Neredeyse bir ikisi hariç Avrupa ülkelerinin tamamını görmüş biri olarak Prag çok da farklı bir portre çizmedi aslında. Viyana ve Budapeşte ile hiçbir farkı yoktu.( Ki bu iki şehrin de bende ayrı ayrı güzel anıları vardır.) Tabi onlar kadar da güzeldi.Burayı özel ve unutulmaz kılan şey yıllar sonra ilk defa arkadaşlarımla çoluk çocuğu bırakıp üniversite yıllarındaki gibi başıboş gezebilmekti. Erkekler bunun ne demek olduğunu pek anlayamazlar ama çocuğu küçük olan hanımlar birkaç günlük özgürlüğün ne büyük bir şey olduğunu anlayacaklardır. Eteklerinden çekiştiren minikler olmadan, çorba peşine koşmadan, bebek arabası itmeden, uyku saatlerini kovalamadan gezebilmek bir anne için büyük lüks. Hele dört annenin bu zevki paylaşması mutluluğu katmerledi. Dört gün de olsa bu özgürlüğün sonuna kadar tadını çıkardık.
Evde iki çocuğa bakarak bana bu imkanı sağlayan eşime ve bu güzel günleri benimle paylaşan dostlarıma çok teşekkür ediyorum. İyi ki hayatımdasınız.