde Sakarya da fabrika konseptinde üretim yapanlar dahil ulaşabildiğim tüm üreticileri yerinde ziyaret etme imkanım oldu .Nacizane edindiğim izlenim; Sunumda tüm üreticiler Dünya'nın en kaliteli malzemeleri ile üretim yapıyorlar ancak iş pratiğe geldiğinde 3 kuruşa yarattıkları tüm değerleri yerle bir ediyorlar. Pino karavanı ziyaret etme imkanım olmadı ve anlattıklarınızın tamamının doğru olduğuna şüphem yok ancak geçmiş tarihlerde Pino ile ilgili paylaşılan şikayetler ve Tip Onay belgesi ile ilgili doyurucu olmayan açıklamalar sektör adına umut taşımamıza engel oluyor ne yazık ki! Ne yazık ki kurumsal olan veya olmaya çalışan tüm firmalar daha çok kar etmenin cazibesi ile ortaya daha kötü işler koyuyorlar ve yapabiledikleri ile değil yaptıkları ile yetinmek durumunda kalıyoruz......
Kalın sağlıcakla
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

cygnet' Alıntı:
Yaptığımız konuşmayı aynen naklediyorum.
Sorum : Benim karavanım afet sonucu hasar gördü ve tamir için Karamürsele arabamın arkasında çekerek getireceğim..Ancak karavanımın yeni kanuna göre ruhsatı ve özel plakası yok. Ekipleriniz beni durdurup ceza keserler mi?. Veya karavanımı trafikten alıkoyarlar mı?.
Yanıt : Bizim karavanları durdurup muayene etme yetkimiz yok.. Biz sadece kamyonları durduruyor ve K1 belgesinin olup olmadığını ve ağırlığını kontro ediyoruz. Karavan işi bizim işimiz değil. Siz bunu trafikçilere sorun.

Trafik ekibinden aldığım yanıt da " biz arabanın ruhsatında -römork çekebilir- kaşesinin olup olmadığına bakarız..Eğer karavanınızın ışıkları yanıyorsa ve yürüme mekanizması trafiğe engel değilse sorun yaşamazsınız.
Benim karavanın elektrik tesisatı kazada da zarar gördüğünden kamyonla nakletmek zorunda olduğumu ekleyeyim.


NOT : Herne kadar Pino sempatizanı olarak kabul edilsem de hatalı üretimi Pino da yapsa karşıt olmakta çekinmem. Bu konuda Pino'yu yerdiğim ve şikayet ettiğim anlar olmuştur..Körü körüne sadakat benim işim değil. Yalnış anlaşılmak istemiyorum.


Yaşar abi merhaba,

pino hakkındaki yorumların şahsına aittir ve herhangi bir yorum yazamam ancak alıntı yaptığım satırlar yanlıştır.

Tartı istasyonları ağırlık konusunda işlem yapar ve limit aşımı halinde cezai işlem yapar, trafik ekibinin işide
evrakların kanunlara uygunluğu üzerine kontrol yapar.

Ben tartmıyorum ben bakmıyorum yorumlarınız yasal olmadığı gibi yasaları ihlal etmeye teşvik gibi algılanabilir.

750 kğ üzeri tüm römork ve karavanlar ruhsat ve ayrı plakaya tabidir.
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Leventcim , geçen sene Amasra'ya giderken Düzce'den sonra ki Bartın sapağında sağda duran Karayolları istasyonuna 100 mt kala bir işçi elindeki kırmızı bayrakla bizi otoparka soktu. Arkamda Pİ2010 olduğunu göre göre. Adam beni gereksiz yere davet ettiğini hemen anladı..Ama ben girmişken sohbet edeyim istedim.

Yetkilinin verdiği cevap da Gemlik'de ki istasyonda ki yetkilinin verdiği cevapla kısmen örtüşüyor.
Memurun ifadesi şöyle oldu :" Herne kadar sizin karavanınız ufak ise de (Pİ2010 için) aslında karavan konusu bizim yetki alanımızda olmakla birlikte , bizim asıl konumuz olan kamyonlarla kıyas ettiğimizde karavanlara ayıracak zamanımız olmuyor. Bu nedenle de karavanlı araçları pek rahatsız etmiyoruz. Karavanın ağırlığı zaten kendisini rahatsız edecektir.."
Kanunen sen haklı olabilirsin ama uygulamada her istasyon işinin kolayına gidiyor , önemli olan da bence uygulamadır.

