Ynt: Kırık bisiklet(Ankara/Antalya arası motosiklet yolculuğu)
ceken_bilir' Alıntı:
Gelidonya fenerine yolculuk. Ankara dan Antalyaya uzanan akabindede tekrar Ankaraya sağ sağlim dönmeyi hedeflediğimiz
serüven dolu bir o kadarda neşeli ve zorluklarla mücadele ettiğimiz motosiklet yolculuğumuz.
Lokman ağabeyle birlikte planlar günler öncesinden yapılmıştı ne hikmettir yapılan bu planlar o gün geldiğinde
ya bi değişikliğe uğrar ya uygulamada problemler çıkar kısacası evdeki hesabın çarşıdakiyle biraz karıştığı hep olmuştur.
08.06.2012 Öğle saatleri yolculuğumuzun startını vermemiz gereken vakit ne yazıkki bitmek bilmeyen
son dakika hazırlıkları, planların esnek değişikliklere uğraması nedeni ile birtürlü yola çıkamıyoruz.
Nihayet saat 16, 17 sularında yolculuğumuz başlıyor!
Henüz üzerimizdeki stresi atamamışken motosikletimizin daha Ank dan cıkmadan Eskişehir yolu istikametinde benzini bitiyor,
neyseki benzinlik uzağımızda değil bir km kadar mesefede Lokman ağabey " ben dolmuşa binip benzini alıp geliyim" teklifinde bulunuyor,
kısacık mesafe için dolmuşa para vermenin mantıksız olduğunu söylüyorum sonuçta ekonomik durumumuzun göz önünde bulundurarak
ve hesabımızıda ona göre yaptığımız için İtiyoruz motosikleti

lakin bu itme kakma işi fazla uzun sürmüyor yol biraz yokuş
hava sıcak zorlanıyoruz haliyle lokman ağabey atlıyor dolmuşa

) o arada bende tripotumu çıkarıp yolculuğumuzun ilk karesini
ölümsüzleştiriyorum.
Benzinimizi koyup yeni bir başlangıçla tekrar yola koyuluyoruz. Aksilikler peşimizi bırakmıyor lokman ağabey arka frenin tutmadığını
ön frenede bakılması gerektiğini hatırlatıyor bana, heralde bende tam manasıyla yola koyulamamış olmanın sıkıntısıyla olacakki
"gerekirse motor freniyle gideriz abi antalyaya" diyorum

Polatlıya ulaşıyoruz o halde, henüz 70,80 km lik bi yol aldık daha hemen bi tamirciye uğruyoruz. Arka fren değişiyor ön fren ayarlanıyor
zincir sıkılıyor derken bi pürüz daha bu seferde motosiklet yağ kaçırıyor yağ keçesinin değişmesi lazım neyse diyoruz o kadarıda kalsın.
Lokman ağabeyle birlikte atlıyoruz tekrar motora, yolculuk boyunca üstüne oturacağım kırmızı minderimi tekrarda puff yapıp altıma alıyorum,
bu minderi beraberimde götürmediğim yolculuklarda motorun arkasında sıfır konfor ve sert zeminin vermiş olduğu rahatsızlık
son derece acı verici. Herşeye rağmen kazasız belasız olmasını dua ederek motosiklet bana ne kadar fiziki birtakım rahatsızlıklar versede
aldığım keyife tattırdığı özgürlük hissine değiyor... Sükunet içinde yola kaldığımız yerden devam ediyoruz.