Trekking'in Tarihçesi

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan özlem Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 11
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 13,307

özlem

Kamp III
Mesajlar
825
Tepkime Puanı
21
Tarihçe :
Trekking'in Tarihçesi


IMG_0631.jpg


Trekking sporun özünü yürüyüş oluşturur. Bu yüzden trekkingin tarihçe ve gelişimi, insanın yürümesi ile birlikte başlar.

Yürüyüş; özellikle sürekli oturarak çalışan insanlar için beden sağlığını geliştiren doğal bir egzersiz sayılır. Dağlarda ya tepelerde yürünmediği sürece özel bir donanım ve bedensel bir zorlama gerektirmez.

Kalabalık Avrupa kentlerinin çoğunda da kent dışında yürüyüş yollan vardır. Düzenli ve daha sık yürüyenler çoğu kez derneklerde örgütlenirler. Bu dernekler yürüyüşü özendirmenin yanı sıra patika, doğal park ve güzel manzaralı açık alanların bozulmaması için çalışır, yürüyüşçüler için konaklama tesisleri açar, bilgi ve hizmet alış verişi yoluyla yürüyüşçülerin başka ülkeler de etkinlik göstermelerini sağlarlar.

Yürüyüş başka sporlara temel oluşturması ve bir antrenman biçimi olması açısından da önem taşır. Örneğin dağ tırmanışlarının önemli bir bölümünü yürüyüş oluşturur. Sırt çantasıyla yürüyüş ve kamp kurma, kayak krosu ve yön bulma sporları yürüyüşün önemli olduğu öbür spor dallandır. Genel pratikle kazanılabilen, fazla yorulmadan mesafe alma yeteneği, kuş gözlemciliği, doğa yürüyüşü, her türden arazi gezisi gibi etkinliklerden alınan zevki de artırır.

Yürüyüş sporu 1980'lerden sonra Türkiye' de de gelişme göstermiştir. Özellikle büyük kentlerde yaşayan genç ve orta yaşlı birçok kişi kent çevrelerinde ya da yakın yörelerdeki kırsal alanlarda, kendiliğinden oluşan gruplar halinde yürüyüşler yapmaktadır. Daha örgütlü biçimde yürüyüş yapanlar ise Türkiye'nin doğal güzellikleriyle tanınmış dağlık ve ormanlık yörelerini seçmektedir.

Yürüyüş sporu kampçılıkla birlikte yapıldığında, gerekli giyecek, yiyecek ve kamp malzemeleri de bir sırt çantasında taşınır.

20. yüzyıl başlarında arabayla ya da bir günlük yürüyüşle varılamayacak doğa alanlarına ulaşma yöntemi olarak gelişen bu tür yürüyüşler, bedensel kondisyon ve pratiği, doğada yaşamı sürdürme ve kampçılık tekniklerinin bilinmesini, güvenliği ve rahatı sağlayabilen, taşınmaya uygun ağırlıkta malzemenin seçimini gerektirir. Ayrıca yürüyüş planlanırken yiyecek, su, arazi, iklim ve hava koşullarının göz önüne alınması gerekir. Sırt çantaları omuza asılır ve bazen beli ya da kalçayı saran bir kemerle desteklenir. Genellikle yağmur ve soğuk geçirmeyen türden giysiler kullanılır. Sırt çantasında köpükten, dakrondan ya da kuştüyünden yapılmış uyku tulumları, özel olarak düzenlenmiş, hafif tencere, tava ve ocaklar ile kurutulmuş yiyecekler ve konserveler de taşınır.
 

Etiketler
Ynt: Trekking'in Tarihçesi

Trekking Genel Eğitim Konuları

Genel bilgiler

İnsan vücudunun tanımı
Beslenme gereksinimi
Günlük kalori gereksinimi
Temel ekipmanlar


Doğru giyinme kuralları
Kumaş özellikleri
Botlar
Kişisel kamp takımı
Basit survival takımı
Uyku tulumu ve mat
Bıçaklar
Bıçak kullanımı
Tel testere kullanımı
Halatlar ve düğümler
Halat bakımı
Halat kullanımı

Kamp

Kamp yeri seçimi
Çadır seçimi
Çadır kurulumu
Çadır sökümü
Kamp çevresini güvenliğe almak
Tuvalet yapımı
Çamaşır yıkama
Doğal temizleyiciler
Kampta yiyeceklerin saklanması
Kamp alanının temizlenmesi
Ateş yakmak

Kamp ateşi
Kav çeşitleri
Kav hazırlama
Kullanılması gereken odunlar
Ateşin içindekiler
Ateş yakmaya hazırlık
Tepe ateşi
Uzun süreli ateş
Ateş yakma metodları
Ateşin söndürülmesi
Su bulmak

Su kaybı ve vücudun su ihtiyacı
Su arıtma yöntemleri
Sudan kaynaklanan hastalıklar
Yiyecek bulma ve hazirlama

Yolculuk için erzak hazırlama
Yenilebilen bitkiler
Zehirli bitkiler
Kökler, yumrukökler, çiçek soğanları
Zehirli kökler
Yağlı tohum ve meyveler
Mantar ve Liken
Zehirli mantarları tanıma
Tatlısu balıkları
Tuzlusu balıkları
Balıkçılık malzemeleri
Yemler
Balıkçılık teknikleri
Balık avlama yerleri
Olta ve misina ile balık yakalama
Balık kıyıya alma teknikleri
Fileto çıkarılması
Mutfak malzemeleri

Kamp ocakları
Çamur fırın
Buhar çukuru
Yemek pişirme yöntemleri
Yiyecek saklama yöntemleri
Hava tahmini

Bulut okuma
Doğal işaretler
Yolculuğa hazırlanma

Sırt çantası kullanımı
Basit bir sırt çantası yapımı
Yürüyüş teknikleri
Yürüyüş tehlikeleri
Güvenli tırmanış
Basit tırmanış teknikleri
Su geçişleri

Nereden geçilir
Suyun içinde yürümek
Yüzerek geçmek
Güvenlik ipi kullanımı
Araç kullanımı

Arazi araçları
Arazi aracı kullanımı
Yumuşak zeminden kurtulma
Tehlikeli hayvanlar

Doğal tehlikeler

Sinyalle haberleşme

Ekstrem hava koşulları

İlk yardım

Temel ilkyardım
Doğada yön bulma eğitimi

Harita okuma
Harita okumanın önemi
Konvansiyonel işaretler
Kareleme yöntemi
Ölçek
Harita yorumlama (Sezinleme ve rota seçme)
Pusula

Pusula çeşitleri
Harita üzerinde mesafe bulma
Kareleme yöntemi
Kuzeyi bulma
Haritayı yerleştirme
Haritadan pusulaya hedef açısı alma
Pusuladan haritaya hedef açısı alma
Pusula ile ilgili karşılaşan problemler
Zamanlama

Basit zamanlama
Yatay yöntem
Dikey yöntem
Dik eğimde iniş
Nainsmith yöntemi
Adım sayma
Altimetre

Altimetre kullanımı
Kötü havada yön bulma

Buzulda yön bulma

Buzul bilgilerinde doğruluk
Rota plânlama

Pratik noktalar
Kaybolunca neler yapmalıyım

İlk yardım



--------------------------------------------------------------------------------
Kaynak :
Outdoor Oracle
 

Ynt: Trekking'in Tarihçesi

Trekking Genel Eğitim Konuları

Genel bilgiler maddelerinin açıklamaları sizin için zor olmazsa ekleyebilir misiniz?

Kötü havada yön bulma
Doğal tehlikeler
Sırt çantası kullanımı
Basit bir sırt çantası yapımı
Yürüyüş teknikleri
Yürüyüş tehlikeleri
Güvenli tırmanış
Basit tırmanış teknikleri
Su geçişleri

gibi

teşekkürler:smiley:
 


Ynt: Trekking'in Tarihçesi


Hımmm genel bilgiler Trekking Genel Eğitim Konuları adlı kitap var ve bunu almalıyım diyorsunuz:smiley: Kimsenin zamanını çalmak istemem teşekkür ederim.
 



Ynt: Trekking'in Tarihçesi

Sevgili özlem ve murat teşekkürler verdiğiniz bilgiler için...
 

Ynt: Trekking'in Tarihçesi

DenizSea77' Alıntı:
Trekking Genel Eğitim Konuları

Genel bilgiler maddelerinin açıklamaları sizin için zor olmazsa ekleyebilir misiniz?