750kgr üzerinde ki tüm karavanların özel plaka ve ruhsatı olması gerektiğini ben de bilyorum ve artık duymayan da kalmadı :smiley:

TİP ONAY BELGESİnin ne olduğunu yetkili bir kişiden edindiğim bilgiyi aktararak izah edeyim.
750 Kgr üzerinde bir karavan alındığında ruhsat çıkarılması gerekiyor.Ruhsatın çıkarılması için firmadan TİP ONAY BELGESİ alınması gerekiyor.TİP ONAY BELGESİnin üzerinde ki 17 haneli rakam karavanın bir nevi şasi no.su kimliğindeymiş ve bu belgeyi aldıktan sonra trafikten ruhsat işlemine başlanabiliyormuş...İşin kanuni gerçeği bu . Ama belge olmadan ruhsat çıkarılabiliyormu , onu güncel olarak bilmiyorum.Yetkilinin ifadesi bu yönde.
PİNO,bu belgeyi karavan alıcılarına ücretsiz olarak veriyor. Bu, önemli bir ayrıntıdır.

Sayın carpediem69..Keşke adınızı bilerek size hitabedebilseydim :smiley: Hoş, benim de adım gizli ya :smiley:
PİNO'nun fabrikasını ziyaret etmenizi öneririm. Fabrika herkese açık ve kimseyi geri çevirmiyorlar.Aksine tanıtım yapmak onları daha mutlu eder.
Dünyanın en tanınmış otomotiv devlerinden biri olan TOYOTA bile geçen sene üretmiş olduğu bir modelinde ki hata nedeniyle binlerce aracını servise çağırdı. Serviste de gerekli düzeltmeler yapıldı.
Şimdi eğri oturup doğru konuşalım. Sayın Behçet beyin yaşadıklarını hoş görmem mümkün değil. Dünkü yazımdan sonra da PİNO/Faruk bey beni aradı .
"Biz Behçet beye yeni bir karavan vermeyi vaadettik ama ilgi duymadı" dedi. Ola ki Behçet bey aynı hataları içeren yeni bir karavan macerasına girmek istememiş olabilir. Bu onun takdirdir.
Her yapılan hata ,sonrası için daha dikkat, itina , özveri verilmesi gerektiğini ortaya çıkarır ve ders verir.Pino , o hadieseden sonra eminim ki ne aynı ne de ona benzer hatası olan bir karavan üretmemiştir..Olsaydı, insanlar kesinlikle eleştirirlerdi. Bir yerde çıkardı ve duyardık.

Üzüldüğüm taraf, eleştirilerin yapılırken incitici olmamasına dikkat edilmelidir. Hele ki "ekmek teknesi" olan firmaları eleştirirken bir az daha dikkat edilmelidir.
Burada her hangi bir kimseyi hedef alarak yorum yapmıyorum, sakın öyle bir yargıya kapılmayın , genel olarak ifade ediyorum .. "Müşteri daima haklıdır" tezini kabul ederim , müşterinin de satın aldığı ve canını sıkan bu ürün hakkında firmayı incitmeden eleştiri yapması , biraz daha hoşgörülü davranması tercih
edilir.

Bana göre PİNO , hatasını telafi etmek üzere üzerine düşen görevi yerine getirmiştir (Toyota bile yaptığı hatayı telafi etmek üzere yeni araba vermeyi teklif etmezken:smiley: ) ama müşteri dikkate almıyorsa yapacak bir şey yok.

