Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan muhacir Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 123
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 32,910

muhacir

Kamp II
Mesajlar
333
Tepkime Puanı
0
Yer
Edremit / Akçay
ne yazıkki bu etkinlikten henüz haberim oldu.....siteninde yenisi sayılırım ancak kazdağlarının eteklerinde doğmuş yaşamış büyümüş biri olarak hertürlü sorununuzda yardımcı olmaya hazırım arkadaşlar. bende bu gün farklı bir heyecan yasıyorum bir kaç saat sonra hayatımda ilk kez bir 4x4 aracım olacak...hazırlıklarımı yaptım aracın sahibinden telefon bekliyorum teslim almak için ....şimdiden tüm arkadaşlara selamlar bol oksijenli eğlenceli aktiviteler diliyorum.
 

Etiketler
Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)

Sevgili arkadaşlar sizlere telefonla ulaşamıyorum.
Keyifleriniz nasıl, umarım soğuk ve yağış sizleri etkilememiştir. Bizim yerimizede kafaları çekin, yiyin için.
Herkeze bol eğlenceler. Güzel anlatımlarınızı ve fotoğraflarınızı bekliyoruz.
Güzel muhabbetler ve iyi geceler...
Günöz KOLAYLI :
 

Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)

sayın kolaylı bende gidecektim ama işlerim dolayısıyla son anda katılamadım bende arkadaşlara ulaşamıyorum zaten yazılarda telefonun çekmediği belirtilmişti.sanırım orda kafaları fazla çektiler ve kafasız kaldılar.çünkü kafayı fazla çekenleri sonu kafasızlık oluyorda ben kısacık hayatımda hep bunu gördüm
 


Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)

Sevgili arkadaşlar umarım sağ salim ve gezerek,eğlenerek Kaz Dağları gezsiniden dönmüşünüzdür.
Yedğiniz içtiğiniz sizin olsun. Heyecanla görüntülerinizi ve yaşadıklarınızı paylaşmayı bekliyoruz.
Görüşmek dileğiyle iyi akşamlar.
 



Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)

Tatlı bir yorgunluk ile eve vardım her zaman ki gibi...
Sorunsuz gittik geldik çok şükür.
En kısa zamanda fotoğrafları ve izlenimlerimi aktaracağım
İyi geceler ve şimdiden mutlu huzurlu bir hafta diliyorum
 

Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)

efendim herkese iyi akşamlar,
herkes evine dönmüş duşunu alıp kirlileri makinaya doldururken, gelir gelmez internete bağlanan herhalde bir ben varım (ben bitirene kadar ömer yazmış tabii, ama ben iki saattir bu yazıyı hazırlıyorum!)

taze taze yazmak istedim merak eden arkadaşlara. kamp keyifliydi, kaçırdınız ama her zaman tekrarlanabilir. şansımıza, hava durumunda beklenmesine rağmen yağmur da yağmadı ve çevrenin güzelliklerine doyduk. bunlar neler: dere kenarında dev çınar, kestane ağaçlarının altında güzel bir kamp alanı, sabah yüzümüzü yıkamak için buz gibi dere suyu (tadı da çok iyi), sürekli ateşi besleyip grubu sıcak tutan arkadaşlar, dere boylarından birinde tıngır mıngır yavaş bir yürüyüş, yerde bulduğumuz tek tük kestaneler (kebap), karşıdaki boş alabalık çiftliğinin büyülü havası (ben hissettim), fotoğraf avcılığı için bol malzeme...

tek derdimiz gecenin soğuğu, yetersiz tulumlar (benimki) ve kampın arka tarafında konuşlanan endurocu arkadaşların motorlarının gürültüsüydü (endurocularla kampçıların çelişen yaşam tarzları...)

sevimli insanlarla tanıştım, temiz hava aldım. biraz çok yedim az hareket ettim, ama olsun bu seferlik.. kazdağına geri dönüş her zaman güzel oluyor. dönüşte hasan boğuldu milli parkı'na uğradık birkaç araba. soranlara orda pek birşey yok demiştim. herhalde daha önce hep yazın gittiğimden, şelalelerin görkemini görememişim, ya da unutmuşum. bol bol fotoğraf çeken arkadaşlar eminim bugün yarın merakınızı giderirler. organizasyonu yapan, beni arabalarına alan, iki kelime edip birşeyler paylaşan herkese çok teşekkür ederim.


