Gertrude Bell'in Gözüyle Niğde - 1909

[selamoğlu]

GERTRUDE BELL NİĞDE’DE, YIL 1909

Değerli gezginciler bugün size İngiliz arkeolog ve ajan G.Bell’den bahsedeceğim. 20 yy başlarında Türkiye’ye gelen G.Bell Anadolu’nun ve Ortadoğu’nun çeşitli yerlerine geziler yapar. Arkeolojik eserleri inceler fotoğraflarını çeker, gözlemlerde bulunur. 1909 yılında önce Kayseri’ye daha sonra Niğde, Bor üzerinden Ereğli’ye ulaşır. Niğde’de bulunduğu müddetce çektiği fotoğrafları bulduğum kadarıyla yayınlıyorum. Aslında fotoğrafların daha fazla olması lazım. Çünkü ailesine yazdığı mektupda Paşa camisi’ni Sungur camisi’ni ve Dışarı camisini anlatıyor. Elimizde ise bunların fotoğrafları yok. Mevcutları ise aşağıda göreceksiniz...

Yukarıdaki fotoğrafta Andaval Kilisesi'nin içten görünüşü yer almakta. Niğde - Kayseri Karayolu’nun solunda yer alan kilise, Kostantin Helena tarafından yaptırılmıştır. Bizans Roma döneminden kalan ilimizdeki nadir yapılardandır.

Burada da kilisenin dıştan görünüşü yer almakta. Bina uzun yılların yorgunluğuna rağmen ayakta kalabilmeyi başarmış.

Yine kiliseden yakın plan görüntü.

Bu sefer G.Bell binanın arka cephesinden çektiği fotoğraf görülüyor. Damda G.Bell’e eşlik edenler poz vermiş.

Yandan çekilmiş başka bir fotoğraf.

Bu yapının bugünkü halini aşağıda görülüyor.Bereket Arkeolog Sacit PEKAK binayı yeniden daha doğrusu sıfırdan yapmaya uğraşıyor.

Kostantin Helena (Andaval) Kilisesi restorasyonu.

Gertrude Bell’in yine aynı gezide Selçuklu mimarisinin özelliklerini taşıyan Akmedrese’nin resmini çekmiş.Günümüzde merdivenler yok.İç avludaki kuyu duruyor.

G.Bell’in objektifinden Hüdaventhatun Türbesi.binanın önündeki lahit bugün yok.Selçuklu eseri.

 

[YOL]

Ynt: Gertrude Bell'in Gözüyle Niğde - 1909

Fotoğraflarla birlikte çok güzel bir yazı olmuş Emin bey, ellerinize sağlık. Devamını dört gözle bekleriz.

 

[fertekli]

Ynt: Gertrude Bell'in Gözüyle Niğde - 1909

Emin bey,

Andaval klisesi ülkemizdeki kültür değerlerine ne kadar önem verdiğimizin çok çarpıcı bir göstergesidir. Internette okuduğum kadarıyla uzun seneler köylüler tarafından elma deposu olarak kullanılan bu klisenin 1960 lı yıllarda Turizm bakanlığı tarafından önemi nihayet farkedilmiş ve koruma altına alınmış. Köylüler bu duruma sinirlenip dinamitle hristiyanlar için önemli olan ve hac yolu üzerinde bulunan bu kliseyi havaya uçurmuşlar. Hacettepe Üniversitesinden Sanat Tarihi öğretim üyesi Prof. Dr. Sacit Pekak neden sonra 2000 li yıllarda parçalanan bu kliseyi restore etmeye başlamış ve restorasyon halen devam etmektedir. Bu restorasyon için üniversitenin önemli bir kaynak ayırdığını tahmin ediyorum. Bu amaçla burada çalışan elemanlar için de lüks bir misafirhane inşa edilmiştir. Parçalanan orjinal taşlar ve freskler nasıl eski haline dönüşecek bir anlam da veremiyorum. Kısıtlı kaynakların böyle hayal mahsülü projelere değil de Tyana, Roma havuzu ve Tepe bağları höyüğü gibi daha henüz korunması geç kalınmamış projelere harcanması bana daha mantıklı geliyor. Görüşünüzü bekliyorum.

 

[VitaEsMorte]

Ynt: Gertrude Bell'in Gözüyle Niğde - 1909

Madem konu buradan açıldı ben de düşüncemi paylaşmak istiyorum. Aşağıdaki fotoğraflar Ürgüp'ten Soğanlı Vadisi'ne (Kayseri) doğru yaptığımız bir gezi sırasında vadideki bir restorana girmeden hemen önceki bir köyde çekildi. Arkeolog arkadaşımın bahsettiğine göre geç Roma döneminden kalma olduğu sanılan bir taş sütun başı. Kullanıldığı amaç ise kayısı kurutması (!).

 

[selamoğlu]

Ynt: Gertrude Bell'in Gözüyle Niğde - 1909

değerli dostumkilise 1970lerin başına kadar kilise ayaktaydı hazine arayacağız diye dinamitlendi,restarasyon maliyetli bir iştir.yıllardır sürüyor.yapılan iş parayla ölçülmez ve değeri ölçülmez saygın bir çalışma takdir etmek gerekiyor.lüks dediğiniz bina ise benim bildiğim kadarıyla kulubeden farksız.olaya böyle bakmakta fayda var.Niğdenin daha önemli sorunları var.Turizim baqkanlığına Niğdenin kapadokya bölgesinde olduğunu kabul ettiremedik.karayolları niğde çıkışında nevşehir yol ayrımına kapadokyaya gider diye levha astı.

 

[fertekli]

Ynt: Gertrude Bell'in Gözüyle Niğde - 1909

Değerli hemşerim,

Bir konuda anlaşamıyoruz galiba, ben restorasyon yapılmasın demiyorum ki. Niğde'nin kültür değerlerini benden iyi biliyorsunuz. Koskoca bir Tyana orda dururken ve İtalyanlardan gelecek 3-5 kuruş için avuç açmışken ben öncelik sırası bu değildir diyorum. Ayrıca senede 2 ay yapılacak bir restorasyon içinde misafirhane yapılması bana çok garip geliyor. Restorasyon mahalli şehire fazla uzak değil 2 ay için otel veya pansiyonda kalınabilir. Nitekim daha önce restorasyon mahallinin yakınındaki ilkokulda kalıyorlardı. Nasıl olsa ilkokul bütün yaz bomboş. Ayrıca Tyana hiç olmazsa dinamitlenmemiş. Ben Çatalhöyük'e gittim dağın başında İngilizler barakalarda yaşıyorlardı. Ayrıca kömürcü köyde kazı yapanlar çadırlarda kalıyor. Lütfen herşeyi günlük güneşlik göstermeyelim herşey malesef mükemmel değil. Aksaklıkları ve yanlışları da eliştirmeliyiz. İlginize teşekkürler...

 

[selamoğlu]

Ynt: Gertrude Bell'in Gözüyle Niğde - 1909

bu çalışmam Niğde ile ilgili bölümde yer alıyor
ben bu bölümde de yer almasının uygun olacağını düşündüm

http://www.gezenbilir.com/index.php/topic,8345.0.html