Karabağlar Kanyon Gecişi
Bu kez yolumuz Efeler diyarına Aydının Karacasu ilçesi Karabağlar köyüne düştü.Efelerin bir zamanlar kol gezdiği serin sularından içtiği Karabağlar kanyonuna KAD kanyon ekibi olarak keşif yapmak rota oluşturmak ve haritasını çıkarmak için giriyorduk.
Nazillide bizi karşılayan Ahmet arkadaşımızı’da yanımıza alarak Karabağlar muhtarının kapısı çaldık.
Hep beraber Kanyona giriş yapacağımız yere ulaştık.Hazırlıklarımızı yaparak o görkemli kaya duvarlarının arasından kanyonun içlerine doğru efe adımlarımızla hızla ilerlemeye başladık.
Daha önce bilmediğimiz,görmediğimiz bu kanyon daha içine adım atmaz hepimizi heyecanlandırmıştı,iki yandan yükselen kaya duvarlarının arasından su nazlı nazlı akıyor,bazende şalalelerde kükreyerek coşuyordu.
Kanyonun içlerine doğru ilerledikçe irili ufaklı şelaleler bizi karşılamaya başlamıştı,bu şelalelerden bazen atlıyor,bazen yavaşça iniyor,bazende istasyon kurarak ip inişi yapıyorduk.
Kaya bloklarının üstünü kaplayan orman güneşin kanyon içine sızmasını önlüyor ,kanyonun içini karanlık bir vadiye dönüştürüyordu.
Yolumuz ilerledikçe kanyon formunun çok zor olmadığı anlaşılmıştı ama yinede ilk defa girdiğimiz bu kanyonda dikkati elden bırakmıyorduk.
Sekiz on metrelik şelale inişleri ekibi keyiflendiriyor inişlerin yapıldığı havuzlarda yüzmenin tadına varamıyorduk.
Bu anlarımızı ölümsüzleştirmek ve sizlerle paylaşmak için bol bol fotoğraf ve video çekimleri yapıyorduk.
Zamanın nasıl geçtiğini anlamadan güneş ikindi vaktini yakalamıştı,Güzel bir ip inişinden sonra kamp yapabileceğimiz bir yer bularak günün yorgunluğunu çıkarmak, yıldızların altında keyifli bir gece geçirmek için kampımızı kurduk.
Yemeğimizi yiyip hoş sohbetlerle havanın kararmasını beklemeye başladık,Yıldızlar gökyüzünde yavaş yavaş belirmeye başlarken bizlerde uyku tulumlarımızın içine süzülerek yıldızları seyretmeye başladık.
Ahmet arkadaşımızın “efeler dağda yalnız gezer” sözü içimi burkmuştu,bu dağlarda bu vadide yalnız olmak nasıl bir ruh halidir,kaç gece bu yıldızlara bakıp iç geçirmiştir,kaç gece yıldızlara bakıp dilek tutmuştur,kaç gece yıldızlardan üstüne yorgan yapmıştır
Yıldızları seyrederek uykunun kollarına kendimizi bıraktık.
Sabah iyi bir uykunun verdiği dinçlikle harekete gectik,kanyon artık bir dere formuna dönüşmeye başlamıştı kanyonun sonuna yaklaştığımızı hissediyorduk.
Kanyonun duvarları gittikçe küçülüyor yerini yeşilin bütün tonlarıyla süslenmiş ormanlar kaplıyordu.
Nihayet çıkış noktasına ulaşmıştık,bir kanyon daha geçmenin keyfi ve mutluluğu içinde kanyondan çıktık.
Bu dağlarda efeler artık dolaşmıyor,dağlar efesiz, köyler ıssızdı çünkü” efeler vurulduklarında değil unutulduklarında ölürler” sözünün bile unutulduğu bu diyarlarda her şey unutulmuş gibiydi.
Artık çok az insanın hatırladığı bu yiğitler tarih sayfalarındaki yerlerini çoktan almışlardı.
Erdal BAYRAKTAR
Bu aktiviteye katılan sayın Celal Demirkıran’a sayın Hasan Gedikli’ye sayın Ozan Durmaz’a sayın Yeşim Yılmaz’a sayın Ahmet Aksu’ya sayın Burak Turfanda’ya ve Karabağlar muhtarına çok teşekkür ediyoruz.
