Yola çıktığınızda, yola çıkana kadarki tereddütlerinizin birçoğundan sıyrılıyorsunuz. Hatta sınırı geçtikten sonra işler biraz daha rahatlıyor. İşinizi kolaylaştıran güven veren bir navigasyonunuz da varsa kaybolma sorunu da yok. Sınırlar geçildikçe cep telefonunuza mesajlarla konsolosluk ve görüşme bilgileri de geliyor. Bir sorun durumunda konsoloslukla görüşülebilir. Sadece 2008 yılındaki sayahatimizde konsolosluğu aramıştık. Yardımcı oldular.
Dil konusuna gelince çat-pat bir ingilizceniz varsa yeterli. Kaldı ki balkanlarda Türkçe İngilizce'den daha çok işe yarıyor.
Akçalı duruma gelince, Gezgör'ün de dediği gibi en önemli harcama akaryakıt. O da yurt dışında genel olarak daha hesaplı. Alışverişleri marketten yapıp kendi yemeğinizi yaparsanız harcama Türkiye'den çok farklı değil. Kampingler ise ülkemizden çok daha pahalı. Tabii ki Ülkeden ülkeye de farklılıklar görülüyor. Bu seneki gezideki gezi masraf kalemlerini henüz toplamadım ama büyük ihtimalle, turla gidilecek iki kişilik bir haftalık iskandinavya fiyortlar gezisinden daha uygun olmuştur. ;D