Kötü havada yön bulma
Doğal tehlikeler
Sırt çantası kullanımı
Basit bir sırt çantası yapımı
Yürüyüş teknikleri
Yürüyüş tehlikeleri
Güvenli tırmanış
Basit tırmanış teknikleri
Su geçişleri
gibi
Teşekkürler:smiley:

Kötü havada yön bulma

Hava iyi olduğu zaman yani görüş açıksa yön bulma kolaydır ve sadece harita okuyarak da yapılabilir. Fakat kötü hava koşullarında pusula, adım sayma, zamanlama ve altimetre çok gereklidir ve bunlardan birisini veya bir kaçını bir arada kullanmak gereklidir. Daha önce anlatılanların yanı sıra kötü havalarda yön bulmak için bir iki önemli etken daha vardır.

Hazırlanma
Evde, dağda kulübesinde veya çadırda elinizdeki haritayı ve rotayı incelemek için harcadığınız zaman kazanılmış bir zamandır. Ayrıca kötü havalarda kaçış (seçenek) rotaları ile ilgili notlar almakta da yarar vardır.

Rota Kartı
Bir rota kartı günlük yürüyüşlerle ilgili olarak, çıkış noktalarının ve varış noktalarının koordinatları, rotanın özelikleri, mesafe, çıkılan ve inilen yükseltiler, pusula hedef açıları ve zamanlama hesapları gibi bilgileri içerir. Kurs çalışması için çok verimli olan bu çalışma, dağda gerçek şartlarda aslında çok az kullanılabilir, belli zor durumlarda tehlikeli bile olabilir. Sıcak ve rahat bir evde hazırlanmış olan çok detaylı bir kartın takip edilmesi değişen koşullar (hava, ekip, zemin vb.) nedeniyle çok zor olur. Dağda kararlarınızı sınırlayan her şey tehlikelidir; belirlenen bir yerde buluşma, rota kartı vb. gibi.
Kısacası, rota kartınız olabildiğince kısa olmalıdır. Sadece önemli birkaç hedef açısının olması, rüzgârlı havalarda bu işi yapmak zor olacağı için gerekli olabilir.

Harita ve Pusulanın Yeri
Uygun harita cebi olan bir mont edinin.
Islanmaz bir harita bulun veya haritanızı uygun şekilde şeffaf bir malzeme ile kaplayın.
Pusula için fermuarlı bir cebiniz olsun. Eğer boynunuza asacaksanız ipin yeteri kadar uzun olmasına dikkat edin.
Harita çantaları kullanmayın. Güzel havalarda kullanışlıdır, ama sert rüzgârlı havalarda kullanması çok zordur.
Hatırlanması gereken zamanlama bilgileri, adım ölçüleri vb. gibi şeyleri harita arkasına yazın.

Artçı
Dört ya da daha fazla kişilik ekiplerde en arkayı kontrol eden bir kişi olmalıdır. Bu kişinin üzerinde fark edilebilir bir giysi olmasında fayda vardır.

Yön Kontrol Edici
Beyaz karanlıkta veya görüş mesafesinin kötü olduğu durumlarda, hedef açısını takip etmek çok zordur. 1.2. ve 3. adamlar (duruma bağlı olarak) 10`ar m. arayla aynı izden yürürler. Üçüncü adam pusula ile hedef açısını kontrol eder. İkinci ve birinci adamın doğrultusu ile ekibin yönünü rahatlıkla kontrol edebilir. Birinci adam sürekli olarak arkasına bakıp üçüncü adamı gözleyerek nasıl devam etmeleri gerektiğini görebilir.
En tecrübeli adamın birinci adam olmadığı bu sistem, öncü adam sistemine göre daha çok tercih edilmelidir, çünkü
1.En tecrübeli adamın özellikle kışın korniş ve çığ yamaçlarından korunması için birinci adam olmaması gerekir.
2.Ekibi sürekli durdurmadan, yön kontrolcünüzle kontak kurabilir ve yön hatalarını daha rahat giderebilirsiniz.
3.Öncü adam sisteminde genellikle sürekli yüksek sesle haberleşmeler ve yanlış anlaşmalar olur. Bu da hiç hoş değildir.

Hedef Saptırma
Resim 1`de A noktasından dere çatalı olan B noktasına gideceksiniz. Eğer direk bu noktayı hedef alırsanız, hedefi kaçırabilirsiniz ve ne taraftan kaçırdığınıza emin olamazsınız. B noktasının altına doğru hedefi bilerek saptırırsanız, dereyi mutlaka bulursunuz ve yukarı doğru yürüyünce de B noktasına ulaşırsınız.

Atak Noktası
Hedef bulucular alıştırma amaçlı atak noktaları kullanırlar. Bu yöntem dağda da çok kullanışlıdır. Haritada gitmek istediğiniz noktayı işaretleyin. Eğer belirsiz (bulması zor) bir noktaysa, hemen yakınında belirgin bir nokta belirleyin. İşte bu atak noktasıdır. Atak noktasına ulaştıktan sonra esas hedefinize gidebilirsiniz. Eğer bir hata yaparsanız atak noktanıza dönüp bir daha denersiniz.

İpe Girme
Bir uçurumdan, bir duvardan veya bir çatlağın içine düşme tehlikesi varsa ipe zamanında girin. Kışın da kornişler ciddi tehlike yaratır. Fakat birinci adanı düştüğü zaman geri kalanlar da onunla birlikte düşebilir. Bunu engellemek için ipe Resim 2`deki gibi girin.
İpe giriş: En az 8 mm.`lik ip kullanın. 1. ve 2. adam arasında yaklaşık 20 m., 2. ve 3. adam arasında yaklaşık 3m. İp olmalıdır. Geri kalanlar arkada ve ipe girmeden gelebilirler.

