İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Sevgili Behçet Tolga
Yazılarınız ve yorumlarınız gayet bilgilendirici ve yol gösterici olduğu için tekrar teşekkürlerimi sunarım. Umarım paylaşımlarınıza devam edersiniz. ilk sayfada sizden oldukça doyurucu bilgiler almıştım ama maalesef onları kullanma seviyesine geçemedim. Belli bir süre yelkenlilerle ilgilendim ama hem çalışıp hem o hobiyi 4 mevsim sürdürmek pekte olası değil benim için. Ben iyisimi daha ulaşılabilir olan karavan sevdama devam edeyim dedim. yelkenli yazın 1 haftalık kiraladığımız tatil aracı olarak kalacak sanırım. Bu durumda, bakış açınızı ve değerlendirme metodunuzu da kendime yakın hissettiğim için karavanla yaşadığınız tecrübeleri aktarmaya devam edebilirseniz sevinirim.
selamlar

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Mehmet Bey merhaba,

Güzel sözleriniz için teşekkür ederim. Sormak istediğiniz her konuda elimden geldiğince kendi deneyimlerim doğrultusunda yardımcı olmaktan mutluluk duyarım.

An itibariyle Marmaris - Boncuk Koyu'ndayız; 5 Temmuz'dan beri kuzeyden güneye birçok yerde konakladık. Şöyle bir bakıyorum da karavanla 1 sene içinde yaklaşık 15000km yol yapmışız; iyi kötü yaz-kış her türlü hava sıcaklığında sürüş ve konaklama tecrübemiz oluşmuş; altımızdaki karavanı da bu şekilde bir nevi dayanıklılık/performans testinden geçiriyormuş gibi olduk. Balıklama daldığımız ve çok sevdiğimiz karavan yaşamında biraz tecrübe kazanmış sayıyoruz kendimizi.

Bu arada önemli gelişmeler:

1) Elektrik donanımını önceki mesajımda verdiğim şemaya göre değiştirdim; çok da başarılı oldu. Çoğunlukla güneş paneli/akü'den elektrik kullandığımız için trafonun sigortasını kapattık; artık boşa enerji harcamıyoruz bu bakımdan.

2) Datça'dan dönerken bir de baktık aracın sigortalarından biri atmış; 2 kere değiştirdim ama her seferinde sigorta tekrar attı. Farkettim ki karavanın 12S soketini araca bağlayınca bir süre sonra sigortayı attırıyor. Meğerse araçtan gelen + akü kablosu karavanın şasisine değiyormuş; izolasyonu bozulmuş... Bir operasyonla düzelttik.

3) Karavanın tabanında kalıcı bir esneme oluştu; bu yüzden de dolapların/yatağın tabana oturan kısmıyla taban arasında 3-4mm'lik bir boşluk hasıl oldu. Bir ara sanayiye uğrayıp şasinin iki koluna karşılıklı destek kayıtları monte ettireceğim ki tabana alttan destek olsun. Buradan çıkan sonuç; karavan alırken içeri iki kişi girsin; hareket ederken üçüncü bir kişi alttan tabanı esniyor mu diye kontrol etsin. Başlarda zararsız gözüken bu esneme sonradan kalıcı olabiliyor.

4) Artık karavanı bir Infiniti QX4 4x4 ile çekiyoruz ve yolda çok rahat ettik. Aracın boş ağırlığı 1950kg (Dolusu 2300kg). Karavan da yüklü iken 1300kg civarında geliyor. Yani çeken aracın karavana olan ağırlık oranı arttıkça yol stabilitesi vs. iyileşiyor. Kendimizi hiç bu kadar emniyetli hissetmemiştik yolda.

5) Buzdolabımızın termostatı hiç devreye girmiyor; dolap sürekli çalışıyordu. Mesele nedir diye söküp karavanın dışında bazı testler yaptım. Montaj sırasında temizlenmeyen talaş tozları evaporatöre yapıştığı için ısıyı atamıyormuş; talaşları temizledik sorun çözüldü. Ancak 40derece ve üstü sıcaklıklarda gene de bir problem olabileceğinden dolabın arkasında bulunan havalandırma deliklerine içeriden ekstra fan takarak sıcak havayı daha hızlı tahliye etmeyi düşünüyorum.