Başka bir kanyon macarasında görüşmek dileğiyle
Bu kez yolumuz Efeler diyarına Aydının Karacasu ilçesi Karabağlar köyüne düştü.Efelerin bir zamanlar kol gezdiği serin sularından içtiği Karabağlar kanyonuna KAD kanyon ekibi olarak keşif yapmak rota oluşturmak ve haritasını çıkarmak için giriyorduk.
Nazillide bizi karşılayan Ahmet arkadaşımızı’da yanımıza alarak Karabağlar muhtarının kapısı çaldık.
Hep beraber Kanyona giriş yapacağımız yere ulaştık.Hazırlıklarımızı yaparak o görkemli kaya duvarlarının arasından kanyonun içlerine doğru efe adımlarımızla hızla ilerlemeye başladık.
Daha önce bilmediğimiz,görmediğimiz bu kanyon daha içine adım atmaz hepimizi heyecanlandırmıştı,iki yandan yükselen kaya duvarlarının arasından su nazlı nazlı akıyor,bazende şalalelerde kükreyerek coşuyordu.
Kanyonun içlerine doğru ilerledikçe irili ufaklı şelaleler bizi karşılamaya başlamıştı,bu şelalelerden bazen atlıyor,bazen yavaşça iniyor,bazende istasyon kurarak ip inişi yapıyorduk.
Kaya bloklarının üstünü kaplayan orman güneşin kanyon içine sızmasını önlüyor ,kanyonun içini karanlık bir vadiye dönüştürüyordu.
Yolumuz ilerledikçe kanyon formunun çok zor olmadığı anlaşılmıştı ama yinede ilk defa girdiğimiz bu kanyonda dikkati elden bırakmıyorduk.
Sekiz on metrelik şelale inişleri ekibi keyiflendiriyor inişlerin yapıldığı havuzlarda yüzmenin tadına varamıyorduk.
Bu anlarımızı ölümsüzleştirmek ve sizlerle paylaşmak için bol bol fotoğraf ve video çekimleri yapıyorduk.
Zamanın nasıl geçtiğini anlamadan güneş ikindi vaktini yakalamıştı,Güzel bir ip inişinden sonra kamp yapabileceğimiz bir yer bularak günün yorgunluğunu çıkarmak, yıldızların altında keyifli bir gece geçirmek için kampımızı kurduk.
Yemeğimizi yiyip hoş sohbetlerle havanın kararmasını beklemeye başladık,Yıldızlar gökyüzünde yavaş yavaş belirmeye başlarken bizlerde uyku tulumlarımızın içine süzülerek yıldızları seyretmeye başladık.
Ahmet arkadaşımızın “efeler dağda yalnız gezer” sözü içimi burkmuştu,bu dağlarda bu vadide yalnız olmak nasıl bir ruh halidir,kaç gece bu yıldızlara bakıp iç geçirmiştir,kaç gece yıldızlara bakıp dilek tutmuştur,kaç gece yıldızlardan üstüne yorgan yapmıştır
Yıldızları seyrederek uykunun kollarına kendimizi bıraktık.
Sabah iyi bir uykunun verdiği dinçlikle harekete gectik,kanyon artık bir dere formuna dönüşmeye başlamıştı kanyonun sonuna yaklaştığımızı hissediyorduk.
Kanyonun duvarları gittikçe küçülüyor yerini yeşilin bütün tonlarıyla süslenmiş ormanlar kaplıyordu.
Nihayet çıkış noktasına ulaşmıştık,bir kanyon daha geçmenin keyfi ve mutluluğu içinde kanyondan çıktık.
Bu dağlarda efeler artık dolaşmıyor,dağlar efesiz, köyler ıssızdı çünkü” efeler vurulduklarında değil unutulduklarında ölürler” sözünün bile unutulduğu bu diyarlarda her şey unutulmuş gibiydi.
Artık çok az insanın hatırladığı bu yiğitler tarih sayfalarındaki yerlerini çoktan almışlardı.
Erdal BAYRAKTAR
Bu aktiviteye katılan sayın Celal Demirkıran’a sayın Hasan Gedikli’ye sayın Ozan Durmaz’a sayın Yeşim Yılmaz’a sayın Ahmet Aksu’ya sayın Burak Turfanda’ya ve Karabağlar muhtarına çok teşekkür ediyoruz.
Başka bir kanyon macarasında görüşmek dileğiyle