kararangeyik
Ana Kamp
Bu pazar farklı bir etkinliğe karar verdik ve Ankara'nın Nallıhan ilçesi yakınlarındaki Çayırhan kasabasındaki üzerinde ot dahi bitmeyen volkanik küller üzerinde yürüdük. Çayırhan'da Kuş Cenneti'nin yanıbaşında yükselen, yaklaşık 1000 metre yüksekliğindeki, rengarenk toprak görüntülerine sahip dağda çok ilginç tecrübeler yaşadık.
Jeolojik yapısı hakkında henüz tam bilgimiz yok, ancak Kuş Cenneti'ni yukardan seyreden bu dağ oluşumu sizi bambaşka bir aleme götürüyor. Saatler süren yürüyüşümüz boyunca kendimizi dünya dışında bir yerde hissettik. Çölü andıran yüzey şekilleri, aynı zamanda uzay filmlerindeki görüntüleri aratmıyordu. Küllerden oluşan tepeciklerin araları seller nedeniyle yüzlerce metre oyulmuş ve çok büyük uçurumlar oluşmuş. Yüzeyde tek bir ot parçasına, tek bir karıncaya, tek bir canlıya rastlamak mümkün değil. Yabani hayvanların günler öncesinden kalma ayakizleri değişik şekiller oluşturmuşu. Yükseğe çıkıp aşağılara baktıkça manzara daha da ilginç bir hal alıyor: Bir tarafta Sarıyar Barajı, bir tarafta Kuş Cenneti ve sazlığı, uzakta köyler, Termik Santralin bacaları ve dumanları, yapay yeşil göller, peri bacaları, mağaralar, sarı, kırmızı ve yeşil topraklar...
Belli bir yükseklikten sonra biz üç kişi tırmanıştan vazgeçtik. Deepshadow inat edip zirveye kadar çıktı ve harika fotoğraflar çekti. Biz de rotamızı kuzeydeki oluşumlara çevirdik, göllerin yanından geçerek, kuma, küllere ve çamura batıp çıkarak 800 metredeki yeşillik alana çıktık ve orada çay demleyip hızlı bir iniş gerçekleştirdik. Tahminen 10 kilometrelik zorlu bir yürüyüş oldu. Her şey rüya gibiydi.
Bu macerayı tecrübe etmek isteyen arkadaşlara bazı çok önemli tavsiyelerimiz var:
Öncelikle sıcak bir günde asla denemeyin. Bu günlerden itibaren hava ısınacak ve Bütün yüzey boyunca tek bir gölge alan bulamazsınız. Güneş kreminin de, şapkanın da fayda edeceğini zannetmiyorum. Üstelik güneşin yüzeyden yansımasının ne gibi etkileri olduğunu da bilemiyoruz. En iyi saat, güneşin dağın arkasına geçtiği saat 16-17 sonrası olabilir.
Yine yağışlı havalarda da yüzey yürümek için elverişli değil.
Tek başınıza gitmenizi tavsiye etmeyiz.
Seller kül tepeciklerinin altını oyduğu için dikkatli yürümek gerekiyor. Bir tepecikten aşağıya düşüp üzerinize toprak yığılması çok mümkün görünüyor.
Kimi yerler bataklık özellikleri taşıyor. Bastığınız yere dikkat edin. Bu nedenlerle asla yalnız gitmeyin.
Saatlerce yürüyüp, uzaktan farkedilmeyen çok dik yarların kenarına gelebilirsiniz. Umudunuzu kaybetmeyin. Aşağıda kuş cenneti görünüyor zaten, yorulursunuz ama kaybolmazsınız.
Bu kadar riske rağmen niye gideyim diyenler olabilir. İnanın her türlü riske değecek bir manzara...
Bunlar da fotoğraflarımız...
http://picasaweb.google.com/unalmy/CAYIRHAN
Jeolojik yapısı hakkında henüz tam bilgimiz yok, ancak Kuş Cenneti'ni yukardan seyreden bu dağ oluşumu sizi bambaşka bir aleme götürüyor. Saatler süren yürüyüşümüz boyunca kendimizi dünya dışında bir yerde hissettik. Çölü andıran yüzey şekilleri, aynı zamanda uzay filmlerindeki görüntüleri aratmıyordu. Küllerden oluşan tepeciklerin araları seller nedeniyle yüzlerce metre oyulmuş ve çok büyük uçurumlar oluşmuş. Yüzeyde tek bir ot parçasına, tek bir karıncaya, tek bir canlıya rastlamak mümkün değil. Yabani hayvanların günler öncesinden kalma ayakizleri değişik şekiller oluşturmuşu. Yükseğe çıkıp aşağılara baktıkça manzara daha da ilginç bir hal alıyor: Bir tarafta Sarıyar Barajı, bir tarafta Kuş Cenneti ve sazlığı, uzakta köyler, Termik Santralin bacaları ve dumanları, yapay yeşil göller, peri bacaları, mağaralar, sarı, kırmızı ve yeşil topraklar...
Belli bir yükseklikten sonra biz üç kişi tırmanıştan vazgeçtik. Deepshadow inat edip zirveye kadar çıktı ve harika fotoğraflar çekti. Biz de rotamızı kuzeydeki oluşumlara çevirdik, göllerin yanından geçerek, kuma, küllere ve çamura batıp çıkarak 800 metredeki yeşillik alana çıktık ve orada çay demleyip hızlı bir iniş gerçekleştirdik. Tahminen 10 kilometrelik zorlu bir yürüyüş oldu. Her şey rüya gibiydi.
Bu macerayı tecrübe etmek isteyen arkadaşlara bazı çok önemli tavsiyelerimiz var:
Öncelikle sıcak bir günde asla denemeyin. Bu günlerden itibaren hava ısınacak ve Bütün yüzey boyunca tek bir gölge alan bulamazsınız. Güneş kreminin de, şapkanın da fayda edeceğini zannetmiyorum. Üstelik güneşin yüzeyden yansımasının ne gibi etkileri olduğunu da bilemiyoruz. En iyi saat, güneşin dağın arkasına geçtiği saat 16-17 sonrası olabilir.
Yine yağışlı havalarda da yüzey yürümek için elverişli değil.
Tek başınıza gitmenizi tavsiye etmeyiz.
Seller kül tepeciklerinin altını oyduğu için dikkatli yürümek gerekiyor. Bir tepecikten aşağıya düşüp üzerinize toprak yığılması çok mümkün görünüyor.
Kimi yerler bataklık özellikleri taşıyor. Bastığınız yere dikkat edin. Bu nedenlerle asla yalnız gitmeyin.
Saatlerce yürüyüp, uzaktan farkedilmeyen çok dik yarların kenarına gelebilirsiniz. Umudunuzu kaybetmeyin. Aşağıda kuş cenneti görünüyor zaten, yorulursunuz ama kaybolmazsınız.
Bu kadar riske rağmen niye gideyim diyenler olabilir. İnanın her türlü riske değecek bir manzara...
Bunlar da fotoğraflarımız...
http://picasaweb.google.com/unalmy/CAYIRHAN