6) Bu arada Indel B marka portatif bir buzdolabı/buzluk aldık (12V Danfoss kompresörlü). Oldukça iyi performans veriyor ve enerji harcaması çok düşük. Bu yüzden (ve invertörlü sistemlerle ilgili yaptığım daha derin analizler sonucunda) ana buzdolabı için de 220V-12V dönüşümü yapmaya karar verdim. Böylece büyük bir invertöre gerek kalmayacak ve %30 kadar daha bir enerji tasarrufu yapabileceğiz.

Detaylarını şu başlıkta verdim: http://www.gezenbilir.com/index.php?topic=104122.30

Pino ile muhabbetimiz ise ara ara devam ediyor. Son telefon konuşmamızda yeni bir karavan vermeyeceklerini; ancak bu karavanı fabrikaya götürürsek sorunlara bakacaklarını söylediler.

Sevgiler,

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Elektrik-elektronik'çi gözüyle bakınca işler daha bir kolaylaşıyor sanırım (eski meslektaşız galiba)
Esneme olayı sıkıntı yaratabilir gibi, Pinoyla bunu görüşmüş müydünüz?
Benim araç C4 picasso, 1600 kg civarı, 240nm torklu, değiştirirsemde yine bunun yenisi olur sanırım, sizin passattı sanırım eskisi, herhalde picassoyla benzer değerlerdedir. Eğer sahip olabilirsem karavana, benim çekincem 4,5+4,5=9 metre uzunlukta bir taşıtı kullanmanın zorluğu olur birazda...
15000 km en benim diyen çekme karavancılar için bile iyi bir rakam sanırım, ki bunu 1 yılda yapmışsınız, biraz değil oldukça tecrübelenmişsinizdir.
duş ve tuvalet ne derece kullanılabilir oldu bu süre içinde? sıkıntı yaratıyormu?
neden soruyorum, 190 cm boyundayım, sonuçta tekneden alışığım sıkışıklığa ama oradaki avantaj zaten sürekli denizde ıslanıyor olmamızdı
e eşimde benim boyutlara yakın, "seninde karavanında..." falan diye bir cümleye maruz kalmayalım sonra ;D
En ufak alacağım birşey için bile 40 yer dolaşıp sayfalarca forum dolaşan ben için karavan alabilmek herhalde kan çanağı ilerlemiş numaralı gözler ve dönüp dolaşıp karavana gelen muhabbetlerle arkadaş çevremi kaçırmak demek benim için ...daha çok yorucam sizi sorularımla , şimdiden affola :
bu arada bi motokaravan kiralayıp denemem lazım, 29ekim de haftasonu ile birleştirip amasra-safranbolu veya peri bacaları civarı gitme planım var, geçen yıl forumda da paylaşmıştım şirketleri ve kiralarını, bursada olmayışı büyük handikap, bakalım hayırlısı...

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Behçet bey merhaba,
Pino 3,75 sahibiyim..Daha önce bu forumda sorununuzla ilgili yazışmıştık hatırlarsanız.Bir pino sahibi ve anladığım kadarıyla çok gezen biri olarak size sormak istedim.Karavanınızın lastikleri ile ilgili bir sorun yaşadınızmı ?Zira benim karavanım yüklü ağırlığı 1200 kg geldi.Lastiklerin üzerinde yazan max load 550 kg belirtilmiş.Bu hesapla 550x2=1100 kg yani 100 kg fazlalık görünüyor..(karavanın içindeki tüm mutfak malzemelerini marin olarak değiştirmeme ve depoyu doldurmamama rağmen bu değerin altına inemedim)..Siz karavanınızın benden uzun bir karavan olmasına rağmen 1300 kg yazmışsınız lastiklerinize hiç baktınızmı bu değerleri karşılıyormu..Ben bugüne kadar 5000 km yol yaptım ama karavan nasılsa yüklü ağırlığı 1000 kg gecmez düşüncesiyle umursamadım ve bir sorunlada karşılaşmadım(ısınma gibi) Max psi da 48 basıyorum.Siz lastiklerinizi aldığınız gibimi kullanıyorsunuz yoksa değiştirdinizmi..belkide lastikleriniz uygun değerlerdedir..Sağlıcakla kalın

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Sayın cango merhaba,

benim lastiklere max 50psi basılıyor ve ben de öyle yapıyorum; azami yük ise lastik başına 650kg yanılmıyorsam. Dolayısıyla başabaş diyebiliriz. Üstündeki lastikleri kullanıyorum; ama azami 3 senede bir değiştirmek gerekecektir. Değiştirirsem max 65psi basılabilen yük lastiklerinden almayı tercih ederim; kamyonlarda da kullanıyorlar ve lastik başına 800kg kadar taşıyabiliyor bu lastikler diye biliyorum. Şu ana kadar iki lastiğe de eşit hava bastığım sürece bir problem olmadı. Lastik basınçları düşük ya d dengesiz ise 90km/h'tan sonra yalpa yapıyor; stabilizatör de bunu tam olarak düzeltemiyor.