Yan Geçiş
Yan geçiş sırasında her zaman yükselti kaybedebileceğinizi unutmayın.
Konsantrasyon
Ciddi bir yön bulma çalışması konsantrasyon gerektirir. Ekip elemanlarınızın ekip düzenini bozarak sizi şaşırtmalarını engelleyin. Her kafadan bir sesin çıktığı ekip yön bulma konusunda en az şansa sahiptir.
Sabit Tempo
Temponuzu sabit tutun, çünkü Sabit tempo zamanlama hesaplamalarınızı kolaylaştırır.
Ekip yürüyüşünde ekip başının kısa duraklamaları, arkadakilerin daha uzun beklemelerine sebep olur.
Sürekli duraklamalar, ekip içinde ekip başına güvensizlik uyandırır ("Acaba rotayı bilmiyor mu?).
Sert Rüzgâr
Sert rüzgârlı havalarda açık sırtlardan uzak durun ve korunmak için arazinin doğal şekillerinden yararlanın. İki şeyi unutmayın:
Rüzgâr yamaç yukarı eserken hızlanır, yamaç aşağı eserken de yavaşlar.
Bir kaya duvarının üstüne rüzgâra karşı ilerleyerek yaklaşıyorsanız, büyük bir olasılıkla duvarın kenarına 15 m. kala rüzgârsız rahat bir alan olacaktır. Bu noktadan sonra ipe girmek gerekebilir. Gerektiğinde geriye dönüp arkadan esen rüzgârla güvenli bir yere ulaşabilecekseniz, kuvvetli bir rüzgâra karşı yürümek yeterince güvenlidir. Ancak bunun tersi doğm değildir. Ayrıca yandan esen sert rüzgârlar sizi rota dışına iter. Bu yüzden de yönünüzü sürekli kontrol ederek doğrultunuzu biraz daha rüzgâra doğru çevirin.
Derin Kar
En kolay ilerleme sırtlarda ve rüzgâra açık eğimlerde olur. Oyuklarda ve rüzgârdan korunmuş eğimlerde ise yürümek öldükçe zorlaşır.
Çığlar
Güvenilir bir rota, çığ şartlarına bağlıdır, ama oldukça geniş bir konu olan çığlar bu kitabın kapsamı dışındadır. Karşılaşılabilen çığlardan biri de rüzgârdan korunmuş eğimlerde meydana gelen windslab�lardır. En güvenlisi sırtlar ve rüzgâr alan eğimlerdir ama bu da tam güvenlik sağlamaz.
Ani Sis veya Bulut
Eğer aniden sis veya bulutun içine girerseniz:
1.Bir sonraki belirgin noktayı, kaybolmadan önce pusula ile hedefleyin.
2.Eğer nerede olduğunuzdan tam emin değilseniz sis iyice basmadan, yerinizi belirleyin.
3.Ekibin dağılmamasına dikkat edin.
4.Dikkat edin, siste küçük nesneler olduğundan büyük görünürler. 10 m.`lik bir yükselti size 50�60 m.`lik bir tepeymiş gibi gözükebilir. Bu da haritada olmadığı için sizin hesaplarınızı yanıltabilir.
Beyaz Karanlık
Kardan dolayı ufuk çizgisiyle yerin ayrımının imkânsız olduğu bir durumdur. 10 m. ilerinizde ne olduğunu bilemezsiniz (tepemi var iniş mi var?). Bu durum genelde sert rüzgâr ve tipi durumlarında ortaya çıkar ama normal şartlarda da oluşabilir. Bu tür durumlarda:
Önünüzde veya yanınızda ne olduğunu anlamak için kartopu atabilirsiniz. Tipide pekiyi sonuç vermemekle birlikte kolay ve kullanışlı bir yöntemdir.
Bir iki kişiyi yanlarınızda yürütün. Hele her iki yanınızda sizinle aynı hizada yürüyebilecek ikişer üçer kişi bulundurabilecek kadar büyük bir gurupsanız bu yöntem daha iyi çalışacaktır. Sırtlarda özellikle geniş sırtlarda, sırtın üstünü kaybetmek çok kolaydır. Ama bu yöntemle yürüdüğünüz zaman yanınızdakilerin size göre olan yükseltilerini kullanarak bundan kurtulabilirsiniz.
Beyaz karanlık bir insan veya kaya ile kırılabilir. Tepe üstlerini, dere yataklarını veya kesişimlerini algılayabilmek için bu tür ipuçlarına dikkat edin.
Normal şartlarda, güneşli ve" açık bir günde dikkate almayacağınız şeyler de size yardımcı olacaktır. Örneğin, sürekli aynı eğimde devam eden bir arazideki birbirine çok yakın iki yükselti çizgisi ki bu kısa, keskin bir eğimin varlığını işaret eder. Böyle bir şeye rastladığınızda, halitadaki yerini bulabilirseniz, pusula ile birlikte, zamanlama ve adım saymayı da kullanarak bir sonraki noktaya ulaşmanız kolay olabilir.
O ana kadar neler yaptığınızı düşünüp bunları haritaya işleyin. Örneğin iki şey biliyor olabilirsiniz. Birincisi, pusula ile almış olduğunuz hedef açınız. İkincisi son 15 dk.`dır düz bir arazide yürüyor olmanız. Pusulanızı, haritanıza, hedef açınızı dikkate alarak yerleştirin ve harita üzerinde gezdirin. Pusulanızın uzun kenarının kestiği düz arazi, sizin yürüdüğünüz düz arazi olabilir.
İki durum olabilir; Ya bulunduğunuz yerden eminsinizdir (Bilinen nokta) ya da emin değilsinizdir (Tahmini nokta). Bilinen noktadan hareket etmek güvenlidir. Ama tahmini noktadan hareket ettiğinizde sürekli yeni bir tahmini nokta veya bilinen bir nokta ararsınız ve gittiğiniz yerin sizin düşündüğünüz yer olduğundan emin olamazsınız. Yine de tahmini nokta belirlemek de çok önemlidir ve kesin değil diye kullanmaktan kaçınılmamalıdır. Bilinen bir noktaya gidene kadar bulunduğunuz yönünüz hakkında size bilgi verecektir.
Karar Verme
Yön bulma çok ender olarak, kesin verileri kullanan ve kesin sonuçlan olan bir uygulamadır. Yön bulma daha çok eldeki bilgilerle yetinilerek ve bunları en doğru şekilde değerlendirerek yapılması gereken bir disiplindir. Sıkça yapılan iki hata şudur:
Her şeyin çok net olmasını ummak
Elinizde olan bilgilerin farkına varmamak (son dakikalarda yürüdüğünüz zeminin durumu vb.). Bu bilgiyi iyi bir şekilde kullanmayıp değerlendirmenizi eksik yapmakla yön bulmada tıkandığınız bir noktada çıkış yolunu gözden kaçırabilirsiniz.
Bir Noktayı Aramak
Kötü görüş koşullarında arama yaparken genelde tarama yöntemli arama kullanışlıdır. Bütün yapmanız gereken bir arada yürümek yerine noktayı bulma şansını arttırmak için çizgi halinde yan yana yayılmaktır. Resim 3`de beş kişilik bir ekibin P noktasını bulmak için AB doğrultusunda tarama yöntemi kullanarak aramasını görüyorsunuz. 1O adım kuzey, 10 adım doğu, 20 adım güney, 20 adım batı, 30 adım kuzey ....şeklinde yürüyün. Noktayı bulana kadar bunu devam ettirebilirsiniz.
 

Ynt: Trekking'in Tarihçesi

DenizSea77' Alıntı:
Trekking Genel Eğitim Konuları

Genel bilgiler maddelerinin açıklamaları sizin için zor olmazsa ekleyebilir misiniz?

Kötü havada yön bulma
Doğal tehlikeler
Sırt çantası kullanımı
Basit bir sırt çantası yapımı
Yürüyüş teknikleri
Yürüyüş tehlikeleri
Güvenli tırmanış
Basit tırmanış teknikleri
Su geçişleri