Pino'dan aldığım bir haberi daha ileteyim. Pino bugüne dek tüm karavanlarında ön ve arka panelleri monoblok olarak üretip monte ediyordu..Bundan sonra tüm karavanların yan panellerini de monoblok olarak imal ediyorlarmış. Böylece işçilik hatalarını minimize etmiş olacaklar . Bu, daha hızlı üretim anlamı da taşıyor.
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Yaşar Bey,
Sektörün gelişimine en fazla sevinecek insanlardan biri olduğuma emin olabilirsiniz zaman zaman gerek italya gerekse İspanya 'da görmüş olduğum araçları kendi ülkemde görememenin veya bedeli mukabilinde olsa erişememenin üzüntüsünü herkes kadar yaşıyorum. Ziyaret ettiğim her firmada müşteri olarak dilimin döndüğü bilgimin yettiği kadar paylaşımlarda bulunmaya çalışıyorum sonunda ukelalık ile değerlendirilsem bile....hatta alkovenli imalat hususunda ısrar eden firma sahibini trendin semi integral veya camper olduğu yönünde bilgi paylaşımım sonrasında aldığım cevap "bize senin gibi cahili gelmez ,gelen ne istediğini bilerek gelir " şeklindeydi. o bakımdan kimseyi kötülemek veya ekmeği ile oynamakl gibi bir hedefim olamaz ancak sektörün profesyonelleri işi sadece kar kapısı olarak görmemeli ve kazandıklarının bir kısmını üretim tesislerine ve Ar&Ge'lerine yatırmalı diye düşünüyorum. Mevcut durumda bunu yapabilen İmaj karavan ve sizin söylediklerinize itibar ederek Pino karavan gözüküyor. Diğer firma yetkilileride kendilerine haksızlık yapıldığını düşünüyorlarsa sektör adına neler yaptıklarını paylaşırlarsa mutluluk duyarız.
Faruk Bey'in sorunlu karavanı yenisi ile değiştirme önerisi kibar bir davranış ancak onca sorunun yaşanması TOYOTA'nın dahi araçaları geri çağırıyor gerçeği ile örtüşmüyor çünkü çağrılan araçlar prosesin muhtelif yerlerinden kaynaklı sorunlar nedeniyle değil genellikle gözden kaçabilen tek bir sorun dolayısıyla çağrılıyor.
Hepimizin bol seçenekli olabildiğince şımararak seçebileceğimiz araç seçeneklerinin olduğu bir sektör gelişimi dileğiyle...
Kalın sağlıcakla

Süleyman Eraslan
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

cygnet' Alıntı:
750kgr üzerinde ki tüm karavanların özel plaka ve ruhsatı olması gerektiğini ben de bilyorum ve artık duymayan da kalmadı :smiley:


Yaşar abi,

Gezenbilir forumu karavancıları yönlendiren bilgi paylaşımı yapılan bir platform ve siz kişisel tercihini bizlerle paylaşan
bir arkadaşımızın sayfasında yazıyorsunuz,ne bildiğinizden çok çekme karavanı insanlara nasıl anlattığınız ön planda.

Verdiğiniz mesaj '' evet ruhsat plaka önemli ancak mevzuatı boşverin ben sordum birşey olmaz dediler'' olarak
okunuyor satır arasına da bende mevzuatı biliyorumu 50 satır arasına sıkıştırıyorsunuz.

Bizler karavan imalatçısı yada kamping işletmecisi değiliz, hobimiz olan karavanlarımızla yolda olmaktan başka
düşüncesi olmayan insanlarız, yani hobide olsa tüketiciyiz bununda bedeli olan paraları ödeyerek bir mal yada
hizmet alıyoruz.
Bir kaç ay önce yaşadığınız talihsiz olayda kamping işletmecisi ile tazminat konularını bizlerle paylaşırken dilimiz
ortaktı, sizden ricam tüm tüketici arkadaşlarımızın sorunlarına empati yaparak yaklaşabilmektir.

Tüm üyelerimizin bu forumda yazdıkları bizden sonra geleceklere yol gösterecek ve rehber olacaktır, kaygılardan
uzak gerçek bilgilerin paylaşılması dileklerimle.