Mehmet Bey merhaba,

1.90m boyla Türkiye'de üretilen hiçbir karavanda pek rahat edilebileceğini düşünmüyorum. Tavan yüksekliği ve içten içe genişlik açısından (ölçmedim ama içten içe 2.05m gibi bir şey olması lazım) yerli karavanlar ortalama yurdum insanı düşünülerek yapılıyor. Ben 1.82m boyla uyurken "rahatlık sınırındayım". Yastık için pay vs. derken 1.90 boy ile sağınız solunuz tutulabilir; benden söylemesi

Bu arada hiçbir camper ya da motokaravanın da en olarak bir çekme karavandan daha fazla yer sağlayabileceğini düşünmüyorum.

Kiralayıp tecrübe etmek bence de çok uygun olur. Sizin yerinizde olsam dıştan-dışa 2.20m - 2.30m gibi bir yabancı karavana bakardım. Ya da içeride yatağı enlemesine değil de boylamasına kullanacağınız bir düzenleme düşünmek lazım.

Esneme konusunu karavanı aldıktan 1 ay sonra farkettim (Mart sonu). Pino ile telefonda görüşürken konudan bahsettim ama "normal" olduğunu söylediler. Kavak kontra birden fazla katmana sahiptir ve her katman farklı yönde konulduğu için esner ama dayanıklıdır dediler.

Karavan üretimiyle ilgili biz uzmanlığım olmadığından üsteleyecek bir durumda değildim. Sadece şasinin şekline ve taban kalınlığına baktığımda Materyal Bilgisi 101 almış bir mühendis olarak hissiyatım alttan bir destek sağlanması ya da daha kalın bir taban kullanılması gerektiği yönünde oldu. Pino'ya da 4m üstü karavanlarda bunu düşünmelerinin faydalı olacağı yönünde feedback verdim.

Dediğim gibi, yaşıyorum, tecrübe ediyorum, nedenlerini sorguluyorum ve açıklamaları ile beraber üreticiye bilgi veriyorum.
Müşteri olarak daha ne yapayım?

sevgiler,

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Selam herkeze bende yeni emekli oldum ve kısıtlı bütçemle iyi bir çekme karavan almak istiyorum yerli veya Avrupa hangisini almalıyım sorun yaşamak istemiyorum. Yılın altı ayını karavanda geçirmeyi düşünüyorum ona göre sağlam sorunsuz ve kaliteli olmalı biz iki kişi yiz araçımız 2004 model 4x4 ford renager çeki Demir'i var. Bana yardımçı olursanız çok menun olurum.

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Sıkıntıyı yaşayan arkadaşımıza, geç olarak, "Geçmiş olsun." diyorum.
Ne yazık ki, bütün seyehat keyif ve hevesiniz berbat olmuş.
Ben konuya marka açısından yaklaşmayacağım,
hatta karavan açısından bile konuya tam girmeyeceğim.
Kırk yılı aşkın, tam yazımıyla 43 yıllık bir bir mühendis olarak,
gördüğüm ve yaşadığım 35 yıllık imalatçı tecrübesi ile birşeyler yazacağım.

Üzülerek söylüyorum ki, yurdum insanının bir çoğunda imalatçı terbiyesi yok.
İmalat tecrübesi yok, imalatçı görgüsü yok.
Herkes, "Yaptım, oldu.." zihniyetinde maalesef.
Herkes demiyelim ama, ne yazık ki bir çoğu böyle.

Bir de çok kızdığım bir şey var.
Üç kuruşluk imalat tecrübesi olanımız bile, hemen konunun baş uzmanı olarak görüyor kendini.
Dur bakalım kardeşim, imalat ciddi bir iştir,
ben yaptım oldu, zihniyeti ile yürüyecek bir iş değildir.

" Bak ne güzel çalışıyor işte"..
Hoop dur bakalım şu anda çalışıyor,
daha işin de, senin de mürekkebin kurumadı..
Bakalım üzerinden 3-5 sen geçsin, yaptığın iş gönyesinde, şakülünde duruyormu.
fonksiyonun verimli olarak ifa edebiliyor mu?