gibi

teşekkürler:smiley:
Dağda Karşılaşılabilecek Tehlikeler ve Korunma Yöntemi
Dağcılık her zaman için belli riskler taşıyan bir spordur. Bu riskler dağcılığın doğasında ve ortamında mevcuttur. Yani dağcılık kontrollü riskler sporudur. Dağcının karşılaşacağı riskler iki ana başlık altında incelenebilir.
a) Dağ ortamından ileri gelen tehlikeler.
b) Dağcının kendisinden kaynaklanan tehlikeler.
Biz daha çok dağ ortamından kaynaklanan tehlikeleri belirteceğiz. Ancak dağcının bilgi, tecrübe, bulunduğu ortamı yargılama kabiliyeti de dağda tehlikeleri engellemek için önemli yere sahiptir.
Dağlarda insanlar olmasa da objektif tehlikeler dediğimiz doğal olaylar devam eder.
Karanlık, fırtınalar, yağış, yıldırım, irtifa etkileri, çığ, taş düşmesi ve aşırı soğuk doğanın kendi içinde var olan ve oluşumları hemen hemen engellenemeyen olumsuz ve tehlikeli doğa olaylarıdır. Dağcılar olarak biz, bu şartları değiştiremeyiz ancak onları tanımak ve uyum göstermekle tehlikeleri en aza indirebiliriz.
Dağlarda karşılaşılabilecek doğal tehlikeler;
Yıldırım / Şimşek Tehlikeleri: Yıldırım genelde sivri uç ve zirvelere düşer. Bunun için sivri zirveler, sırtlar, ağaçlar ve dik kayalardan uzak durmak gerekir. Yağmurdan kaçmak için mağara ve büyük kayaların altına girmek doğru değildir. Mağara içinde yıldırım girişten dikey olarak yere atlıyabildiği gibi duvarları yalıyarak da toprağa gidebilir. Her iki koşulda da duvarlar ile temastan kaçınmalı ve yer ile alta yalıtkan bir malzeme konularak dağcı kendini izole etmelidir.
Açık arazide tek ağaç ve büyük taşlara yanaşılmamalıdır. Islanma pahasına da olsa açıkta ve yere yatarak beklemek en iyi çözümdür. Eğer bu gibi bir durumlarla yükseklerde karşılaşılmış ise aşağı inmeye çalışmak ve sakin olarak düşünerek doğru kararlar alabilmek gereklidir.
Taş Düşmesi: Dağlar sağlam kayalar haricinde çarşak dediğimiz taş tarlalarından oluşurlar. Bu ortamda taş düşmesi son derece sık karşılaşılan bir durumdur. Taş düşürenler sadece dikkatsiz dağcılar değildir.
Dağlardaki donma ve erime olayları da sabah ve akşam saatlerinde özellikle çok taş düşmesine sebep olur. Bu nedenle taş düşmeleri olan yerlerde tırmanışlar her şeyin donmuş olacağı sabahın erken saatlerinde başlatılır. Tehlikeli zeminler erken saatlerde geride bırakılır.
Eğer aşağıya taş düşüren siz iseniz TAAAAAŞ! diye bağırarak aşağıdakileri uyarmalısınız. Taş düşmesi ile ünlü rotalar vardır ve bu rotalara tırmanış saatlerinin buna göre ayarlanması gereklidir. (örnek vermek gerekirse; Kaçkar Büyük Buzul, Erciyes Şeytan deresi gibi...) Ogzala turizmin bu tür bir tehlikeyle karşılaşabileceğiniz parkuru yoktur.
Çığ: Kar olan ve kar yağışı alan her zeminde çığ olabilir. Teorik olarak 18 ile 60 derecelerdeki eğimlerde ve çoğunlukla 30-45 derecelerdeki eğimlerde çığ riski diğer eğimlere oranla çok daha fazladır. Kar kalınlığının artmasıyla toprak ve yüzey arasında ısı farkı oluşur alttaki tabakada ısınan kristaller nemlerini yukarıya verirler ve soğuğun etkisiyle kar örtüsünün belli bir noktasında donarak bilya kar tabakasını oluşturur. buda çığ olayına neden olur.
Gevşek kar çığları, Tabaka kar çığları ve Toz kar çığları şeklinde 3 çeşit çığ vardır. Gevşek çığ: eğim 50 dereceye ulaştığında kar birbirine tutunamaz hale gelir ve yerçekimden dolayı gerilim iç tabakanın dyanıklılığından fazla olduğunda çığ oluşur.
Tabaka kar çığları: sıkışmış kar tabakasının üstünü yağan yeni kar, rüzgar ile sıkışan kar, eridikten sonra tekrar donan yüzey, ve ezilip tabaka kara dönüşen kayak pistleri Tabaka kar çığına yol açar.
Toz kar çığı: çok ender olur ve kurtuluş şansı yoktur saatte 360 km hızla ilerler ve taneciklerin ciğere dolması sonucu ölüm meydana gelir.
Yamacın eğimi, Yamaç profili, yamacın yönü, Toprak ve bitki örtüsü, yeryüzünün genel özellikleri, karın niteliği, hava koşulları, çığı oluşturan sebeplerdir.
Çığ için alınacak tedbirlerin başında sinyal yayan cihazlar gelir. Çığdan korunmak için emniyetli kulvarlardan yürümek, karın yumuşadığı zamanlarda çığ tehlikesi varsa karın donması için geceyi beklemek, çıkışlar için erken saatleri kullanmak, yamaçların dik kesilmemesi, sessiz olmak ve aynı iz üzerini basmak, etrafınıza fırlatacağınız şeylerin (yerinizin kolay tespit edilmesi için) bulunması gerekir. Çığa yakalandığınızda ise herzaman çığın üzerine çıkmaya çalışmak, çığın merkezinden kenarlara doğru kaçmaya çalışmak, kurtulma şansımız kalmadığında ve çığ yavaşladığında cenin pozizisyonu almak, ve fazla enerdji harcamamak gerekir.
Eğer arkadaşımız çığ altında kalmışsa; son görüldüğü yeri tespit edin dağcıya ait herhangibir eşya bulmaya çalışın, ses verin, eğer kazazedeyi bulursanız; solunumu durmuşsa suni teneffüs yapın, vücudunu ani olarak ısıtmayın, çıplak tene sıcak değdirmeyin, ilaç vermeyin, ve hastaneye ulaştırmaya çalışın.
Çığ tehlikesinin en çok gözlendiği zamanlar vardır. Bunlar;
a) Fazla yağış zamanı ve sonrası
b) Fazla yağıştan 1 - 2 gün sonra
c) Havanın sıcak olduğu kış ve bahar aylarında
d) Rüzgar ile kar yığılmasının olduğu zamanlarda
Biz dağcılar için iki tür çığ sözkonusudur. Gevşek kar çığları ve tabaka çığları. Gevşek kar çığının çok az iç tutunması vardır ve şekilsiz bir yığındır. Tek noktadan başlayarak;, hızlandıkça genişler. Yaş ya da kuru olabilir. Yaş karda olması ağırlığı açısından daha ciddidir. Toz kar kazazedeyi boğabilir.
Dik kulvar ve boğazlar, açık , geniş kar yamaçları potansiyel çığ yerleridir. Doğal olarak sırt, kule ve kaya çıkıntıları daha sağlıklıdır. En iyi çözüm ciddi bir kar yağışından sonra 1 - 2 gün sonrasına kadar dağa gidilmemesi veya tırmanış yapılmamasıdır.
Kornişler: Bu oluşumlar sırtların üzerinde rüzgar yönünün tersi yamaçların üzerinde oluşan altı boş kar yığınlarıdır. Rüzgar yönünden görülmeleri zordur ve dikkat edilmezse üzerinden geçerken dağcı ile birlikte kopup düşmesi mümkündür.Buzul Tehlikeleri: Ülkemizde olmamakla birlikte, buzul çatlağına düşme ve serak çökmesi yüksek dağlar için önemli bir tehlikedir. Buzul çatlaklarına düşmemek için dikkatli olmalı ve iple geçiş yapılmalıdır.
Serak, buzullardaki buz kule ve duvarlarına verilen isimdir. Bu buz kuleleri zamanla beraberlerinde tonlarca çığ ile birlikte çökebilirler.
Sis ve Karanlık: Dağlarda çok görülen sis ve bulutlar dağcılar için her zaman problem olmuşlardır. Sis demek görüş kaybı dolayısıyla arazi bilinmiyorsa, kaybolma veya en azından kampın bulunamaması olabilir. Bunun için yanınızda mutlaka harita, pusula gibi yön bulmaya yarayan malzemeler bulunmalıdır.
Güneş: Yüksek irtifalarda güneş yanığı, yüksek UV ve düşük atmosfer yoğunluğu nedeniyle anormal şartlardaki yanıklara göre daha ciddi sonuçlar doğurabilir. Dağlarda özellikle şort ve kısa kollu giysiler kullanılmamalı, dudaklar, kulak, burun, ense ve eller yüksek koruma faktörlü güneş kremleriyle korunmalıdır.
Sıcak Çarpması: Uzun süre sıcak ortamda faaliyet gösterilmesi ile vücudun tükenmesidir. Sıvı ve elektrolit kaybı sonucu kan hacminin azalması ile yorgunluk ve kramp şeklinde kendini gösterir. Bol, mayhoş ve elektrolitli sıvı almak, vücudu havalandırmak veya terlememeye çalışmak sıcak çarpmasını engellemek açısından önemlidir.
 

Ynt: Trekking'in Tarihçesi

DenizSea77' Alıntı:
Trekking Genel Eğitim Konuları

Genel bilgiler maddelerinin açıklamaları sizin için zor olmazsa ekleyebilir misiniz?

Kötü havada yön bulma
Doğal tehlikeler
Sırt çantası kullanımı
Basit bir sırt çantası yapımı
Yürüyüş teknikleri
Yürüyüş tehlikeleri
Güvenli tırmanış
Basit tırmanış teknikleri
Su geçişleri

gibi

teşekkürler:smiley:
DOĞADA YÜRÜYÜŞ TEKNİKLERİ
Ekip Kuralları: Doğada yapılan herhangi bir yürüyüşte uyulacak temel kurallardan en önemlisi ekip düzeninin sağlanmasıdır. Bu düzene göre ekip tek sıra halinde yürümelidir. Ekipte en tecrübeli kişi başta yürür. Ekip başı adı verilen bu kişinin görevi yürüyüş rotasını seçmek, yürüyüş temposunu ayarlamak, molaların sıklığını ve uzunluğunu düzenlemek ve yürüyüş sırasında alınması gereken önemli kararları almaktır. Son kararı verme yetkisi her zaman ekip başındadır. Ekip başını hemen arkasında ekibin en tecrübesiz ya da en yavaş elemanı yer alır. Ekip başının yürüyüş rotasını ve temposunu bu elemana göre ayarlaması böylece daha kolaylaşır. Ekibin en arkasında ise artçı adı verilen en tecrübeli ikinci kişi yer alır. Artçının görevi ise ekipte belirebilecek herhangi bir kopmayı ya da düzensizliği ekip başına iletmek ya da mümkünse bunu gidermektir. Ekibin tek sıra halinde ve bu düzen içinde yürümesi ekip içi birlikteliği, temponun daha iyi ayarlanabilmesini ve bu şekilde vücut enerjisinin düzenli kullanılarak daha uzun yürüyüşler yapılabilmesini sağlar. Bunun dışında, tehlike yaratabilecek doğa koşullarında ekip başının tüm ekip adına düşünerek rotayı belirlemesi ve kaza ihtimalinin azaltılması ancak bu şekilde mümkün olabilir.

Ekipte Haberleşme: Ekip içinde haberleşme, gelişigüzel bağırarak değil, söylenecek şeyi herkesin bir önündekine ya da bir arkasındakine söylemesiyle gerçekleştirilir. Bu, özellikle taş düşebilecek, tehlikeli, dar kulvarlardan geçerken yararlı olur. Bağırmadan gerçekleştirilen haberleşme sayesinde, bir ses yankılanmasından bile etkilenebilecek, bağları zayıf taşların düşmesi engellenir. Ekip başı ve artçı arasındaki irtibat ve haberleşmeyi telsizlerle yapabilir.

