Bu akşam Manisa'daki karavancı kardeşimiz Arif Mesci (armes) aradı. Yeniden sesini duymak güzeldi. Onunla konuşurken bir kez daha uzuuun bir süredir tembellik ettiğimi hatırladım. Neredeyse geçen senenin Mayıs ayından beri karavanda doğru dürüst hiç bir iş yapmadım. Bütün yaz (öteki araçla da olsa) gezince pek vakit kalmadı. Ama güz ve kışı da boş geçirince artık kumandan bile söylenmeye başladı.
Havalar biraz ısınınca başlarım diye içimden geçiriyorum. Ama geri dönüp yazdığım mesajlara bakınca zamanında kışın göbeğinde bile çalıştığımı gördüm. Asıl sorun sanırım bel ve boyun fıtıklarım. Boyundakini şimdilik fizik tedavi ile hallettik. Darısı ötekine ama SGK ikisi arasında 6 ay bekleme süresi şart koşmuş. Bakalım, niyeti bozarsam arada ufaktan alıştırmalara da başlarım belki.
Bu süre içinde neler yaptım:
Öncelikle klima konusunda araştırma yaptım. Benim araca en uygun araç kliması "ambulans tipi" denen ve sürücü kabini üzerine monte edilen klimalar. Ama bunu ucuza bulamadım. Bu yüzden ikinci alternatörümü yerinde bırakıp araç tipi klimadan vazgeçtim ve Atila beyin kullandığı 220V mobil klimadan satın aldım. Sezon sonu olduğu için oldukça hesaplı oldu. (Kargoyla beraber 720 TL.)
Bugün bunu beslemek için Linetech Erdem bey'den 1700W modifiye sinüs inverter siparişi verdim. Boştayken bile 4A çektiği için her ikisi de ancak zorunlu durumlarda (sıcaktan fenalık basınca) ya da 220V elektrik alınabilen yerlerde kullanılacak.
Bauhaus'tan mini kasa aldım: 175 TL.
Internet'ten ocak aldım: 195 TL.
Bu arada aracın aküsü yata yata sonunda öldü. Haftada bir motoru çalıştırmak, arada bir 220V ile şarj etmek de yetmedi. Bu yüzden yeni akü aldım ve şimdi hiç değilse haftada bir gün araç niyetine karavanı kullanıyorum. Böylece aracın sürüş keyfini de hatırlamış oluyorum.
Kısacası 9 aydır malzeme tedariki dışında hiç iş yapmamışım. Ellerim kaşınmaya başladı. ;D ;D ;D