Eldeki bilgiler, bu karnavalın ilk kez 1268’de düzenlendiğini gösteriyor. Karnavalın simgesi olan şey değişmemiş: Maske.
Maskenin anlamı ise eski zamanlarda var olan sosyal sınıf ayrımcılığının aşırılığına tepki göstermek ve aslında herkesin eşit olduğunu vurgulamak. Ayrıca bu maske sayesinde karnaval ruhunun temelinde yatan kurallara karşı koyma ve özgürlük düşüncesi de daha kolay anlaşılıyor.
Karnavalın teması her sene değişir. Kostüm ve maskeler de buna göre şekillenir. Ama her zaman konfetiler atılır, dev kuklaların başrolde olduğu gösteriler düzenlenir, eski düellolar canlandırılır, canlı heykeller sokaklarda dolaşır. Venedik Karnavalı, benzerleri arasında en iddialı ve renkli olanıdır belki de.
Tarihi 11. yüzyıla kadar uzanan Venedik Karnavalı'nın sebeplerinden biri, zamanında şehrin Akdeniz’in en güçlü merkezlerinden biri olması ve bunun getirdiği coşkuydu. Zamanla buna, kazanılan zaferler de eklendi. 18. yüzyıl döneminde ise Venedik’in kültür ve sanat anlamında hızla gelişmesi, tiyatro ve balo salonlarının, dolayısıyla gösteriş ve eğlence dozunun artması ile şehrin karnavallara ev sahipliği yapması kaçınılmaz oldu.
Maskelerle çoşan, heyecanlanan halk eğlencelerinin başında Venedik Festivali gelir. Hıristiyanlık öncesi günlerden miras kalan maskeler Venedik Festivali'nin temel figürü olarak kabul edilmektedir. Karnaval 2 Şubat'ta başlar ve günahların affedilidiği gün olan Af Salısı'nda sona erer. Ayrıca Santo Stefano Günü'nde (26 Aralık), Asensiyon'da (İsa'nın göğe yükseldiği gün) ve 5 Ekim'den Noel'in başlangıcına kadar olan dönemde de maskeler Venedik'teki halk eğlencelerinin baş tacıdır.
Venedik Karnavlı'nın en gözde iki maskesi Batua ve Punchinella'dır. Batua, siyah şapka ile takılır ve erkeksi bir görünümü vardır. Punchinella ise upuzun ve sarkık burun görünümü ile hemen farkedilir. Karnaval'daki maskelerin ortak özelliği, gizemli, çılgın ve korkutucu olmasıdır. Sanki bu üç kavram birden bir kediyi anlatır gibidir. Kedili maskeler de bu yönüyle Venedik Karnavalı'nda sıkça rastlanan maske türleri arasında yerini alır.
Maskenin anlamı ise eski zamanlarda var olan sosyal sınıf ayrımcılığının aşırılığına tepki göstermek ve aslında herkesin eşit olduğunu vurgulamak. Ayrıca bu maske sayesinde karnaval ruhunun temelinde yatan kurallara karşı koyma ve özgürlük düşüncesi de daha kolay anlaşılıyor.
Karnavalın teması her sene değişir. Kostüm ve maskeler de buna göre şekillenir. Ama her zaman konfetiler atılır, dev kuklaların başrolde olduğu gösteriler düzenlenir, eski düellolar canlandırılır, canlı heykeller sokaklarda dolaşır. Venedik Karnavalı, benzerleri arasında en iddialı ve renkli olanıdır belki de.
Tarihi 11. yüzyıla kadar uzanan Venedik Karnavalı'nın sebeplerinden biri, zamanında şehrin Akdeniz’in en güçlü merkezlerinden biri olması ve bunun getirdiği coşkuydu. Zamanla buna, kazanılan zaferler de eklendi. 18. yüzyıl döneminde ise Venedik’in kültür ve sanat anlamında hızla gelişmesi, tiyatro ve balo salonlarının, dolayısıyla gösteriş ve eğlence dozunun artması ile şehrin karnavallara ev sahipliği yapması kaçınılmaz oldu.
Maskelerle çoşan, heyecanlanan halk eğlencelerinin başında Venedik Festivali gelir. Hıristiyanlık öncesi günlerden miras kalan maskeler Venedik Festivali'nin temel figürü olarak kabul edilmektedir. Karnaval 2 Şubat'ta başlar ve günahların affedilidiği gün olan Af Salısı'nda sona erer. Ayrıca Santo Stefano Günü'nde (26 Aralık), Asensiyon'da (İsa'nın göğe yükseldiği gün) ve 5 Ekim'den Noel'in başlangıcına kadar olan dönemde de maskeler Venedik'teki halk eğlencelerinin baş tacıdır.
Venedik Karnavlı'nın en gözde iki maskesi Batua ve Punchinella'dır. Batua, siyah şapka ile takılır ve erkeksi bir görünümü vardır. Punchinella ise upuzun ve sarkık burun görünümü ile hemen farkedilir. Karnaval'daki maskelerin ortak özelliği, gizemli, çılgın ve korkutucu olmasıdır. Sanki bu üç kavram birden bir kediyi anlatır gibidir. Kedili maskeler de bu yönüyle Venedik Karnavalı'nda sıkça rastlanan maske türleri arasında yerini alır.

