EvliyaCelebi2
Söz insanın aynasıdır..
- Mesajlar
- 2,218
- Tepkime Puanı
- 2,198
Ynt: Pino Karavan : İzolasyon Şekli İçin Yorumlarınız
Levent beyin "iç mekanın sadece ısıtılmayacağı aynı zamanda havalandırmanında çok önemli olduğunu" söylediği cümlesine dönersek...
Behçet beyin %35 lik nem oranı açıkçası bana dikkati çekecek kadar az geldi. Ölçümün higrometre ile kapı, pencere hatta duvarlardan uzakta ve orta yükseklikte bir yerde yapılması bir yana, daha evvel karavanın havalandırılmamış ve normal yaşam periyodu içersinde yapılması daha gerçekçi sonuç verir diye düşünüyorum.
Tabi Behçet bey bu noktada bizi bilgilendirir umarım. Soğuk havaların sıcaklara göre depolayabildikleri nem miktarının düşük oluşu, yeni havalandırılmış karavanlarda daha sonra ısıtılsalarda, içinde havalandırmadan uzun yaşanan periyodlara göre daha yanıltıcı olmalı.
Diğer bir nokta da, içte terleyen yüzeylerin, ortamın ısısından daha düşük olabileceği. Banyodaki duş sonrası ayna misali. Bu durumlar için, üstü kapalı gözenekli bir izolasyon maddesi ile kapanan dijital termometre sensörlerinin bu yüzlere teması ile yapılan ölçümlerin daha sıhhatli olacağı unutulmamalı.
Levent beyin tesbitine tekrar dönersek, havalandırma özellikle çekme karavanlarda çok önemli. Yukarıdaki yetersiz izalosyon şeklindeki tesbitlerin, elimizde olan kuvvetli ısıtıcılar yüzünden o kadar büyük dezavantaj olduğunu pek sanmıyorum. Zaten yapılacak birşey de yok bu noktada. Ama havalandırma asla ihmal edilecek birşey değil ve bütün karavan açıklıkları kullanılarak gerekli olduğu sıklık ve zaman aralığında yapılmalı. Hatta ısıtıcının kapasitesi yeterli ise ne cins karavan olursa olsun tozlar el verdiğince ve yollar hariç, pencereler sıklıkla havalandırma çentiğinde bırakılmalı. Çok soğuk havalar için belki 1/2 cm. açıklık olarak sadece heki düşünülebilir.
Levent beyin "iç mekanın sadece ısıtılmayacağı aynı zamanda havalandırmanında çok önemli olduğunu" söylediği cümlesine dönersek...
Behçet beyin %35 lik nem oranı açıkçası bana dikkati çekecek kadar az geldi. Ölçümün higrometre ile kapı, pencere hatta duvarlardan uzakta ve orta yükseklikte bir yerde yapılması bir yana, daha evvel karavanın havalandırılmamış ve normal yaşam periyodu içersinde yapılması daha gerçekçi sonuç verir diye düşünüyorum.
Tabi Behçet bey bu noktada bizi bilgilendirir umarım. Soğuk havaların sıcaklara göre depolayabildikleri nem miktarının düşük oluşu, yeni havalandırılmış karavanlarda daha sonra ısıtılsalarda, içinde havalandırmadan uzun yaşanan periyodlara göre daha yanıltıcı olmalı.
Diğer bir nokta da, içte terleyen yüzeylerin, ortamın ısısından daha düşük olabileceği. Banyodaki duş sonrası ayna misali. Bu durumlar için, üstü kapalı gözenekli bir izolasyon maddesi ile kapanan dijital termometre sensörlerinin bu yüzlere teması ile yapılan ölçümlerin daha sıhhatli olacağı unutulmamalı.
Levent beyin tesbitine tekrar dönersek, havalandırma özellikle çekme karavanlarda çok önemli. Yukarıdaki yetersiz izalosyon şeklindeki tesbitlerin, elimizde olan kuvvetli ısıtıcılar yüzünden o kadar büyük dezavantaj olduğunu pek sanmıyorum. Zaten yapılacak birşey de yok bu noktada. Ama havalandırma asla ihmal edilecek birşey değil ve bütün karavan açıklıkları kullanılarak gerekli olduğu sıklık ve zaman aralığında yapılmalı. Hatta ısıtıcının kapasitesi yeterli ise ne cins karavan olursa olsun tozlar el verdiğince ve yollar hariç, pencereler sıklıkla havalandırma çentiğinde bırakılmalı. Çok soğuk havalar için belki 1/2 cm. açıklık olarak sadece heki düşünülebilir.