Fethiye;limanın da bulunduğu şehir merkezi,Ölüdeniz ile Belcekız plajlarını içeren turistik merkez ve Fethiye ve Belcekız plajları arasında kalan Ovacık-Hisarönü-Kayaköy bölgesi olmak üzere üç kısma ayrılır.Biz de ikinci gün gezimize şehir merkezi ile başladık.Eski adı Işık ülkesi anlamına gelen Telmessos olan Fethiye Likya medeniyetinin kehanet merkezi imiş.Telmessos’lu kahinler kehanette bulunacakları zaman kayaların üstüne çıkar Akdeniz’in mavi sularından ilham alırlarmış. Zamanının en gelişmiş uygarlıklarından biri olan Likya uygarlığının kalbi konumundaki Fethiye,daha sonra Roma güdümüne girmiş olup şehrin her yerinde Likya ve Roma dönemine ait kalıntılara rastlanır. Akdeniz kıyısında kurulduğundan günümüze kadar yerleşimin kesintisiz sürdürüldüğü tek merkez olan Fethiye veya antik çağdaki ismiyle Telmossos kentinin geçmişinin milattan önce üç binlere kadar gittiği var sayılmaktadır.
Fethiye'nin tepeden görünümü
Antik dönemden itibaren karşılaşılan pek çok deprem ve yeni yerleşim anlayışı antik dönem yapılarının zaman içerisinde kaybolmasına neden olmuştur.Kentin güneyindeki kayalıklara oyulmuş mezarlar ile şehrin çeşitli noktalarında yer alan lahit mezarlar antik çağdan bugüne ulaşan en eski kalıntılardır.Muğla'dan Malatya'ya,Ordu'dan Antalya'ya dek ülkemizin pek çok ilinde bulunan kaya mezarları,statüsü yüksek kişiler için oyulmaya ve işlenmeye uygun kayalarda yapılmışlardır.Likyalılar, ölenlerin tanrıların katına yükseldiğine inandıkları için mezarlarını yüksek yamaçlara yapmışlar başka bir deyişle ölülerini Olimpos’a yaklaştırmayı tercih etmişlerdir.Fethiye'deki kaya mezarlarının en ünlüsü ve görkemlisi, hiç şüphesiz sol sütununun orta kısmında M.Ö.4. yüzyıl alfabesiyle "herpamias oğlu amintas" yazılı şehrin yöneticisi Kral Amintas Mezarı olup, limanın 1,5 kilometre kadar uzağındaki 135.Sokak'ta bulunmaktadır. Yüz yirmi basamakla çıkılabilen mezarın görüntüsü bir İyon tapınağını andırmaktadır.Mezar yerine giriş ücreti 5 TL. olup mezarın içini maalesef dayanılmaz idrar kokusu nedeniyle gezemedim.
Kaya Mezarları
Kral Amintas Mezarı
Fethiye'nin tepeden görünümü
Antik dönemden itibaren karşılaşılan pek çok deprem ve yeni yerleşim anlayışı antik dönem yapılarının zaman içerisinde kaybolmasına neden olmuştur.Kentin güneyindeki kayalıklara oyulmuş mezarlar ile şehrin çeşitli noktalarında yer alan lahit mezarlar antik çağdan bugüne ulaşan en eski kalıntılardır.Muğla'dan Malatya'ya,Ordu'dan Antalya'ya dek ülkemizin pek çok ilinde bulunan kaya mezarları,statüsü yüksek kişiler için oyulmaya ve işlenmeye uygun kayalarda yapılmışlardır.Likyalılar, ölenlerin tanrıların katına yükseldiğine inandıkları için mezarlarını yüksek yamaçlara yapmışlar başka bir deyişle ölülerini Olimpos’a yaklaştırmayı tercih etmişlerdir.Fethiye'deki kaya mezarlarının en ünlüsü ve görkemlisi, hiç şüphesiz sol sütununun orta kısmında M.Ö.4. yüzyıl alfabesiyle "herpamias oğlu amintas" yazılı şehrin yöneticisi Kral Amintas Mezarı olup, limanın 1,5 kilometre kadar uzağındaki 135.Sokak'ta bulunmaktadır. Yüz yirmi basamakla çıkılabilen mezarın görüntüsü bir İyon tapınağını andırmaktadır.Mezar yerine giriş ücreti 5 TL. olup mezarın içini maalesef dayanılmaz idrar kokusu nedeniyle gezemedim.
Kaya Mezarları
Kral Amintas Mezarı