Ynt: Kaz Dağı İçin Bir Umut
Ben aslında bu olayı biraz garip buluyorum. Mesela maden zenginiyiz hesapta ama atıyorum altın çıkarılacakken siyanür zehirliyor diye çıkarılmasına engel oluyoruz. Uludağda tek bir Volfram madenimiz var. Onu da kapatmışlar. Muhtemelen ithal ediyoruz. Sonra da madenlerimizi kullanmıyor muhabbeti oluyor.
http://www.altinmadencileri.org.tr/index.php?secim=9&mid=87 Buradaki iddalara verilen cevapları da okumanızı öneririm.
Ayrıca 12. madde olayı gayet mantıklı bir şekilde özetlemektedir.
"12. Neden Şimdi ?
Bu bölgede 15 yıldan beri maden arama faaliyetleri ve sondaj çalışmaları yapılmaktadır. Bu güne kadar hiçbir sorun olmazken neden şimdi sorun yaşanıyor?
Değişen ne ?
Ne değişti de, bu bölgede aynı şekilde sürdürülen maden arama faaliyetleri, birden bire zararlı faaliyetler olarak kamuoyunun gündemine taşındı?
Önce sondaj çalışmaları sırasında siyanür kullanıldığı ve 21 köyün içme sularının kullanılan siyanür nedeniyle zehirlendiğine ilişkin asılsız iddialar ortaya atılarak, konunun medyanın gündemine gelmesi sağlandı.
Bu iddaları ortaya atanlar, yıllardır sürdürülen maden arama faaliyetlerinin Kaz Dağları Milli Parkı’nın dışında olduğunu bilmelerine rağmen, sanki bu faaliyetler Milli Park ta yapılıyormuş, Kaz Dağları’ndaki ağaçlar madenciler tarafından izinsiz olarak kesilip yok ediliyormuş gibi gösterip, kamuoyunu yanılttılar.
Bilinçli bir şekilde Kaz Dağları kullanılarak kamuoyunun dikkati çekildi .
Daha sonra da siyanürün bölgedeki zeytin ağaçlarını olumsuz etkileyeceği, turizmin baltalanacağı şeklinde bir biri ardına atılan iddialarla Türkiye’nin gündemini oluşturan en önemli bir konu haline getirildi.
“ Konunun arka planında yatan gerçek ise, yıllar süren maden arama çalışmaları ile Biga Yarımadası’nda ülke ekonomisine çok öneli katkı sağlayacak altın ve bakır madeni rezervlerinin keşfedilmiş olmasıdır.”
Türkiye’nin neresinde yeni bir altın yatağı keşfedilirse karşımızda aynı kişileri buluyoruz. Bu kişilerin amacı ise Türkiye’deki altın madenlerinin işletilmesini engellemektir."