Sırt Çantası: Yürüyüş sırasında herkesin sırtında küçük bir sırt çantası bulunmalıdır. Tek omuzda taşınan çantalar yürüyüş sırasında sallanacakları için dengeyi bozarlar. Sırt çantasının içinde yürüyüşün uzunluğuna göre en az bir litre su, hava koşullarına göre bere, eldiven, yağmurluk ve çeşitli giyecekler, ilk yardım çantası gibi malzemeler bulunmalıdır. Herkes bir yürüyüş sırasında ihtiyacı olabileceğini düşündüğü malzemeleri yanında taşımak zorundadır.

Giysiler: Bir doğa yürüyüşü sırasında seçilecek giyecekler yünlü ya da yün-sentetik karışımı olmalıdır. Pamuklu giyecekleri kullanmakta yarar vardır. Bunun nedeni pamuklu giyeceklerin çabuk ıslanması ve ıslandığında geç kurumasıdır. Yünlü giyecekler giyildiğinde bu tip sorunlarla karşılaşılmaz. Çok kalın ve az kat giymek yerine, ince ve çok kat giyilmelidir. Böylece terlendiği zaman soyunup, üşündüğü zaman giyinilerek belli bir vücut sıcaklığı korunmaya çalışılır. Doğada ne üşümek ne de terlemek iyidir. Ayrıca seçilen giyeceklerin düğmeli ya da fermuarlı olmasına dikkat edilmelidir. İnsan, vücut sıcaklığının %70'ini başından kaybeder. Bu nedenle, gerektiğinde bere giymeyi de ihmal etmemelidir. Kot pantolon yerine kadife yada yünlü pantolonlar tercih edilmelidir. Kot pantolon vücudu soğuk tutar ve ıslandığında kurumaz. Ayakkabı olarak da postal yada bot türü ayakkabılar giyilmelidir. Spor ayakkabı ya da su geçirebilecek herhangi boğazsız bir ayakkabı kişiyi her an zor bir durumda bırakabilir. Güneşli havalarda güneş çarpmasından, cilt yanıklarından ve güneş körlüğünden korunmak için şapka, güneş kremi ve güneş gözlüğü kullanmakta yarar vardır.

Ekipte Yürüyüş Temposu: Yürüyüş sırasında belli bir tempo yakalanmasına ve nefesin düzenlenmesine çalışılır. Yürüyüş temposu mümkün olduğunca sabit tutulmalıdır. Genelde 50 dakikalık bir yürüyüşten sonra 10 dakikalık uzun bir mola verilmelidir. Çok dik ve zorlu etaplarda yarım saatte bir, 2 dakikalık bir nefes molası da verilebilir. 10 dakikalık uzun molalarda, ekiptekiler gerekli ihtiyaçlarını karşılarlar (su içmek, besin almak, tuvalet, vb.), yorgunluklarını gidermeye çalışırlar. Bu tür molalar sırasında terin soğumaması için gerekli giyeceklerin giyilmesi ihmal edilmemelidir. 2 dakikalık kısa molalarda ise amaç oturmak ve ihtiyaç gidermek değil, sadece nefesi düzenlemektir. Bunun dışında gelişigüzel mola verilmemelidir çünkü devamlı durup hareket etmek kişiyi dinlendirmekten çok, fiziksel ve psikolojik konsantrasyonu bozarak daha fazla yorgunluğa neden olur.

Yürüyüş Teknikleri: Yürüyüş sırasında gereksiz iniş-çıkışlardan kaçınmak gerekir. Rota seçimi yapılırken mümkün olduğu kadar az yükseklik kaybetmeye çalışılır. 25 dereceyi geçen eğimlerde, eğimin etkisini azaltmak için zigzag çizerek ilerlemek daha avantajlıdır. Zigzagların keskinliği eğimin dikliğine, ekibin kondisyonuna göre arttırılır ya da azaltılır. Yamaçlarda yan geçiş yapılırken ayakların zemine göre ayarlanması gerekir. Sert bir zeminde en fazla sürtünmeyi sağlayabilmek için ayak tabanlarının tümünün yere basmasına gayret edilmelidir. Ayrıca yamaç tarafındaki ayak bir miktar yamaca döndürülerek burkulma tehlikesi azaltılır. Yürünülen zemin yumuşak ise kestirme denilen yürüyüş şekli uygulanır. Bunda, ayakların kenarları ile zeminde bir basamak oluşturularak yürünür.
Özellikle dik yerlerde düşürülebilecek taşlar, arkadaki ekip elemanlarına zarar verebilir. Bu nedenle, taş düşürüldüğü takdirde arkaya "TAŞ!" diye bağırarak tehlikeyi haber vermek gerekir. Bu uyarıyı alan ekip elemanları ise taşın düşüş yönünü bir an önce anlamaya çalışarak, kendilerine çarpmasını engellemeye çalışırlar.
Yürüyüş sırasında devamlı etrafa bakarak doğru yönde gidilip gidilmediği kontrol edilmeli, referans ya da nirengi noktası adı verilen belirleyici noktalar gözlenmelidir. Değişik biçimli bir kaya, bozkırın ortasında bir ağaç nirengi noktası olarak seçilebilir. Böylece geri dönüş ya da kaybolma gibi durumlarda bu noktalar sayesinde doğru yol bulunabilir.

Enerji Kontrolü: Yürüyüş sırasında enerji sağlamak için molalar sırasında çeşitli yiyecekler yenebilir. Bu yiyeceklerin karbonhidrat, özelliklede kana karışmasının çabuk olması bakımından glikoz yönünden zengin olmasına özen gösterilmelidir. Bunun yanında çeşitli mineral ve elektrolit yönünden de zengin olmalıdırlar. Kuru üzüm, kuru kayısı, fındık, çikolata gibi yiyecekler ve limonlu, şekerli içecekler bu tip besinler arasında sayılabilir. Yürüyüş sırasında terlemeyle sıvı kaybedildiği için sıvı alımına da önem verilmelidir. Özellikle kış koşullarında susuzluk hissi az olmaktadır. Böyle durumlarda dahi kişinin kendisini zorlayarak sıvı alması gerekmektedir.
Doğada alkol alımının yararlı olduğu düşüncesi son derece yanlıştır. Alkol, kan dolaşımını arttırıp başta bir sıcaklık verirken, damarların genişlemesine neden olarak ısı kaybını arttırır ve daha sonra üşümeye neden olur. Bunun dışında su kaybına neden olur ve dikkati azaltır.

Serinkanlı olmak: Doğa yürüyüşleri sırasında yörenin çoban köpekleri tedirginlik yaratabilmektedir. Bu tedirginliğin yaşanmaması için mümkünse sürülerden uzak durulmalıdır. Köpeklerle karşılaşıldığı takdirde ise soğukkanlılığı yitirmemek ve kaçmaya çalışmamak gerekir. Ani hareketlerden ve özellikle de köpeğe taş atmaktan kaçınılmalıdır. Bu durumda yapılacak en iyi iş yavaşça yön değiştirip sürünün uzağından geçmektir.
 

Ynt: Trekking'in Tarihçesi

DenizSea77' Alıntı:
Trekking Genel Eğitim Konuları

Genel bilgiler maddelerinin açıklamaları sizin için zor olmazsa ekleyebilir misiniz?

Kötü havada yön bulma
Doğal tehlikeler
Sırt çantası kullanımı
Basit bir sırt çantası yapımı
Yürüyüş teknikleri
Yürüyüş tehlikeleri
Güvenli tırmanış
Basit tırmanış teknikleri
Su geçişleri

gibi

teşekkürler:smiley:
Doğada Yürüyüş

Doğada patikalar, patika olmayan araziler, kayalıklar, taşlık ve çakıllık alanlarda gerçekleşen yürüyüşlerdir. Her bölgenin kendine özgü şartları ve bu şartlara özgü yürüyüş teknikleri vardır. Doğada en küçük yürüyüş ekibi 3 kişiden oluşur. Bunun sebebi bir kaza anında yaralının yanında bir kişinin kalması ve diğerinin yardım getirmesi prensibi nedeniyledir. Ekip sayısı yürüyüş yapılacak bölgenin özellikleri, ekibin uyumu ve birbirini tanıması gibi koşullara bağlı olarak arttırılabilir. Ekip üyelerinin kondisyonları, fiziksel durumları ve yaşları birbirlerine yakın olması ekibin uyumunu arttıracaktır.