İmalatçılıkta iddialı olmak için,
malın cinsine göre 5 ila 15 sene evvel yaptığınız mal çalışıyor mu, fonksiyonel mi, bu barajı aşmak lazım.
Adam dün imalata başlamış, bugün " Türkiyede benden iyisi yok.." diye caka satıyor.
Böyle çok imalat ve imalatçı gördüm,
bunlardan alınan mallar çöpe atıldı,
bir çok imalatçı bozuntusu da kaybolup gitti.

35 senelik imalat mühendisiyim,
Türkiyede konusunda bilinen, tanınan bir adamım,
daha 1 tane imalatıma " Tamam oldu. Bu iş bu kadar olur." demedim.
"Her iş bitiğinde " Çocuklar elinize sağlık;
yalnız hemen ardından yapacağımız ürün, bundan daha estetik, daha verimli olsun" derim.
Bunca imalata rağmen, tam takip etmediğim, imalatta olmasam bile.
mail ile test verilerini kontrol etmediğim nadir iş olur, onlarda müthiş huzursuzluk duyarım.

Adıma ve markama çok önem veririm, olabildiğince hatasız mal yapmaya gayret ederim.
Bu konuda da çalışanlarıma asla taviz vermem, güvenmem.

İmalat sahibi iyi olupta, ustaların yaptığı hata ve umursamazlık da çok oluyor.
Halk deyimi ile " Almanın gözünü seveyim.."
Mühendisi mühendis, işçisi işçi.
Çok arzu ederdim, bu işleri Almanyada yapmayı.
Alman mühendislik zihniyetiyle çalışmayı ve Alman zihniyetindeki işçiye iş yaptırmayı.

İş biraz şahsi sohbete, biraz da iç dökmeye döndü...
5-10 sene evvel yanımıza yeni girmiş 5-6 aylık bir usta,
büyük bir özgüven ve nasihat verme ( ! ) havası ile akıl kesiyor:
" A... Bey kusura bakmayın da .."
Eee..
"Siz bu kafayla para kazanamazsınız .."
Hoppala.. Cürete bak. "
Sanki ona,
" Usta bu işte nasıl köşe dönülür, öğret bakalım.." diyen oldu.
Söyle bakalım oğlum gördüğün hata nedir, neyi, nereyi yanlış yapıyoruz?
"Abi bu kafayla para kazanılmaz, sen işi çok inceliyorsun,
ve her malzemeyi fazla fazla kullanıyorsun.
Biz öbür firmalarda senin kullandığının yarı malzemesini kullanırdık.. "

Zihniyete bakın.. Güya bana faydalı bir ikazda, önermede bulunuyor.
Öbürleri çalıyor, sen de çal diyor..
Öbürleri baştan savıyor, sen de sav..
Sabırla dinledim, sonra verdim gamatayı:

" Bak oğlum, akıl kestiğine göre, aklına tecrübene güveniyorsun,
ama kantara sokarsak,senin aklın tecrüben benim ayak bileğimi geçmez.
Küçük aklını kendine sakla, sana söyleneni doğru anlamaya çalış,
aklının yettiği kadar iyi iş yapmaya bak.."

Tabii ay başında ilişiğini kestik.
Sadece kendine zararlı değil, etrafı da zehirler bu tipler.

Karavan konusuna gelince, zarar görmüş arkadaşımızın işinde de böyle
baştan savmacı bir ustanın işgüzarlığı ile iş kötü çıkmış olabilir.
İşverenin işi çok sıkı kontrol etmesi ve gücü yetiyorsa
kalite kontrol elamanı çalıştırması ve son kontrolu çok ciddi yapması/yaptırması faydalı olur.

Tabii öncelikle işverenin, 3-5 senelik tecrübe ile kasılmaması baş şart.
3-5 senede iyi imalatçı, iyi sanayici olunamıyor.
Bilgi ve tecrübe o kadar ucuz değil.
Ucuza alınmış veya alındığı sanılmış bilgi de tecrübe de zayıftır,değersizdir.
İlk yokuşta, motor su koyar.
Üretim bilgi ve tecrübesi sanayide asgari 25-50 senelerde elde edilebiliyor.