Saygı ve selamlar
 



Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Sayın Süleyman bey,
Türkiyede geniş anlamda karavan ve karavancılık olgusu zannımca ancak son 10 yılda bugünkü kadar geniş bir platforma yayılabildi. Yine sanıyorum ki ülkemizde ki karavan/motokaravan sayısının 10 000 üzerinde olduğunu zannetmiyorum.Buna 20/25 sene önce satılan karavanlar da dahildir.
Örnek verdiğiniz (haklı olarak) İtalya ve İspanyada ki karavancılığa olan ilgi , sevgi o ülkelerdeki karavan sayısı ile doğru orantılıdır. Öyle değil mi?. Bırakın İtalya ve İspanyayı , komşumuz Yunanistanda bile geçmiş yıllarda yaptığımız bir kara yolculuğunda otoyol kenarında karavan parkını ve içinde ki 100 den fazla karavanı görünce şoke olmuştum. Ve buna benzer başka karavan parklarını yol boyunca başka yerlerde de gördüm. Sonradan sorarak öğrendim ki bu karavanların bir çoğu kiralık ve Avrupanın başka ülkelerinde yaşayan yabancıların kış için bıraktıkları karavanlarmış.
Verdiğiniz mesaja sonuna dek katılıyorum. Türkiye'nin nufusu bugün 77 milyonla anılıyor ve karavan sayısı 10 000 ler civarında. İngilterenin nufusu 55 milyon olarak gösteriliyor ve karavan/motokaravan sayısı 800 000 lerle anlatılıyor. Her 650 kişiden birinin karavanı var demek . O ülkeden getirttiğim bir karavan kitabından aldığım bilgide, karavan konusunun aynen bir oto gibi sektör olduğunu , sigorta firmalarının karavan sigortası konusunda birbirleriyle rekabet içinde olduğunu , bizde ki oto galerileri gibi orada da karavan galerisi sayısının 1000 lerle ifade edildiğini okudum. Okuduğum kitap 450 sayfaydı...Ve belki o kitaba muadil 10 larca başka yazara ait kitap vardır.
Demek ki, bir üründe sayı ne kadar çok olursa o ürünle ilgili alt yapıdan tutun , ürün geliştirme faliyetinin , sigortalama , pazarlama , tamir servisi ve malzeme üretim yan sanayisinin de sektörün bir parçası olduğu ortaya çıkıyor. Onlar bu sektörü 1940/50 li yıllarda kurmuşlar. Bugün de kaymağını yiyorlar.
Türk insanının aklında "karavan" imajının yer etmesi ve bunun yaygınlaşması son 5 yılın içinde olmuştur. Karavan web sitelerinin sayılarının artması , karavan üreten firmaların sayısının artması , yeni karavan modellerinin ortaya çıkması , farklı bütçelere hitabeden karavanların yapılması , firmaların banka kredisi kullandırma girişimleri..vs. gibi nedenlerle sayı giderek artmaya başlayıp, karavanlar yollarda , benzin istasyonlarında, kampinglerde ,trafikte daha sık görünmeye başlayınca insanların aklında bir karavan imajı belirmeye başladı. Artık eskiden bugüne dek kağnı hızıyla gelen üretim / satış rakamı da arttıkça firmalar sizin de belirttiğiniz gibi AR&GE faliyetine ağırlık vermeyi düşüneceklerdir, düşünmelilerdir de.

Devletin çıkardığı son yasada mecbur ettiği TİP ONAY BELGESİ edinilmesi dolayısıyla karavan üreticileri yetkili merci olarak ilan edilen TSE'ye karşı "kalite" bakımından sorumlu duruma girdiler. Ümidim ve temennim odur ki, TSE aracılığıyla devlet karavan üreticilerine bir çeki düzen getirerek daha kaliteli karavanlar üretilmesinde etkin rol oynasın. Hiç bir karavan sahibi de sıkıntıya düşmesin. İleriye dönük karavan sektörünün böylelikle oluşacağına inanıyorum.


Levent bey,
Satırlarımda yazdıklarımın ileride okuyacakları negatif yönde etkileyeceklerini düşünemedim. Özür dilerim.
Ben başımdan geçenleri yazınca böyle bir algının oluşacağını düşünmem gerekirdi.
Uyarman iyi oldu...Daha dikkat ederim.
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Bu yazıyı okuduktan sonra gözüm korktu keyfiniz kaçmış baya
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

ertaç' Alıntı:
Bu yazıyı okuduktan sonra gözüm korktu keyfiniz kaçmış baya

Sn. Ertaç gözünüz korkmasın ihtiyaç halinde her türlü sorunuza bu platform da cevap bulabileceğiniz gibi tüm üyeler tecrübelerini paylaşmak suretiyle doğru sonuca ulaşmanıza yardımcı olacaklardır..
Kalın sağlıcakla
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Çok teşekkürler öğrenmeye araştırmaya devam ediyorum :smiley:
 

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Merhaba,

iş-güç derken son yazılanları atlamışım. Hemen bir maddi hatayı düzeltmem lazım:

"Sayın Behçet beyin yaşadıklarını hoş görmem mümkün değil. Dünkü yazımdan sonra da PİNO/Faruk bey beni aradı .
"Biz Behçet beye yeni bir karavan vermeyi vaadettik ama ilgi duymadı" dedi

Yukarıdaki ifadeler, sebebi nedir tam olarak bilemedim, ama tam olarak gerçeği yansıtmıyor.

Daha evvel de yazdığım gibi Pino bana böyle bir teklifle geldi; benim de cevabım "aynı aksaklıkların yaşanmayacağı düzgün bir karavan verecekseniz OK'dir" oldu. "Yaz sonu teslim etmeyi" önerdikleri karavanla ilgili Pino'dan bir tarih/takvim bekliyorum. Dolayısıyla yeni bir karavan verme önerisine ilgisiz değilim. Neden öyle olsun ki zaten; hiçbir mantığı olamaz. Ancak saat başı firmayı arayıp "nerde benim karavanım" diyecek profilde bir çirkef müşteri de değilim.