Doğada yapılan herhangi bir yürüyüşte uygulanacak temel kurallardan en önemlisi ekip düzeninin sağlanmasıdır. Bu düzene göre ekip tek sıra halinde yürümelidir. Ekibin en tecrübeli kişisi başa geçer. Lider adı verilen bu kişinin görevi yürüyüş rotasını seçmek, yürüyüş temposunu ayarlamak, molaların sıklığını ve süresini düzenlemek ve yürüyüş sırasında alınması gereken önemli kararları almaktır. Son kararı verme yetkisi her zaman liderdedir. Liderin hemen arkasında ekibin en tecrübesiz ya da en yavaş elemanı yer alır. Lider yürüyüşün temposunu ve rotasını bu elemana göre ayarlar. Ekibin en arkasında ise artçı adı verilen ikinci en tecrübeli kişi yer alır. Artçının görevi ise belirebilecek herhangi bir kopmayı ya da düzensizliği lidere bildirmek yada mümkünse bunu gidermektir.

Ekibin tek sıra halinde ve bu düzen içinde yürümesi ekip içi birlikteliği, temponun daha iyi ayarlanabilmesi ve bu şekilde vücut enerjisinin düzenli kullanılarak daha uzun yürüyüşler yapılmasını sağlar. Bunun dışında tehlike yaratabilecek doğa koşullarında liderin tüm ekip adına düşünerek rotayı belirlemesi ve kaza ihtimalinin azaltılması ancak bu şekilde mümkün olabilir. Ekip içinde haberleşme gelişigüzel bağırarak değil, söylenecek şeyi herkesin bir önündeki ya da arkasındakine söylemesi ile gerçekleştirilir. Bu özellikle taş düşebilecek tehlikeli dar kulvarlardan geçerken yararlı olur. Bağırmadan gerçekleştirilebilecek haberleşme sayesinde bir ses yankılanmasından bile etkilenebilecek bağları zayıf taşların düşmesi engellenir.

Yürüyüş sırasında herkesin sırtında bir sırt çantası bulunmalıdır. Tek omuzda taşınan çantalar yürüyüş sırasında sallanacakları için dengeyi bozarlar. Yürüyüş çantası içinde yürüyüşün uzunluğuna göre en az 1 litre su, hava koşullarına göre bere, eldiven, yağmurluk, fular ve çeşitli giyecekler ile ilk yardım çantası gibi malzemeler bulunmalıdır. Herkes bir yürüyüş sırasında ihtiyacı olabilecek şeyleri yanında taşımalıdır. Bir doğa yürüyüşü sırasında seçilecek giyecekler polar ya da yün-sentetik olmalıdır. Pamuklu giyeceklerin kullanılmamasında yarar vardır. Bunun nedeni pamuklu giyeceklerin kolay ıslanmaları ve ıslandıklarında geç kurumalarıdır. Polar giyeceklerde bu tip sorunlarla karşılaşılmaz. Çok kalın ve az kat giymek yerine ince ve çok kat giyilmelidir. Böylece terlendiği zaman soyunup, üşündüğü zaman giyinilerek belirli bir vücut sıcaklığı korunmaya çalışılır.

Doğada ne üşümek nede terlemek iyidir. Ayrıca seçilen giysilerin düğmeli ya da fermuarlı olmasına da dikkat edilmelidir. İnsan +4°C ’de vücut ısısının %70 ‘ini başından kaybeder. Bu nedenle gerektiğinde bere giyilmesi ihmal edilmemelidir. Kot pantolon yerine polar ya da kadife pantolon tercih edilmelidir. Kot pantolon vücudu soğuk tutar ve ıslandığında kolay kurumaz. Ayakkabı olarak da postal ya da bot tipi ayakkabılar tercih edilmelidir. Spor ayakkabı ya da su geçirebilecek herhangi bir boğazsız ayakkabı kişiyi her zaman zor durumda bırakabilir. Güneşli havalarda güneş çarpmasından, cilt yanıklarından ve güneş körlüğünden korunmak için şapka, güneş kremi ve güneş gözlüğü kullanmakta fayda vardır.






Doğada Yürürken

Etkinliğin özelliği ve coğrafik yapının durumuna bağlı olarak çeşitli yürüyüş teknikleri uygulanabilir. Enerjinin doğru ve tasarruflu kullanılması amacıyla özellikle çıkışlarda diz kilitlemesi uygun bir yöntemdir. Vücut yükselirken dizin üst kısmı ve alt kısmı bir doğrultudadır. Bu sayede kasların kasılma ve gevşemeleri sırasında daha az enerji harcanırken vücudun yükü kaslardan kemik düzlemine aktarılmıştır. Ayağın zemine tutunuşu ve basma biçimi de çok önemlidir. Özellikle inerken zemine ayak ucuyla basmaktan sakınılmalı, zeminin bütünüyle basmaya özen gösterilmelidir. Çömelmek ağırlık merkezinizi bozacağından tehlikeli olabilir. Doğa yürüyüşünde zemin ya düz, ya da dik dır. Bu durumda dik bir yüzeyden çıkılıyorsa ya bu yüzeyden geri dönülecek ya da başka bir rotadan geçilecektir.

1 . Dik Çıkış (Yoldan kazandırır ancak kişiyi yorar)
2 . İniş
3 . Yan Geçiş.
4 . Zik zak yürüyüş (Travers) (Yolu uzatır ancak kişiyi yormaz)


Yürüyüşcü iniş yaparken dizini fazla kırmadan en fazla 10-20 dereceyi geçmeyen bir açıyla önce topuğunu zemine oturtur. Vücut ağırlığını sırt kısmına vererek olası bir düşmede yüz üstü ve eğimden aşağı düşmekten korunur. Çıkışlarda kontrollü düşüşlerde yüz üstü, inişlerde de sırt üstü düşüş uygulanabilir. Döküntü kayalar, taşlar ve çakılların oluşturduğu çok çeşitli boylardaki taş yığınlarına çarşak denir. Çarşaklar emniyetli bir yürüyüş için dikkat edilmesi gereken yerlerdir. Çarşakta çıkarken ayak taşların arasına yerleştirilir ve tutunması sağlanır. Yürüyüş sırasında belli bir tempo yakalanmasına ve nefesin düzenlenmesine çalışılır.

Yürüyüş temposu mümkün olduğunca sabit tutulmaya çalışılır. Genelde 50 dakikalık bir yürüyüşten sonra 10 dakikalık uzun bir mola verilmelidir. Çok dik ve zorlu etaplarda yarım saatte bir 2 dakikalık bir nefes molası da verilebilir. 10 dakikalık uzun molalarda ekiptekiler gerekli ihtiyaçlarını (su içmek, besin almak, tuvalet, vb.) karşılarlar, yorgunluklarını gidermeye çalışırlar. Bu tür molalarda terin soğumaması için gerekli giyeceklerin giyilmesi ihmal edilmemelidir. 2 dakikalık kısa molalarda amaç oturmak veya ihtiyaç gidermek değil, sadece nefesi düzenlemektir. Bunun dışında gelişigüzel mola verilmemelidir. Çünkü durup devamlı hareket etmek kişinin dinlenmesinden çok, fiziksel gücünü ve dikkatini bozarak daha fazla yorulmasına neden olur.


Yürüyüş sırasında gereksiz iniş ve çıkılardan kaçınmak gerekir. Rota seçimi yapılırken mümkün olduğu kadar az yükseklik kaybetmeye çalışılır. 25 dereceyi geçen eğimlerde eğimin etkisini azaltmak için zig zag çizerek ilerlemek daha avantajlıdır. Zig zagların keskinliği eğimin dikliğine ve ekibin kondisyonuna göre ayarlanır. Yamaçlarda yan geçiş yapılırken ayakların zemine göre ayarlanması gerekir. Sert bir zeminde en fazla sürtünmeyi sağlayabilmek için ayak tabanlarının tümünün yere basmasına gayret edilmelidir. Ayrıca yamaç tarafındaki ayak bir miktar yamaca doğru döndürülerek burkulma tehlikesi azaltılır. Yürünülen zemin yumuşak ise yan kesme denilen yürüyüş şekli uygulanır. Bunda ayakkabın kenarı ile zeminde bir basamak oluşturularak yürünülür.