Ben hala yaptığım her işten korkarım.
İmalat sonunu heyecanla beklerim,
fiziki şekil yerinde mi, verim beklenen seviyede mi?
Bunları görüp test ettikten sonra da, daha iyisini yapmayı umar ve hedeflerim.
Allah mahcup etmesin.Hamdolsun bugüne kadar da olmadık.

Kalın sağlıcakla.

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Lastik konusunda birkac sey soylemek istiyorum. Lastiginizin birtanesinin 650 kg kapasitesi oldugunu karavanin 1300 kg oldugu icin basa bas geldigini soylemissiniz. Evet karavaninin bir yerde park halinde dururken dogru, basa bas geliyor. Ama siz seyir halindeyken bir viraja girdiginizde karavaninizin agirlik merkezi dondugunuz yonun aksine dogru kayiyor, ne kadar yavas girerseniz girin bu boyle. Bu durumda belkide 1 tekerinize 800 digerine 500 kg yuk biniyor. Mutlaka tekerleklerinizi hafif ticari arac lastikleri yani c tipi lastiklerle degistirmelisiniz. Bence en az 900 kg kapasiteli bir lastik olmali. Viraji donerken o lastigin gumleme ihtimali oldugunu soylemek bile istemiyorum..
Allah korusun..

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Geçen yıl C tipi olan lastiğim bile 2 kez yolda parçalandı. Bereket 80 km civarı bir hız ile gidiyordum da karavanı problemsiz durdurabildim. Yalnız her iki seferde de lastikler kullanılamayacak şekilde parçalandı. İlkinde 13 inç jant çatladı ve lastik buna bağlı olarak parçalandı. Yani yüksek ağırlık karşısında eğer jant küçükse lastiğin C tipi bile olması bazen yeterli olmuyor.
Sayın frigo'nun dediği gibi teknik hesaplamaları yapılmamış, merdiven altı imalat mantığı ile sanayi ustasının el karar göz nizam ürettiği karavanlarla Allaha emanet yollardayız.
Bence bu sıkıntıların ortaya çıkmasının en büyük nedeni gezgin karavancıların çoğalması. Eskiden yazlık olarak kullanılan karavanlar atölyeden kampinge kadar gidiyor ve bir daha oradan hareket etmiyorlardı. Ama şimdi karavanlar yol yapmaya başlayınca sıkıntılar ortaya çıkmaya başladı. Karavanlarda en önemli problem can güvenliği.

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Tifa' Alıntı:

Sayın frigo'nun dediği gibi teknik hesaplamaları yapılmamış, merdiven altı imalat mantığı ile sanayi ustasının el karar göz nizam ürettiği karavanlarla Allaha emanet yollardayız.
Bence bu sıkıntıların ortaya çıkmasının en büyük nedeni gezgin karavancıların çoğalması. Eskiden yazlık olarak kullanılan karavanlar atölyeden kampinge kadar gidiyor ve bir daha oradan hareket etmiyorlardı. Ama şimdi karavanlar yol yapmaya başlayınca sıkıntılar ortaya çıkmaya başladı. Karavanlarda en önemli problem can güvenliği.

Genişletmek için tıkla ...

Tifa arkadaşımızın bu yargları çok doğru çok doğru:
" Eskiden yazlık olarak kullanılan karavanlar atölyeden kampinge kadar gidiyor ve
bir daha oradan hareket etmiyorlardı."

Ben üç ayrı marka karavan ile, farklı zamanlarda,
* İzmir -Sakarya/Karasu- Samsun- Ankara-Afyon -İzmir
* İzmir -Sakarya-Bolu-Safranbolu-İzmir
* İzmir- Köyceğiz-Fethiye -Kalkan-Kaş-Demre-Finike-Kemer-Antalya-Manavgat-Alanya- Gazipaşa-Anamur
Aydıncık-Silifke-Mersin-Adana-Dörtyol-İskenderun-Hatay -Samandağ-Kırıkhan-Islahiye-Pazarcık-Gölbaşı-Malatya-Darende-Nevşehir- Aksaray- Konya- Afyon-Uşak-İzmir
* İzmir- Elazığı-İzmir (Önceki güzergah çok detaylı, bu ise uçak destinasyon tarifi gibi oldu Zira torunumun doğumuna direkt gitmiştim.)

İyi kötü daha bir çok yer gezdim, bir kere bile mokampa girmedim, ve dahi uğramadım.
Mokamp yaşantısını sıkıcı buluyorum, durgun ve sadece muhabbete dayanan bir yaşam.
Mokampa gitmek için karavan almaya gerek yok ki.
Ne lüzum var o kadar para verip karavan veya çok daha pahalısı motokaravan alıyorsunuz.