Aslında prosedür gereği, firmam adına aldığım bu karavanla ilgili her türlü yazışmayı yazılı yapmam gerekir ama ben Pino'yu çok yormak istemediğimden sözlü tekliflerine sözlü yanıt verdim.

Benim amacım bu yazılarla bir firmayı yıpratmak değil; bir firmaya/kişiye yapılan ölçüsüz/temelsiz övgülerin hiçbir şey kazandırmayacağını, kitleleri de etkilemeyeceğini bildiğimizi düşünüyorum. Övgüler de yergiler de nesnel temellere dayanmalıdır. Yazılarda imrendiğimiz batı pazarlarında sektör doğuya özgü ahbap-çavuş ilişkileriyle gelişmedi. "Muasır medeniyet" yolu nesnellikten, bilimsellikten geçer.

Konu üzerinde yazmaya ara verdim ama bu esnada Pino'ya bazı sorunların muhtemel çözümleri, elektrik tesisatının nasıl düzeltileceği ile ilgili geri bildirimlerde bulundum; artık ne kadar değerlendirirler; takdiri onlara kalmış. Ben müşteri olarak vazifemi yerine getiriyorum. Zira en tehlikeli müşteri, geri bildirimde bulunmayan müşteridir.

Bir de "Müşteri her zaman haklıdır" diye yazılmış yazılardan birinde...Yanlış. Bir Müşteri İlişkileri (CRM) Danışmanı olarak yazıyorum: "Müşteri kral değildir; bir vatandaştır". Vatandaş gibi "hakları" ve "sorumlulukları" vardır.

"Müşteri her zaman haklıdır" anlayışının perde arkasında "ekmek parası için müşteri ne derse he diyelim; malı satalım; biz gene bildiğimizi okuyalım" yaklaşımı ekseriyetle hakimdir. Gerçekten her zaman "haklı" olan tek müşteri tipi cüzdanı çok kalın olan müşteridir. Zaten kamyon yükü para ödediğinden satıcı her türlü nazını, niyazını çeker.

Son olarak 750kg meselesi gündeme gelmiş:

Ben, teslim edilen malın sözleşmede belirtilen kriterlere uymadığından hareketle Pino'ya az bir miktar olan teslimdeki bakiyenin ödenmeyeceğini belirttim ve yeni bir fatura düzenlenmesini istedim. Henüz bir fatura gelmediğinden ruhsatla ilgili işleri de başlatmış değiliz. Ancak karavanın şasisi üzerinde TUV'ten onaylı bir takım bilgiler var. Herhalde sorun nihai olarak çözüldüğünde ruhsat aşamasına gelmiş oluruz diye ümit ediyorum.

sevgiler,
 



Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Merhaba,

Karavandaki elektrik donanımının nasıl olmasına gerektiğine dair bir çizim yapmıştım; ilgi duyan olursa diye paylaşıyorum.

Bu sistemde iki ana şalter var.
-1. şalter 220V elektrik kaynağının hangisi olacağını belirliyor (Harici şebeke/Invertör)
-2. şalter 12V elektrik kaynağının hangisi olacağını belirliyor (Akü/Trafo)

Aslında 3. bir şalteri'de eklemek lazım - araç alternatöründen akü şarjı için; ancak bununla ilgili sağlıklı teknik veri elde edemedim. Araya kalın kablo koymak lazım; 50A otomatik sigorta lazım vs. mevcut 7pin soket üzerinden nasıl yapılacak bilemiyorum.

Bu çizim benim gibi invertör, akü ve solar şarj cihazını ayrı ayrı kullananlar için düşünüldü. Tabii ki kombine invertör/şarj cihazları var; o zaman 1. şaltere ihtiyaç kalmıyor. Ama ben bu konularda azıcık eski kafalı olduğum için kombine cihazları sevmiyorum. Yedigöllerde akü şarj ederken voltaj 140V'a düşünce akü şarj cihazım bozuldu. Azıcık parayla yenisini aldım. Kombine bir cihaz kullansaydım ne olurdu bilemiyorum.

Şu anda karavanımda 12V kullananan cihazları (aydınlatma) beslemek için mutlaka 220V-12V trafo kullanmak zorundayım.
Dolayısıyla Aküden 12V alıp invertör üzerinden 220V'a çevirip tekrar trafo üzerinden 12V'a dönüştürüyor sistem. Bu yeni kablolama bu tür sorunları çözecek.

sevgiler,

Karavan Elektrik
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,438
Mesajlar
1,517,944
Kayıtlı Üye Sayımız
172,090
Kaydolan Son Üyemiz
senarif1

SON KONULAR



Geri
Üst