Özellikle dik yerlerde düşürülebilecek taşlar arkadaki ekip elemanlarına zarar verebilir. Bu nedenle taş düşürüldüğü taktirde arkaya “TAŞ!” diye bağırarak tehlikeyi haber vermek gerekir. Bu uyarıyı alan ekip elemanları taşın düşüş yönünü bir an önce anlamaya çalışarak, kendilerine çarpmasını engellemeye çalışırlar. Yürüyüş sırasında devamlı etrafa bakılarak doğru yönde ilerlenip ilerlenmediği kontrol edilmeli, referans yada nirengi noktası adı verilen belirleyici noktalar gözlenmelidir. Değişik biçimli bir kaya, bozkırın ortasında bir ağaç nirengi noktası olarak seçilebilir. Böylece geri dönüş ya da kaybolma gibi durumlarda bu noktalar sayesinde doğru yön bulunabilir. Yürüyüş sırasında enerji sağlamak için molalar sırasında çeşitli yiyecekler yenilebilir. Bu yiyeceklerin karbonhidrat, özelliklede kana karışması açısından glikoz yönünden zengin olmasına özen gösterilmelidir. Bunun yanında çeşitli mineral ve elektrolit yönünden de zengin olmalıdırlar. Kuru üzüm, kuru kayısı, fındık, çikolata gibi yiyecekler ve limonlu, şekerli içecekler bu tip besinler arasında sayılabilir. Yürüyüş sırasında terlemeyle sıvı kaybettiğimiz için sıvı alımına da önem verilmelidir. Özellikle kış koşullarında susuzluk hissi az olmaktadır. Böyle durumlarda dahi kişinin kendisini zorlayarak sıvı alması gerekmektedir.

Doğa yürüyüşleri sırasında yörenin çoban köpekleri tedirginlik yaratabilmektedir. Bu tedirginliğin yaşanmaması için mümkünse uzak durulmalıdır. Köpeklerle karşılaşıldığında soğukkanlılığı yitirmemek ve kaçmaya çalışmamak gerekir. Ani hareketlerden ve özelliklede köpeğe taş atmaktan kaçınılmalıdır. Bu durumda yapılacak en iyi şey yavaşçana yön değiştirip sürünün uzağından geçmektir.


Yürüyüş Sırasında Baton Kullanımı

Baton kullanmanın yürüyüş esnasında birçok faydası vardır. Baton kullanıldığında her adımda bacaklara gelen yük 4 ile 9 kg arasında azalır. Bunun haricinde baton kullanımı dengemizi sağlamamızda da çok yararlıdır. Özellikle çarşak çıkar ve inerken, karlı zeminlerde yürürken, ıslak ve kaygan zeminlerde yürürken ve rüzgarlı ve fırtınalı havalarda eğimli yüzeylerde yan geçerken veya sırtlarda ilerlerken baton kullanımının büyük faydası vardır. Genelde teleskobik batonlar tercih edilmektedir. Teleskobik batonlar iki veya üç bükümlü olabilmektedir. Bükümleri sayesinde boyları 45cm’ye kadar kısalabilmekle beraber boyları da istenilen boyda ayarlanabilmektedirler.

Yürüyüş Sırasında Oluşabilecek Kazalar ve Nedenleri

İnsan kaynaklı kazalar
1-Yetersiz eğitim
2-Yetersiz beslenme
3-Yetersiz malzeme
4-Aşırı çesaret
5-Disiplinsizlik
6-Dikkati toplayamama ve motivasyonsuzluk
7-Bencillik
8-Ekip uyumsuzluğu
9-Fiziksel uygunsızluk

Doğadan kaynaklanan
1-Uygun olmayan hava şartları
2-Fırtına
3-Tipi
4-Sağnak yağmur
5-Taş düşmesi
6-Yıldırım
 



Ynt: Trekking'in Tarihçesi

DenizSea77' Alıntı:
Trekking Genel Eğitim Konuları

Genel bilgiler maddelerinin açıklamaları sizin için zor olmazsa ekleyebilir misiniz?

Kötü havada yön bulma
Doğal tehlikeler
Sırt çantası kullanımı
Basit bir sırt çantası yapımı
Yürüyüş teknikleri
Yürüyüş tehlikeleri
Güvenli tırmanış
Basit tırmanış teknikleri
Su geçişleri

gibi

teşekkürler:smiley:
ÇANTA KULLANIMI

Sırt çantası yerleştirme ve ayarlama
Sırt çantasının yerleştirilmesi

Çantanızın rahat taşınabilmesi için iyi yerleştirmiş olması şarttır. Çantanıza yerleştireceğiniz malzemeleri seçerken herşeyi üç gruba ayırmak yardımcı olacaktır: kesin gerekli olanlar, çok işe yarayacak olanlar ve lüksler. İlk bölümün hepsinin alınması, ikinci bölümde dikkatli olunması ve üçüncü bölümde çok katı davranılması önemlidir. Çanta yerleştirirken yolda ihtiyaç duyulabilecek şeylerin şapka cebine, yan ceplere ve çantanın kolay ulaşılabilen noktalarına koyulmasına dikkat edilmelidir. Diğer malzemeler, hafif-hacimli ve ağır-yoğun malzemeler olarak ikiye ayrılmalıdır. Ağır-yoğun malzemeler çantanın dengemizi bozmaması amacıyla sırta yakın noktalara yerleştirilmelidir. Tırmanışlarda, stabiliteyi arttırmak ve tırmanırken kollara düşecek olan ağırlığı azaltmak için ağırlık merkezi daha aşağıda, bele daha yakın olmalıdır.


1- Hafif, büyük hacimli malzemeler çantanın tabanına yerleştirilmelidir.

2- Yedek giysiler tulumun üzerine ve çantanın en dış kısmına yerleştirilir.

3- Yemek ve ocak gibi daha ağır malzemeler çantanın sırta yakın kısmına yerleştirilmelidir.

4- Yürüyüş sırasında gerekebilecek malzemeler çantanın üst kısmına yerleştirilmelidir.

5- Çadır yine sırta yakın taşınabilecek malzemelerden biridir.

6- Matlar çantanın dışında alt yada üst kısımda taşınabilir.

7- Harita, pusula, gözlük gibi ufak malzemeler çantanın şapka cebinde yada yan ceplerde taşınabilir.



Bazı çantalarda sırtı korumak için yumuşak malzemeyi sırta yakın yerlere koymak gerekebilir. Eğer bu gerekmiyorsa yumuşak malzemeler çantanın dışına yakın noktalara sıkıştırılmalıdırlar. Yakıt ve diğer akıcı malzemeler mümkünse dik pozisyonda ve çift kat torbaya sarılarak yerleştirilmelidir.

Güvenli bir faaliyet için malzemenin kuru kalması çok önemlidir. Çanta kumaşı su geçirmemesi için işlem görmüş olsa bile bu onu tamamen su geçirmez yapmayacaktır. Bu yüzden yağışlı iklimlerde çanta içindeki ıslanmaması gereken (uyku tulumu gibi) malzemelerin ayrıca su geçirmez bir torbaya koyulması gereklidir.

Çantanızı yerleştirdikten sonra bir son kontrol olarak stabilliğini kontrol etmek için yapabileceğiniz, çantanızın kendi başına desteksiz dik durup durmadığıdır.!

Çantaların Sırt Sisteminin Ayarlanması

Çantalarda iki tür sırt sistemi bulunur:

1) Sabit sırt sistemleri
2) Ayarlanabilir sırt sistemleri.

Sırt sistemlerinin amacı yükün büyük kısmının bel kolonu ve bel desteği aracılığıyla omuzlardan alınıp, daha büyük ve güçlü
kas gruplarının bulunduğu kalça kemiğine aktarmaktır. Bunun sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için aldığınız çantanın sırt sisteminin sizin sırtınıza uyumlu olması gerekir.

Sabit sırt sistemli çantalarda; çantalar farklı boyutlarda yapılırlar. Bu tür çantalar için sırtınızın boyutlarına dikkat ederek çantanızı seçmelisiniz. Ölçülerden emin değilseniz çantayı denemeniz doğru boyutu bulmanıza yardımcı olacaktır.

Ayarlanabilir sırt sistemli çantalarda; ise çantanın sırt bölümünde farklı yerlerde ayarlama perlonları ve tokaları bulunur. Genellikle çantanın bel kolonunun sırtta bulundugu yer ayarlanacak şekilde yapılır. Bu şekilde kolonun vücudunuza en rahat oturduğu nokta seçilebilir. Ayrıca çantanın omuz kolonlarının boyu, sırtınıza yakınlığı ve yüksekliği de ayarlanabiliyor
olmalıdır.

Ayarlanabilir sırt sistemli çantalar

1) Çanta üzerindeki tüm ayar perlonlarını buldup, gevşetin.
2) Çantanızı yüklü ve ayarları gevşetilmiş bir şekilde dikkatlice sırtınıza alın.
3) Öne eğilerek çantanın yükünü omuzlarınızdan aldıktan sonra bel kolonunu takın ve sıkıştırın. Bel kolonunun leğen kemiğinizin üzerine iyice oturduğundan emin olun ve tokasından ağırlığı omuzlarınızdan alacak ama sizi
nefessiz bırakmayacak bir sıkılığa getirin.
4) Eğer her bir omuz kolonunda resim 3`te gördüğünüz gibi bir işaret var ise; işaretlerin omuzlarınızın en üst noktasına gelmesi gerekmektedir.