Çok daha ucuz çözümler var, çok daha fonksiyonel.
En ucuzu,çadır kurun..
Daha rahatı 15-35 bin arası para verip çekme karavan alıp toprağa gömeceğinize,
çok daha büyük ve rahat ve 3 te bir fiyatına 3x7 m, çift odalı duşlu, tuvaletli, mutfaklı
bir konteynır alın, nakliye parası ile oturtun mokampa, rahat edin.
Nasılsa 5 yıl-10 yıl-15 yıl orada duruyor alet.

Satılık karavan ilanlarına bakıyorum, yeri ile adam karavan satıyor..
Bana doğrusu çook ilginç geliyor.
Karavana bakıyorsunuz, bir çoğunun lastikleri 5-10 cm toprak içinde.
Deniz kıyısında o nemli tuzlu hava ile o karavanda sağlam şasi aramayın..
Ama ilana bakarsanız, " Yürüyeni çok temiz.."

Karavancılık bence bu değil, bunun adı " Kamp Yaşamı" ve bunun için karavan alamaya pek gerek yok.
Bizim karavan imalatçıları da bunu bildiği için,
mokampa varacak sağlamlıkta karavan yapıyorlar ;D

Karavan gezmeye başlayınca, sorunlar ortaya çıkıyor.
Yok dingil çıkıyor, yok lastik parçalanıyor, yok taban esniyor, şasi eğriliyor, tavan ayrılıyor, kapı kapanmıyor v.s...

Ben bütün gezilerimde, hep vatandaşın ilginç bakış, inceleme isteği ve sorularıyla karşılaştım.
Adam karavan görmemiş ki..
Memlekette gezen karavan yok denecek kadar az.
Karavanlar mokampta, karavan sahipleri deniz kıyısında sohbette.

Yurdumuzdaki karavanların zayıf ve yola çok uygun olmayışının ana sebebi,
bence karavanların % 90 nın modern çadır olarak kullanılması.

Gezilerimde karavnlarımla binlerce km. yol yaptım.
Yollarda bir tane karavana rastlamadım, görmedim.

Bu tarz karavan kullanımı bana ilginç ve itici geliyor.
Muhakkak seveni, benim gibi mokampsız gezmeyi sevenlerden çook fazla.
Onun için karavancılarımız pek uğraşmıyor.
Ne karavanın ağırlığına dikkat ediyor, ne sağlamlığına.
Mokampa girsin yeter..

Ondan sonra da zaten " Yeri ile birlikte satılık çook temiz karavan" sınıfına giriyor
ve yerinden ömür boyu hiiç kıpırdamıyor..
En azından yarıdan çoğu böyle.

Hoşça kalın.

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Teşekkürler....

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Son yorumlar için teşekkürler, tamamen katılıyorum. Lastikler için gelen uyarı da çok mantıklı, açıkçası viraj şartları benim aklıma gelmemişti.

Sn. Esesozer'in sorusunu doğrudan cevaplamak zor. Gezenbilir formlarını iyi okuyun, satır aralarında cevapları bulacaksınız

Benim düşüncem, Türkiye şartları için en uygun karavanlar Avustralya yapımı off-road tasarımlar. Takarsin bir 4x4 araca, askeri seviye sağlamlık ve güvenlikle istediğin yere gidersin.

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Abilerime bir sorun olacaktı
Çekme karavanda araç seyir halinde iken karavanda bulunan yaşam aküsü şarj edilebiliyor mu?

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Arabanızdaki şarj dinamosunun amperi kadar, diğer aküyü şarj eder
şarj dinamonuzun kaç amperlik aküyü besleyebileceğini servisinize sorunuz

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

Şarj mümkün ama tesisatı işi bilen birine yaptırın. Ekstra röle, kalin kablo, sigorta vs. Gerekir. Benzinli araç ise ayrı bir alternator takmak bence en iyisi

Ynt: İlk Defa Karavan Alımına Dair Deneyimler

trek71' Alıntı:

Şarj mümkün ama tesisatı işi bilen birine yaptırın. Ekstra röle, kalin kablo, sigorta vs. Gerekir. Benzinli araç ise ayrı bir alternator takmak bence en iyisi

Genişletmek için tıkla ...

Bu şekilde olursa olur sanırım dimi?