bir eleştirim olacak naçizane, grubumuza, aslında özeleştiri. kamp ateşinde plastik çöplerin yakılmasını, çıkan zehirli gazların hem çevreye hem de etrafta dolanan bizlere zararından dolayı yanlış buluyorum. bazı yürüyüş grupları hem kendi hem de başkalarının bırakmış oldukları çöpleri ellerinden geldiğince (arabaya sığacak kadar mesela) toplayıp şehre getiriyorlar. bunları şehirde ayrıştırmak, geri dönüştürmek zor olabilir; ama en azından hayran olduğumuz doğal ortamda bırakmayıp şehre getirebiliriz. orayı olduğu gibi koruyabilmek için hiçbir şey bırakmamak ve oradan da mümkün olduğunca az şey almak ilkesiyle hareket eden spor kulüpleri var, biz de onları örnek alabiliriz. örneğin bir mandalin kabuğunu, o da organik madde diye ormana atmak caiz midir? bir hayvan çürüyen kabuğu yiyebilir ve zehirlenebilir. onun doğal ortamına ait birşey değil çünkü (ortada mandalin ağaçları varsa başka tabii). yaktığımız plastiklerden çıkan gazların çevredeki ağaçlarda vs. yaşayan canlılara zarar verdiği gibi. yakarak yok edilmiyor bu maddeler. doğada hiçbir şey yok olmaz diye biliyorum, yalnızca form değiştirir. yanlış mı biliyorum, hocalarım söylesinler? parmak ucumuzda gezmeliyiz. örneğin ben de bulaşıkları deterjanla yıkadım derede, saçmaladığımın da gayet farkındaydım, ama geç aklıma geldi ateşin külünü kullanmak. deterjanın ne işi var orada? haydi sabun daha az zarar veriyor (doğal sabun, bunu da araştırmak lazım) ona mecburuz diyelim ama deterjanın içinde çok güçlü kirleticiler var. buna karşılık külle çok iyi temizlenir herşey, hem de bedava! mutlaka bir zarar vereceğiz oraya girdiğimiz zaman, kaçarı yok. ama en aza indirgeyebiliriz. çok bulaşık yıkandığı için, ona dikkat edebiliriz mesela ama bir parça diş macununu gözardı edebiliriz (buna karşı çıkanlar da var, bu forumda o kadar "radikal çevreci" var mı bilmiyorum. varsa, kamp alanında değillerdi)

ukalalık diye düşünmediniz inşallah. forumda yazmıyorsun diyorlar, yazdım işte. iyi bir tartışma konusu olabilir.


saygılar, sevgiler...


not: mandalin kabuğu örneğini forum moderatörü (şimdi farkettim) yaşar ergün'ün antakya'da gerçekleştirilen ekoloji temelli doğa eğitimi için bir yazısında okumuştum, şimdi bulamadım. o yazıyı okuyunca fikrim değişmişti benim de, yani kabukları ormana atmak konusunda.
not2: murat sormuştu, hasan boğuldu'nun hikayesinde emine'nin kendini astığı ağacın ceviz olduğunu nereden bildiğimi. sabahattin ali'nin yörenin köylülerinden derlediği bir efsane bu. ilk defa kendisi, hikaye olarak yazmış. ama cevizi ben atmışım, ulu bir çınarmış meğerse. ve hikayedeki bazı ayrıntıları yanlış anlatmışım arkadaşlar (hasan'ın ayağı falan kayıp düşmemiş, daha acıklı bir sahne söz konusu), bu bağlantıdan doğru özetini okuyabilirsiniz:
http://www.zeytinli.bel.tr/362,hasan-bo%C4%9Euldu-efsanes%C4%B0.html
 

Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)

Sn Sirmayl
Kampın sizin açınızdan güzel geçmiş olmasına çok sevindim.
Eleştirilerinize biraz daha fazla yer ayırmış olmanıza rağmen,
Kamptan iyi anılar ve güzel arkadaşlıklarla dönmüş olmak,
Ateşten üzerinize sinen isin kokusunu eve getirebilmenin önemli olduğunu düşünüyorum.
Ben her kamptan dönüşümde bir daha, bir daha.. diyorum.
Umarım benim bu hislerimi bu kamp sonrasında siz de hissetmişsinizdir.
Heyecanla bu etkinliğe katılabilen dostların paylaşımlarını bekliyorum.
 





Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)

Fotoğraf makinemde ki pil sorunu nedeni ile (daha doğrusu yedek pil almayı unutmuş olmam dolayısı ile) az sayıda fotoğraf çektim.

Şimdilik sadece fotoğrafları yerleştiriyorum.
Anekdotları daha sonra ilave ederim mesajların içine.


[attachment=1]


[attachment=2]


[attachment=3]


[attachment=4]


[attachment=5]









 

Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)

Gömeç yakınlarında ki çay molamızdan bir kare.
[attachment=1]

Kahvehaneyi ziyaret eden kamyon şoförlerinin veskilalık fotoğrafları ile oluşturulmuş bir pano.
[attachment=2]


[attachment=3]

Kahvehane içersinde ki berber dükkanı.
[attachment=4]


[attachment=5]









 

Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)

Zeytinli Beldesine giriyoruz.
[attachment=1]

Karanfilin Yerinde pişecek olan Köfte Ekmeklerimizi beklerken.
[attachment=2]

Ekmeklerimizi aldığımız fırın.
[attachment=3]

Mehmet alan köyü içinden geçerek kamp yerimize doğru ilerlerken manzara & fotoğraf molası da vermeyi ihmal etmedik.
[attachment=4]


[attachment=5]









 

Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)


[attachment=1]


[attachment=2]


[attachment=3]


[attachment=4]


[attachment=5]









 

Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)


[attachment=1]


[attachment=2]


[attachment=3]


[attachment=4]


[attachment=5]









 



Ynt: Gezenbilir; Kaz Dağları'nda Çadırlı Kamp ve Trekking (29 - 31 Ekim 2010)


[attachment=1]


[attachment=2]


[attachment=3]


[attachment=4]


[attachment=5]