Eğer omuz kolonlarında herhangi bir işaret yok ise; sırtta omuz kolonlarının sırt sisteminden ayrıldığı nokta ile boynunuzu eğdiğinizde sırtınızda çıkıntı yapan kemiğiniz ile aynı seviyede olmalı.

Daha sonra omuz kolonlarının üst kısmında bulunan perlonlar yardımı ile çantanızın vücudunuza yakınlığını ayarlayın. Daha sonra dik durarak kendinizi ve çantanızı yandan görebileceğiniz bir aynanın önünde, sırt sistemini ayarlamak için ayar perlonlarını kullanarak sırtı ayarlayın. Bunu yapmadan önce omuz kolonlarının boyu da normal, kullanacağınız bir boyda olmalıdır. Unutmayın çantanız ile ne kadar bir bütün olursanız faaliyet boyunca yükünüzü o kadar rahat taşıyabilirsiniz. Ve en son da göğüs perlonları ile omuz askılarının göğüs ayarını yapmalısınız.

Çantanız dolu iken sırt sistemini rahat ve doğru ayarlayabilirsiniz. Bir kere iyi bir şekilde ayarladığınız sırt sistemini bir daha uzun süre, değiştirip oynamadan kullanabilirsiniz.

Seyahatler İçin Hafif Çanta

Seyahatler ve Interrail İçin Hafif Çanta Hazırlanması
Bir seyahat için çantanızı hazırlarken geri dönüşünüzde çantanızda hiç kirli giysiyle geri gelmeyecekmiş gibi düşünürsünüz ama aslında her gezginin başına gelir bu. Gezinin başında yanınıza aldığınız her ekstra giysiyi, yolculuğun boyunca kirli çamaşır olarak yanınızda taşımanız ve geri getirmeniz gerekecektir.

Gezinizi daha keyifli kılmak için en önemli noktalardan biri çantanızı hafifletmektir ve bu kendi başına bir sanattır.

1. Hafif bir çanta ile seyahat etmek daha rahattır ve bir çok koşulda size kolaylık sağlayacaktır.
2. Seyahatiniz ne kadar uzun sürecek olursa olsun yaklaşık olarak bir hafta yetecek giysi ile seyahatinizi tamamlayabilirsiniz.
3. Eğer yanınıza mutlaka almanız gerektiğini düşündüğünüz bir şey var ise o eşyanın mümkün olduğunca küçüğünü, hafifini ve seyahate uygun olanını seçiniz.

Gerçekten O Kadar Önemli mi?

Eğer hala taşıdığınız çantanın hafif olması gerektiği konusunda ikna olmadıysanız işte size neden tüm o malzemeleri evde bırakmanız gerektiğine dair bir kaç neden;
Konfor
Seyahate başladığınızda çantanız size ağır geliyorsa zamanla çantanız daha da ağırlaşacaktır. Hafif bir çanta taşıyarak daha rahat edecek ve yoldan aldığınız hediyelikleri taşıyabilmeniz ve çantanıza sığdırmanız daha kolay olacaktır. Unutmayın eğer giysilerinizi kirlendikçe atmak gibi garip bir huyunuz yoksa seyahat esnasında çantanız gittikçe ağırlaşacaktır.

Uygunluk
Ağır bir çanta ile taksilere veya taşıyıcılara bağımlı olursunuz ki bu pahalı bir sorun haline gelebilir. Eğer çantanız hafif ve taşınması kolay olursa yürümek veya otobüs ile seyahat etmek çok daha rahat olacaktır. Üstelik yürümeniz gerektiğinde çantanın ağırlığı altında ezilmek yerine çevredeki güzellikleri inceleyebilirsiniz.


Özgürlük
Daha hafif bir çanta ile otobüs durağında, hava alanında veya tren istasyonunda gecenizi harcayacağınıza, ilgi çekici yerleri araştırma özgürlüğüne sahip olursunuz. Daha az şey taşıdığınızda çantanızın kaybolması veya çalınması konusunda daha az endişelenirsiniz.

BAŞLARKEN
İlk önce kendinizi orta büyüklükte bir çanta ile sınırlandırın. Sonra gezinizde ihtiyaç duyacağınızı düşündüğünüz eşyalarınızı bir yığın olarak bir araya getirin. Şimdi işin zor kısmı başlıyor. Bu yığın içindeki malzemelerin yaklaşık olarak yarısını geride bırakmanız gerekiyor! Nasıl mı? İşte böyle:

Bunu gerçekten tüm seyahatiniz boyunca taşımak istiyormusunuz?
Bu soruyu çantanızı yerleştirirken düşündüğünüz her malzeme için sorun. Bunların yanısıra aşağıdakileri de göz önünde bulundurun:


İhtiyaç duyacağınızı düşündüğünüzden daha az malzemeye ve daha çok paraya ihtiyaç duyacağınız neredeyse kanıtlanmış bir gerçektir.

Eğer geziniz sırasında bir şeye ihtiyacınız olursa ve siz bunu yanınıza almamış iseniz, seyahatiniz sizi nereye götürürse götürsün oralarda bulabilme şansınız vardır. Eğer bulamıyorsanız muhtemelen zaten gerçek anlamda ihtiyacınız da yoktur.

Eğer yolculuğunuz birkaç haftadan fazla sürecekse, yolculuğunuzun süreceği yere kadar ihtiyacınız olmayacak malzeme ve fazla giysileri posta ile gönderebilirsiniz. Yine aynı şekilde hediyelikleri ve artık kullanmadığınız malzemeleri evinize posta ya da kargo ile göndermek iyi bir seçenek olabilir.

Giysiler
Yolculuğunuzun ne kadar uzun süreceğinin bir önemi yoktur. Geziniz aylarca sürse dahi bir haftalık giysi ile tüm seyahatiniz boyunca idare edebilirsiniz.

Yanınıza mümkün olduğunca çok amaçlı giysiler alın. Bunların yolculuk sırasında bakımı kolay olacaktır. Örneğin, Yüksek performanslı emici malzemeden yapılmış bir gömleği bir otobüs yolculuğu sırasında da gece gittiğiniz bir Kafe`de de giymeniz mümkün olacaktır. Çabuk kuruyan sentetik giysiler hem elde yıkama kolaylığı hem de sonrasında hızlı kurumaları nedeniyle tercih edilebilirler. Ayrıca sentetik malzemelerden üretilmiş seyahate yönelik bir çok giysinin daha az koku tuttuğunu ve daha zor kirlendiğini unutmayın.

Bazı giysilerinizi evde bırakarak yerden tasarruf edin. Üç çift çorap ve iç çamaşırından fazlasını almayın. Biri yıkanır/ kururken diğerini giyersiniz ve üçüncü de yedek olarak yanınızda bulunur.

Yanınıza alacağınız giysilerin renklerinin birbirleri ile kolayca uyuşması bir avantajdır. Giysileri biribiriyle daha rahat uydurabilmek için siyahın, mavinin ve kahverenginin tonları gibi doğal renkleri seçin..



Ayakkabı
Kendinizi iki çift ayakkabı ile sınırlayın;

Yanınıza her gün kullanabileceğiniz, bileğinizi destekleyen ve sağlam bir çift ayakkabı alın. Bunlar yürürken rahat edebileceğiniz ve şehirde ve restorantlarda geçici olarak kullanılabileceğiniz yapıda olmalı.

Sandaletler, sıcak havalar ve yeterince temiz olmayan otel duşlarında giymek için idealdirler.

Sadece eğer bazı ciddi hiking veya trekking planlarınız varsa; ve/veya bana yük taşımaktan birşey olmaz ben taşırım diyorsanız bir çift ayakkabı daha çantanıza koyun. Yanınıza alacağınız ayakkabıları seçerken ayakkabıların genelde ağır ve hacimli olduğunu unutmayın.


Kişisel Bakım Malzemeleri
Yolculuğunuz uzun sürecek olsa da daima kişisel bakım malzemelerinizi ufak kaplarda taşıyın. Yolculuğunuz bir kaç ay sürecekse bile eksilen ürünleri yolda tamamlama şansınız olacaktır. Ütü, elektrikli traş makinası, saç kurutma makinası gibi aletleri evde bırakmaya çalışın. Bunlar hem ekstra ağırlık olacaktır hem de voltaj, priz, bozulma gibi bir takım sorunlarla uğraşmanıza sebep olabilecektir.
 


Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
104,012
Mesajlar
1,527,249
Kayıtlı Üye Sayımız
166,760
Kaydolan Son Üyemiz
Stronger

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst