Ynt: Arazideki Komik Anlarımız
sile gezisi oncesi; gece tek basina kamp atip, ertesi gun de rota belirleme calismalari sirasinda merak edip (kediyi merak oldurur derler) bir sapaktan ilerlerken, bir anda kil blogunun uzerinde asili kaldim. 2,5 ton agirlikla diferansiyeller oturdu, lastikler M/S, havada bosa donuyor, kazma yok, kurek yok, vinc yok, hi jack yok ve bir basina dagin tepesindeyim.
ekstra ekstra gsm sebekesi disindayim. lastiklerin altini besledim, 100m'den tas tasidim nafile!
etrafta surek avi yapan domuz avcilari var, sesleri duyuluyor. yaklasik 5km yurudum, bir avciya rastladim. dost canlisi bir arkadasti. sen burada bekle, ben gelip seni cekerim dedi. eyvallah deyip beklemeye basladim. 1,5 saat sonra tam umudu kesip bosuna zaman yitirdim diye dusunmeye basladigimda bir motor sesi duydum, heveslendim. ama ne goreyim: sagolsun sozunu tutup gelmis iki arkadasiyla ve ford transit'le ve kabak lastikleriyle... ;D
hic umudum olmasa da israr etmeleri nedeniyle straplari bagladik ve cekmeye calistik. once kendi strapini koparttik, sonra benimkileri...
yetmedi bir celik halatin u kilitlerini parcaladik. sonra o da gomuldu camura. herkes sirilsiklam. hemen bir coban atesi yakildi, cay demlendi. sonra epey bir yuruyerek sebeke bulundu, yakin koyler arandi, traktor bulundu, yer tarif edildi ve beklemeye baslandi.
1 saat sonra 1950 model devasa bir traktorun sesi duyuldu, sevindik.
once transit cekildi. ardindan ali amca'nin halatini rubicon'a bagladik ve gaza bastik. yarim metre kadar cektikten sonra oldugumuz yerde saymaya basladik. belki safca gelecek ama ilk etapta tekerlekler bosta oldugu icin beni rahatca ceken traktor zorlanmaya basladi. o yorgunlukla vitesi D'ye takip traktoru cekmeye calismistim